galatasaray kültür olarak fransız kültürüdür zira. yapacak bir şey yok. ha hiçbiri de umrumda değil takımların ülkelerin falan da galatasaray üniversitesi de fransızca eğitim veriyor falan falan işte. biliyonuz amk ne soruyonuz?
yıllardır çok başarılı işlerle kendini her yerde kanıtlamış olan müzik adamı. hatta iphonedo'nun videolarını izleyenler bu adamla bir video çektiğini de bilirler, imac kutu açılım falan. ama bizim hiçbir şeyden haberi olmayan halkımıza rahman altın habertürk tarafından daha yeni tanıtılıyor.
10 sene önce sinemalarda gösterilen bir belgesel. tabii ki de hititler'i anlatıyor. gayet etkileyici bir üslup ve mizansen ile tabii ki. 10 sene sonra tekrar izledim, internetten bulmak epey zor oldu açıkçası.
Her ne kadar bilgi vermek amacını güden bir site de olsa bizim türk insanının "cin girdi nasıl çıkartırım?" "Kız arkadaşım kimseye görünmeyen birini görmüş neler oluyor?" vs... laflarına gark olmuş mekan.
Çok fazla yargılanmamadı gereken kavram. Şöyle ki; insanlara Arapça ezanda ne dendiği anlatılmalı. Gerçi din derslerinde anlatılıyordu bize lisede mi ilkokulda mı o kadar bilmiyorum. Benim hâlâ akljmda mesela. Çoğu kişinin de öyledir. Ama herkesin ne söylendiğini bilmesi icap eder. Türkçe konuşulan bir memlekette minarelerden yabancı dilde bir şey okunuyor günde beş kez. Sela veriliyor bazen. Ben bilmiyorum mesela anlamını. Kimsenin de bildiğini zannetmiyorum. Ama tınısından mıdır nedir herkes anlıyor sela ile ezanın farkını. Demek istediğim Arapça ezan tamam ahenkli, güzel, insanı dinlendiriyor olabilir. Arapça ezan okunacaksa insanların bilinçlendirilmesi gerekiyor.
Gelgelelim, Kur'an'ın Arapça okunmasına bir nebze karşıyım. Hep diyorum, sokaklara Arapça küfürler içeren kağıtlar atsak insanlar "Bunlar Kur'an yazısı." diyip yerden alırlar bunları. Ne yazdığını bilmiyoruz çünkü. Ben de bilmiyorum Arapça. Ama dört yaz kuran kursuna gittim camilerde, çatır çutur okuyorum. E ne kıymeti var bunun? Arapça'yı tam olarak öğrenmeyeceksek ben Kur'an'ın Türkçe okunmasından yanayım. Arapça'sından okuyunca daha fazla sevap olacağına da inanmıyorum. Açıkçası anlamadığım bir şey için akıl ve mantık dini olan islam'ın da daha çok sevap buyurduğunu düşünmüyorum.
hande yener'in eski tarzını yansıtan en iyi şarkı ve kliplerinden biri. 7 yıldır tek entry girilmiş olması da üzücü. millet romeo'yla falan tanıyor tabi kadını.
kimisi belediye otobüsünde namaz kılar, akplilik taslar, dini devleti kurtardığını sanır. kimisi de aynı otobüste metrobüste vs... gerilla marşı söyler, aynı şoför bir bok diyemez. ikisi de aynı şoför. aynı karaktersizlik. aynı zihniyet. ulan ayıp be.
zamanında başbakanın "ben o kadar şehit anasının ahını alıp da teröristle pazarlık yapamam." dediğinden habersiz kişilerin söylemi. ya da biliyorlar da bilmezlikten geliyorlar. her iki durumda da bunun adı yüzsüzlüktür.
dünyada neler dönüyor, dünya ne kadar büyük bir yer, her köşesi ayrı bir olay; ama bizim halkımız halen iktidar kavgası yapıyor. kim uyutuyor bizi mınıskiym ya?
Uye alimlarini kapatmis, birsuru dalga dumenin dondugu yer olmustur. Insanlar "rontgenci" sifatiyla anonim olarak yazabiliyorlar. Eski uyeler hala duruyor tabii. Admin "bana msn'den ulasabilirsiniz uyelik isteyenler." demis. Biraz boku cikmis artik ama hala yardiriyor. Aylar yillar sonraki babasayfa.com ziyaretimden aktaracaklarim bu kadar. Birand?
Eskiden tip ogrencilerinin cok fazla ve hizli not tutmalari gerektiginden mutevellit bozulan yazidir. Simdi de kimse eline aldigi kalemi slaytlarin altini cizmek ve sinavda secenek isaretlemekten baska bir iste kullanmadigi icin bozulan yazidir.
Bazi kisilerin facebook gibi ortamlarda 1 nisan'in gercek tarihcesini (!) aktardiklari gundur. Guya muslumanlar endulus emevi devleti zamaninda ispanya'da hileye getirilmis de hristiyanlar ondan kutluyormus bunu. Ac bak bi bakalim ingilizce kaynaklara arkadas. Sen turkce bir kaynak bile belirtmemissin gerci. Yaz bakalim "history of fools day" bilmem ne diye. Bi oku amina koyim. Ne din tuccari ciktiniz ya.
on the road - jack kerouac.
huzursuzluğun kitabı - fernando pessoa.
kadınlar - charles bukowski.
junky - william burroughs.
tutunamayanlar - oğuz atay.
sherlock holmes - sir arthur conan doyle.
vs...
komik mi? bence komikçe. kız bunu terk etmiş. bu da böyle acındırıcı bir video çekmiş. adam hala terk eden bir kızın bu tarz bir yakarışa gülerek tepki vereceğini ve daha çok nefret edeceğini ve erkeği küçük göreceğini anlayamamış. yorum da güzel. "böyle bir kız beni terk etse ben de tribe girerim."
tarih serisi kitapları, en az kazım taşkent serisi kadar ilgi çekici olan yayınevi. tasaırımıyla ve konularıyla, okuyucuya epey hitap ediyor bana kalırsa. tabii az biraz merak da olacak işin içinde.
taglerin tek tek değiştirilmesi gerekmeyen olaydır aynı zamanda. mac os'te veya windows'ta bir ögeyi seçip sonra birkaç sıra aşağıdaki başka bir ögeyi shift tuşuna basılı tutarak seçtiğinizde o iki öge ve aradaki tüm ögeler seçilmiş olur. bunu itunes'a müzikleri atmadan klasörün içindeyken yaptığınızda büyük bir müzik arşivi için bir kereliğine 10-15 dakikanızı alır en fazla. he derseniz ki "ben taglemekle uğraşamam." o da olur, atarsınız karışık şekilde iphone'a. arama barı var nasılsa, arayıp dinlersiniz. ya da iphone'da çok dinlediğiniz müzikleri liste yaparsınız, o listeyi shuffle yapıp çalarsınız vs... ki itunes'un da derin ayarlarına girmeye gerek yok. dediğim gibi.