poisonx
870 (teknoseksüel)
beşinci nesil silik 40 takipçi 748.15 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    kredi çekemiyorum

    1.
  1. bir türkiye gerçeğidir. hemen her forum sitesindeki "ekonomi" başlığı altında veya hemen her ekonomi sayfası haber yorumlarında kendisine yer bulur bu durum.

    "merhaba,

    adım tahsin yolbeyli, ben kredi çekemiyorum. 5 bankaya başvurdum ama hepsi de reddettiler kredi talebimi. kredi kartlarım da çok düzenli ama neden çekemiyorum. telefon numaram 531 531 31 31"

    "kredi çekememek" dediğimiz şey, benim yurdumda hemen herkesin başına gelebilen bir durum. ya da mesleki olarak benim çıkarımım bu. ve insanlar gerçekten bilmiyorlar bazı detayları.

    mesela adam ev alacak ve 20 bin lira bir meblağ için gidip de konut kredisi kullanıyor. al sana facia. zaten eksper masrafı, ipotek masrafı ve minimum banka komisyonunu toplayıp da üzerine "dask" ve "konut paket" sigortalarını koyduğunda 2.500 lira masrafın çıkıyor güzel kardeşim. git, 20 bin lira ihtiyaç kredisi çek en az 2000 lira karda olacağın kesin.

    ya da 10 bin lira araç kredisi çekiyor adam. faiz oranı? ihtiyaç kredisiyle aynı. masrafı? yaklaşık olmakla beraber mutlaka daha fazla. peki fark nedir? birisinde aracın üzerine rehin konulur ve yarın bir durum olsa satarken zorluk çıkartırlar sana, ötekinde dilersen arabayı aldığın gün sat tekrar. arabayla alakası bilr yok bankanın.

    hayır artık canım sıkılıyor ya. bankanın "arayıp da bulamadığı" profildeki müşteriler bile banka tarafından reddediliyor. ya bankada çalışanın aptal olması, ya kendisinin durumu anlatamaması(1000 tl resmi gelirle 1200 tl taksit ödeyebileceği sanrısı).

    sanırım hayatta "duymadığım zaman mutlu olacağım" bir sözcük grubudur ki o; "kredi çekemiyorum".

    he çok ihtiyacınız yoksa zaten çekmeyin lan kredi falan. sikilmenin alemi yok ayaküstü.
    1 ...
  2. uyumalısın

    1.
  3. uykusu olmayan kişiyi, uyumaya ikna için kullanışlı olan gereklilik kipiyle çekimlenmiş bir fiil.
    0 ...
  4. olmamış çocukları yenileme ve yaşatma derneği

    1.
  5. 2014 baharı ile beraber kuruluş işlemleri tamamlanarak faaliyete geçmesi olası dernektir.

    tüzük için de bakınız;

    --spoiler--
    OLMAMIŞ ÇOCUKLARI YENiLEME VE YAŞATMA DERNEĞi TÜZÜĞÜ

    Derneğin Adı ve Merkezi

    Madde 1- Derneğin Adı: “olmamış çocukları yenileme ve yaşatma derneği” dir.
    Derneğin merkezi istanbul’dur. Şubesi açılmayacaktır.

    Derneğin Amacı ve Bu Amacı Gerçekleştirmek için Dernekçe Sürdürülecek Çalışma Konuları ve Biçimleri ile Faaliyet Alanı

    Madde 2-Dernek, sağlıklı şartlar altında çocuk yapma faaliyetlerinin etkinleştirilmesi ve geliştirilmesini sağlamak ve bu konuda çalışmalar yapan kişi ve kuruluşlara destek vermek amacı ile kurulmuştur.

    Dernekçe Sürdürülecek Çalışma Konuları ve Biçimleri

    1-Faaliyetlerinin etkinleştirilmesi ve geliştirilmesi için araştırmalar yapmak,
    2-Kurs, seminer, konferans ve panel gibi eğitim çalışmaları düzenlemek,
    3-Amacın gerçekleştirilmesi için gerekli olan her türlü bilgi, belge, doküman ve yayınları temin etmek, dokümantasyon merkezi oluşturmak, çalışmalarını duyurmak için amaçları doğrultusunda gazete, dergi, kitap ve bülten gibi yayınlar çıkarmak,
    4-Amacın gerçekleştirilmesi için sağlıklı bir çalışma ortamını sağlamak, her türlü teknik araç ve gereci, demirbaş ve kırtasiye malzemelerini temin etmek,
    5-Gerekli izinler alınmak şartıyla yardım toplama faaliyetlerinde bulunmak ve yurt içinden ve yurt dışından bağış kabul etmek,
    6-Tüzük amacının gerçekleştirilmesi için ihtiyaç duyulan gelirleri temin etmek amacıyla iktisadi, ticari ve sanayi işletmeler kurmak ve işletmek,
    7-Üyelerinin yararlanmaları ve boş zamanlarını değerlendirebilmeleri için lokal açmak, sosyal ve kültürel tesisler kurmak ve bunları tefriş etmek,
    8-Üyeleri arasında beşeri münasebetlerin geliştirilmesi ve devam ettirilmesi için yemekli toplantılar, konser, balo, tiyatro, sergi, spor, gezi ve eğlenceli etkinlikler vb. düzenlemek veya üyelerinin bu tür etkinliklerden yararlanmalarını sağlamak,
    9-Dernek faaliyetleri için ihtiyaç duyulan taşınır, taşınmaz mal satın almak, satmak, kiralamak, kiraya vermek ve taşınmazlar üzerinde ayni hak tesis etmek,
    10-Amacın gerçekleştirilmesi için gerek görülmesi durumunda yurt içinde ve yurt dışında vakıf kurmak, federasyon kurmak veya kurulu bir federasyona katılmak, gerekli izin alınarak derneklerin kurabileceği tesisleri kurmak,
    11-Uluslararası faaliyette bulunmak, yurt dışındaki dernek veya kuruluşlara üye olmak ve bu kuruluşlarla ortak çalışmalar yapmak veya yardımlaşmak,
    12-Amacın gerçekleştirilmesi için gerek görülmesi halinde, 5072 sayılı Dernek ve Vakıfların Kamu Kurum ve Kuruluşları ile ilişkilerine Dair Kanun hükümleri saklı kalmak üzere, kamu kurum ve kuruluşları ile görev alanlarına giren konularda ortak projeler yürütmek,
    13-Dernek üyelerinin yiyecek, giyecek gibi zaruri ihtiyaç maddelerini ve diğer mal ve hizmetlerle kısa vadeli kredi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla sandık kurmak,
    14-Gerekli görülen yerlerde temsilcilikler açmak,
    15-Derneğin amacı ile ilgisi bulunan ve kanunlarla yasaklanmayan alanlarda, diğer derneklerle veya vakıf, sendika ve benzeri sivil toplum kuruluşlarıyla ortak bir amacı gerçekleştirmek için plâtformlar oluşturmak,

    Derneğin Faaliyet Alanı

    Dernek, sosyal alanda yurt içinde ve yurt dışında faaliyet gösterir.

    Üye Olma Hakkı ve Üyelik işlemleri

    Madde 3- Fiil ehliyetine sahip bulunan ve derneğin amaç ve ilkelerini benimseyerek bu doğrultuda çalışmayı kabul eden ve Mevzuatın öngördüğü koşullarını taşıyan her gerçek ve tüzel kişi bu derneğe üye olma hakkına sahiptir. Ancak, yabancı gerçek kişilerin üye olabilmesi için Türkiye’de yerleşme hakkına sahip olması da gerekir. Onursal üyelik için bu koşul aranmaz.
    Dernek başkanlığına yazılı olarak yapılacak üyelik başvurusu, dernek yönetim kurulunca en çok otuz gün içinde üyeliğe kabul veya isteğin reddi şeklinde karara bağlanır ve sonuç yazıyla başvuru sahibine bildirilir. Başvurusu kabul edilen üye, bu amaçla tutulacak deftere kaydedilir.
    Derneğin asıl üyeleri, derneğin kurucuları ile müracaatları üzerine yönetim kurulunca üyeliğe kabul edilen kişilerdir.
    Derneğe maddi ve manevi bakımdan önemli destek sağlamış bulunanlar yönetim kurulu kararı ile onursal üye olarak kabul edilebilir.

    Üyelikten Çıkma

    Madde 4- Her üye yazılı olarak bildirmek kaydıyla, dernekten çıkma hakkına sahiptir.
    Üyenin istifa dilekçesi yönetim kuruluna ulaştığı anda çıkış işlemleri sonuçlanmış sayılır. Üyelikten ayrılma, üyenin derneğe olan birikmiş borçlarını sona erdirmez.

