Annemle beraber izlemeye başladığımız, kısa sürede birinci sezonun sonuna geldiğimiz dizi. O kadar heyecanla ve merakla izliyoruz ki, her bölüm sonunda birbirimize dönüp bakıyor ve “bir bölüm daha?” bakışını atıyoruz. Eğer benim gibi, sonunu bildiği için izlemeyen veya izlemeyi erteleyen varsa, sonunu unutup izlemelerini tavsiye ediyorum.
Yeni mezun bir mühendis olarak, benim de girdiğim sınavdır. işverenler en az 5 yıllık tecrübe istedikleri ve kimse mühendis yetiştirmek istemediği için bu sınava girerek şansımı denemek zorunda kaldım. Sonuca gelirsek, buradan da bir şey çıkacağını düşünmüyorum.
Gördüğümde midemi bulandıran durum. Kim bilir sonra nereye dokunuyorlar, kimlere bulaştırıyorlar mikroplarını. Özellikle yemek masasındayken eline hapşıranlardan bahsetmiyorum bile. Pandemi olsun ya da olmasın her türlü rahatsız edici, hiç de hijyenik olmayan bir durum bence. Peçeteyi geçtim artık, dirsek içine hapşırsalar keşke.
Evimizin neşe kaynağının cinsi. Yaklaşık 1.5 aydır bizimle, hepimize o kadar iyi geldi ki, neden daha önce sahiplenmemişiz diyoruz.
1.5 aydır beraber yaşamamıza rağmen sesini tam olarak duyabilmiş değiliz. Kısa, belli belirsiz bir “mi” sesi çıkarıyor o kadar. Sessiz bir kedi. Çoğu zaman miyavlamak için ağzını açtığını görüyoruz ama sesi duymuyoruz haha.
Sevilmeyi seven bir cins değil anladığım kadarıyla. Sadece o izin verdiği zaman sevebiliyoruz. Ancak yalnız kalmaktan da hoşlanmıyor. Hep bizim bulunduğumuz ortamda bulunuyor.
Oyun oynamayı seven, meraklı bir kedi. Keşfe çıkmayı çok seviyor.
Biz kedimizle resmen aşk yaşıyoruz, çok mutluyuz. iyi ki varlar hayvan dostlarımız.
Bize 2 senede bir yapıldığından ve bu sene mezun olacak olmam sebebiyle, bu sınava çalışıp girmeyi düşündüm, kursa dahi yazıldım. Ama ilk dönem proje yapmaktan vakit bulamadım. Virüsten dolayı okullar kapandı, evdeyim, gece gündüz çalışır kazanırım diyordum ki şimdi de ödevlerle boğuşuyorum. Ben elendim arkadaşlar, size başarılar.
Yaklaşık 6 aydır kullandığım bilgisayarımın markası. Performans olarak çok memnun olmama rağmen fan sesinden aşırı rahatsızlık duyuyorum. Bilgisayarı açmamla fan sesinin odayı doldurması bir oluyor maalesef. Henüz çok yeni bir bilgisayar, böyle olması normal mi merak ediyorum.
Kendi tecrübelerime göre şu şekilde: fazla beklentiye girmemek, insanlara gereğinden fazla anlam yüklememek, insanların hata yapabileceğini unutmamak ve olaylara anlık tepki vermemek.
12 gündür evden çıkmadım, bu gidişle en az bir ay daha evdeyim, bunaldım. Üstüne kişisel sorunlarım da eklenince ruhen çok daraldım artık, katlanamıyorum.
“geceler şimdi” adında çok hoş şarkısı olan grup.
Şarkının melodisi bana başka bir şarkıyı anımsatıyor. Kime dinlettiysem herkes çok tanıdık olduğunu söylüyor ama hangi şarkı olduğunu söyleyemiyor.
Gizemini çözemediğimiz şarkıyı şuraya bırakıyorum: https://youtu.be/EZsoPVPGpio
Edit: Demir Demirkan’ın Aşktan Öte şarkısının bir kısmını anımsatıyor. Sevgili yazar dertler derya olmus‘a teşekkürlerimizi iletiyoruz.
Bu virüs belası bilinçaltımı nasıl etkilediyse birkaç gün önce alışveriş merkezinde zombilerden kaçarken gördüm kendimi. En son helikoptere atlayıp kaçtım, sonra onları yok etmek için geri döndüm. Çok güzel detaylar vardı rüyamda ancak belki bir gün film senaryosu ya da kitap yazarım diye anlatmıyorum burada.
Sevgilimin ailesi, izole yaşama pek ayak uyduramayınca, kendi annemi düşünerek, sevgilimle bir müddet görüşmemeye karar verdim. Sevgilim benimle buluşmak isteyince, bunu kendisine de söyledim. Hak verdiğini söyledi ama aramızın biraz soğuk olduğunu hissedebiliyorum.
Bu durum beni üzdü, zaten sürekli evdeyiz, zor günlerden geçiyoruz, psikolojimiz iyi değil, bir de böyle sorunlarla uğraşmak istemiyorum.
Bu tarz evlilik yapanlar, genelde okumayan, çalışmayan (özellikle kadın), sosyal çevresi olmayan insanlar oluyor. Zaten çevresinde başka insanlar olan aklı başında hiçbir insan gidip de kuzeniyle evlenmez.
Son olarak iğrenç bir evlilik olduğunu belirtmeden edemeyeceğim.
Okulu çok seven biri olarak bu habere çok üzüldüm. Ancak şartlar bunu gerektiriyorsa yapacak bir şey yok. Umarım en kısa sürede kurtuluruz şu virüs belasından.
https://galeri.uludagsozluk.com/r/1990635/+
iki hafta önce kendisinden not istediğimde yanımda yok demişti, saniyeler sonra kitabının arasından notlar düştü, bu kez de “eksik yazdım” diyerek göstermedi bile.
Benden istediği notlar ise, iki gün önce en ön sırada dinleyip not tutmadığı proje dersinin notları. Hoca niye yazmıyorsun dediğinde beni kastederek “x yazıyor zaten hocam” dedi.
Söyleyeceklerim bu kadar.
Pişmanlıktır.
Önümüzdeki dönem sonunda mezun olacak bir inşaat mühendisliği öğrencisi olarak diyorum ki “kesinlikle tercih etmeyin.”
Okurken oldukça zor, özellikle projeleri yaparken stresten ölüyorum, hiç boş vaktim olmuyor. Proje yapmaktan ve ders çalışmaktan sosyalleşemiyorum. Çoğu zaman ruhen ve fiziken kendimi yorgun hissediyorum. Peki tüm bunlar ne için? Mezun olup işsiz kalmak için.
Diyeceklerim bu kadar.