Yarın binance borsasında launchpad yolu ile satışı yapılacak proje.
daha önce bu projeden domain alanlara güzel seviyelerde airdrop dağıtımı yapıldı şu aşamada bu airdrop'u kaçırmış olduk.
ancak proje ekibinin medium makalesine göre sezon 2 olarak hala yeni bir airdrop imkanı bulunuyor. blog yazısı
Link : https://blog.space.id/spa...age-season-2-6865b372d684
özetle çevirisi :
"voyage sezonu 2 şimdi başlıyor! daha fazla ıd jetonu keşfi için katılın
erken benimseyenler için airdrop'u kaçırdıysanız endişelenmeyin.
tüm .bnb/.arb kayıtları snapshot'tan sonra voyage sezonu 2 - calling'de sayılacaktır.
airdrop tahsisinin geri kalanı, voyage sezonu 2 ve gelecekteki kampanyalar için ayrılmıştır.
voyage sezonu 2'yi duyurmaktan son derece heyecanlıyız."
şeklinde paylaşılmış
anladığım kadarıyla .bnb veya .arb uzantılı 5$'a domain alıyoruz ve bu domain ise bir sandık ödülü kazandırıyor.
bu sandığı ise 23 mart günü açabiliyoruz içinden #ıd tokenlar çıkacak sanırım bu şekilde bir airdrop imkanı var değerlendirmek isteyenler geç olmadan bi domain alıp kenara atabilir.
Link : https://cutt.ly/W4z6usS
Vasıfsız , yetersiz , şuursuz , müşteri ile iletişimden kaçınan çalışanlar ile dolu olan Xiaomi Türkiye Resmi distribütörü
Adamlara ürün 2. el geldi iade onayı verin diye ürünü gönderiyorum.
Üründe bir hasar kusur yok diye cevap verip ürünü geri göndermişler.
A 60 IQ teknik servis elemanları okumanız yazmanız yok mu sizin ben ürün çalışmıyor mu yazmışım.
Sıfır ürün 2. el çıktı sizin garantiniz altında iade onayı verin satıcıdan iade ettireceğim yazıyorum.
Üründe kusur yok satıcı ile görüşün yazmışlar komedi gibi akşama kadar çizgi film izleyip salıncakta mı sallanıyor bu çalışanlar , okuma yazması yok mu bunların.
Bu konu hakkında neden daha önce başlık açılmamış şaşırdım. Zira kendini uyanık zannederken dolandırılmaya açık olan o kadar insan var ki bu ülkede.
Şu aralar Sülün Osman'a hak vermiyor değilim. Adam diyordu benim dolandırdığım insanlar aslında beni dolandırmaya çalışıyordu diye.
Para kazanmak isteyen adamın birisine bir kazanç modelinden bahsediyorum diyorum işte görev yapıyorsun uygulama ya da oyun indirip kazanıyorsun. Bak daha şimdi ödeme aldım 5dolar sadece bir oyun görevinden diye.
Adam beğenmiyor bana diyorki ben bitcoin madenciliği yapacağım bir de 100 lira yatırcam ayda 75 lira kazancam böle bi şey buldum.
Ulan ne güzelmiş o zaman ben 10.000 lira yatırayım her ay 7500 lira kazanayım dünyadaki bu kadar yatırımcı büyük şirketler salak , bunların hepsi mal. Bankalara paralarını yıllık %9 faize falan bırakıyorlar. Bizim akıllı oğlan aylık %75 faiz bulmuş vay arkadaş Keynesyen halt etmiş tüm ekonominin içinden geçen bir sisteme ciddi ciddi inanıyor bu adam.
Özet geçeceğim , islam dini bazı kişileri neden rahatsız ediyor?
Bir çok sebebi olabilir toplumsal , psikolojik , ailevi yavaş yavaş sıralayalım.
