Oh, amigo
Here we do things slow
Money, art, a broken heart
Where did you want to go
Senor, por favor
to the hotel, Zona Rosa
What did I come here for
Oh, senor
I run but the damage has been done
Miles have gone away
And my amore he never come
I look up at the sky
I am tired and dry
Uno Tecate and lime.
Thinking of you underneath the Mexican moonlight
Thinking of you underneath the Mexican moon
Thinking of you underneath the Mexican moonlight
Thinking of you underneath the Mexican moon
Senor, you are wise
I can see a million years
A million tears behind your eyes
Take me home
Take me to the Zona Rosa
Mariachis and tequila
I will dance the night alone
Just some time
Just a little kiss of mine
Take me where I can forget, señor
You are so very kind
I look up at the sky
I am tired and dry
Dos Tecate and lime
Thinking of you underneath the Mexican moonlight
Thinking of you underneath the Mexican moon
Thinking of you underneath the Mexican moonlight
Thinking of you underneath the Mexican moon
I look up at the sky
I will try not to cry
Tres Tecate and lime
Thinking of you underneath the Mexican moonlight
Thinking of you underneath the Mexican moon
Thinking of you underneath the Mexican moonlight
Thinking of you underneath the Mexican moon
Thinking of you underneath the Mexican moonlight
Thinking of you underneath the Mexican moon
Thinking of you underneath the Mexican moonlight
Thinking of you underneath the Mexican moon
dün sabah ebediyete ulaşmış ankara üniversitesi kimya mühendisliği bölümü öğretim üyesi.
ankara üniversitesi mühendislik fakültesi kurucularından biri olmasının yanında, uzun bir süre dekanlık yapmış, fakülteyi adam edebilmek için çok uğraşmış, kimya mühendisliği bölümü' nde öğretim üyesi olarak da görev almıştır.
bütün bu niteliklerinin yanında ingilizce konuşmanın en çok yakıştığı hoca olmuştur gözümde. girdiği her derste öğrencilerine dersi türkçe mi ingilizce mi işlemek istediklerini sorar, oy birliği nerede olursa olsun i am the boss diyerek olaya noktayı koyardı. kendisi kadar idealist, çalışkan ve bilgili insanlar ise ne yazık ki artık yurdumuzda kolay kolay yetişmemektedir.
mekanın cennet olsun rıdvan hocam...
türkiye emniyeti tarafından bulunamamış, dalga geçercesine teslim olmuş, adeta katledilen münevver karabulut' un katil zanlısı.
kendisi burgaz rakı ve istanblue içkilerinin de varisi imiş. tabi mevcut süper adalet sisteminde parası olanın istediğini istediği şekilde öldürebileceğini unutmuşuz... pardon...
edit : kötüleyen cemciklere selam olsun. insan mısınız?
edit 2 : eleman yakalandığı için ufak bir düzeltme. ayrıca türkiye adaleti yazmışız olayın siniri ile. düzeltme türkiye emniyeti olacak. cesuryenidunya' ya teşekkürler.
Raining fire, 'cross the ocean
Another man there, get struck again
Raining fire, 'cross the ocean
Another man there, get struck again
Sitting down here, fallout shelter
Paint my walls, twice a week
Sitting down here, fallout shelter
Thinking about the slaves, a long time ago
Ten million slaves, 'cross the ocean
They had shackles, on their legs
Ten million slaves, 'cross the ocean
They had shackles, on their legs
Don't know where, where they're going
Don't know where, where they've been
Don't know where, where they're going
Don't know where, where they've been
Sun goes out, you'll be standing
You'll be standing, by yourself
Sun goes out, you'll be standing
You'll be standing, by yourself
Ten million slaves, 'cross the ocean
They had shackles, on their legs
Ten million slaves, 'cross the ocean
They had shackles, on their legs
Don't know where, where they're going
Don't know where, where they've been
Don't know where, where they're going
Don't know where, where they've been
Ten million slaves, 'cross the ocean
They had shackles, on their legs
Food goes bad, food goes rancid
But they ate it, in a way
Don't know where, where they're going
Don't know where, where they've been
Don't know where, where they're going
Don't know where, where they've been
Sun goes out, you'll be standing
You'll be standing, all alone
Sun goes out, you'll be standing
You'll be standing, all alone
All alone
All alone
All alone
90. dakikasına 2-2 beraberlikle girilmiş maç. ilk maç kiev' de 1-1 sonuçlanmıştı.
