Kanserle Dans bir aile, içlerinden birisi sıkıntıya düştüğünde kenetlenen, ülkenin her yerine eğitim ve destek için yetişmek konusunda her geçen gün kendini aşan bir aile. Erken tanı ve farkındalık diye ortalarda reklamasyon için gezen tiplerin yanı sıra bu işin hakkını vererek gönülleriyle yapan insan topluluğu...
barın kapısı açılır içeri sarışın,süper mini etekli muhteşem bir afet girer. bara gelir oturur ve barmene seslenir:
* bana bir tuborg.
barmen hemen servisi yapar. afet bir dikişte birasını içer ve sandalyeden devrilerek düşer.mini eteği açılır içindeki tangası gözükünce bardakiler dayanamaz sırayla afetin üzerinden geçerler.
ertesi akşam aynı saate aynı afet yine gelir ve yine bara oturur ve barmene seslenir :
* bana bir tuborg.
aynı şeyler tekarlanır hatun bir dikişte içer anında devrilir bardakiler aynı şeyi yine yaparlar bu olay aynı şekilde 3 akşam üstüste devam eder.
dördüncü gün afet gelir yine bara oturur. bardaki müşteriler heeycanla beklerken barmene seslenir :
* bana bir efes.
barmen şaşırır sorar:
+ siz hep tuborg içerdiniz hanımefendi hayırdır?
* evet tuborgu seviyorum ama bacak aramda ağrı yapıyor...
ilik nakline gerek kalmadan kemoterapi ile yenilebilen bir hastalıktır. ama kemoterapilerin vücutta yarattığı yan etkiler yüzünden yendiğine sevinilemeyen bir hastalıktır. neticede insanın hayatına bir kere girer hayatını mahveder ve gider. göndermeyi başarmak başarıdır ama ona alışmak imkansızdır.
yer ortaköy yanyana iki masa. bir masada belli tiki takılan 2 hatun, diğer masada ise eğlenceli bir grup. tiki hatunlardan biri gruptan bir erkeğe kesilircesine bakarken o erkeğin sevgilisi durumu farkeder ve bakışlarını tiki kızımıza diker bakışmaları sürerken tiki kızımız başına geleceği bilmeden laf atar:
- ne bakıyosun öle aval aval küçük dağları senmi yarattın?
el cevap:
- yok be güzelim ben ananınkine giren büyük dağları yarattım ama dağ senin gibi fare doğurdu!!!
ortam kahkalaradan yıkılırken tiki kızımız mor halde masayı terkeder...
herşeyin tamamen prodüksiyon kurgusu olduğu bir tv programıdır. ilk haftalarda halktan seçilen kişileri yeterince maymun edemediklerini farkedip ajanslardan yardım alınan ama zamanla memleketimin gizli kalmış maymun olma heveslilerini arayıp bulma başarısını gösterebilen ve tv programından çok şebeklik dizisi haline dönüşen yapımdır.
böylesine mükemmel bir erkeğin kalbinin atmaması gerektiğini ispatlayan kadınlarımızı hayal alemine sürükleyip "lan sen edward gibi mükemmel olsaydın bu gece başım ağrımazdı" dedirten ama özünde muhteşem bir zeka ürünü olan kitap serisidir. kitabı okuyunca filmin yavan gelmesi yan etkisidir.
eski türk filmlerin de ayıp sayılmayan ama artık rtük denen devlet organı sayesinde biiplenen halk arasıdna sevimlilik ifade eden küfürümsü bir kelimedir.
herkesin sahip olduğu en büyük ve ortak günah aşktır. yüreği yarılırcasına sevmek ama karşında ki sevginin yalan olduğunu öğrendiğinde günahının ne büyük olduğunu anlamaktır günahkar olduğunu bilmek aşık olmana engel değildir demek ve yoluna devam etmektir. (bkz: hepimiz gönüllü günahkarlarız).
erkeklerin zevk mekanizmasını arttırmak için allah ın kadınlara verdiği yetenek, erkeklere sunduğu lütuftur. kadının tek hatası haketmeyene de ıslanmaktır.
* yunanistanda da kendisine sahip çıkacak ama bir daha memlekete dönemeyecek hale getirecek bir seda sayan bacımız vardır.kendisi devlet madalyası ile ödüllendirilecektir.