1. Belli çıkar grupları tarafından kullanıldığı ve suistimal edildiği için.
islam dinini kullanarak çıkar elde etmeye çalışan gruplar , kişiler var mı evet var. Mantıken suçlu suistimal edilen değil suistimal edendir. Kimsenin alnında bu MÜNAFIKTIR yazmıyor.
2. Globalleşme sonrası medya aracılığı ile tüm toplumların beynine işlenmeye çalışılan islama ilişkin yanlış imaj.
Yüzlerce yıldır islam coğrafyasındaki insanları birbirine düşürmeye çalışarak , iç karışıklık tetikleyere , isyana teşvik ederek ortadoğu coğrafyasını karıştırıyorlar sonra da diyorlar ki bakın müslümanlar böyle işte o onu öldürüyor o onu öldürüyor.
Eee finansmanını kim yapıyor onların , yahut kafirlerle işbirliği yapıp başka bir müslümanı yahut sivili öldüren müslüman olduğunu iddia edebilir mi hayır! islamda bunun kesinlikle yeri yoktur. Yazık ki cahil kalmış arap kabilelerinin yükünü islama bindiyorlar.
-Hayır Haçlı Seferlerinde milyonlarça sivili öldüren kimdi?
-1. 2. Dünya savaşlarını başlatan kimdi?
-Yahudileri sabun yapanlar kimdi?
-Coğrafi keşiflerde yerli kabilelere soykırım uygulayıp onları köleleştirenler kimdi müslümanlar mı yaptı bunlar biraz kendinize karşı dürüst olun da şeytanın sözcülüğünden öteye geçip kendi iradenizi ortaya koyun.
3. Kişi hiçbir dine inanmıyordur ama açıkça yanlışlayamadığı için sürekli çamur atarak yanlışladığını düşünerek içini rahatlatmaya çalışıyordur.
Cevaben : iç huzurun hiçbir zaman olmayacak istediğin kadar yanlışlamaya çalış Allahın hükmünü kaldıramazsın. Firavun kaldıramamış da Nil'de iki büklüm bulunmuş hiç akıllanmıyorsunuz da.
4. Kişinin çevresindeki dindar kişiler gereksiz baskı yapıyorlardır. O kişiye de baskı ters tepiyordur.
isteyen inanır istemeyen inanmaz zorlayınca düşman kesiliyorlar kardeşim ne yapalım senin anan baban deden ninen sana sürekli telkinde bulunuyorsa bu sorununu onlarla çöz iSLAM'a neden çamur atıyorsun.
5. işte Yozgatlı 60 yaşındaki biri eşeğe tecavüz etmiş , yok bilmemnenin biri çocuğa tecavüz etmiş de falan da fistan da .
Eee kardeşim islamın yasak kıldığı bu durumlar için islamı neden kötülüyorsun o halde.
Bundan sonra dileyen bu sözlerden bir pay çıkarır ders alır , dileyen ise yüz çevirir
Neden bu ülkede aile şirketi dışında büyük bir şirket yok çünkü insanlar birbirlerine güvenmiyor, kimse kimsenin ipi ile kuyuya inmek istemiyor.
Hal böyle olunca özenilen avrupadaki abd'deki şirketler gibi şirketlerin Türkiyede ortaya çıkma ve büyüme imkanı pek zor oluyor.
"Allah, size ancak leş, kan, domuz eti ve Allah'tan başkası adına kesileni haram kıldı. Ama kim mecbur olur da, istismar etmeksizin ve zaruret ölçüsünü aşmaksızın yemek zorunda kalırsa, ona günah yoktur. Şüphesiz, Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir."
Bu ayette mücbir sebep durumu da ele alınmış herhangi bir hayatta memat durumunda haram kılınanların da yenilebileceği söylenmiş oluyor bu vesile ile.
https://galeri.uludagsozluk.com/r/1945252/+
Son zamanlarda dağ evleri ile ilgileniyorum , tasarım olarak hoş geldi ama feng-shui ye göre ya da iklim ve coğrafyaya göre bu tip evler nasıl olur.
