bugüne kadar hep vodafone kullandım pek bi memnuniyetsizlik yaşamadım ta ki kendilerinden bi isteğim bir talebim olana kadar. anladım ki mevcut müşterilerini kaybetmekten korkmuyorlar. cep kamu diye bi tarife kullanıyorum internetle vs ödediğim fatura aylık 80 tl yi buluyor, öyle pek telefonla işi olan biri de değilim. birazcık internet birazcık konuşma süresi bana yeter de artar bile. baktım tv de reklamlarda diğer operatörler max 25 tl ye bu işi çözmüşler. bende kendi operatörümü aradım bu durumu belirttim bana başka bi tarife sundu fakat sunduğu tarife de pek avantajlı gelmedi bana başka bi tarife olup olmadığını eğer yoksa hat değiştirmek durumunda kalacağımı söyledim , daha uygun bir tarife sunamayacağını söyledi bana müşteri temsilcisi. ertesi günde müşteri hizmetlerinden arandım, 65 tl ye bana daha uygun tarife sundu, arayan kişiye de söyledim 65 tl benim için avantajlı değil, başka operatörler çok daha uygun fiyatlar sunuyor, bu şekilde olursa hat değiştirmek durumunda kalacağım dedim ve bunu tehditkar bir şekilde değil gerçekten derdimi anlatmak için söyledim ama müşteri temsilcisinin verdiği cevap şu oldu; ''o zaman hattınızı değiştirebilirsiniz çünkü daha uygun bir tarife yok''. bu gerçekten bir müşteriye söylenmeyecek uygun olmayan bir cümle. hem yardımcı olamayıp hem de akıl veriyor. yani gidersen git pek umrumda değilsine getiriyor bunu bana göre. bana da tek bir iş kaldı, hemen gidip hattımı değiştiriyorum.
Gezi Parkı eylemleri sırasında evinden çıkıp ''ekmek'' almaya giderken polis tarafından başından gaz kapsülüyle vurularak komaya giren, cumhurbaşkanı tarafından, olaydan 267gün / 3 mevsim sonra ailesine geçmiş olsun demek için aranılan, 45 kilodan 16 kiloya düşen küçük vücudu daha fazla dayanamayarak 269. günde aramızdan ayrılan küçük, çok küçük bir çocuk. sanki bir suçu günahı varmış gibi mekanı cennet olsun bile diyemiyorum, biliyorum cennete gideceksin, senin yaşındaki bir çocuğun ne günahı olabilir ki.
çocuklara bakacak gücü olmadan 10 çocuk doğurup, karınlarını doyuramayan, yakacakları olmadığı için gece yatarken soğuktan üşümelerine engel olamayan (belki de umursamayan ),10unu da okutamayan, okuttuklarının da ihtiyaçlarını karşılayamayıp diğer çocuklardan eksik kalmalarına neden olan, çocuğunun anne -babaya olan duygusal ihtiyaçlarını karşılamadıklarından (10 çocuğun hangisiyle ne kadar ilgilenilebilir) çocuklarda hep bir duygusal boşluk bırakan, kızın 18'ine bile gelmeden kaçıp evlenmesine, bir sene içinde daha kendisi çocukken, çocuk doğurmasına sebep olan aileden, daha masum olan durum.
oturduğum semtte evimin civarı hep kafelerle dolu. ne zaman o kafelerin önünden geçsem ilk defa görmüş gibi hep şaşırıyorum içleri hep boş. nasıl geçiniyor bu insanlar diye düşünüyorum, kendi derdimi unutup, kafe sahiplerine üzülüyorum bile. ama onlar hallerinden gayet memnun görünüyorlar. müşterisizliğe rağmen etraftaki kafe sayısı hergeçen gün artmakta. bi işler dönüyor ama hadi hayırlısı!
Iyice kavak yellerine baglamis dizi. Kavak yellerinde de en son kimin kiminle ne yaptigi belli degildi, gunesi beklerken, kavak yellerinin devami gibi.
birkaç yıl önce okuduğum Ahmet Ümit romanı.
romanı beğenmiştim ama hatırladığım uzun uzun anlatılan beyoğlu betimlemeleri. ne yalan söyleyeyim bazen betimlemelerden sıkılıp sayfa atladığım, betimlemeleri geçip konuya gelmek istediğim çok olmuştu.
Bugun izledigim ve verdigim bilet parasina uzuldugum filmdir.
espiriler basit:
--spoiler--
-bu bayram ne kesiyorsunuz?
+karı kız.
--spoiler--
Espri seviyesi/tarzı maalesef bunun üzerine çıkamamış, film boyunca bu şekilde devam etmiştir.
Ayrıca ahmet kural ile murat cemcir komik olmaliyiz diyerek inanilmaz kasmis ve oyunculukları yapay kalmıştır. isler gucleri severek izlerdim ve bu ikiliyi begenirdim. Onlardan basarisiz bir film izlemek beni uzdu ve onlara karsi olumsuz bir onyargi yaratti bidahaki filmlerine karsi.
Saniyorum reklamin iyisi kotusu olmaz mantigiyla yaklasilmis ve kotu olani yapma karari almis biskuvi markasi. Akilda kalalim yeter demisler ve reklamdaki gerek kotu senaryo ve gerekse oyuncularin kotu sesleri sayesinde bunu basarmislardir.
An itibariyle genç bakış isimli programinda kavga cikmistir. Arka odadayken abbas guclu'nun ''arkadaslar! arkadaslar!'' diye haykirmasini duyarak salondaki tv ye kostum ama reklama girmislerdi. Yaklasik 10 dakikadirda reklamda kanal hala yayina donmediler. Olay buyuk galiba. Merakla tv nin karsisinda bekliyorum.
net bir tanımı olmayan kişiden kişiye değişiklik gösteren bir türdür. kimine göre evlenilecek erkek dürüst olmalı kimine göre ise zengin olmalıdır.kimisi maço sever kimisi metroseksüel. bazıları ise nefes alsın yeter der. kıllı döş meraklıları vardır mesela , onlara göre ise döşü kıllı erkek evlenilecek erkektir.
Diyecek kelime dahi bulamadigim baslik ve yorumdur. Sizin beyinlerinizi nasil yikiyorlar boyle? Birgun bir aleviden gelen yardima muhtac olman dileklerimle.