yazarların kendilerine armağan edilsin dedikleri şarkılardır.
evet sanırım çoğu kişi de vardır bu his ve istek. biz sevdiğimize şarkılar ithaf ederiz, içindeki sözler bak tam sana
uygun deriz. ama bazen bir şarkı dinleriz, sözlerini dinleyince aslında tam da bana armağan edilmesi gereken
şarkıymış neden armağan etmiyor deriz. en azından ben bazen öyle düşünüyorum *
ben kendimden hemen başlayayım, sevgilinin bana armağan etmesini istediğim şarkılardan biri;
nilüfer - sensiz olmaz
sözlerini de yazayım tam olsun;
Yok sensiz olmaz,
Dayanamam yokluğuna.
Yok sensiz olmaz,
Hiç zorlama beni buna.
Çok denedik bunu biz, başaramadık.
Ayrı ayrı yerlerde yaşayamadık.
Yok sensiz olmaz,
Nefes almadan yaşanmaz.
Yok sensiz olmaz, Bunu başkası anlamaz.
Ne güneşler doğar seni görmeyince,
Ne de şarkılar söylenir gönlümüzce.
Yok sensiz olmaz,
Hayatın bir tadı kalmaz.
Yok sensiz olmaz,
Nefes almadan yaşanmaz.
Çok denedim bunu ben, başaramadım.
Senden başka biriyle yaşayamadım.
Yok sensiz olmaz, Dayanamam yokluğuna.
Yok sensiz olmaz, Hiç zorlama beni buna.
Çok denedik bunu biz, başaramadık.
Ayrı ayrı yerlerde yaşayamadık.
Yok sensiz olmaz, Nefes almadan yaşanmaz.
Yok sensiz olmaz, Bunu başkası anlamaz.
Ne güneşler doğar seni görmeyince,
Ne de şarkılar söylenir gönlümüzce.
tam hali ''nickten meslek isim tahmin edilen başlıklarda kendi nickine kimse bişey yazmış mı diye bakmak'' olacaktı da, karakter sınırı malum. şimdi baktım da harbiden
neyse efendim tanıma gelelim: aramak ama kendi nickini hiç bulamamaktır,kimse nickine dair bir tahminde bulunmamıştır. nedensiz bir hüzün kaplar içini, uzaklara
çok güzel bir mekanda sohbet edilmekte iken, o kadar bıcır bıcır konuşuyordu ki dayanamadım , yekten çok tatlısın dedim. bu arada bıcır bıcır ne ya!
x--- ya biliyor musun bla bla bla bla.
poetikaaa--- çok tatlısın
( 10 saniyelik sessizlik ve bakışmalar.) sonra gözünü kaçırıp;
x--- ya saat 11'e 10 var, farkındamısın.
poetikaaa--- çok tatlısına verilebilecek bin cevap söyle deseler bu dediğini düşünemezdim.
aylar sonra gelen edit: düşünemediğim başka çok şey varmış.
bu aralar sık sık başıma gelen olaydır. hemen altta oturmasından dolayı, yok efendim doğalgaz faturanız gelmiş, yarın işyerinize
gelecem şu işi halletmeme yardımcı olur musun, arabanızı az ileriye alır mısınız eşya gelecek gibi isteklerle bıktırmıştır.
en son saat 22:00 sularında kapı çaldı, uzanmış günün yorgunluğu atmaya çalışırken kim bu densiz dememle kalkıp açtım kapıyı karşımda
ev sahibi;
ev sahibi- aa uyuyor muydun poetikaaa evladım.
ben- yok abi uzanmıştım öyle. (iç ses: sana ne yarram napıyordum.)
ev sahibi- elektrik faturanız gelmişti ileteyim dedim, umarım rahatsız etmedim.
ben- yok abi sorun yok,sağolasın tşkler. ( iç ses: sabah kapının önünden alırdım amk evladı., belki sevgilimle ufka dalıp şiirler okuyorum.)
5 yıldır yalnız yaşayıp bir sürü yemek pişirmişliğim, bulaşık yıkamışlığım, dip bucak temizlik yapmışlığım var fakat çaydanlıkta kalan çayı boşaltmak temizlemek gibi bir işkence daha bilmiyorum.
gece gece sözlüğün ebesini inleten başlıklardır. ne bitmez geyikmiş bu arkadaşlar, zara önem veren ya da vermeyen kendi içinde seçimlerini yapabilirler. ama bu kadar da uzatılmaz.
az önce gerçekleşmiş bir mucizedir. valdes olum insan bir top çıkarır, ne mal adamsın anlamadım ki. demek bu gece chelsea kalesinde olsa 5 gol kesin yemişti.
son günlerde çokça artmakta olduğunu hayretle gördüğüm mallar topluluğudur.
burada rijkaard şöyle böyle diye anlatmayacağım, gerekte yok. futboldan anlamıyor diyenler bile var, yahu gelde çıldırma. bari bu adamı ülkemizen soğutmayın.
bu ülke ki del bosque'ye kasap bu adam dedi, adam ispanya'nın başında. anelka bu ülkede yedek oturdu şimdi chelsea'nin vazgeçilmezi.
öncelikle bunu yaşça küçük kardeşleşlerimizi rencide etmek manasında demediğimi belirterek başlamak istiyorum. arsenal futbol takımında arsen wenger'in takımını gençleştirme çabasını anlarım da, sözlükte bu yaş ortalamasının güzel ülkemdeki genç nüfusla ilişikli olduğunu düşünüyorum.
bir eleştirim şudur ki; bazen öyle başlıklar oluyor ki ergenlerin bu başlıkları açtıkları çok net belli oluyor. ergen olmayan o tarz başlık açmayanları tenzih ediyorum.
her dinlediğimde o kadife ses ile beni benden alan, sözlükte bazı saçma sapan başlıklara bile kızmadan sadece acı tebessüm etmemi sağlayan büyük müzisyenin bende yarattığı etki.
an itibariyle bjk yönetiminin federasyona yaptığı başvurudur. bilica'nın penaltı noktasını eşelemesi ve devamında oluşanların kural hatası olduğunu, bundan dolayı hükmen galip gelmeleri gerektiği bildirilmiştir. kendi fikrime gelince; kabul edilmeyecek ama bilicagibi bir futbolcunun fenerbahçe gibi bir kulüpte barınmaması gerektiğidir.
yeni nesil yazar aramıza hoş gelmiştir. nickini metin kemal kahramanın deniz koydum adını şarkısından seçtiğini düşünmekle beraber güzel olmuş efendim. sözlüğe renk katması dileğiyle.
hayat bu... olmayacak zamanlarda olmayacak roller biçen. hiçbir zaman yapmam dediklerini yaptıran, usul usul itiraz bile edemeden. çekip çıkarmak feraha kavuşturmak gerek tüm benliği, korumak gerek kendini. bu zamana kadar elimden geldiğince başardım bunu. zor oldu çetin geçti kimi zamanlar.
evladım, çocuğum... senin de bu çetin yollarda zor şartlarda büyümeni istemediğim için, seni koruyabileceğime net manada söz veremediğim için, sana istediğin bir yaşamı sunabileceğime emin olamadığım için böyle olmasını yani hiç doğmamanı istiyorum.
biliyorum belki konuşabilsen bu haksızlık diyeceksin, çok bencilsin diyeceksin...
seni bu bütün keşmekeşlerden uzak tutmak istiyorum, seninde herkes gibi kirlenmeni istemiyorum. bunları bile bile snein bu hayatla tanışmanı kabul edemem.
affet beni biriciğim, saçlarını okşamaya kıyamayacağım tek varlığım.