1982 yılında eskişehirde doğan gökhan aybulus , 1991-92 yıllarında ilkokul 4. ve 5. sınıftan itibaren anadolu üniversitesi devlet konservatuvarında prof. zöhrap adıgüzelzade ve doç. ferit adıgüzelzade ile yarı zamanlı olarak öğrenim gördü. aynı konservatuvarda doç. ferit adıgüzelzade ile 1993-2000 yılları arasında tam zamanlı eğitim gördükten sonra , 2000 yılında moskova tchaikovsky konservatuvarının sınavlarını vererek dr.nejat eczacıbaşı vakfının yurt dışı müzik eğitim bursu ile rus devlet sanatçısı prof. naum strakmanın sınıfına katıldı. müzik eğitimine halen moskova tchaikovsky devlet konservatuvarında sürdürmektedir.
anadolu üniversitesindeki eğitimi süresince eskişehir, ankara , izmir ve edirnede konserler vermiş ve bazı konserleri trt televizyonlarında yayınlanmıştır. 2000 yılında maoskovada dünya müzik kültüründe ritmik problemler konulu uluslararası seminerde çağdaş türk kompozitörlerinin müzik örneklerini sunmuş , moskava tchaikovsky devlet konservatuvarı rachmaninov salonunda ahmet adnan saygunun eserlerinden oluşan bir konser vermiştir. aynı tarihlerde ünlü piyanist prof. eliso virsaladzenin asistanı mikhail lidsky ve international sciabin society başkanı rus devlet sanatçısı prof. mikhail voskresensky ile çalışma yapma olanağı bulmuştur. fazıl sayın master kurs programına katıla gökhan aybulus , program sonundaki konserde stravinskynin bahar ayini adlı dört el eserini fazıl say ile birlikte çalmıştır. 2001-2002 yıllarında , kerem görsevin atelye çalışması programına , eskişehirde ve rusyanın moskova (richterin evi , çehov ve puşkin müzeleri , dom drujba , dom literaturov , arhangevski sad salonları ve tchaikovsky konservatuvarı rachmaninov ve küçük salonları , gnessin devlet müzik akademisi büyük salonu , yeni isimler vakfı salonu), st. petersburg , lipetsk , lebedyan , yeltse , zadonski , lübertse ve zeleningrad kentlerinde düzenlenen ulusal ve uluslararası düzeyde çok sayıda festival ve konserlere katılan gökhan aybulusun rusyadaki bazı konserleri ve röportajları moskova kultura televizyonunda yayınlanmıştır. 2001 yılında şef dimitri orlov yönetimindeki moskova devlet senfoni orkestrası ile beethovenin 3. piyano konçertosunu çalmış , 2002 yılında da 8. uluslararası eskişehir festivaline davet edilerek bir resital vermiştir.
1994 yılında ankarada yapılan harika çocuklar yetenek yarışmasında birincilik ödülü, 1999 yılında edirnede yapılan 2. genç müzisyenler yarışmasında birincilik ödülü, 2001 yılında moskovada uluslararası genç müzisyenler festivali ödülü,
2002 yılında rusya-st. petersburgda yapılan iv. uluslararası maria yudina yarışmasında iki piyano dalında birincilik ödülü , solo piyano dalında grand prix ödülü,nodar gabunia özel ödülü ve abddeki bir uluslararası müzik akademisinden amerikada konser daveti, 2002 yılında eskişehirde düzenlenen 2. ulusal genç yetenekler yarışmasında birincilik ödülü, 2003 yılında rusya-st. petersburgda yapılan v. uluslararası maria yudina yarışmasında iki piyano alında grand prix ödülü almıştır.
ps : bugün rezitaline gittim nefisti , böylesi yoktur .
Türk erkeklerinin ağzının salyalarından ve abazalıklarından sıkılmış rus kızıdır . italyan erkekleri dururken her yeri tüy yumağı olan erkeği ne yapayım diyen akıllı alımlı kızıdır .
bursada bulunan jeoloji mühendisleri odası güney marmara şubesinin başkanı mustafa arık, bursa fayının kırılması halinde, kentin yeryüzü şeklinin değişebileceğini öne sürdü. arık, binaların depreme karşı dayanıklığını denetleyen yapı denetim firmalarında tek bir jeoloji mühendisinin bulunmadığını da iddia ederek, "bursada bu korkunç gerçek var" dedi.