Aramızda bilgili arkadaşlarımız varsa yeşillendirebilir mi?
Pencereden kafasınızı uzatıp gökyüzüne bakın sonsuz bir yaşam ve yaşamsızlığın içerisinde Carl Sagan'ın deyimi ile solun mavi bir noktada yaşıyoruz.
Bu soluk mavi noktada tüm dünyada insan nüfusu 7.5 milyardan fazla , Türkiye nüfusu ise 80 milyonu aşkın. Düşününce küçüğün küçüğünün küçüğünün küçüğüyüz git gide. Ortalama 70-75 sene yaşıyoruz ki bu yaşamlarımızın baştan ilk 12 senesi sondan son 15 senesi pek de verimli geçmiyor.
Ayrıca yaşamımızın ortalama 3'te 1'ini de uykuda geçiriyoruz. Totalde hesapladığımızda çok kısa kaldığımız bu dünyada,
ne yapıyoruz?
Bu dünyaya ne bırakacağız?
Hangi amaçla yaşıyoruz?
Ülkemiz insanı son on yılda derin bir bunalıma girdi. Bu durumun ekonomik sebepleri olduğu gibi insani ilişkilerin de bozulması da sebepler arasında.
- insani ilişkiler nasıl ve neden bozuldu peki. Kendini akıllı zanneden herkes küçük çıkarlar için büyük ve güzel bağlantıları kopardı. insanları incitti , topluma zarar verdi.
Örnek verelim , akrabalık ilişkisinde bir yakından borç alırsınız borcunuzu ödemezseniz , bir akrabanızı hatta o akrabanıza bağlı akrabaları kaybedersiniz.
- Bir kişiye şuraya gidelim şunu yapalım diye söz verdiniz yapmadınız size olan güveni kaybedersiniz.
- Haberlerde bir kadının sokakta tacize uğradığı haberi çıkar , toplumdaki tüm kadınlar bundan sonra paranoyaklaşmaya başlar ve bu tür zararlı durumların etkisi en nihayetinde hepimize etki eder.
Günümüzde toplumsal ilişkilerde insanların birbirlerine karşı samimi duygular beslemeyip , sadece çıkar odaklı ve 100 olta atayım hangisi tutarsacı anlayış sebebiyle , insani ilişki ve iletişim adeta sıfıra inmiş. insanların çoğu bu tür anonim ortamlarda hayvani beyinlerini ortaya çıkarıp sadece seks konuşmaya başlıyor bu da insanların geldiği nokta. Bunlar da kanaatimce bir hastaneye yatırılıp tedavi edilmeli ama ayrı konu.
Velhasılı kelam bu sözlükte bu kampanyayı başlatıyorum. insanlar birbirleri ile insani , samimi ve yumuşak bir dil ile iletişim kursun. Bu siteyi seks date sitesi olarak görenler dışlansın. Bilgi , kültür içerikleri ile dolsun site , herkes olduğu gibi görünsün. Doğruluk ve dürüstlük tüm sözlükte yayılsın.
Ülkedeki tüm ilişkilerde neden şiddet oranı yüksek , bakın sadece fiziksel değil psikolojik vb her türlü şiddet dahil bu duruma.
1. Akdeniz kültürü
Çok heyecanlı bu ülke insanı arkadaş , hemen panik oluyorlar o da şiddete dönüyor.
2. iletişim kurmayı bilmiyorlar
Karşıdakini anlamak veya bir şeyler anlatmak için yeterli kelime kapasitesi yok.
3. Bencillik.
illa benim dediğim olacak , benim dediğim doğrudur. En iyi benim en doğru benim yoksa ya ölürsün ya da hayatı zindan ederim diyor gerizekalılar bu da şiddeti doğuruyor.
4. Sevgisizlik.
Sevgi ve şefkat nedir bilmeyen sokaktaki köpekten beter yetişmiş için kir dolu insanların oranının yükselmesi şiddeti de arttıyor.