    Üyelikten Çıkarılma

    Madde 5-Dernek üyeliğinden çıkarılmayı gerektiren haller.
    1-Dernek tüzüğüne aykırı davranışlarda bulunmak,
    2-Verilen görevlerden sürekli kaçınmak,
    3-Yazılı ikazlara rağmen üyelik aidatını altı ay içinde ödememek,
    4-Dernek organlarınca verilen kararlara uymamak.
    5-Üye olma şartlarını kaybetmiş olmak,

    Yukarıda sayılan durumlardan birinin tespiti halinde yönetim kurulu kararı ile üyelikten çıkarılır.
    Dernekten çıkan veya çıkarılanlar, üye kayıt defterinden silinir ve dernek malvarlığında hak iddia edemez.

    Dernek Organları

    Madde 6-Derneğin organları aşağıda gösterilmiştir.
    1-Genel kurul,
    2-Yönetim kurulu,
    3-Denetim kurulu,

    Dernek Genel Kurulunun Kuruluş Şekli, Toplanma Zamanı ve Çağrı ve Toplantı Usulü

    Madde 7-Genel kurul, derneğin en yetkili karar organı olup; derneğe kayıtlı üyelerden oluşur.
    Genel kurul;
    1-Bu tüzükte belli edilen zamanda olağan,
    2-Yönetim veya denetim kurulunun gerekli gördüğü hallerde veya dernek üyelerinden beşte birinin yazılı isteği üzerine otuz gün içinde olağanüstü toplanır.

    Olağan genel kurul, 3 yılda bir, Aralık ayı içersinde, yönetim kurulunca belirlenecek gün yer ve saatte toplanır.
    Genel kurul toplantıya yönetim kurulunca çağrılır.
    Yönetim kurulu, genel kurulu toplantıya çağırmazsa; üyelerden birinin başvurusu üzerine sulh hakimi, üç üyeyi genel kurulu toplantıya çağırmakla görevlendirir.

    Çağrı Usulü*

    Yönetim kurulu, dernek tüzüğüne göre genel kurula katılma hakkı bulunan üyelerin listesini düzenler. Genel kurula katılma hakkı bulunan üyeler, en az onbeş gün önceden, toplantının günü, saati, yeri ve gündemi en az bir gazetede veya derneğin internet sayfasında ilan edilmek, yazılı olarak bildirilmek, üyenin bildirdiği elektronik posta adresine ya da iletişim numarasına mesaj gönderilmek veya mahalli yayın araçları kullanılmak suretiyle toplantıya çağrılır. Bu çağrıda, çoğunluk sağlanamaması sebebiyle toplantı yapılamazsa, ikinci toplantının hangi gün, saat ve yerde yapılacağı da belirtilir. ilk toplantı ile ikinci toplantı arasındaki süre yedi günden az, altmış günden fazla olamaz.
    Toplantı, çoğunluk sağlanamaması sebebinin dışında başka bir nedenle geri bırakılırsa, bu durum geri bırakma sebepleri de belirtilmek suretiyle, ilk toplantı için yapılan çağrı usulüne uygun olarak üyelere duyurulur. ikinci toplantının geri bırakma tarihinden itibaren en geç altı ay içinde yapılması zorunludur. Üyeler ikinci toplantıya, birinci fıkrada belirtilen esaslara göre yeniden çağrılır.
    Genel kurul toplantısı bir defadan fazla geri bırakılamaz.

    Toplantı Usulü*

    Genel kurul, katılma hakkı bulunan üyelerin salt çoğunluğunun, tüzük değişikliği ve derneğin feshi hallerinde ise üçte ikisinin katılımıyla toplanır; çoğunluğun sağlanamaması sebebiyle toplantının ertelenmesi durumunda ikinci toplantıda çoğunluk aranmaz. Ancak, bu toplantıya katılan üye sayısı, yönetim ve denetim kurulları üye tam sayısının iki katından az olamaz.
    Genel kurula katılma hakkı bulunan üyelerin listesi toplantı yerinde hazır bulundurulur. Toplantı yerine girecek üyelerin resmi makamlarca verilmiş kimlik belgeleri, yönetim kurulu üyeleri veya yönetim kurulunca görevlendirilecek görevliler tarafından kontrol edilir. Üyeler, yönetim kurulunca düzenlenen listedeki adları karşısına imza koyarak toplantı yerine girerler.
    Toplantı yeter sayısı sağlanmışsa durum bir tutanakla tespit edilir ve toplantı yönetim kurulu başkanı veya görevlendireceği yönetim kurulu üyelerinden biri tarafından açılır. Toplantı yeter sayısı sağlanamaması halinde de yönetim kurulunca bir tutanak düzenlenir.
    Açılıştan sonra, toplantıyı yönetmek üzere bir başkan ve yeteri kadar başkan vekili ile yazman seçilerek divan heyeti oluşturulur.
    Dernek organlarının seçimi için yapılacak oylamalarda, oy kullanan üyelerin divan heyetine kimliklerini göstermeleri ve hazırun listesindeki isimlerinin karşılarını imzalamaları zorunludur.
    Toplantının yönetimi ve güvenliğinin sağlanması divan başkanına aittir.
    Genel kurulda, yalnızca gündemde yer alan maddeler görüşülür. Ancak toplantıda hazır bulunan üyelerin onda biri tarafından görüşülmesi yazılı olarak istenen konuların gündeme alınması zorunludur.
    Genel kurulda her üyenin bir oy hakkı vardır; üye oyunu şahsen kullanmak zorundadır. Onursal üyeler genel kurul toplantılarına katılabilir ancak oy kullanamazlar. Tüzel kişinin üye olması halinde, tüzel kişinin yönetim kurulu başkanı veya temsille görevlendireceği kişi oy kullanır
    Toplantıda görüşülen konular ve alınan kararlar bir tutanağa yazılır ve divan başkanı ile yazmanlar tarafından birlikte imzalanır. Toplantı sonunda, tutanak ve diğer belgeler yönetim kurulu başkanına teslim edilir. Yönetim kurulu başkanı bu belgelerin korunmasından ve yeni seçilen yönetim kuruluna yedi gün içinde teslim etmekten sorumludur.
    Genel Kurulun Oy kullanma ve Karar Alma Usul ve Şekilleri

    Madde 8- Genel kurulda, aksine karar alınmamışsa, oylamalar açık olarak yapılır. Açık oylamada, genel kurul başkanının belirteceği yöntem uygulanır.
    Gizli oylama yapılacak olması durumunda ise, toplantı başkanı tarafından mühürlenmiş kağıtlar veya oy pusulaları üyeler tarafından gereği yapıldıktan sonra içi boş bir kaba atılır ve oy vermenin bitiminden sonra açık dökümü yapılarak sonuç belirlenir.
    Genel kurul kararları, toplantıya katılan üyelerin salt çoğunluğuyla alınır. Şu kadar ki, tüzük değişikliği ve derneğin feshi kararları, ancak toplantıya katılan üyelerin üçte iki çoğunluğuyla alınabilir.
    Toplantısız veya Çağrısız Alınan Kararlar*
    Bütün üyelerin bir araya gelmeksizin yazılı katılımıyla alınan kararlar ile dernek üyelerinin tamamının bu tüzükte yazılı çağrı usulüne uymaksızın bir araya gelerek aldığı kararlar geçerlidir. Bu şekilde karar alınması olağan toplantı yerine geçmez.
    Genel Kurulun Görev ve Yetkileri
    Madde 9-Aşağıda yazılı hususlar genel kurulca görüşülüp karara bağlanır.

    1-Dernek organlarının seçilmesi,
    2-Dernek tüzüğünün değiştirilmesi,
    3-Yönetim ve denetim kurulları raporlarının görüşülmesi ve yönetim kurulunun ibrası,
    4-Yönetim kurulunca hazırlanan bütçenin görüşülüp aynen veya değiştirilerek kabul edilmesi,
    5-Dernek için gerekli olan taşınmaz malların satın alınması veya mevcut taşınmaz malların satılması hususunda yönetim kuruluna yetki verilmesi,
    6-Yönetim kurulunca dernek çalışmaları ile ilgili olarak hazırlanacak yöneltmelikleri inceleyip aynen veya değiştirilerek onaylanması,
    7-Dernek yönetim ve denetim kurullarının kamu görevlisi olmayan başkan ve üyelerine verilecek ücret ile her türlü ödenek, yolluk ve tazminatlar ile dernek hizmetleri için görevlendirilecek üyelere verilecek gündelik ve yolluk miktarlarının tespit edilmesi,
    8-Derneğin federasyona katılması ve ayrılmasının kararlaştırılması,
    9-Derneğin uluslar arası faaliyette bulunması, yurt dışındaki dernek ve kuruluşlara üye olarak katılması veya ayrılması,
    10-Derneğin vakıf kurması,
    11-Derneğin fesih edilmesi,
    12-Yönetim kurulunun diğer önerilerinin incelenip karara bağlanması,
    13-Mevzuatta genel kurulca yapılması belirtilen diğer görevlerin yerine getirilmesi,
    Genel kurul, derneğin diğer organlarını denetler ve onları haklı sebeplerle her zaman görevden alabilir.
    Genel kurul, üyeliğe kabul ve üyelikten çıkarma hakkında son kararı verir. Derneğin en yetkili organı olarak derneğin diğer bir organına verilmemiş olan işleri görür ve yetkileri kullanır.