arık türkiye'de en yüksek deprem riskini taşıyan illerin başında bursanın geldiğini belirterek, "depremden birinci derecede etkilenmesi söz konusu olan inegöl, iznik, mudanya, karacabey ve orhangazi ile diğer büyük ilçe belediyelerimizde de zemin, doğal afet ve yerbilimsel gibi konularda yararlanılacak tek bir jeoloji mühendisi bile çalıştırılmıyor. bursada bu acı gerçek var" diye konuştu.
bursa fayi 30 yil sonra deprem üretme periyoduna girecek
mustafa arık, "17 ağustos depreminden sonra bursa, i̇stanbulda yıkım yapabilecek büyüklükte sadece kuzey anadolu fay hattının olması nedeniyle gündemde tutulmuştur. 1855 yılının şubat ve nisan aylarında bursada meydana gelen 7.0 ve 7.3 büyüklüğündeki depremler; doğuda derekızık-burhaniye köylerinden başlayıp, batıda uluabat gölüne kadar uzanan 45 kilometre uzunluğundaki fayda yaşanan aktivite sonucu ortaya çıkmıştır. bursa için önemli sayılabilecek fay zonu da yaklaşık 200 kilometre uzunluğa sahip. 500 yıldır suskunluğunu koruyan geyve-i̇znik fay hattı da bulunmaktadır. bu fay hattının geçiş güzergahı içinde i̇znik-gemlik-mudanya-bandırma gibi önemli nüfus yoğunluğunun fazla olduğu yerleşim alanları ile bursa bulunmaktadır. bursa fayının 180 ile 260 yılda bir büyük deprem üretme potansiyeli söz konusu. 1855 yılından bugüne 156 yılın geçtiği göz önüne alındığında yaklaşık 30 yıl sonra bursa fayı da büyük deprem üretme periyoduna girmiş olacaktır. faylar kırıldığında bursanın yeryüzü şekli değişebilir ama bu konuda yapıldığı söylenen çalışmalar söylemden öteye geçemiyor" dedi.
vandaki sarsıntıların ardından türkiyede zemin-bina ilişkisinin bir kez daha gündeme geldiğini söyleyen mustafa arık, yaşanan son depremlerinin, gerek imar planlarının oluşturulması gerekse imar planları doğrultusunda, inşaat faaliyetleri öncesi kesinlikle zemin etüdü yapılmasını zorunlu kıldığını belirtti.
Senin omzunda uyurken geceleri, bütün günahlarım silinmiş gibi geliyor. Büyük bir huzur kaplıyor içimi, gittikçe hafifliyorum; cennet böyle bir yer olmalı!
seni severken bütün acılarla baş edecek gücüm oluyor. sanki elimde sihirli bir değnek varmış da, her sıkıntıyı bir dokunuşla çözebilirmişim gibi
bir diziyi seyreder gibi seyrediyorum seni. sonu hiç gelmeyen, her bölümünde yeni maceraları olan bir senaryo gibi, seninle yaşadıklarımızı izliyorum.
gülümsetiyor beni seni sevmek çünkü kendimi sevginin gücüyle tamamlıyorum. hiçbir şarta, kurala bağlı kalmadan, sadece mutlu olmak için seni seviyorum.
seni sevmek özgürlüğüm benim! suyun üstünde yürüyebilmek, kanatsızken uçabilmek, elini uzatıp güneşe dokunabilmek gibi; seni severek sınırlarımı kaldırıyorum. bencillik mi bu? evet ama çok zevkli! aşk, biraz da bencillik değil mi zaten?
ne zaman gözlerim gözlerinle karşılaşsa, gevşiyor bedenim. sırtımı bir dağa yaslamışım, dinlenmişim, dinginleşmişim gibi.. günbatımını, dünyanın en güzel yerinden seyreder gibi okyanusta dilediğince yol almak gibi .
ne zaman dokunsam tenine, ne zaman dudağın dudağıma değse, içim titriyor. kendimi yeniden keşfediyorum. bedenimin hiç bilmediğim kıyılarına dalgalar vuruyor.
geceleri şu yatağa uzanınca, sımsıkı sarılıp yanımda uyuyorsun ya, ayaklarımız uyuşuncaya kadar birbiri üstünde duruyor ya, vücudumuzun her yanı birbirine değerek ter içinde kalıyor ya, sonra dönüp başımı omzunla göğsün arasında bir yere koyup kokunu duyuyorum ya; işte aklıma tek bir cümle geliyor o zaman: cennet böyle bir yer olmalı!