Toplum içinde insanlar neler düşünüyor siz neler düşünüyorsunuz başlığıdır. Düşüncelerimizi paylaşalım.
Şahsen kafam dolu olmadığı zamanlar insanları gözlemlerim bazen, ne düşünüyorlar nasıl hissediyorlar diye..
Bir dilenci çocuk görüyorum acaba ailesi mi zorluyor onu yoksa bir ailesi dahi yok mu. Yanına gitsem tanışsam sorunlarını çözebilir miyim , hayır. Bu insanları hayata nasıl kazandırabiliriz ki para? yeterli değil. Sevgi ve eğitim de şart hatta sorun ailelerindeyse onları da eğitmek gerekir veya çocukları ailelerden uzaklaştırmak yatılı okusunlar. Bu işleri tek başıma da yapamam zaten.
Herkesin suratı asık, bıkkın yorgun hayatlar , neden böyle tüm insanlar. Nedeni çok gerçi ama insanlar açıklayacak kadar farkında değiller bunların , hoş artık umurlarında da değil zira umutları pek yok. Sabah işe gidiyorlar akşam geri dönüyorlar sadece günü kurtarmak için. içlerinden şanslı olanları lüks kafelerde arkadaşlarıyla para ezerek eğlenmeye çalışıyor. Lakin kafede oturup anlamsız kahkahalarla mutlu olmaya çalışanlara da üzülüyorum nedense , onlar için de hayat bu ne yazık ki.
Parkta oturan çiftler var , birbirlerine sevgi ile değil şehvet ile sarılıyorlar. Yüzlerinde bir huzur ifadesi değil arzu görüyorum. Belki güven sevgi ve şevkatle birlikte olanlar vardır yine de bu ilişkiler ihtiras odaklı bu bile canımı sıkıyor. Sevgi gidiyor yerine fiziksel arzu geliyor.
Bir kedi görüyorum kaçma lan az seveyim kaçtı onlar da kendi derdinde işte.
Bakara Suresi 13. Ayet :
"Onlara, "insanların inandıkları gibi siz de inanın" denildiğinde ise, "Biz de akılsızlar gibi iman mı edelim?" derler. iyi bilin ki, asıl akılsızlar kendileridir, fakat bilmezler."
Azerbaycan'ı saymazsak şu an yoktur. (ki onlarla da dil millet ve tarih olarak iç içeyiz et tırnak hesabı)
Rusya ile ABD arasında kalmış durumda. ikisi de Türkiye'nin dostu değil. Bilen bilir uluslararası ilişkilerde zaten dost diye bir kavram yoktur. Çıkar ilişkileri üzerine kuruludur her şey.
Bu çıkar inançsal olabilir , ırksal olarak olabilir ama en önemlisi ekonomik olarak olabilir.
AB'nin zaten Türkiye'ye diş bilediği aşikar. Hem tarihsel süreç açısından hem de dinsel açıdan bir düşmanlık güdülüyor. Avrupa'da sağ yükseliyor bunu da görüyoruz.
ABD desen israil'in planlarını devreye sokma peşinde. Türkiye ile müttefik olma gibi bir olasılık yok son darbe teşebbüsünden sonra.
Rusya'nın derdi Suriye vasıtasıyla yıllardır peşinde oldukları Akdenize inmek ve o coğrafyada baskın güç olma yolunda çabalıyor. Bu yolda bir de YPG ile anlaştılar. Suriye toprak bütünlüğünü sağlama yolunda hazır eğitilmiş silahlı bir grup olarak kullanacaklar. Bu örgütün karşısında ise biz varız.
Çin de en başta Barış Pınarı operasyonumuza tarafsız yaklaştı. Daha sonra Türkiye bu yanlıştan dönsün dedi , Çin'in de derdi müttefiki Rusya ile birlikte Suriye'nin yeniden inşasında yer almak.
