Gerçekler mi acıdır yoksa gerçeği öğrenmek mi acıdır tartışılır. Bence özgürlüğün veyahut hakikati görmenin bir acı verdiği kesin. Bunu çeşitli filmlerde de görürüz. Örneğin They Live... ideoloji üzerine yapılmış bir filmdir. Karakterlerin gerçeği görmek istememesi (spoiler vermek istemediğimden sahneyi belirtmiyorum) bir örnek olarak verilebilir. Veyahut V for vandetta gibi, figh club gibi vb. filmlerde de kahramanların özgürleşirken acı çektiklerini görürüz. Hem zihnen hem bedenen. Bu bağlamda özgürlüğe ulaşmak ve hakikati öğrenmek beraberinde acı getirir. Oysa cahillik mutluluktur...
Tanrının temsilcisi. Benzer bir kavram: vicarius christ. Yani mesihin temsilcisi. Özellikle Ortaçağ'da kral ve kilisenin konumlandırılmasında kullanılan kavramlar. Kral vicarius dei midir yoksa vicarius christ midir gibi... ayrıntılı bilgi için (bkz: Kralın iki bedeni)
Yasanın yaşayan birinin bedeninde, nefesinde canlanması. Örneğin doğal hukukun (yasanın- bir nevi tanrı buyruğunun) kralın bedeninde canlanması ve krala ilahilik vermesi. Tanrının oğlu kral. Yasanın hem babası hem de oğlu olma durumu.
ingilizceye özgür konuşma, Almancaya ve Fransızcaya açıksözlülük olarak çevrilen kelime. Yunan edebiyatında ilk olarak Euripides'te karşımıza çıkmaktadır. Detaylı bilgi için bknz. Michel Foucault- Doğruyu söylemek