    Yönetim Kurulunun Teşkili, Görev ve Yetkileri

    Madde 10-Yönetim kurulu, beş asıl ve beş yedek üye olarak genel kurulca seçilir.
    Yönetim kurulu, seçimden sonraki ilk toplantısında bir kararla görev bölüşümü yaparak başkan, başkan yardımcısı, sekreter, sayman ve üye’yi belirler.
    Yönetim kurulu, tüm üyelerin haber edilmesi şartıyla her zaman toplantıya çağrılabilir. Üye tamsayısının yarısından bir fazlasının hazır bulunması ile toplanır. Kararlar, toplantıya katılan üye tam sayısının salt çoğunluğu ile alınır.
    Yönetim kurulu asıl üyeliğinde istifa veya başka sebeplerden dolayı boşalma olduğu taktirde genel kurulda aldığı oy çokluğu sırasına göre yedek üyelerin göreve çağrılması mecburidir.

    Yönetim Kurulunun Görev ve Yetkileri

    Yönetim kurulu aşağıdaki hususları yerine getirir.
    1-Derneği temsil etmek veya bu hususta kendi üyelerinden bir veya birkaçına yetki vermek,
    2-Gelir ve gider hesaplarına ilişkin işlemleri yapmak ve gelecek döneme ait bütçeyi hazırlayarak genel kurula sunmak,
    3-Derneğin çalışmaları ile ilgili yönetmelikleri hazırlayarak genel kurul onayına sunmak
    4-Genel kurulun verdiği yetki ile taşınmaz mal satın almak, derneğe ait taşınır ve taşınmaz malları satmak, bina veya tesis inşa ettirmek, kira sözleşmesi yapmak, dernek lehine rehin ipotek veya ayni haklar tesis ettirmek,
    5-Gerekli görülen yerlerde temsilcilik açılmasını sağlamak
    6-Genel kurulda alınan kararları uygulamak,
    7-Her faaliyet yılı sonunda derneğin işletme hesabı tablosu veya bilanço ve gelir tablosu ile yönetim kurulu çalışmalarını açıklayan raporunu düzenlemek, toplandığında genel kurula sunmak,
    8- Bütçenin uygulanmasını sağlamak,
    9-Derneğe üye alınması veya üyelikten çıkarılma hususlarında karar vermek.
    10-Derneğin amacını gerçekleştirmek için her çeşit kararı almak ve uygulamak,
    11-Mevzuatın kendisine verdiği diğer görevleri yapmak ve yetkileri kullanmak,

    Denetim Kurulunun Teşkili, Görev ve Yetkileri

    Madde 11-Denetim kurulu, üç asıl ve üç yedek üye olarak genel kurulca seçilir.
    Denetim kurulu asıl üyeliğinde istifa veya başka sebeplerden dolayı boşalma olduğu taktirde genel kurulda aldığı oy çokluğu sırasına göre yedek üyelerin göreve çağrılması mecburidir.
    Denetim Kurulunun Görev ve Yetkileri
    Denetim kurulu; derneğin, tüzüğünde gösterilen amaç ve amacın gerçekleştirilmesi için sürdürüleceği belirtilen çalışma konuları doğrultusunda faaliyet gösterip göstermediğini, defter, hesap ve kayıtların mevzuata ve dernek tüzüğüne uygun olarak tutulup tutulmadığını, dernek tüzüğünde tespit edilen esas ve usullere göre ve bir yılı geçmeyen aralıklarla denetler ve denetim sonuçlarını bir rapor halinde yönetim kuruluna ve toplandığında genel kurula sunar.
    Denetim kurulu; gerektiğinde genel kurulu toplantıya çağırır.

    Derneğin Gelir Kaynakları

    Madde 12-Derneğin gelir kaynakları aşağıda sayılmıştır.
    1-Üye Aidatı: Üyelerden giriş ödentisi olarak 10 TL, aylık olarak ta 1 TL aidat alınır. Bu miktarları artırmaya veya eksiltmeye genel kurul yetkilidir.
    2-Gerçek ve tüzel kişilerin kendi isteği ile derneğe yaptıkları bağış ve yardımlar.
    3-Dernek tarafından tertiplenen çay ve yemekli toplantı, gezi ve eğlence, temsil, konser, spor yarışması ve konferans gibi faaliyetlerden sağlanan gelirler,
    4-Derneğin mal varlığından elde edilen gelirler,
    5-Yardım toplama hakkındaki mevzuat hükümlerine uygun olarak toplanacak bağış ve yardımlar.
    6-Derneğin, amacını gerçekleştirmek için ihtiyaç duyduğu geliri temin etmek amacıyla giriştiği ticari faaliyetlerden elde edilen kazançlar.
    7-Diğer gelirler.

    Derneğin Defter Tutma Esas ve Usulleri ve Tutulacak Defterler *

    Madde 13-Defter tutma esasları;
    Dernekte, işletme hesabı esasına göre defter tutulur. Ancak, yıllık brüt gelirin Dernekler Yönetmeliğinin 31. Maddesinde belirtilen haddi aşması durumunda takip eden hesap döneminden başlayarak bilanço esasına göre defter tutulur.
    Bilanço esasına geçilmesi durumunda, üst üste iki hesap döneminde yukarıda belirtilen haddin altına düşülürse, takip eden yıldan itibaren işletme hesabı esasına dönülebilir.
    Yukarıda belirtilen hadde bağlı kalmaksızın yönetim kurulu kararı ile bilanço esasına göre defter tutulabilir.
    Derneğin ticari işletmesi açılması durumunda, bu ticari işletme için, ayrıca Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre defter tutulur.

    Kayıt Usulü

    Derneğin defter ve kayıtları Dernekler Yönetmeliğinde belirtilen usul ve esasa uygun olarak tutulur.
    Tutulacak Defterler
    Dernekte, aşağıda yazılı defterler tutulur.
    a)işletme hesabı esasında tutulacak defterler ve uyulacak esaslar aşağıdaki gibidir:
    1-Karar Defteri: Yönetim kurulu kararları tarih ve numara sırasıyla bu deftere yazılır ve kararların altı toplantıya katılan üyelerce imzalanır.
    2-Üye Kayıt Defteri: Derneğe üye olarak girenlerin kimlik bilgileri, derneğe giriş ve çıkış tarihleri bu deftere işlenir. Üyelerin ödedikleri giriş ve yıllık aidat miktarları bu deftere işlenebilir.
    3-Evrak Kayıt Defteri: Gelen ve giden evraklar, tarih ve sıra numarası ile bu deftere kaydedilir. Gelen evrakın asılları ve giden evrakın kopyaları dosyalanır. Elektronik posta yoluyla gelen veya giden evraklar çıktısı alınmak suretiyle saklanır.
    4-işletme Hesabı Defteri: Dernek adına alınan gelirler ve yapılan giderler açık ve düzenli olarak bu deftere işlenir.
    5-Alındı Belgesi Kayıt Defteri: Alındı belgelerinin seri ve sıra numaraları, bu belgeleri alan ve iade edelerin adı, soyadı ve imzaları ile aldıkları ve iade ettikleri tarihler bu deftere işlenir.
    6-Demirbaş Defteri: Derneğe ait demirbaşların edinme tarihi ve şekli ile kullanıldıkları veya verildikleri yerler ve kullanım sürelerini dolduranların kayıttan düşürülmesi bu deftere işlenir.
    Alındı Belgesi Kayıt Defteri ile Demirbaş Defterinin tutulması zorunlu değildir.