Basit teknikleri var devletin ödeyemeyeceği krediler vererek ipotek altına alıyorlar. Askersiz işgal bildiğin Çin'in olayı da.
vs vs. şu an müttefikimiz yok koca dünyada kısa vade müttefik edinmek lazım taviz vermeden mümkünse.
Sınava yönelik kaynaklar çıkaran yayınevine ait olmasına rağmen. Adeta afilli bir ders kitabından doktrinsel tartışmaların çıkarılıp kitap haline getirilmiş kitaptır.
ilgili mevzuatlardaki kanun veya yönetmeliklerdeki maddelerin sırasıyla konular aktarılıyor. Konuyu yazar anlatmamış kanun maddeleri anlatmış adeta.
Sınavlara yönelik basitleştirilmiş bir aktarım yok evet kimse basitleştirilmiş bir anlatım var demedi lakin sınava yönelik yayın ve kaynak bu da sonuçta , üniversitede icra iflas hukuku dersi almış olanlar ders notlarını ders kitabını okusun aynı hesaba geliyor.
Madde madde her şey anlatıldığı için genel çerçeveyi kaçırıyor okuyan insan.
Amerika'daki siyaset şu an neredeyse Türkiye üzerinde yürüyor. Ülkedeki Trump karşıtları sırf Trump düşsün diye neden Suriyeli Kürtleri korumuyorsun vs vs atıp tutuyorlar.
Ülke olarak bizim iç güvenlik sorunumuz onların siyaseti ile öyle bir karıştı ki Trump'ı sevenler de sevmeyenler de her halükarda Türkiye'ye oynuyor.
Bir kişi de demiyor ki ULAN SiZiN ORTADOĞUDA iŞiNiZ NE?
Bilmiyorum diyebilen insana saygı duyuyorum ama her şeyi biliyormuş gibi ona buna atlayan ona karşı sizin
"Eee peki bu görüşünü destekleyecek argümanlarını bana gösterebilir misin" dediğinizde
argüman kelimesinin anlamını dahi bilmeyen cevaben "işte öle öle sen bilmezsin benim dediğim doru" diyen insanları midem kaldırmıyor artık.
Bu ülkede sayısı o kadar arttı ki , nereden türüyorlar bilemiyorum.
Pavlus'tan Romalılara Mektup 1. bab 24.-28. ayetler arası.
" Bu yüzden Tanrı, birbirlerinin bedenlerini aşağılasınlar diye, onları yüreklerinin tutkuları içinde ahlaksızlığa teslim etti.
Tanrı'yla ilgili gerçeğin yerine yalanı[c] koydular. Yaradan'ın yerine yaratığa tapıp kulluk ettiler. Oysa Tanrı sonsuza dek övülmeye layıktır! Amin.
işte böylece Tanrı onları utanç verici tutkulara teslim etti. Kadınları bile doğal ilişki yerine doğal olmayanı yeğlediler.
Aynı şekilde erkekler de kadınla doğal ilişkilerini bırakıp birbirleri için şehvetle yanıp tutuştular. Erkekler erkeklerle utanç verici ilişkilere girdiler ve kendi bedenlerinde sapıklıklarına yaraşan karşılığı aldılar.
Tanrı'yı tanımakta yarar görmedikleri için Tanrı onları yararsız düşüncelere, yakışıksız davranışlara teslim etti. "
Her alanda kendini gösteriyor. Sonra vay efendim neden ülkeden dışarı beyin göçü artıyor. Neden ülke niteliksizlerle doldu vs vs.
Kendi açımdan basit bir örnek de vereyim. Ofiste çalışıyorum. Gitmediğim, adliye yazmadığım dilekçe kalmıyor kafa patlatıyorum bir ton stajyer diye doğru düzgün para almıyorsun.
Sabahtan akşama kadar yayılarak kankiloşkopları ile telefonda konuşan sekreter tam maaş alıyor vay arkadaş bir de 4 sene üniversite okumuşuz.
Okuyan insana zulüm üstüne zulüm ediyor bu ülke.
