üyeliğimi ortaya basarım ki benimdir o, baştan alayımda dinleyin
92 nin temmuz ayı doğup doğar doğmaz hasta olup 6 ay sonra hastaneden çıkmak
95 senesinde ailemin evinin 2.katında (o zaman inşaat halinde) çıkıp tahtaya takılıp düşmek ve çenemin altından çivinin girmesi
95 senesinde evde ki çekyata ayaklarımı sıkıştırıp 2 bacağımın birden kırılması
97 senesinde (ki bunu net hatırlıyorum) annemin örgüleri koltuk arkasına bırakması bende geri kafa atmak suretiyle milin kafama girmesi (sağlık ocağında çıkarıldı tabi)
04-05 tam emin değilim kale direğinde sallanırken ters gelmek ve kolu kırmak
10 senesi ramazan ayında oruçluyken araba kullanıp mesaj atarken ters gelmek kaza yapmak
15 senesi usta birliği istanbul olarak çıkması ama 2 ay sonra görev olarak hakkariye gitmek ve askerliği orda tamamlamak.
maddi hiçbirşey yok. manevi olarak söz etmek gerekirse
çoğunluğa itafen, çok iyi insanlar var ve bu toplulukta onlarla beraber tartışmak sohbet etmek güzel bir duygu,
dünya ve türkiyeden haberleri anında öğrene biliyorsunuz ki haber kanallarına dahi düşmeden.
bir nevi terapi sitesi gibi günün sıkıntısını burada dağıtabiliryorsunuz.
şuan internet ortamında en çok vakit geçirdiğim yerlerden biri oldu burası.
bizzat ziyaret ettiğim bimde karşılaştığım kişidir yanları traşlanmış kısa saçlar kaşında dudağında piercingler kafada bandana dövmeler filan bime ayrı hava katmış ne zaman gitsem onun baktığı kasaya yöneliyorum. çok ilgi çekici bir kız bimi daha cok sevdirdi bana.
bu konuda askerlikte ki badimden (bkz: badi) bizzat kendinin yaşamış olduğu bir hikaye var izninizle anlatayım
olay erzincanda geçiyor. murat(badim) 3 arkadaşıyla beraber bunlardan biri tam define hastasıymış anlattığına göre. bu defineci elemanın söylediği yere kazıya gitmişler gece. eski yıkık çatısı olmayan bir evin odasını kazmaya başlamışlar. 1 metreye yakın kazdıklarından sonra bir küp çıkmış bunlar ince ince çevresini kazmışlar küpün %50 filan çıkarmışlar meydana o sırada çukurdan çıkardıkları toprak birden üstlerine dökülmüş geri küp toprak altında kalmış.bunlar dökülen toprağı temizlemişler küp meydanda yok. biraz kazalım demişler yarım metre daha kazmışlar küp ordan kuş olmuş uçmuş. daha sonra bu defineci eleman demiş kazmayın daha fazla cinlerin malı bulamayız bir daha kazdıkları çukuru geri kapatmışlar. bir dahada uğramamışlar.insan böyle okurken inanmıyor ama tanıdığı bir adamın başına gelince hakikaten tırsmıyor değil yani.
6 eylül 2015 hakkariye intikalimizin 6.günü tugaya haber geldi akşam üstü pkklılar dağlıcada askeri konvoya saldırmış 16 şehit gece 3e kadar helikopter pistindeydik. ertesi güne kadar şehitlerin cenazeleri gelip gitti. şehit olanlar arasında yarbay ilker çelikcan'da vardı. bizim yüzbaşının anlatığına göre yarbayın taburunda yemek sıkıntısı olduğundan dolayı konvoyla tümene gidip erzak almak isterken saldırı olmuş yarbay askerlerin güvenliği için indirmemiş kirpiden şerefsizler kirpiyi ateşe vermişler. o günden sonra askerlik bitene kadar 7 şehit cenazesine daha katıldım tugayda. Allah hepsine rahmet eylesin.
1-Aile Kültürü (aile tarafından küçük yaşta dolduran çocuklar ergenlikten sonra yanlış olduğunu bilseler bile bunu savunur.)
2-Cehalet (elinde bulunan yazılı veya internet üzerinde görmüş olduğu bilgiyi direk doğru kabul ederek benimsemesi)
3-Öğretmenler (Öğrencileri yanlış eğitmede aileden daha fazla üsttedir.)
4-Politika (Sevdiği siyasetçinin izlemiş olduğu yolu kayıtsız şartsız benimsemeleri)
5-Atatürk'ün hayatı hakkında ki yanlış bilgileri (Atatürk'ün yapmış olduğu devrim ve yenilikleri yanlış yorumlaması).
6-Dindar kesimin Atatürk'ü boykot etmesi (Laiklikle beraber gelen din ve devlet işlerinin ayrılması ile din elden gidiyor sloganıyla geçmişten günümüze gelen cahil kesim palavraları). yanlışım varsa düzeltin.
bizzat gözlemlediğim durumdur. bulunduğum semtte suriyeli dilenciler var 10-12 yaşlarında kız çocuğu ve 2-3 yaşlarında kardeşi var akşama kadar dileniyorlar akşam üzeri babaları gelip alıyor bunları sonrada bizim benzinlikten her Allah'ın günü bir torba bozuk parayla yakıt alıyorlar. millette acıyıp para veriyor bunlara daha dün adam cebinden marlboro çıkarıp bizim görevli arkadaşa uzatıyordu. (soran olursa araç hyundai sonata bide)
öncelikle şunu söylemek istiyorum tamamen başımdan geçmiş gerçek bir olaydır. ilkokul 5.sınıfa gidiyordum. o zamanlar babamın yakın bir arkadaşı ve akrabamız olan kişi kanserden yeni vefat etmişti. 3 tane kızı vardı en büyüğü benimle aynı yaşta. ramazan bayramında onlara ziyarete gitmiştik ailecek. neyse geçtik el öpme sırası gelince babamda hepsine 5 lira harçlık verdi. neyse biz hep beraber geçtik içeriye açtık tom jerry izliyoruz. o sırada baktım koltukta bi tane 5 lira ee tabi çocuğuz gittim aldım bakkalda yedim bi güzel eve geri çıktım baktım en küçük kız ağlıyor param yok diye hay dedim senin red ama geçmiş gitmiş çıkarmadım sesimi babam kızar diye. babam çıkardı bi 5 lira daha verdi konu öylece kapandı. yalan olmasın herhalde kurban bayramında bir daha gitmiştik onlara malum gene bayram gene el öpme filan babam gene o zaman çıkarıp 5 lira verdi hepsine o zaman büyük kızlarıda para biriktiriyo hemen çıkardı bi sürü para aldı babamdan parayı koydu içine saydı 95 lira para var sonra aklıma o aldığım para geldi cebimde tek bi 5 lira vardı dedim al koy bunuda içine yok olmaz filan dedi ama aldı 100 lirası oldu. ben şunları odama koyup geliyorum diye kalktı tam odasının kapısına geldi cebinden 3 tane 5 lira düştü. arkasından seslendim paraların düştü diye geri döndü aldı parayı bi daha saydı 115 lira para var. bu para benim değil dedi. gözlerimle gördüm nasıl değil filan yeminler ediyor. ulen dedim Allah yetime nasıl yardım ediyor. o gün bugün kimsenin bir daha ne hakkına dokundum ne parasına saygılar.
sırf biraz bilgisayardan anlıyorsun diye (ki bilgisayar programcılığı mezunuyum gerçi) tanıdık tanımadık herkese format atma zorunluluğun vardır. Yoksa valideye günde ispiyonluyolar.