ne zaman aklıma düşsen demek isterdim ama uykumda bile hiç durmadan seni düşünüyorum. seni unutacağım anlar için dua ediyorum. film seyredemiyorum mesela, kitap okuyamıyorum, her şey sana dair, sana ait, yıkılıyorum.
sen gittikten sonra sözsüz kaldı dilim, neredeyse hiç konuşmuyorum. yüreğime söz geçirmeye çalışıyor aklım; onu da beceremiyorum. bilmiyorsun çok özledim
hep elim telefona gidiyor, bir duysam sesini, nefesini dinlesem, ona da razıyım. ölüm kadar sessiz evim, yüreğimin kavuran ateşine inat gibi, buz kesmiş dudaklarım.
yokluğun kokuyor her yanım, yokluk kokar mı diyeceksin? kokar; köhne, rutubetli, bakımsız bekar evi gibi kokar. havalandırılmamışsa yürek, sigara gibi kahır çekmişse içine kokar.
aslında gözlerinin içine baka baka, haykırarak söylemek isterdim ama gelmeyişinin akla yatkın olmayan sebeplerine kandığımdan susuyorum. oysa bilmiyorsun, çok özledim
dilimin ucunda duruyor gibisin, burnumun direğinde, avucumun içinde, elimin tersinde, aklımın köşesinde, yüreğimin karanlık yerinde, ruhumun derinliğinde, oralarda bir yerlerdesin. kim arasa yok diyorum ama biliyorum, gecemsin, gündüzümdesin.
sana yüz çevirmek de vardı elbet, elim kolum bağlı olmasaydı sevdayla. nefes alırken zor geliyorsa hayat; yokluğundan, bilmelisin. ayrıca bilmelisin ki; çok özledim.
çok yorulmuş, çok konuşmuş ama hiç karşılığını alamamış bir yüreğin küçük bir dileğiydi sadece, bir gece sessiz bir uykuya dalmak seninle.
fazla bir şey istemedim. hiç konuşmadan geçirilen saatler istedim dip dibe. sadece birbirimizin gözlerine bakarak kaybolmak ve hiç konuşmadan dokunmak
sevişirken gözlerine bakmak, karanlıkta bile seni seyretmek ve kelimelerin aklımı karıştıran sesleri olmadan sana akmak istedim.
çok mu fazla geldi bu sessizlik? oysa bilsen konuştukça tükettiğini kendini içimde, bir daha hiç dillenmezdin. sen sözcüklerle ne zaman dans etmeye başlasan, kendini bitirirsin. anlamları değişir kelimelerin senin sözlüğünde, beyazı bile ustalıkla kirletebilirsin.
o yüzden sessizlik istedim. bir gece hiç konuşmadan ve sen tüketmeden yüreğimdekileri, yüreğindekileri; sözsüz, sessiz yaşanacak bir gece diledim.
bırak kendimi kandırayım, bırak bir gece oyalanayım. sevişmenin o büyülü dünyasına dalıp kalayım. bir gece de, kapıdan girdiğinde söylediğin yalana inanıp inanamamayı düşünerek kendime zehretmeyeyim. sen bu gece hiç ses etme ve sus. yanaş yanıma sessizce, kollarını belime dola, sımsıkı sarıl sadece. bir yudum alır gibi şaraptan, öp dudaklarımı, sonra birbirimize karışalım.
ben bir gece seninle hesapsız, kitapsız, kavgasız ve huzurla uyuyayım. dağılsın kara bulutlar, ilk aşık olduğum günü hatırlayayım. gülümseme yayılsın dudaklarıma, alnından öpeyim ve uykuya dalayım koynunda.
sabah uyan, ben uyansam da hiç kalkmayayım yerimden. sen işine git, ben de bir gece önce yaşadığımız o muhteşem anıları cebime koyayım, hediye gibi boynuma takayım. üstümü giyip sessizce o kapıdan çıkayım. bir daha hiç dönmeyeceğimi bilerek yola koyulayım.
sen bir gece sus ve elini yüreğime koy. sarıl sımsıkı ve sev beni sevebildiğince ki; aklımda bu resim kalsın, seni hep öyle hatırlayayım!
kenarı çatlaşmış bir bardağa su koymak gibi, boşa akıp gittiğini görerek sevgimin yaşamaya katlanamayacağımı fark edince, vazgeçtim senden
üstüne kurduğum hayallerimi, beklentilerimi, umutlarımı ve sevgimi toplayıp koydum bavula. hızlıca çekip kapıyı çıktım gönül evinden.
