Biraz kallavi bir adam bu Passig ama bizim memlekette pek tanınmaz. Hatta 2050 kitabı olmasa Türkiye'de David Passig'i tanıyan birine rastlamak sayısal ikramiyesini kazanmakla aynı derecede olasılık içermekteydi.
Ben de sonuna kadar katılıyorum buna. Umarım bir gün bunlar zihinlerde acı bir hatıra olarak kalır. Daha ne kadar devam edecek bilemiyoruz. Ama biran önce bitmesi dileğiyle.
Bu durum onda bir karakter bozukluğu yaratmış olabilir. Altılı kuponu gibi attığı tweetleri elinde tutup bankoydu la bu maç niye oynamadın diye arkadaşlarına akıl veriyor olabilir. Korkarım bu muhabbetler bittiğinde işsiz kalacak.
Adam müzik yapmıyor hiç yalan söylemeye gerek yok. Ruhani bir tını ile sanki tapınakta ayin yaparmışcasına bir haz veren adamın yaptığı müzik olmaz. Tabi ajdar gibi bir meslektaşı olduğunu bilse ruhu isyana düşer muhtemelen.
Bu ülkede bir suçlu yakalandımı hemen abi biz teroristmiyiz moduna girer. Sanki ülkedeki gasp, darp, fuhuş, hırsızlık ve buna benzer bütün suçları pkk işliyor. Enteresan bir şekilde bizde şuan kalmasada mafya denilen olgu dahi devleti sayar ve milliyetçidir. Gerçekten şaşırtıcı ama gerçek.
Bugün tarihe not düşmek istediğim sözlerin noktası olarak kullanacağım yıkılma sakın şiirini. Öyle zor günler geçiriyoruz ki, bireysel olarak çektiğimiz acının üzerine bir de milletçe çekiğimiz acılar ekleniyor. Birilerinin acı çekmemesi, bardan pavyondan şehitler ölmez gibi paylaşımlarda bulunması acımızı bir hayli katlıyor. işte tam bu anda insan bir sigara yakıyor, yıkılma sakın diyor kendine. Yanan bir sigara ismet özel'in sesinden dinlenen bir şiir ile bütünleşip acıların fitilini ateşliyor.
Bu çok parlak olmuş daha mat bir şeyler yok muydu? Değiştirme fişini aldın mı sen bakayım bunun? Yok hani almadıysan bunu nurtene verelim. Biz yenisini alalım paramız boşa gitmesin. Final üçüncü sayfalara büyük puntolar ile döşenmiş başlık. Galaksiyi kadının başına vurarak 38 yerinden bıçaklayan katil....
adresi tutturamama gibi bir huyları var bu arkadaşların. Çin'li diye Kore'li döverler Kore'li diye Japon döverler. Bütün siyai ırktan insanları amerikalı zannederler. Ama nadirde olsa içlerinden gayet entellektüel, hümanist mantık çerçevesinde düşünen insanlar çıkabilir. Ayranı kabarıktır bu arkadaşların ama özünde iyi insanlardır. Tamam beyaz çorabı ile Türk Kürt kardeştir diye slogan atıp sonra ilk gördüğü esmer sakallıyı dövmeye çalışsalar da biraz sohbet ettin mi bacım var mı bir sıkıntın moduna girerler. Hemen abi olma çabasına girerler. Tabi meclise girenleri muhtemelki paralı olanları sapık olmaya pek meyillidir.