adalet ve kalkınma partisi'Nin kısaltılmış ismidir. chp'yi "ce ha pe", mhp'yi "me ha pe" olarak söyleyen m. ali birand'ın bundan böyle bu adı kullanacağı konuşuluyor kulislerde. ne diyelim boyun devrilsin birand. türkçe özürlü seni.
petrol ofisi ve benzeri işlerde iktidarın ilk döneminde el ele halkı sömüren doğan gurubu ve a ka pe'nin; a ka pe yle işini bitirip tam ters rüzgar estirmeye başlayan doğan gurubu medyasına savaş açtığını gösteren vergi cezası. daha düne kadar beraber yiyorlardı bu ülkeyi, öküz öldü ortaklık bitti tabi.
sanıldığı gibi orduya değil bizlere düşen görevdir.
çünkü devletin eli her yere uzanamamaktadır.
misal türkiye'nin en ücra yerindeki sağlık ocağının görevli doktoru 1 iğneyi araklasa kim fark eder? kimse etmez.
misal artvin vilayet binasının çevresindeki mozaikleri gece bekçisi gizli gizli yürütse kim fark eder? kimse etmez.
demek ki devlet her zaman kendini koruyamıyor.
demek ki bu görev zaman zaman bize düşüyor.
sokağa tüküren, izmarit atan adam bile devlete zarar veriyor.
böyle geniş düşünmeliyiz yani canlar.
evet ali kırca söz sende.
yürek parçalayandır.
şahsen benim ki parçalanıyor.
bir sigara tiryakisi olmama rağmen onları öyle görünce resmen utanıyorum.
çünkü sigara içmeyi büyümek zannediyorlar, sigara içmeyi adam olmak zannediyorlar.
türkiye cumhuriyeti'nin üst düzey yöneticilerin tarafından sıkça yapılan eylem.
oteline kadar gidip yanında hizmetlisi gibi durularak da icraa edilen eylem.
ve nedense hep seçim öncesi yapılan eylem.
kral abdullah 17 uçakla gelmişti türkiye'ye.
bakalım şimdi t.c. gralı abdullah ne ile dönecek türkiye'ye.
babasına tahsis edilen uçakla gidip iş anlaşması yapan oğlunu alıp gelsin de, gerisi sonra ortaya çıkar zaten.
hatıra defterlerine yazılan klişe, geyiklerin bütünüdür. gelecek nesillere bu iğrençliği aktarmamak için ilgili dnalarınızı buraya kusun. reca ediyorum...
misal: "bana bu kalbin kadar temiz sayfayı ayırdığın için" le başlayan cümleler. bitsin lan bitsin artık!
kişi çok meşgul değilse yani konuşabilecek durumdaysa eylemlerin en gereksizidir. en salakçasıdır. hele ki trip atma amacıyla yapılıyorsa yapan kişinin ağzının burnunun kırılması caizdir.
ancak rte'nin yapabileceği ve olaya dar açıdan bakanların "howw süper süper" diyerek destekleyeceği eylem.
moderatöre kızıp yorgan yakmak gibi birşey.
hadi oturumu terket de forumu niye terk ediyorsun?
2 dk daha kal da kriz teğet mi geçiyor içimize mi kaçıyor anla.
öncelikle yavşak falan değildir. ne alakası var yahu? çok basite indirgemiş olucam ama ateşle barut yan yana durur mu? durmaz. bir kızla bir erkek asla ama asla "sadece arkadaş" kalamaz. zıt kutuplar birbirini çeker arkadaşım. hem hiçbir kız bir erkekle durduk yere kanka olmaya da kalkmaz. "hağğyıırr olaağğrr" diyen bayan arkadaşlara murat boz'la kanka olabilme ihtimallerini sorarım... cevap alamam.
bir dönem gençliğinin hayatını kaydırmış ataridir. şimdi hatırlamıyorum kaç kupon olduğunu ama koca bir yaz bu aletin teşrif etmesini beklediğimi net hatırlıyorum. reklamlarında bas bas bağırıyordu o tok sesli herif; "tammm 1 millyonn oyunn!!!" diye. akabinde gelen kutunun içinden çıkanlar normal bir atariyle aynıydı: 2 adet joystick, 1 adet tabanca, atari, adaptör. buraya kadar herşey normal. asıl hadise burda başlıyor zaten. bir heves bağlıyorsunuz atariyi televizyona. bir bakıyorsunuz ekrana gelen oyunlara; mario, mario 2, mario 3,....., mario 3201, tank 1, tank 2,..., tank 1093, duck haunt, galaxian, galaxian 19, v.b. gibi topu topu 10 tane oyunun tekrar versiyonlarından oluşan 1 milyon oyun. ilk kazık ortaya çıkmıştır. akabinde o çocuk kalbi tabancayla ördek vurma sevdasına tutulur. duck haunt'u açar, başlar ateş etmeye. 1'de 1, 2'de 2, 3'de 3 derken ne atsa vurmaktadır velet. "lan bu kadar kabiliyetli değilim normalde" diye düşünüp huylanır. acaba alet mi bozuk diye düşünüp silahı televizyonla alakası olmayan bir yöne tutup ateş eder. "küt" ördek yine vurulmuştur. aha bu da 2. kazıktır. eh sağlık olsun bari ben de arkadaşlardan kaset alır onlarla oynarım diye düşünür deli gönül. kasetler alınır. bir heves açılır tv-atari. kasetlerin arasından biri seçilir ki bu seçim işlemi epey uzun sürer. seçim yapıldıktan sonra kaset atarinin sözde kaset takıldığını iddia ettiği bölgeye sokulur, ittirilir tüm güçle. ı ıh... olmuyor lan. "belki benim gücüm yetmiyor" diye düşünülüp baba çağırılır. bir heves de o ittirir kasedi, "çat" kırılır, yine de girmez o deyyus boşluğa. buna çok içerleyen baba atariyi alır, tornavidayla açar ve fark edilir ki atariyi yapan bezevenkler oraya kaset benzeri bir aparatı bildiğin yapıştırmıştır. bu da 3. kazıktır. psikolojisi bozulan çocuk çekiçle kaset sokmaya çalışırken ağlama krizine girer, atariyi paramparça eder. evet bu hikayedeki çocuk benim. hayatımı kaydırdın lan sabah! o koca koca gösterdiğin müzik setinden sonra köstüğün 2. ürün oldu lan bu. gençliğimi çürüttün gençliğimi!
fc barcelona ve birleşmiş milletlerin bir arada yürüttüğü proje. projenin adı fc barcelona'Nın "bir klüpten daha fazlası" manasına gelen mes que un club sloganından geliyor. fc barcelona "mes" adını taşıyan bir koleksiyon üretti ve bu ürünlerin satışından elde edilen gelir birleşmiş milletler vasıtasıyla yardıma muhtaç çocukların eğitimi ve spor aktiviteleri için harcanacak. fc barcelona'Nın neden dünya'nın en büyük kulübü olduğunu tekrar kanıtlayan proje. helal olsun diyoruz.
sözlük yazarlarının birbiriyle kaynaşması ve hamdolsun teğet geçen ekonomik krizin giyim harcamalarımıza olan etkisini minimuma indirmesi dileğiyle birbirimizle paylaşmamız icab eden yerlerdir. türkiye dışında yerlerin tavsiye edilmemesi rica olunur. oh yes!
yağlı yemek yerken insana "mnskim bitlendim" diye düşündüren histir. hayır eller de kirli kafaya dokunduramıyosun. gidip elleri yıkasan bir türlü içine sinmiyor, tekrar tekrar yıkıyorsun olmuyor. sanki eller hep yağlı kalıyor.