son dakikada bir olay olmazsa milan' ın ardından gecenin sürprizini valencia yapacak gibi duruyor.
her hali sahada, takımlardan birinde, en az bir adet bulunur böyle tipler. roy keane edasıyla kaptığınız toptan sonra ta defanstan bağırır ibne "cemşit sakin!". jaap stam edasıyla rakibi omuz omuzayken yıkıp topu alırsınız, ta ilerden bağırır yine yavşak "namık sakin!". bir valderrama edasıyla kanattan yardırırsınız, ta diğer kanattan bağırır öküz "sücaaddin sakin!". alan shearer tarzı pis bir koşu yapmışsınızdır top adrese gelir rakip kaleciyle karşı karşıyasınızdır, aynı ibne bu sefer kaleden bağırır "eryetiş sakin!". son onbeş dakika, kalede gaza gelmiş zubizarreta misali planjörle topu alırsınız tam dikecekken aynı ibne bu sefer forvetten bağırır "gıyaver sakin!"
sakinmiş... sığır siki seni neyine sakin lan? sakin olmak istesem gider golf oynarım halı sahada ne işim var? yemin ediyorum topu şu lafı söyleyen adamın götüne doğru dikmek geliyo içimden. olur da bir gün ana haberde veya bir gazete köşesinde halı sahada talihsiz kaza başlıklı bir haber görürseniz ve haberde topu dikerek arkadaşının bağırsaklarını patlatan amokachi formalı bir öküzden bahsediyorlarsa yüksek ihtimalle benimdir...
yaklaşık 2 aydır kullandığım ve tekin acar tarzı yerlerde 180 ytl ye satılan parfümleri yaklaşık 30-40 usd civarına kapattığım amerikan menşeili bir kozmetik sitesi. an itibariyle ücretsiz kargo uygulaması var. tek dezavantajı ise takip numarası veremiyor olması. parfüm delisi olup da bir göz atmak isteyenler için:
alkol kullandığını elaleme duyurmak çabasında olan, çok deli içerim mesajını vermek isteyen kişidir. şimdi bu olayda nasıl bir mantık vardır, bu olayı elaleme duyurunca göt göğe mi ermektedir bilememekteyim. zira her gece msn adlı gavur icadına dalmamızla beraber, kankilerle içiyoruz, 3 absolut mandalin (tekel votkası yazanı görmedim zaten), 4 smirnoff north, 5 efes dark yolda, 1 büyük, kavun , üstüne de cilası efes, tadında iletiler görmemiz bir oluyor.
şimdi öncelikle belirtmek isterim içen insana bir garezim yok. kimsenin ne yaptığı beni enterese etmez, zaman zaman keyif amaçlı ben de takılırım.
lakin kiminle ne bok yediğini msn' den cümle aleme duyuran tiplere de ayrı hastayım.
"kankilerle içiyoruz rahatsız etmeyin." şimdi sen ortamı kurmuş bir yandan demlenirken, muhabbetin dibine vuracağına, koştura koştura gidip msn' e kankilerle içiyoruz yazarsan ben sana napıyosun lan yarraam demem mi? demem tabi terbiyeli adamımdır ama ibneliğine rahatsız ederim. mesajla taciz ederim hiç olmadı mikrofonla çoğaltırım diye ses kaydeder yollarım.
yapma arkadaşım bunu. inan bana çok yapmacık, antipatik duruyorsun.