uzun uzun düşündüm ama merak etme! doluya koydum, boşa koydum, nereye koyduysam ağır geldi yüreğim. vardır elbet bu yüreği taşıyacak bir yiğit dedim ve vazgeçtim senden
kalsaydım, sevseydim, direnseydim ki; yapabilirdim, incinirdik. kırılmayalım, üzülmeyelim diye gittim. gittim çünkü gün gelip yolda karşılaştığımızda iki sohbet edecek yüzümüz kalsın istedim. hakaret etmeden henüz, küfür etmeden, beddua etmemişken birbirimize, fırtına çıkmamışken, yol yakınken dönelim istedim. yol da pek yakın sayılmazdı ama neyse!
senden vazgeçtim çünkü sana öğretemediklerimden sorumlu tuttum kendimi. özveriyi, emeği, sevmeyi, düşünmeyi öğretemediğim için suçladım yüreğimi! sonra düşündüm ve dedim ki: hamurunda yoksa öğrenmek, sen ister aşk vaat et, ister cennet!
sen uyuyordun, uzun süre seyrettim. gözlerini, kirpiklerini, burnunu, çeneni, ellerini, kollarını, her nefes alışında bedeninin nasıl inip kalktığını izledim. hani bir kelimeyi arka arkaya söylediğinde anlamını kaybeder ya içinde; işte öyle, sana baktıkça anlamını yitirdin içimde
ayağa kalktım, üstümü giyindim, seviştiğimiz yatağı düzelttim, çarşafları kirliye atıp yenilerini serdim. makineye kahveyi koydum, üstüne düğmeye basarsan beş dakika sonra hazır olacak diye not yazıp bıraktım. eşyalarımı topladım, anahtarlarını masanın üstüne bıraktım. çekip kapıyı çıktım.
yemeği yer yemez kalkan misafir gibi, seviştikten sonra terk ederek biraz ayıp etmiş olabilirim. üzgünüm ama senden ümidimi kestim. üstelik hiç laf edemezsin çünkü çok direndim.
sevmeyi öğrenmeyi beklemekten, sevgini belli etmeni beklemekten, bu ilişkiye beklentiler yüklemekten, hep aynı yerde sayarak yürüyoruz zannetmekten ve senden vazgeçtim ve gittim! özür dilerim .
ey davulcu ; gece çaldığın yetmiyormuş gibi ev ev dolaşıp şuanda da çalıyorsun para toplamak için . bir ay çal da öyle topla bari paranı değil mi ? paramızı alıp kaçıp gitmeyeceğin ne malum , nereden bileceğiz ?
dönüm noktamın olduğu, gündüzün pırıl pırıl güneşinin parladığı , akşamında ortalığı bulut kaplayan bir insanın ruh haliyle aynı olan bursa havasının inceliğini bana gösteren gündür.
tam adı : adınızın baş harfine göre aşk durumunuzdur.
a
illa da iliskilerinizde romantizm diye tutturdugunuz
soylenemez! daha cok aksiyonla ilgilisiniz. hareket lazim size, hareket. ustelik
ugrastiginiz her seyde. flort edecek kadar sabirli degilsiniz. ama
dobraliginiza soyleyecek hicbir sey yok. esiniz cok cekici olmali.
ozellikle fiziksel yonden. cunku bir sehvet duskunu olarak siz buna cok
onem verirsiniz.
b
duygusallik ve romantizm sizin ozelliginiz. mum isiginda
yemek, ay isiginda yurumek sizin icin ideal. sevgiliniz size hediye almak
zorunda cunku bu tur numaralardan hoslaniyorsunuz. iradeniz cok kuvvetli.
ozellikle seks konusunda. ama sevginizi ifade etme kabiliyetini muazzam.
c - ç
sosyallik pacalarinizdan akiyor. siz flortsuz de duramazsiniz.
sevgiliniz yandi her an yaninizda olmak zorunda. tamam duygulu ve
duyarlisiniz ama seks de onemli degil mi? biraz bencilsiniz, ne ayip, sanki
esiniz, sevgiliniz size tapmak zorunda! seksi sevmenize ragmen cok uzun
sure hayatinizda seks olmadan yasayabilirsiniz.
d
kafaya takmaya gorun! onu mutlaka elde edersiniz. imkansiz olsa bile kolay
kolay vazgecmezsiniz. yardimseverligin bu kadari da fazla. populerliginizin
kaynagi da bu. sifatlariniz sunlar: seksi, sadik, kiskanc ve bencil.
