deniz baykal hakkında çıkan kasetin ardından istifayla gelen, şu sıralar siyasetle ilgili hemen herkesin aklını kurcalayan soru. bu sorunun cevabı çok da kolay verilemiyor.
acaba kaseti içeriden mi sızdırdılar?
baykal'ın bir tezgahı mı?
hükümetin bir hamlesi miydi?
bunların da dışında daha kapsamlı çalışan bir örgütün işi mi?
yoksa dışarıdan chp'yi yeniden dizayn etme çabası içinde olan dış güçlerin bir müdahalesi mi?
baykal'ın istifasının ardından söz birliği ederek deniz baykal'ın evinin önünde geri gelmesi için ağlayan chpli kemalist, atatürkçü, modern, çağdaş, laik kadınlardır.
bir şehit annesi söyledi bunu. bugün anneler günüydü ya, oğlunun elinde çiçekle geleceğini ve boynuna sarılacağını düşünüyordu. oysa oğlu teröre kurban gitmişti. bekledi, bekledi... sonunda yaşlı gözlerle oğluna gitmeye karar verdi.
muhabir: neler söylemek istersiniz?
şehit annesi: bekledim oğlum gelecek diye, bana hediye getirecek boynuma sarılacak anneler günün kutlu olsun diyecek diye. gelmedi, ben kalktım geldim.
daha iyi koşullarda yaşamak, daha saygın bir çevre edinmek, toplumda itibar görmek, çevresini ve ait olduğu vilayeti temsil etmek iddiasında olanlara, bu hayalle yaşayanlara yapılacak önerilerdir.
istanbul-adapazarı seferini yapan bir yolcu treninin kocaeli'deki seka parkı geçişinde bir başka yolcu treniyle çarpışması olayı. ölü olup olmadığı bilinmiyor ancak 16 yaralının olduğu an itibariyle ajanslara düşmekte.
[http:// http://www.beyazgazete.co...eli-deki-tren-kazasi.html ]
eski yök başkanı erdoğan teziç'in abdullah gül'ün cumhurbaşkanı seçildiği dönemde piyasaya düşen ses kaydında sarfettiği ilginç sözler.
sözlerinin devamı şu şekilde...
"...hadi bakalım sıkıysa çankaya'ya birini bindirsin arabaya da yemin ettirip göndermeye kalksın. yolda kaza olur. yolda kaza olur, elektrik kesilir... neler olur."
uzunca bir zamandır bu ülkenin insanlarını, enerjisini, gençliğini, ekonomisini yiyip bitiren, eriten, tüketen, yok eden pkk'nın ve bu maşayı tutanların kimler olduğunu sorgulama cümlesi.
cia mensubu john kiriakou'nun ıraklı bilim adamlarını katlettikleri sırada yaptıkları işkenceleri anlatırken kullandığı akıllara durgunluk veren ifade.
ermeni çetelerin 1915'te amasya'yı yaktığı sırada bu büyük yangında kül olan ve içinde binlerce değerli yazma eser bulunan kütüphane. türk askerleri, yemen, çanakkale, ırak, filistin, galiçya ve kafkas gibi cephelerde savaşırken, silahlı eylemlere başvurarak devleti zaafa uğratıp bölünmeye yönelik saldırılar başlatanların tehcire tabi tutulması neticesinde ramazan ayında tam iftar saatinde hain bir planla uygulanmıştır bu eylem.
23 nisan 2010 tarihinde 1 (yazıyla: bir) günlüğüne başbakan yapılan 4. sınıf öğrencisi kız çocuğu. zeki bir çocuk ama başbakan yapmazlar bunu gelecekte. 1 saat bile tahammül edemediler başbakanlığına. başbakan kendisine çok ters bakıyordu o koltukta oturduğunu görünce.
başlığın tamamı "parlamento'da can güvenliğim kalmadı. bana bir şey olursa, bunun sorumlusu tayyip erdoğan'dır." şeklindeydi ama karakter yetmezliği işte. tunceli bağımsız milletvekili kamer genç'in ortaya attığı müthiş iddia.