şimdi sanane lan elalemin iletisinden diye atlayan ayarmatör uuserlar ortama damlayabilir. bu nedenle bu iletinin tamamen kişisel görüşler içerdiğini belirterek huzurlarınızdan ayrılıyorum.
antalyaalanya' da yer alan, yemekleri ve ortamıyla gayet güzel olan bir otel.
gece yatarken do not disturb butonuna basmanız şiddetle tavsiye olunur. aksi halde sabah 9 gibi odaya dalan temizlik görevlileri sizi öperek uyandıracaktır.
embesil taraftardır. bok varmış gibi asılır kornaya. evi cadde üzerinde olanların küfür kabiliyetlerini geliştirmelerine yardımcı olurlar. bazıları abartır gece üçe kadar tekrar tekrar geçer caddeden. o kornayı söküp çalanın götüne sokası gelir insanın. bu işi icad eden için de çeşitli fantezilerimiz var ama sözlük ortamında pornoya kaymaya gerek yok şimdi.
mükemmel bir morcheeba şarkısı. huzurlu, ama bir o kadar da depresif...
shut the gates and sunset
after that you can't get out
you can see the bigger picture
find out what it's all about
you're open to the skyline
you won't want to go back home
in a garden full of angels
you will never be alone
but oh the road is long
the stones that you are walking on
have gone
with the moonlight to guide you
feel the joy of being alive
the day that you stop running
is the day that you arrive
and the night that you got locked in
was the time to decide
stop chasing shadows
just enjoy the ride
if you close the door to your house
don't let anybody in
it's a room that's full of nothing
all that underneath your skin
face against the window
you can't watch it fade to grey
and you'll never catch the fickle wind
if you choose to stay
but oh the road is long
the stones that you are walking on
have gone
with the moonlight to guide you
feel the joy of being alive
the day that you stop running
is the day that you arrive
and the night that you got locked in
was the time to decide
stop chasing shadows
just enjoy the ride
Hayvani bir emule modudur kendisi. Uygun ayarlar ile 256k adsl ile ortalama hizi 24kb/sn lere yükseltebilir, mevcut adsl bağlantısınızın suyunu çıkartabilirsiniz. ilk yüklendiğinde işlemci önceliğinden zaman zaman kilitlenmelere neden olabilse de,ayarlarındaki Xtreme I/Proccess Priority bölümünden normal seçilerek mevcut modunuzun cillobik bir yapıya sahip olmasını sağlayabilirsiniz.
TTnet' in 01.08.2007 tarihi itibari ile acikladigi yeni tarifeler ile birlikte 256k adsl nin tarihe karisip 1mbit adsl hizmetinin ayni fiyata verilmesi durumudur.
Bunun yanında alt sınır 1 mbit olarak degistirilmistir. Hayırlı ugurlu olsundur.
Escapexstacy albümünden mükemmel bir poisonblack şarkısı. Arka arkaya dinlenesi, hasta olunası...
in my darkest hour i breathe out the name and sigh
i'm for her to devour to rape with whips of shame... and i sigh
the state i ache to be in, the state i crave for
the bringer of the night
reveals the blessing disguised with one touch
a shepherd for her blind, a light into these eyes... with one touch
the state i ache to be in, the state i crave for
so, can you see i believe by the blood that i seep
that it's worth all the hurt
and the tears that i desperately weep
can you see i believe and no longer grieve
and it's worth all the hurt and the fears that i desperately keep
dark tranquillity' nin yeni albümü fiction'un 3. şarkısı. tek kelimeyle aşmış, yarmış gaz oğlu gaz bir şarkıdır. dinlenip coşulması,boyun kopana kadar headbang yapılması farzdır efendim. ayrıca albümde adı terminus (where death is most alive) olarak geçer.
this is a ghost town
we lie on the edges of failure's fled
lead on by shining faces, levelling extremes
what used to be, our humility is gone
walk around, with skull and bones
we're living just to die
i see more moments indict of decision
the windows are our lights
it is the only place i know, where death is most alive
it is where truth is turned to lie, where death is most alive
set flame to the ensnarers, we'll pierce their wooden shield
branded by what claims you
you wear the mark of death
in death and loss and agony, a character defined
stripped of all the tragedy
what life is left to fight
go now, until there's nothing left
go now, the dying has begun
it is the only place i know, where death is most alive
it is where truth is turned to lie, where death is most alive
so i flee from all that is me
to hide behind this pale, dead face
whatever happened to desire, want and need
whatever happened to integrity
imagination is a cause in all of this
whatever happened was left behind
this is a ghost town
our bodies scattered in the streets
go now, to never return
i've seen more pitiful humiliation
that you could never hide
it is the only place i know, where death is most alive
it is where truth is turned to lie, where death is most alive