e
seks sizin icin zevkten daha ote bir sey! is, stres, para, dis etkenler
seks hayatinizi olumsuz yonde kolayca etkileyebiliyor. ama her seye ragmen
asla seks duygunuzu tamamen kaybetmiyorsunuz. ihtiyaciniz surekli ilgi.
allah kolaylik versin.
f
ideal sevgili, ideal romantik. sevgilinizi ilahlastiriyorsunuz.
ustelik bundan zevk aliyorsunuz. disaridan gosteris duskunu olarak
gorulebilirsiniz ama icinizde sicak ve romantik bir insan var. umarim
pesinde kostugunuz
ideal sevgiliye ulasirsiniz.
g - ğ
sizin icin soylenecek iki sozcuk: muskulpesent ve ayrintici.
biraz ozentisiniz. statusu sizden yuksek insanlarla iliski kurmaya
bayiliyorsunuz. ayrica bir ozelliginiz daha var, erotizmin zirvesine nasil
ulasabileceginizi iyi biliyorsunuz.
h
surekli bir arayis icindesiniz. ustelik ne aradiginizi da biliyorsunuz:
sizi her yonden zenginlestirecek bir partner. onun icin her seyi
yapabilirsiniz. ama buna yatirim gozuyle yapmaniz iyi degil. itiraf edin
bazen yapiyorsunuz!
i - i̇
sevilmek icin yaratilmis birisiniz. sevgilinizin size tapmasi icin her
seyi yaparsiniz. ama unuttugunuz bir sey var, her seyi hep ondan
bekliyorsunuz. bu kadar cabuk kirilmanizin nedeni bu. sizin icin aslolan
guven duygusudur. seks ise sadece doyurulmasi gereken bir ihtiyac.
j
muthis bir fiziksel enerjiniz var. sevisirken hicbir guc sizi durduramaz.
partnerinizin yorulmasi haric! sizin icin karsi cinsle iliski bir meydan
okuma. romantik oldugunuz soylenebilir ama sizi asil ilgilendiren bastan
cikarmak. ideal aska inaniyorsunuz. isiniz kolay degil.
k
ketum ve utangacmis gibi gorunuyorsunuz ama son derece sehvetli ve duyarli
bir insansiniz. ama bunu kimseye caktirmiyorsunuz. ticari kabiliyetlerinize
masallah. bu isin butun ayrintilarina hakimsiniz. ciddi goruntunuz
insanlarda cekingenlik yaratiyor. aldatmaktan ve aldatilmaktan nefret
edersiniz.
l
ask sizin icin tutkuyla esdeger. sevilmekten cok sevmeye onem
veriyorsunuz. birine baglanmak sizin icin cok degerli. ask konusunda her
alanda basari garanti. bu yuzden biraz maymun istahlisiniz. yeni tatlar
deneme potansiyeline sahipsiniz. tuzlu mu, tatli mi, eksi mi? sevgilinizin
isi zor cunku entelektuel olmak zorunda.
m
cok duygusalsiniz. cok ama. bir iliskiye girdiginizde tum
benliginiz eriyip gidiyor. seks ozgurlugune inaniyor gibi gorunseniz de,
lafta, dogru degil. fantezileriniz ve seksuel enerjiniz tukenecekmis gibi
durmuyor. birlikte oldugunuz insani cocuk gibi koruyup, kolluyorsunuz. ama
onun bundan sikilabilecegini hic dusunmuyorsunuz.
n
sizi yakindan taniyanlarin asla inanmadigi iki sifatiniz var: masum ve
cekingen. bu sadece dis gorunusunuz. son derece aldatici. seks konusunda
cok yeteneklisiniz. sekste tekduzelige asla tahammulunuz yoktur. maalesef
mukemmeliyetcisiniz bu yuzden de sizin standartlariniza uygun birini
bulmaniz cok zor oluyor.
o - ö
oooo sekse cok duskunsunuz! ama biraz da cekingensiniz. enerjinizi baska
alanlara yonlendirmeniz bu yuzden. para ve guc sizin icin ciki yolu.
duskun olmaniza ragmen seksi ciddi bir is gibi goruyorsunuz, karsinizdakini
de seksuel bir obje gibi. bu yuzden itirazlar geliyor.
p
sizin icin hayatin anlami sosyal statu. biriyle birlikte olabilmeniz zor.