    b)Bilanço esasında tutulacak defterler ve uyulacak esaslar aşağıdaki gibidir:
    1-(a) bendinin 1, 2 ve 3 üncü alt bentlerinde kayıtlı defterler bilanço esasında defter tutulması durumunda da tutulur.
    2-Yevmiye Defteri ve Büyük Defter: Bu defterlerin tutulma usulü ile kayıt şekli Vergi Usul Kanunu ile bu Kanununun Maliye Bakanlığına verdiği yetkiye istinaden yayımlanan Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğleri esaslarına göre yapılır.
    Defterlerin Tasdiki
    Dernekte, tutulması zorunlu olan defterler (Büyük Defter hariç), kullanmaya başlamadan önce il dernekler müdürlüğüne veya notere tasdik ettirilir. Bu defterlerin kullanılmasına sayfaları bitene kadar devam edilir ve defterlerin ara tasdiki yapılmaz. Ancak, bilanço esasına göre tutulan Yevmiye Defteri’nin kullanılacağı yıldan önce gelen son ayda, her yıl yeniden tasdik ettirilmesi zorunludur.
    Gelir Tablosu ve Bilanço Düzenlenmesi
    işletme hesabı esasına göre kayıt tutulması durumunda yıl sonlarında (31 Aralık) (Dernekler Yönetmeliği EK-16’da belirtilen) “işletme Hesabı Tablosu” düzenlenir. Bilanço esasına göre defter tutulması durumunda ise, yılsonlarında (31 Aralık), Maliye Bakanlığınca yayımlanan Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerini esas alarak bilanço ve gelir tablosu düzenlenir.
    Derneğin Gelir ve Gider işlemleri*
    Madde 14-Gelir ve gider belgeleri;
    Dernek gelirleri, (Dernekler Yönetmeliği EK- 17’de örneği bulunan) “Alındı Belgesi” ile tahsil edilir. Dernek gelirlerinin bankalar aracılığı ile tahsili halinde banka tarafından düzenlenen dekont veya hesap özeti gibi belgeler alındı belgesi yerine geçer.
    Dernek giderleri ise fatura, perakende satış fişi, serbest meslek makbuzu gibi harcama belgeleri ile yapılır. Ancak derneğin, Gelir Vergisi Kanununun 94’üncü maddesi kapsamında bulunan ödemeleri için Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre gider pusulası, bu kapsamda da bulunmayan ödemeleri için (Dernekler Yönetmeliği EK-13’te örneği buluna) “Gider Makbuzu” veya “Banka Dekontu” gibi belgeler harcama belgesi olarak kullanılır.
    Dernek tarafından kişi, kurum veya kuruluşlara yapılacak bedelsiz mal ve hizmet teslimleri (Dernekler Yönetmeliği EK-14’te örneği bulunan) “Ayni Yardım Teslim Belgesi” ile yapılır. Kişi, kurum veya kuruluşlar tarafından derneğe yapılacak bedelsiz mal ve hizmet teslimleri ise (Dernekler Yönetmeliği EK-15’te örneği bulunan) “Ayni Bağış Alındı Belgesi” ile kabul edilir.
    Bu belgeler; Ek-13, Ek-14 ve Ek-15’te gösterilen biçim ve ebatta, müteselsil seri ve sıra numarası taşıyan, kendinden karbonlu elli asıl ve elli koçan yaprağından meydana gelen ciltler veya elektronik sistemler ve yazı makineleri aracılığıyla yazdırılacak form veya sürekli form şeklinde bastırılır. Form veya sürekli form şeklinde bastırılacak belgelerin, belirtilen nitelikte olması zorunludur.
    Alındı Belgeleri
    Dernek gelirlerinin tahsilinde kullanılacak “Alındı Belgeleri” (Dernekler Yönetmeliği EK- 17’de gösterilen biçim ve ebatta) yönetim kurulu kararıyla, matbaaya bastırılır.
    Alındı belgelerinin bastırılması ve kontrolü, matbaadan teslim alınması, deftere kaydedilmesi, eski ve yeni saymanlar arasında devir teslimi ve alındı belgesi ile dernek adına gelir tahsil edecek kişi veya kişiler tarafından bu alındı belgelerinin kullanımına ve toplanılan gelirlerin teslimine ilişkin hususlarda Dernekler Yönetmeliğinin ilgili hükümlerine göre hareket edilir.
    Yetki Belgesi
    Yönetim kurulu asıl üyeleri hariç, dernek adına gelir tahsil edecek kişi veya kişiler, yetki süresi de belirtilmek suretiyle, yönetim kurulu kararı ile tespit edilir. Gelir tahsil edecek kişilerin açık kimliği, imzası ve fotoğraflarını ihtiva eden (Dernekler Yönetmeliği Ek-19’da yer alan) “Yetki Belgesi” dernek tarafından iki nüsha olarak düzenlenerek, dernek yönetim kurulu başkanınca onaylanır. Yönetim kurulu asıl üyeleri yetki belgesi olmadan gelir tahsil edebilir.
    Yetki belgelerinin süresi yönetim kurulu tarafından en çok bir yıl olarak belirlenir. Süresi biten yetki belgeleri birinci fıkraya göre yenilenir. Yetki belgesinin süresinin bitmesi veya adına yetki belgesi düzenlenen kişinin görevinden ayrılması, ölümü, işine veya görevine son verilmesi gibi hallerde, verilmiş olan yetki belgelerinin dernek yönetim kuruluna bir hafta içinde teslimi zorunludur. Ayrıca, gelir toplama yetkisi yönetim kurulu kararı ile her zaman iptal edilebilir.”
    Gelir ve Gider Belgelerinin Saklama Süresi;
    Defterler hariç olmak üzere, dernek tarafından kullanılan alındı belgeleri, harcama belgeleri ve diğer belgeler özel kanunlarda belirtilen süreler saklı kalmak üzere, kaydedildikleri defterlerdeki sayı ve tarih düzenine uygun olarak 5 yıl süreyle saklanır.
    Beyanname Verilmesi*
    Madde 15-Derneğin, bir önceki yıla ait faaliyetleri ile gelir ve gider işlemlerinin yıl sonu itibarıyla sonuçlarına ilişkin (Dernekler Yönetmeliği EK-21’de bulunan) “Dernek Beyannamesi” dernek yönetim kurulu tarafından doldurarak, her takvim yılının ilk dört ayı içinde dernek başkanı tarafından mahallin mülki idare amirliğine verilir.
    Bildirim Yükümlülüğü *
    Madde 16-Mülki amirliğe yapılacak bildirimler;
    Genel Kurul Sonuç Bildirimi
    Olağan veya olağanüstü genel kurul toplantılarını izleyen otuz gün içinde, yönetim ve denetim kurulları ile diğer organlara seçilen asıl ve yedek üyeleri içeren (Dernekler Yönetmeliği Ek-3’te yer alan) Genel Kurul Sonuç Bildirimi mülki idare amirliğine verilir. Genel kurul toplantısında tüzük değişikliği yapılması halinde; genel kurul toplantı tutanağı, tüzüğün değişen maddelerinin eski ve yeni şekli, her sayfası yönetim kurulu üyelerinin salt çoğunluğunca imzalanmış dernek tüzüğünün son şekli, bu fıkrada belirtilen süre içinde ve bir yazı ekinde mülki idare amirliğine verilir
    Taşınmazların Bildirilmesi
    Derneğin edindiği taşınmazlar tapuya tescilinden itibaren otuz gün içinde (Dernekler Yönetmeliği EK-26’da sunulan) “Taşınmaz Mal Bildirimi”ni doldurmak suretiyle mülki idare amirliğine bildirilir.
    Yurtdışından Yardım Alma Bildirimi
    Dernek tarafından, yurtdışından yardım alınacak olması durumunda yardım alınmadan önce (Dernekler Yönetmeliği EK-4’te belirtilen) “Yurtdışından Yardım Alma Bildirimi” doldurup mülki idare amirliğine bildirimde bulunulur.
    Nakdi yardımların bankalar aracılığıyla alınması ve kullanılmadan önce bildirim şartının yerine getirilmesi zorunludur.
    Değişikliklerin Bildirilmesi
    Derneğin yerleşim yerinde meydana gelen değişiklik (Dernekler Yönetmeliği EK-24’te belirtilen) “Yerleşim Yeri Değişiklik Bildirimi”; genel kurul toplantısı dışında dernek organlarında meydana gelen değişiklikler (Dernekler Yönetmeliği EK-25’te belirtilen) “Dernek Organlarındaki Değişiklik Bildirimi” doldurulmak suretiyle, değişikliği izleyen otuz gün içinde mülki idare amirliğine bildirilir.
    Dernek tüzüğünde yapılan değişiklikler de tüzük değişikliğinin yapıldığı genel kurul toplantısını izleyen otuz gün içinde, genel kurul sonuç bildirimi ekinde mülki idare amirliğine bildirilir.
    Temsilcilik Açma*
    Madde 17-Dernek, gerekli gördüğü yerlerde dernek faaliyetlerini yürütmek amacıyla yönetim kurulu kararıyla temsilcilik açabilir. Temsilciliğin adresi, yönetim kurulu kararıyla temsilci olarak görevlendirilen kişi veya kişiler tarafından o yerin mülkî idare amirliğine yazılı olarak bildirilir. Temsilcilik, dernek genel kurulunda temsil edilmez.
    Derneğin iç Denetimi
    Madde 18-Dernekte genel kurul, yönetim kurulu veya denetim kurulu tarafından iç denetim yapılabileceği gibi, bağımsız denetim kuruluşlarına da denetim yaptırılabilir. Genel kurul, yönetim kurulu veya bağımsız denetim kuruluşlarınca denetim yapılmış olması, denetim kurulunun yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.
    Denetim kurulu tarafından en geç yılda bir defa derneğin denetimi gerçekleştirilir. Genel kurul veya yönetim kurulu, gerek görülen hallerde denetim yapabilir veya bağımsız denetim kuruluşlarına denetim yaptırabilir.
    Derneğin Borçlanma Usulleri
    Madde 19-Dernek amacını gerçekleştirmek ve faaliyetlerini yürütebilmek için ihtiyaç duyulması halinde yönetim kurulu kararı ile borçlanma yapabilir. Bu borçlanma kredili mal ve hizmet alımı konularında olabileceği gibi nakit olarak ta yapılabilir. Ancak bu borçlanma, derneğin gelir kaynakları ile karşılanamayacak miktarlarda ve derneği ödeme güçlüğüne düşürecek nitelikte yapılamaz.
    Tüzüğün Ne Şekilde Değiştirileceği
    Madde 20-Tüzük değişikliği genel kurul kararı ile yapılabilir.
    Genel kurulda tüzük değişikliği yapılabilmesi için genel kurula katılma hakkı bulunan üyelerin 2/3 çoğunluğu aranır. Çoğunluğun sağlanamaması sebebiyle toplantının ertelenmesi durumunda ikinci toplantıda çoğunluk aranmaz. Ancak, bu toplantıya katılan üye sayısı, yönetim ve denetim kurulları üye tam sayısının iki katından az olamaz.
    Tüzük değişikliği için gerekli olan karar çoğunluğu toplantıya katılan ve oy kullanma hakkı bulunan üyelerin oylarının 2/3’ü’dür. Genel kurulda tüzük değişikliği oylaması açık olarak yapılır.
    Derneğin Feshi ve Mal Varlığının Tasfiye Şekli
    Madde 21-Genel kurul, her zaman derneğin feshine karar verebilir.
    Genel kurulda fesih konusunun görüşülebilmesi için genel kurula katılma hakkı bulunan üyelerin 2/3 çoğunluğu aranır. Çoğunluğun sağlanamaması sebebiyle toplantının ertelenmesi durumunda ikinci toplantıda çoğunluk aranmaz. Ancak, bu toplantıya katılan üye sayısı, yönetim ve denetim kurulları üye tam sayısının iki katından az olamaz.
    Fesih kararının alınabilmesi için gerekli olan karar çoğunluğu toplantıya katılan ve oy kullanma hakkı bulunan üyelerin oylarının 2/3’ü’dür. Genel kurulda fesih kararı oylaması açık olarak yapılır.
    Tasfiye işlemleri
    Genel kurulca fesih kararı verildiğinde, derneğin para, mal ve haklarının tasfiyesi son yönetim kurulu üyelerinden oluşan tasfiye kurulunca yapılır. Bu işlemlere, feshe ilişkin genel kurul kararının alındığı veya kendiliğinden sona erme halinin kesinleştiği tarihten itibaren başlanır. Tasfiye süresi içinde bütün işlemlerde dernek adında “Tasfiye Halinde Sivil Toplumu Destekleme Derneği” ibaresi kullanılır.
    Tasfiye kurulu, mevzuata uygun olarak derneğin para, mal ve haklarının tasfiyesi işlemlerini baştan sonuna kadar tamamlamakla görevli ve yetkilidir. Bu kurul, önce derneğin hesaplarını inceler. inceleme esnasında derneğe ait defterler, alındı belgeleri, harcama belgeleri, tapu ve banka kayıtları ile diğer belgelerinin tespiti yapılarak varlık ve yükümlülükleri bir tutanağa bağlanır. Tasfiye işlemeleri sırasında derneğin alacaklılarına çağrıda bulunulur ve varsa malları paraya çevrilerek alacaklılara ödenir. Derneğin alacaklı olması durumunda alacaklar tahsil edilir. Alacakların tahsil edilmesi ve borçların ödenmesinden sonra kalan tüm para, mal ve hakları, genel kurulda belirlenen yere devredilir. Genel kurulda, devredilecek yer belirlenmemişse derneğin bulunduğu ildeki amacına en yakın ve fesih edildiği tarihte en fazla üyeye sahip derneğe devredilir.
    Tasfiyeye ilişkin tüm işlemler tasfiye tutanağında gösterilir ve tasfiye işlemleri, mülki idare amirliklerince haklı bir nedene dayanılarak verilen ek süreler hariç üç ay içinde tamamlanır.
    Derneğin para, mal ve haklarının tasfiye ve intikal işlemlerinin tamamlanmasını müteakip tasfiye kurulu tarafından durumun yedi gün içinde bir yazı ile dernek merkezinin bulunduğu yerin mülki idare amirliğine bildirilmesi ve bu yazıya tasfiye tutanağının da eklenmesi zorunludur.
    Derneğin defter ve belgelerini tasfiye kurulu sıfatıyla son yönetim kurulu üyeleri saklamakla görevlidir. Bu görev, bir yönetim kurulu üyesine de verilebilir. Bu defter ve belgelerin saklanma süresi beş yıldır.
    Hüküm Eksikliği
    Madde 22-Bu tüzükte belirtilmemiş hususlarda Dernekler Kanunu, Türk Medeni Kanunu ve bu Kanunlara atfen çıkartılmış olan Dernekler Yönetmeliği ve ilgili diğer mevzuatın dernekler hakkındaki hükümleri uygulanır.
    Geçici Madde 1-ilk genel kurulda dernek organları oluşturulana kadar, derneği temsil edecek ve dernekle ilgili iş ve işlemleri yürütecek olan geçici yönetim kurulu üyeleri aşağıda belirtilmiştir.
    Geçici Yönetim Kurulu Üyelerinin;
    Adı ve Soyadı : Görev Unvanı :
    Bu tüzük 22 (Yirmiiki) madde ve 1 (Bir) geçici maddeden ibarettir.
    (Not:(*) Yıldız ile işaretli madde veya bölümler tüzükte bulunması zorunlu hususlardan değildir. Bu tüzükte yer alan kırmızı renkle ve altı çizili yazılanlar Mevzuata aykırı olmamak şartıyla değiştirilebilecek hususlardır. Kuruluşu eski olan ve tüzüğünü tamamen değiştirecek derneklerde “Geçici yönetim kurulu üyeleri” yerine “mevcut yönetim kurulu” yazılır.)

