tıklamaya üşenenler için de bir kaç örnek verelim entrylerden;
- sizin orda kaleciye qapıçımı diyolar la?
- sizin orada silaha yarrak diyormuşlar?!
-"hacı ruscan var mı?"
"hacı sizin kizlar evlenince mi kaşlarını alıyolar?"
"cuma namazına gidelim mi abi?"
"hazar denizi sizin orda mı abi?"
"sizde metro var mı?"
okuyun okutun gençler, bir gecede gülmekten gençleştim resmen lan!
her yıl sokakların seçim zımbırtıları ile dolup taşması ve tuhaf seçim müzikleri ile dolaşan araçlara tahammül etmek zorunda kalmayı da beraberinde getirecek durumdur.
türk kızına has olmayan özelliktir. hatta kızlara has olup olmadığının da nasıl tespit edildiğini merak ettiğim durumdur. nitekim ben sabah uyandığında aynı nemrut surat ifadesine sahip rus, çinli, sırp, romanyalı, türk suratı görmüş biri olarak bunun türk kızlarına has bir durum olduğundan şüphe etmekteyim.
ankaray'da ego bandrolü olmayanların öğrenci gişesini kullanmaması için olağanüstü bir çaba sarfeden çalışanların verdiği hizmettir. hani o derece ki, bu kadar çabayı ulaşımı geliştirmek için harcasalar zaten herkes seve seve ego bandrolü alacak.
bazen kişinin kendisine yaptığı en büyük eziyetlerden biridir. eğer ki söz konusu arkadaş, ilk 1 saat içinde "ya eve mi dönsek", "ya uykum var", "ya burası ne kadar sıkıcı" gibi cümleler kurmaya başladı ise olay yerini terk etmek için hızlı bir şekilde bahane bulmak gerekir. nitekim bu hali ile asosyallik bulaşıcı olabilir.
sleepers'ı izledikten sonra etkisinden çıkamamıştım. işte tam bu sebepten izlemeye başladığım dizidir kendisi. berk hakman'ın da kadrosunda bulunması ile izlenilebilirliği artmış, renkleri ve kamera açıları ile şukela olan dizidir.
öfkesi saman alevine benzetilen insan huyudur. kişinin beynine tekrar kan gitmeye başladığında, "ya ıhmm şey, aslında sende haklısın tabi..." gibi söylemlerde bulunması alışıldık bir durumdur.
süreklilik arz ediyorsa, muhtemelen bir başkasının katkıda bulunduğu durumdur. bunu yaşayan kişi çevresine iyi bakıp kendisinin böyle hissetmesine sebep olanları çevresinden uzaklaştırarak kendisi için bir şeyler yapmaya başlamalıdır.
buzların çözülüşü romanı * rus edebiyatında bir milat olarak kabul edilmekte olan yazardır. bir sanayi kasabasında yaşayan insanları anlattığı eseriyle, sovyet edebiyatında biçimciliğin yıkılmasını başlatan yazar olarak gösterilmektedir.
kıskançlığını belli etmeyi pek sevmeyen, güvendiği insana da güvendiğini kolay kolay göstermeyen kadındır. kırmızıyı, dansı, edebiyatı sever, kerevizden de pek hoşlanmaz. *
catwalk eşliğinde, kaldırımın ortasında, kollarını dirseklerinden yukarıya doğru bükme sureti ile hayvan kadar çanta taşıyan versiyonlarına ankara'da pek sık rastlanan kızlardır.