cunku eli yuzu duzgun olmayan biri sizin statunuzu dusurur. ustelik cok da
zeki olmali cunku siz tartismadan duramazsiniz. bu sizin icin bir ihtiyac!
r
birlikte olmak icin en iyisi kendinizi kopyalamaniz olurdu.cunku sizin
tipki kendiniz gibi birine ihtiyaciniz var: entelektuel ve zeki.
akil sizin icin fiziksel guzellikten daha onemli. ama bu seksin onemsiz
oldugu anl***** gelmiyor. esiniz yatakta etkili degilse,ogretmekten zevk
alirsiniz.
s - ş
gevezesiniz. en buyuk zevkiniz konusmak. esiniz dinlemekten
hoslanmiyorsa yandiniz. es degistirmek zorundasiniz. cunku konusmak sizin
icin bir ihtiyac. hayatinizdaki her sey derli toplu olmali. uyumsuzluk ve
karmasadan nefret ediyorsunuz. siz her seyi kontrol etmek istiyorsunuz. cok
flort ediyorsunuz. sizin icin flort seksten onemli. ama bir kere kalbinizi
kaptirmaya gorun, dunyanin en sadik insani oluverirsiniz. size uygun
sevgili bulamazsaniz, iyi bir kitapla da idare edebilirsiniz.
t
tam bir romantik. aska duskunsunuz. flort icin ideal bir tipsiniz. asik
oldugunuzda romantiksiniz ve bu yuzden de kirilgansiniz. ufak bir aksilik
ayaklarinizin yere basmasini saglar. aninda gercekci olursunuz.
u - ü
tam bir paradoks. asik oldugunda gercekci, asik olmadigi
zamanlarda aska asik bir tip. her zaman deger verecek birini arar. sevmek
icin yaratilmistir. sevgilisini her seyin uzerinde tutar.
v
sizden adam olmaz, her zaman ozgurluk ve heyecan pesindesiniz ustelik
gizemli insanlar ilginizi cekmek ne kelime, sizi buyuler. ya yasca buyuk
ya da kucuk insanlarin pesinde kosarsiniz. bu yuzden butun iliskileriniz
tehlikelidir.
y
bagimsizlik, sloganinizdir. biriyle olmaniz zor, haliyle. her
zaman kendinizi ispatlamak zorundasiniz. ozellikle sevgilinize karsi.
ya o da kendini ispatlamaya kalkarsa? ama allah icin son derece acik ve
cekici bir insansiniz. sekse onem veriyorsunuz. ama para daha onemli. ne
ayip!
z
askin aci cekmek oldugunu artik biliyorsunuz. samimi, hassas, duygusal ve
hayalperestsiniz. basi dertte olan insanlar icin, sizden daha iyi biri
bulunamaz. ustelik her zaman da sevgilinizin kurtaricisisiniz. ama
paylasmaktan cok hoslanmiyorsunuz. ozel hayatinizi, sirlarinizi kendinize
sakliyorsunuz. belli olmasa da seksi seviyorsunuz. evlenmek zorundasiniz.
Güneydoğuyu kaldırarak 10 yılda Avrupa seviyesine geleceğimizi düşünen yazar teorileridir . hadi at güneydoğuyu diğer bölgeleri ne yapacaksın çocuk tacirlerini , birbirini öldürenleri . kendinizi kandırmayın güneydoğu ile bitmiyor iş. önce zihniyet değiştirilmeli.
evet efendim Rus kızı diye diye Türk kızlarını nefret ettirdiniz onlardan , böylelikle siz de nefret edin diye zenci erkeklere eğilimler artmıştır , bu aralar herkesin dilinde olan durumdur.
kraliyet ailesine üniversite öğrencileri tarafından bad romance i değiştirip royal romance klibi bulunan şarkının adıdır . kraliyet ailesine hediyedir.
ırkı Kürt olup bu zamana kadar yüzyıllarca nasıl bu topraklarda yaşanmışsa Türk Kürt iç içe hala öyle kalınsın istenen kişilerdir. Türkiye Cumhuriyeti topraklarında Türkler kadar gurur duyan, ülkesi için her şeyi yapmaya hazır olan Kürt soylu ama kendini Türk hisseden, Türk vatandaşıdır.
Bu tip erkekler Türk kızlarını yerden yere vururlar ama onlarla birlikte olmaya , sevmeye ve onlarla sevişmeye can atarlar. Elleri mahkum mudur ? bilinmez bu tiplerin . her sokakta güzel kız görünce dipleri düşer ne oldu onlar da Türk kızı değil mi ?