    --spoiler--
    0 ...
  6. güzel uyu

    1.
  7. şahsına münhasır bir "iyi geceler" temennisidir.

    bazen, sesiniz duyulmasa ve bu aptalca temenni gideceği adresleri şaşırıyor, gidemiyor olsa da bardağın dibindeki son yudumu çalkalıyor ve tek kurşunla öldürüyormuş gibi öldürüyorsunuz. yetmezmiş gibi açık pencereye dönüp de fısıldıyorsunuz işte;

    güzel uyu...
    1 ...
  8. eroin neyim içmeyin evladım

    1.
  9. niğde'li bir annenin, şehir dışında üniversite okuyan çocuğu ve ev arkadaşlarına dair genel uyarısıdır.
    1 ...
  10. push and pull

    1.
  11. nikki costa'nın dinlenesi, cebe konulası şarkısı.

    blow'un soundtrack albümünde de yer almaktaydı yanılmıyorsam.
    0 ...
  12. beni dokunsun

    1.
  13. türkçe'nin içine sıçmak isteyen kimsenin en etkili silahı olan anlatım bozukluğudur.

    ne demek lan beni dokunsun?

    saat sabahın 6'sı olunca biraz hoşgörü ile yaklaşılıyor tabi, ayrı mesele.
    2 ...
  14. gebelik testinin ilk seferde hep pozitif çıkması

    1.
  15. eczanelerde satılan "gebelik testi" olarak bildiğimiz zımbırtıların ilk seferde pozitif çıkması durumudur.

    he, fena genelledim topu topu 2 defa böyle bir teste şahit olmuş bir adam olmama karşın ama bu konuda aklımda deli sorular var.

    sanıyorum eczacıların mesleki bir hilesi olabilir bu konu ile ilgili. hani bu testlerin arasında işaretli olanlar var diyelim, eczaneye gittiğinizde o gün ilk kez gidiyorsanız o işaretli olanı satıyor size ve sonra gidip 2 tane daha alıyorsunuz sıcağı sıcağına. hele bir de haftasonu veya akşamdan sonra ise...

    bilmiyorum genelde de böyle midir ama benim istatistiklerimde %100 oranla olan şey budur.
    0 ...
  16. bakan olmadan önce yaptıkları işler