Kişiden kişiye değişmekle beraber artık ilkel algılarımızı bırakıp ruhsal tekamüle mi yönelmemiz gerekiyor zira maddiyat ve materyalistliğe yöneliş bu zamana kadar kime ne kazandırmış ki.
Yaşamak için araç olarak kullandığımız her şeyi amacımız edindik şimdi gerçek amacımızı unuttuk insanoğlu olarak. Bu acele. bu telaş , bu korku ,bu açlık , bu haset , bu kaos BUNDANDIR.
Evet bir çok sorunumuz bunları aşarsak gelişmiş ülke olabiliriz.
Sizler de eklemeler yapın.
1. Ülke insanı çok rekabetçi : ben kazanayım , ben yapayım komşum yapmasın , ben yapıyım o yapamasıncı bu coğrafya insanı genelde biraz benciliz. Bunu aşmalıyız.
2. Herkesin her şeyi bilmesi sorunu : Güzel kardeşim her şeyi bilmek zorunda değiliz. O yüzden bilmiyorum demeyi öğrenmeliyiz. Bilmeyip biliyorum demek hem kişiyi toplum arasında rezil eder. Hem de bilmediğini öğrenme ihtiyacı duymaz kişi sonra cahil bir nesil yetişir.
Evet , bilmiyorum diyeceğiz.
3. Aydın kesime karşı kin ve nefret : Bunu cahil kesimde gözlemliyorum (ben aydınım demiyorum bu arada ne haddime) bu kesim aydın kesimin verdikleri bilgilere karşı kin ve nefret kusuyorlar bilgi ya da gerçekler onların cahillik duvarlarını yıkacak ve güvenli cahilliklerinden çıkmak zorunda kalacaklar diye galiba.
4. Devletin malı deniz yemeyen kerizciler : Ülke insanının emeğinin karşılığı ile verdikler vergilerin gelir eşitsizliğinin azaltılmasında , ülkenin tarım ve sanayisinin kalkınmasında yahut tarım dışı istihdamın sağlanılmasında kullanılması yerine ziyan edilmesi birilerine rant kaynağı olmasıdır. Devletin işinde devlet mumunu yakan , kendi işinde kendi mumunu yakan Hz Ömer neredee şimdiki devlet adamları nerede.
5. Devlette kadrolaşma : Bi çok insanın devlet kurumlarının işleyişine ilişkin inancının yitirilmesine sebep oluyor. Ayrıca kabiliyetsiz ve kolaylıkla tanıdık güvenceleri ile belli makama gelen kişiler işlerini gereği gibi yapmıyor yahut yapamıyor. Milletin her bireyi devletin kapısı önünde eşit muamele göremiyor. Bu da kişilerin üretim , gelişim motivasyonunu kırıcı bir etken.
işsiz gençlere devlet bi çok tarım desteği veriyor. Köylerde tarlalar boş ama gidip çalışıyorlar mı gitmiyorlar. Neden iş beğenmiyorlar çünkü. Devlet kimseye iş vermek zorunda değil. diyen akademisyen olduğu iddia edilen şahsa karşı.
Onlarca yıl çiftçilik yaptım emekliyim açım aç. diyen kişiye kibirli ve kendinden emin bir şekilde
"Dayı telefonu göstersene bi." dedi.
Bunun üzerine çiftçi amcamızın cebinden çıkardığı 100-200 liralık tuşlu telefonu görünce apışıp kaldı.
Devlet kimseye iş vermek zorunda değilse , istihdam edemeyeceği kadar üniversitede öğrenci kontenjanı açmasın. Sağa sola üniversitede açmasın. Bu ülkede yüzbinlerce iibf'li yüzbinlerce öğretmenlik mezunu kişi atama veya kadro bekliyor.
iktisat mezunu özel sektörde o aldığı eğitimi nerede kullanacak yahut başka bir iş yapması gerektiğini söylüyorsan bu kişiye bu kişiler 4-5 senesini neden o üniversitelerde harcıyorlar o halde. iktisat derki kişinin yaptığı işin ve zamanının bir fırsat maliyeti vardır. Yani siz o insanın 4-5 senesini kuru umut vererek yediniz. Yemeseydiniz belki de kendi yolunu çizecekti zaten.
