"bir sene boyunca her şeyi durdur istersen. Gez dolaş, yaz, çiz, şarkı şöyle yani o çok sevdiğin mıymıntı işlerle uğraş. iyileş. Belki daha iyi devam edersin" teklifi güzeldi aslında.
Ama ben biliyorum yarın tam aksini söyleyeceğini. Ve senin yanında insanların yanındakinden bile daha kötü hissedeceğimi. Hasta filansın sen galiba çok ani fikir değiştiriyorsun.
Sevimsiz kadın.
Bir hafta boyunca hiç uyanmamak isterdim...
Ya da hani şu ailelerinde toplu katliam yapıp kendilerini de öldüren insanları çok iyi anlıyorum.
Her şeyi bırakasım var, herkesi. Yüz, isim değiştirip öyle ölesim var. Bıraksınlar artık diye. Ki bırakacağım.
Descartes misal, kesin gerçek olmayan her şeyi sahte sayacagım.
Ve gideceğim. Böyle hiç bir şey demeden.
Her zamanki gibi...
Ben bir şeyi bilmemenin en büyük zulüm olduğunu düşünüyorum. Öyleyse herkes acı çeksin.
Sıranın artık onlarda olduğunu düşünüyorum.
Tam anlamıyla yaşamak istiyorum.
Bu yüzden temizlik yapmaya ihtiyacım var... Ruhumun artık tek ve özgür olmasına ihtiyacım var.
Konuşmadan sadece dinlemeye ihtiyacım var.
Rüyalarımda bile sinirden ağlamamaya ihtiyacım var.
Sanırım, benim gitmeye ihtiyacım var. Beklemeden gitmeye.
Kaçmaya.
Altıncı hissim güçlüdür benim ve bu defa içimden bir şey git diye çığlık atıyor.
Yeterince hata yaptım galiba onu dinlemeyerek.
Şu anki yaşadığım hayat benim değil, işte ben hayatım benim olsun istiyorum.
Hayatım ilkbahar yağmurları kadar belirsiz... Bir var bir yok.
Bilerek yapmadığım şeyler yüzünden bana hiç kimse hesap sormamalıydı ki...
Nazi döneminde bir yahudiden farkım yok, Tek suçum doğmuş olmak.
Ve senelerdir yargılamayan kalmadı.
ve boyle duyarken hani hafif bir olay gibi geliyor, ama fiziksel anlamda zorla elde edilmek cidden kolay bir sey degil, derinde bir seyler kaliyor hep genelde.
Pezevenklik yaparak, bir yerlerini açarak, hatta top peşinde koşturarak zengin olan adamların olduğu bir ülkede bu şahsın para kazanması neden bu kadar batıyor anlamıyorum.
Kızsanız,
- erkeğin dostluğundan dostluk olmaz. Mutlaka arkasında bir amaç gizlidir.
- Kızın dostluğu ise iyidir. Kıskançlık filan demeyin, arkadaşlarınızı iyi seçmişseniz kıskançlıklarını bastırmasını bilirler.
Mesela ben biliyorum ki en çelişkili zamanlarda bile yakın bir arkadaşıma kazık atmam.
Bu yüzden bırakın şu "ay ben erkeklerle daha iyi anlaşıyorum" şovunu. O kadar iyi anlaşıyorsunuz ki genelde yatakta bitiyor.
Salaklar.