    1.
  17. tayyip erdoğan: orta ölçekli sucuk tüccarı.
    0 ...
  18. bağımlılıklara düşman bir bağımlılık dünyası

    1.
  19. uzun olacak biraz, siktirmeyin özetinizi.

    mahalle bakkalımızdan kola alıp da eve çıkacaktım aslında ve aliş'le karşılaştık mahalle bakkalımız mehmet amcanın huzurunda. metris'e son ziyaretinden beri aliş'le pek bir sorunluydu iletişimimiz ve esirgemediği selamını, yarım ağızla aldım. yerinde duramıyordu bir yandan, gözlerine baktım bir an ve ne bok yediğini anlamam için yeterdi bu. sol kolumla omzunu tuttum, mehmet amcaya gerekli eyvallahı salladıktan sonra beraberce ve tek kelime etmeden çıktık bakkaldan. abi diyecek oldu, susturdum. hayatının içine sıçtığını bir kere daha anlatmam lazımdı ama bunu yapmaktan yorulmuştum açıkçası. hayır, çekip vurma potansiyeli hiç ama hiç korkutmuyordu beni. o artistliğinin, bana sökmeyeceğini o da bilirdi öteden beri. ne yapıyorsun diye sorabildim sadece. iyi olduğunu söyleyerek konuşmaya başlayınca iyiliğini sikebileceğimden ve bu sorunun hatır etmek amacı taşımadığından bahsettim aliş'e.

    bir kaç ay öncesine kadar epeyce toplamıştı kendisini ama hep "o kızın" suçuydu ona göre bu hali. üsteledim, kimsenin leş bir bağımlı ile beraber bir hayat planı yapmayacağını söyleyerek. öyle olmadığını iddia ederken diş gıcırtılarını duyabiliyordum resmen. ama öyleydi.

    aksini iddia etti aliş ve kokain etkisinde bu denli mantıksızca direttiğinden adım gibi eminim. hem de karbonatlı kokain, daha beter yani vaziyet özetle. sonra elimdeki naylon bakkal poşetini ve dolayısı ile içindeki iki litrelik pet kola şişesini ve hatta kolayı işaret etti sonra. "asıl bağımlılık budur abi" dedi ve ekledi oysa seninle hayatını yaşamak isteyecek insanlar var dedi. farklı bir yerden vurmuştu aslında ve yapacak çok da bir şeyim yoktu. o, açıklığı yakaladığını farketmiş gibi devam etti;

    "benim kokain çekmediğim gün vardır, çok da vardır. pahalı bu şey abi, istesem de sürekli bulamam. ama kola içmediğim gün yoktur." dedi. köküne kadar haklı olduğunu ta o anda düşündüm ve kaçtım tartışmanın devamından, inanmadığım bir şeyi savunurken çok eğreti bir tablo çıkıyor ortaya ve kendime dair bildiğim yegâne şeydir bu.

    eve geldim, düşündüm bir süre. ne kadar düşünürsem düşüneyim doğru bir şey demişti eleman. sonra biraz daha genişlettim hadiseyi zihnimde ve en son network marketing sistemiyle kozmetik ürünler pazarlayan firmalara kadar ulaştı düşüncemin ucu.

    bir vakitler tanıdığım bir arkadaşım "x" markalı kozmetik ve cilt bakım ürünleri kullanıyordu. bir başkası "y" markalı, ötekisi "z" markalı ve makyajlarını temizleyip de yatacak vakit geldiğinde "çük kadar" bir cam ambalajın içindeki "gece kremi" adını verdikleri ve neredeyse "altın" fiyatına satılan kremler ile aldatıldığımı düşünüyordum hep. ve sonra bu ürünleri kullanmadıklarında cilt problemleri yaşamaya başladıklarını da süreç içinde anımsıyorum.

    vay amınakoyayım arkadaş, aliş belki farkında olarak ve belki de olmayarak o kadar doğru bir şeyden bahsetmişti ki. ağzıma sıçtı, ağzıma... hem de şehrin göbeğindeki bir çingene mahallesinin orta yerinde yaptı bunu.

    düşünün. bu yasak "bağımlılıklar" ve onların beraberinde getirdikleri ürkek, korkak halimiz "aman bağımlı hale gelmeyeyim" düşüncesi ile bir taraftan hayatlarımızı yaşamaya çalışırken diğer taraftan o kadar çok şeye bağımlı hale geliyoruz ki.

    içtiğimiz sigaranın bir markası ve o markanın da bir çeşidi var. yediğimiz gofretin ona keza. nutella diye bir gerçek var, krem çikolata sevenler için.

    tüm bunları düşündükten sonra artık eminim ki "bağımlılık" karşısında verebileceğimiz her savaş da saçma bir hal alıyor hayatlarımıza monte ettiğimiz sırada.

    her şeyden önce çünkü hayata, kendimize bağımlı bir halde yaşıyoruz hayatlarımızı.
    0 ...
  20. alkoliklerin cehenneme gitmesindeki mantık hatası

    1.
  21. yaklaşın hele yakınlara, aklıma bir şey takıldı.

    bazı dini inançlara göre "haram" ve "büyük günah" sayılan "alkollü içecek tüketimi" gerçekleştiren kimselerin "cehenneme gidecekleri" söylenir ve bu dini inançlardan kimilerinde cehennem tasviri "ateş çukurları, zebaniler, irin kuyuları" diye ifade edilir. gene aynı dini inançlarda da cennet tasviri "şarap ırmakları, huriler" falan derken böyle daha bir "meyhane, pavyon" çağrışımına yakın şekilde yapılır.

    şimdi düşünüyorum da "huylu huyundan vazgeçmez" diye bir söz var ve bu "alkolik" kesim gene orada da uslu durmayıp paso cennete kaçar hee.

    benden söylemesi yani, buna bir çözüm bulmalı. şarap olsun cehennem tasvirine kaydırılmalı yeni dini içerikli kitaplarda.

    olmaz mı? gerekirse yetkililer bir ilgilensin konuyla.
    1 ...
  22. iş mahkemeleri

    1.
  23. adliyelerin en sakin mahkemeleridir aile mahkemelerinin aksine.

    ama sanmayın ki işler çok yolunda olduğundan böyledir, artık çalışanın sikilmesini engelleyebilir bir merci olmadığı için.

    he tabi durumu, derinlemesine ele alacak olursak önce sendikalardaki "fosilleşmiş" durumdaki "enginar çiçekli" dinozorlar ve sonra bu dinozorların sıvazlanan sırtları ile amaçsızlaştırılan sendikalar falan.

    neyse, girmiyorum; çıkamayız yoksa.

    gün itibari ile;

    adalet sistemimizin sırtında bir yüktür. "benim" diyen kurumsal firmalar da realitede 3.000 tl maaş verdiği adamın sigorta primini 1200 brüt üzerinden yatırdığı sürece de böyle olmaya mahkumdur.
    0 ...
  24. avukatların cübbe giyme zorunluluğu

    1.
  25. yersizdir, özellikle de günümüzde.

    hayır, kıskandığım için değil. başka gerekçelerim var, anlatacağım.

    bugün boşanma davamızın üzerinden belli bir süre geçmiş, "temyizden feragat ediyorum" minvalli bir dilekçe imzalamak gerekiyordu. ve bunun için de kendi alanında "tek" geçtiğim, her hali ile "tam bir kadın" olarak gördüğüm ve kendisinden pek çok şey öğrenip de pek çok şey öğrenmesine olanak sağladığım... neyse işte uzatmıyorum eşimle buluştuk(pek sevdiğim bir arkadaşıma göre "eşim" demek, psikolojide gereksiz bir koşullanmaya sebebiyet vererek "aidiyet" katıyormuş ama ben "eski eşim" demeyi çok beceremiyorum. zaten şimdilik bir tane... neyse kapatıyorum bu bahsi şimdilik).

    metrobüs ve metro yordamı ile kartal'daki adliyeye ulaşmak niyetindeydim. metroda siyah elbiseli bir hanımefendi oturdu karşıma ve muazzam şık görünüyordu. yok, öyle kesişme hallerimiz olmadı ve sevmiyorum da sanırım metroda karşı karşıya otururken kesişmeyi. sanki, tek seçenek kesişmek olduğu için kesişiyormuşuz gibi bir his oluşturuyor(oturma planının azizliği).

    derken "adliye hastahane" istasyonu'nda inip de adliye tarafını takip ettim, bir yandan da kulağımda bir şarkı "bütün gün çalışıyorum ve güneş parlamıyor" falan diyordu. garip, bu şarkıyı pek çok kereler çalıp söylemişliğim vardır ve en çok da buluşmaya gittiğim insan içindir bu kişisel şovu yapışım. o konuya da girmiyorum zaten uzayacak belli ki.