Devlet önümüzdeki dönemde hangi alandan ne kadar ihtiyacı olacağını öngöremiyor mu. Öngörsün hesaplasın ona göre kontenjan ayarlasın.
Şahsın söylemlerine karşı cevap olsun :
1. Tarım alanları boş da kardeşim senin babanın arsası mı adam mülkiyetine hakkı olmadığı arsada nasıl tarım yapacak velev ki kiraladı kira masrafı yok mu. Tarım yapacaksan yakında ikamet etmen lazım. Köyde kırsalda evin var mı?
2. Tarımı destekliyor diyor şahıs ben biraz ilgileniyorum ürüne göre değişmekle birlikte dönüm başı 10-80lira arası desteği var devletin. Bu destekle tohum masrafını bile çıkartamazsın zaten.
3. Hibe desteklerini diyorsa şahıs. %100 hibe yok zaten %65 civarı o da küçük ölçekli girişimlerde tamam eyvallah bu da iyi bir destek sayılır ancak devlet alırken hemen alır verirken ne zaman verir allah bilir. Sana diyor ki sen önce harcaman yap. Sistemi kur ben masrafının %65'ini sonra ödeyeyim.
Sistemi kurmanın yönetmenin sulamanın ilaçlamanın bunların da uzmanlığı var. Bir üretimde en ufak bir hata tüm mahsülünü yok eder.
Hadi ürünü yetiştirdin, ürün fiyatını alıcı belirliyor o da alıcı bulabilirsen. Tarım dediğin şey o kadar kolay mı bunun da bir rizikosu var masrafı var. işletmesel yönü var.
Tüm bu değişkenleri düşünemiyorsa bir insan bir üniversitede akademisyen nasıl olabiliyor şaşıp kaldım.
iletişim kurmanın çok basit aynı zamanda çok zor olduğu insan çeşididir.
Her dediğine evet kesinlikle haklısın dersen çok rahat iletişim kurabilirsin.
Ancak şöyle bir konuşma olursa
Bu fikrinin bu , bu , bu ve bu noktalarına şu , şu , şu sebeplerle katılmıyorum. Zira bu fikir uygulandığı taktirde , şu , şu , şu zararlar ortaya çıkacaktır vb derseniz.
Şahıs bu cümlenin anlamını dahi idrak edemediğinden direkt saldırgan bir tutum sergileyecek. Tutarlı cevaplar veremeyecektir.
Bu yüzden bu tür insanlara ya "hıhı evet evet." diyip geçiştireceksiniz ya da hiç muhattap olmayacaksınız.
Kuramsal fizikten pek anlamamamakla beraber daha önceki yarım yamalak okumalarımla beraber zaman zaman düşündüğüm hede.
Biz insanlar zamanı sadece geleceğe doğru akıyormuş gibi hissederiz ancak zaman akmaz aslında o hep oradadır der kimileri.
Kimileri ise zaman diye bir kavramın olmadığını , tamamen bir yanılsamadan ibaret olduğunu savunur. Zira görecelik kuramına göre de dünyadaki zaman ile bir karadeliğin yanındaki zaman da bir değil.
Kutsal kitaplarda sonsuz yaşamdan bahsediliyor belki de sonsuz yaşamdan kasıt aslında zaman kavramının var olmadığı bir boyuta geçmemizdir. Biz sonsuzluğu şu an idrak edemiyoruz ancak belki de sonsuzluktur asıl olan ve 3 boyutlu evrene sıkışmışızdır.
Düşmüş melekler deyimi var bir de bazı dinlerde , bu düşmüş melekler boyut düşmüş melekler olabilir mi?
Evrende anlaşılması gereken o kadar çok şey var ve o kadar bilgisiziz ki bu konularda...