    derken roy orbison abimizin es verdiği bir ara son yürüyen merdiven üzerinde anlamsızca dönüp de arkama baktım, "şık abla" hemen arkamdaki basamakta ve bir an gözgöze geldikten sonra döndüm geri önüme. bu gibi konularda pek bilmiş ve biraz aşırı bir adam olmama karşın "hadsiz" bir adam olmamak için çabalarım genelde. derken adliyeye gittim ve buluştuk, hay sikeyim. yanında suratsız kuzeni de gelmiş. aslında önceden suratsız değildi ama boşanma sürecinde garip, böyle bir hal-tavır içinde oldu. garipsedim ziyadesiyle, zira ben hiç bir zaman için böyle bir tavır sergilemedim ona karşı. derken canım sıkıldı, bir de kimlik fotokopisi çektirmemiz gerekiyordu ve onu da fırsat bularak kaçtım.

    fotokopi konusunda ufak çaplı bir araştırma sonunda "baro'da" çekildiğini öğrendim ve baroya doğru yol aldım. gittiğimde birkaç avukat cübbe alıyorlardı barodan ve bildiğin sıra oluşmuştu falan. sıra bana geldi, fotokopi için kimliği verip de standa dirseklerimi yasladığım sırada sağ tarafımda birisi belirdi. "şık abla" bu sefer de hemen sağımdaydı ve "ne istediği" sorusuna "cübbe" karşılığını aldı. siktiğimin mimiklerini gizleyemediğim için olacak ki suratıma baktı dikkatle, sanırım suratım biraz ekşimişti. sonra "ne oldu" diye sordu. daha ne olsundu amınakoyim. bildiğin böylesi bir zevki katlediyordu hukuk sistemi ve alt dalları. hafif tebessüm ettim, durumu toparlayabilmek adına "cübbe zorunlu sanırım" diye cevapladım, güldü. "maalesef öyle ama bu neden ilgilendirsin ki sizi?" diye sordu. "giyinmeyi bilen avukatlar için delinmeli bence bu kural" dedim, daha geniş bir gülümseme yayıldı yüzüne "boşanma davası mı" diye sordu o sırada ben fotokopileri alırken ve bu sefer sıra bendeydi "çok mu belli oluyor" dedim. "hayır, hayır. genelde eşinden ayrılmak üzere olan erkeklerde böylesi bir özgüven patlaması oluyor" dedi hafif hafif adımlamaya başladığımız sırada. ben de boşanalı biraz zaman geçtiğinden ve o özgüven patlamasının karakteristik bir sıkıntım olduğundan bahsettim. o, geçmiş olsun dileklerini iletti, ben de iyi bir gün geçirmesi dileklerimi ve sonra yollarımıza gittik her ikimiz de.

    şimdi, üzerine biraz daha düşünme fırsatım oldu da "cübbe" gerçekten de avukatlar için bir kahır olsa gerek. hem avukatların cübbe giymesinde mantık bile yok bana kalırsa "bağımsız savunma makamının" birer neferi olduklarını düşünürsek avukatların, o cübbe dediğimiz şey üzerlerinde bir "resmi" baskı da oluşturuyor olsa gerek. "özgür" hissedemezdim ben kendimi böyle bir durumda.

    ve üzerine bir de "giyim zevkine sahip" bir insan olarak hele hele bir de kadın olarak böyle bir şeye maruz kalsam...

    sanıyorum ki keyif olsun diye periyodik aralıklarla evde cübbe yakardım sinirimi çıkartmak için.

    özetle; saçma lan bence avukatların cübbe giymek zorunluluğu.
    3 ...
  26. ilk buluşmada ilk buluşamayan kız

    1.
  27. kendisi ile ilgili pek çok spekülasyon olan kızdır kendisi.

    kendisine şarkı armağan ediyorum ben sabahın bu erken saatinde;



    kalsın sağlıcakla.
    0 ...
  28. bir futbol kulübü ile hesaplaşmak

    1.
  29. siyasi iradelerde zaman zaman görülen bir durumdur.

    ben size söyleyeyim, bir memleket düşünün ve memleket de demokrasi görünümlü teokrasi ile yönetiliyor olsun. bu memlekette hasıl olan bazı protestolarda da bir futbol takımının tribün grubu çok aktif bir şekilde yer almış olsun. mevcut yönetim ve siyasi irade de bu topluluğu cezalandırmak için "kulüp" ile hesaplaşmaya girişsin.

    ne yapabilir?

    ben söyleyeyim hemen.

    bu ülke sosyolojik anlamda insanların birbirlerine bakarak hayatlarını yaşadıkları ve "taklit" kültürünün, "toplu hareket" karakterinin ölümüne yaşatıldığı bir ülke olsun.

    yapılacak şey tribünlere bir miktar ajanını yerleştirmektir "önemli" ve "gerginlik düzeyi" yüksek olan bir maçta. düşünün 3 bin kişi, 50 bin kişilik toplam seyirci sayısının arasına serpiştirilsin. ve maç içinde bir pozisyondan da yararlanarak bu 3 bin tane yavşak, sahaya girmek için hamle yapsın.

    ne olur?

    muhtemelen tribünden onlarla beraber sahaya atlamaya çalışacak pek çok kimse çıkacaktır.

    peki "ek olarak" nasıl bir fayda sağlar böyle bir vak'a?

    ben söyleyeyim sizlere;

    olası bir "protesto" girişimine yönelik "yasa" ve "yönetmelik" değişikliği yapılması adına da süper bir done olur elimizde böylesi bir hadise.

    hadi birisi bana çıkıp da "paranoyak" desin, abartıyorsun desin. onları, üç buçuk ay önce aştık biz. eskidendi "bunlar paranoya yapıyor" denilmesi hani "kabul" görüyordu.

    bugün, gelinen nokta sanıyorum ki ortadadır.

    he bir de "e bilet" hadisesi var tabi milleti fişlemek için, o kısıma hiç değinmiyorum.
    1 ...
  30. istanbul valiliği şehir tiyatroları part bilmemkaç

    1.
  31. bugün itibari ile istanbul, atatürk olimpiyat stadı'nda sahnelenmiştir. bir önceki taksim meydanı'nda sergilenmişti ama bugün oyuncu kadrosu biraz daha geniş ve senaryo biraz daha oturaklı haldeydi.
    0 ...
  32. çarşı yı yıkıp avm yapmak

    1.
  33. cemaat sohbetlerinden geri kalan zamanlarında avm'lerde piyasa yapan "avm müdavimlerinin" yakındır hayata geçirecekleri bir aktivitedir.
    0 ...
  34. enayiymiş be platon

    1.
  35. ihsan yüce üstadımızın ekmek şarap sen ve ben şiirinde değindiği bir gerçeklik.
    1 ...
  36. burası türkiye ya adam gibi şeyap ya da şeyapma

    1.
  37. türkiye'nin içler acısı halini gösteren durumdur.

    bizim kadar aptalı yoktur dünyada, arasan bulunmaz kolay kolay. türkü, kürdü, lazı, zazası ve hatta farklı telden sağcısı, solcusu ve hatta daha da öteden alevisi, sünnisi...

    hepsini toplayınca öyle bir aptallık çıkıyor ki ortaya yıllardır her biri için ayrı ayrı yedik ya lan birbirimizi ve yarın da yemeye devam edeceğimizi adım gibi biliyorum ki.

    neden mi? aptalız çünkü. bakın öyle aziz nesin gibi işin kolayına kaçıp da %40, %60 ayırmıyorum veya başbakan gibi "zor tutulan" %50'den falan bahsetmiyorum. özetliyorum; hepimiz ve çokça aptalız.

    lan ben böyle memleketin de, insanın da, düşünce sistemi ve bakış açısının da katmerli koyayım diyorum bilmemnesine. sokağa çıkıyorum sonra ve hacı amcayla, top oynayan çocukların dalaşına dalıyorum bodoslama. sonra düşünüyorum, en aptalı da benim işte.

    burası türkiye arkadaşım ya adam gibi şeyap, ya da siktir git şeyapma!

    anladın mı? ben de anlamadım, büte bırakırız.
    0 ...
  38. çağdaş müslüman kadın

    1.
  39. günümüz dünyasında yaşayan ve bu dünyanın şartlarına ayak uydurabilmiş olan müslüman kadındır.

    (bkz: esra elönü)*
    0 ...
  40. orospu çocuğuyum ve bununla gurur duyuyorum

    1.
  41. hadi gari...

    tanım: sözlükte gezen bir entry ile ortaya atılmış cesurca bir önermedir bu, ben size naçizane bir tercüme hizmeti vereceğim olayın anlaşılabilir olması adına.

    --spoiler--
    sen hem bakire değilsin, hem de buralarda gelip de bu konu üzerine fikirler beyan ediyorsun. aslında salaksın, gerizekalısın, orospusun sen.
    --spoiler--

    diyor tosuncuk millete.

    çeviri;

    bu kişiye göre "bakire olmamak" hadisesi "orospu" olmak anlamına geliyor düz mantıkta. ve annesi bu yavşakoğlu yavşağı eğer ki sıçmadıysa(ki bu da kuvvetli bir ihtimaldir bana göre. tıp ile fazlaca ilgisiz ve fazlaca cahilim, kabul ediyorum.) bu kelamları eden adamın mukaddes validesi de "bakire" değil ve bu haseple kendi çocuğunun gözünde "orospu" damgası yemiş oluyor. he şimdi bana kimse "evlilik" gibi toplumumuzda pek çok anlamda "çürük kokulu" bir müessese haline gelmiş bir kılıf üretmesin. kaldı ki yarın anne-babası ayrılık kararı alıp da annesi ikinci bir evlilik yapacak olursa ne olacak? vay efendim gelsin sonra "anne katli vaciptir" halleri.

    işte bu orospu çocukları(annesi hariç) yüzünden dirhem ileri gidilmiyor toplumda.

    böyle bir durumdur işte...
    5 ...
  42. ay ışığı ve mülteci

    1.
  43. ahmet kaya şarkılarında "ulan adam kafayı bu ikisiyle bozmuş" dedirtecek kadar yer bulan ikilidir kendilerine.
    2 ...
  44. uludağ sözlük beline dolayan yazarlar birliği

    1.
  45. uludağ sözlük bünyesindeki siyahi yazarların ağırlıklı olarak bulunduğu, arada birkaç tane beyaz yazarın da olduğu birliktir.
    1 ...
  46. türk mimarisinin karadenizli müteahhitle imtihanı

    1.
  47. yaklaşın yamacıma, tespitim var gene.

    türkiye'de "inşaat sektörü" denilince akla pek mimarlar, mühendisler gelmiyor dikkat ettiniz mi hiç? çünkü müteahhit ve emlakçılar daha büyük söz sahibi buralarda "inşaat" dediğimiz sektörde. mühendisin parası neyse basıyor müteahhit abimiz ve emlakçı kardeşlerimiz de "komisyon, fark, banka primi" derken götürüyor pastayı bir şekilde(son zamanlarda "satış ofisi" adı altında oluyor bu kısım daha çok).

    herneyse geliyorum konumuza. müteahhit denildiğinde aklımıza "karadenizli" olanları geliyor hep, epeyce bir hükmettiler piyasaya zira. peki bu nacizane yazarın karadenizli müteahhitlerle alıp da veremediği nedir? geliyorum canlarım, bi sakin olun.

    dikkat edin "istanbul" gibi bir şehirde evlerin pencereleri genelde "küçük" denebilecek ebatlarda kalmıştır uzun bir süre(sonradan fransız balkon çılgınlığı çıktı ve artık gecekonduların bile fransız balkonu olacak neredeyse ama başka bir konu bu). peki neden güneş ile pek haşırneşir olan bu güzide şehirde pencereler ufacık, tefecik, içi dolu turşucuk kıvamındadır? ben söyleyeyim, çünkü müteahhit karadenizli.

    eee yani?

    yanisi şu güzel kardeşim;

    karadeniz bölgemizin "iklim" şartları malum. eşek yüküyle yağış alıyor her karışı ve pencere ne kadar büyürse, bu "yağmur-yaş" sıkıntısı da ona paralel olarak büyüyecek. velhasılı bizim karadenizli müteahhitler de işi en kolay yoldan hallediveriyor ve pencereleri çük kadar yaparak "yağış" hadisesine kendilerince çözüm buluyorlar.

    ama bir şey demek istiyorum;

    istanbul ulan burası! hayır bize her yer trabzon değil be güzel kardeşim.

    doğulu müteahit kısmına bu gece girmediğim için elimden kurtulduklarını düşünmesinler! elbet onların da sırası gelecek "ığdır'dan ithal fransız balkon" başlığı altında muhtemel ki...

    edit: yazının bir kısmında odama, açık pencereden kuş girdiğini de belirterek kendimi kafasına ceviz düşen nasreddin hoca gibi hissettim bir an. bir bildiği olmalı bu karadenizli müteahhitlerin elbet.
    4 ...
  48. boklu da sidikliye gülermiş

    1.
  49. kişinin kendi ayıbını görmemesi ve karşısındaki kişinin ayıbına odaklanması üzerine söylenmiş bir özlü söz.
    0 ...
  50. real madrid ile dinen avrupa hasreti

    1.
  51. 17 eylül 2013 tarihi itibari ile türkiye'de kimi çevrelerde görülen durumdur.

    kızdım başlarda biraz da kötü skorun, takımdaki saçmalıkların etkisiyle ama şimdi sakinleştim ve anlıyorum. mesela galatasaray'ın, avrupada mücadele edemediği sezonlarda ben de gariptir stuttgart'ı desteklerdim avrupa maçlarında. sanırım böyle bir şey bu da...

    allah şifalarını versin müsaitse.
    0 ...
  52. fb ve bjk taraftarından özür diliyorum

    1.
  53. tahmin edileceği üzere bir galatasaray taraftarının ve gene tahmin edileceği üzere 6-1 mağlup olunan 17 eylül 2013 galatasaray - real madrid maçı sonrası yapmak zorunda hissettiğidir.

    özür diliyorum kardeşlerim;

    biz avrupa'da başarılara imzamızı en kallavi şekilde atıp da "avrupa'daki en başarılı türk takımı" olurken, sizlerin avrupa macerasında yaşadıklarınız için yıllarca dalga geçtik. bugün, yaratıcı da bizim belamızı verdi.

    şimdi anlıyorum sizi ve bundan sonraki süreçte de "empati yapmaya" çalışırken sanırım çok daha gerçekçi davranıyor olacağım.

    affedin beni kardeşlerim;

    sizin 4 yediğiniz milan'ı, şaşım şaşım şaşırtırken farkedememişiz nasıl acı çektiğinizi, kıvrandığınızı. sizin 6 yediğiniz leeds'i eleyerek uefa finali'ne hem de siz 6 yemeden 1 sene önce bunu yaparken sizinle dalga geçtiğimiz için.

    real madrid ile bugüne kadar 5 kere oynayıp da 3 kere kazanıp, 2 maçta da tribünlerde "dört dört" diye tezahürat yaparken sizin canınızı acıttığımız için affedin.

    şu anda umuyorum şampiyonlar ligi'nde "0 puan" almak gibi bir şeye imza atmaz galatasaray'ımız. yoksa bir daha "şakasına" dahi size bu konuda takılabilecek kadar olamayacağım.

    düşünsenize şampiyonlar ligi'nde, 6 maça çıkıp da puan alamamak. hiç puan alamamak hem de. ben tek bir maçta 6 tane gol yedik diye kahroluyorum şu anda ve sanıyorum ki öyle bir şey yaşanacak olsa galatasaray aşkım devam etse de insan içinde "galatasaraylıyım" demeye utanacağım.

    affedin emi?
    16 ...
  54. şampiyonlar ligi nde 6 gol yemek

    1.
  55. şampiyonlar ligi seviyesinde mücadele eden takımların kaldıramayacağı durumdur.

    bazılarımız için çok da sıkıntı değildir, ingiliz takımlarından "6 gol" yerler ama çok da güzel gevreklik yaparlar buna karşın. ve fakat kimilerimizi için kahır bir durumdur, sinirden kendisini sikesi gelir.

    evet, şu anda sinirden kendimi sikmeme ramak kaldı açıkçası. hep söylüyorum ve sanırım daha çok da söyleyeceğim fatih terim'in yönetimindeki hiç bir takım defans yapmayı beceremiyor ve sanırım beceremeyecek. kaldı ki bu konuda ısrar edilen her anın açıkça "facia" ile sonuçlandığını söylemek mümkündür. eğer bir takımda teknik direktör fatih terim gibi "hücum futbolunu" doğrudan doğruya "futbol felsefesi edinmiş" bir adamsa o takım gol yemekten değil atamamaktan korkmalıdır. oyun stratejisini de bunun üzerine kurmalıdır.
    0 ...
  56. 17 eylül 2013 kına yakma şenliklerine kına bağışı

    1.
  57. bu gece kına yakmak niyetindeki sevgili "pepesever" gizli eşcinsellere yapılası bağıştır.
    2 ...
  58. vip tavaf qeyfi

    1.
  59. yakın gelecekte facebook üzerinden dillendirilmesi, popüler bir hale gelmesi muhtemel olan bir iletidir.

    yavşaklara yaraşır bir hadisedir, yakışmıştır geçmişte de aynı şekilde.
    1 ...
  60. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük