iki sezonu bir haftada bitirince sıcağı sıcağı spoiler vermek şart olmuştur.
ehem.
--spoiler--
aslında kurgu tanıdık. zombiler her yerdedirler ve bir grup insan canlarını kurtarmak için her yolu denerler. tabii bu insanlar arası entrika, aşk, şehvet eksik olmaz. hayır anlamıyorum zaten, dünyanın a*ına koyulmuş, sen uçkurunun, dostunun karısını düdükleme, eczanede, samanlıkta fantezi peşindesin.
her neyse. birinci sezon fazlasıyla atraksiyonlu geçmiştir. rick reyizin atlanta' da g*tünü kurtarmasını pek beklemiyordum. kendi hayatına karşılık 4 kişinin hayatını kurtarıp, merle dixon' ı orada bırakmak gibi bir şerefsizlik yapılmasına vesile olmuşsa da pişmanlıkla atlanta' ya geri dönmüş silahlarını da almıştır.
lan rick denen dangalak herif gitti kampa, karısına ormanda muamele yapan pezevenk shane' e dostum demedi mi, illet oldum. boynuzlu. lori sen nasıl bir kaltaksın?!
bu arada merak konusudur benim için, siyahi adam ve oğlu, merle dixon neredeler?
ikinci sezonu beğenmeyenlere pek katılmıyorum. evet olay yoktu fazla, fakat carl vurulmasaydı grubumuz sophia' yı aramaya bir yandan da kaçmaya devam edecekti. işler rutine binecekti. ikinci sezonda karakter ön plana çıktı.
daryl' in insanı yanını gördük bu vesileyle. sophia uğruna karnından ok girmediği mi, tepelerden dağlardan yuvarlanmadığı mı, kafasına az daha kurşun yemediğimi kaldı.
glenn carl'ın vurulmasından yararlı çıkan tek kişi oldu sanırım. taş gibi hatunu götürdü, helal olsun.
shane pezevenkliğin dozunu artırıp, arabada andrea' yı da götürdü. ben daryl götürsün isterdim, kader kısmet işi işte. birinin shane' i vurması lazım, yoksa rick' in başına çok bela olacak. rick üstüne lori' yle shane' in yediği haltları öğrenip ikisini de vurmadı ya ona yanarım. ulen gavat, çocuğunun shane' den olacağı aklına da mı gelmedi?
sekizinci bölüm itibariyle sophia' ya olayı da açığa kavuşmuş, hepimizin içi rahatlamıştır. lori salağı hamile haliyle şehre inerken kazayı da yaptı üstüne, iyi oldu. zombiler yisin onu.
the walking dead' le tanıştığım, ne iyi ettiğim insan kişisi. bakışlarıyla ortalığı yakan yağız delikanlı.
(bkz: daryl dixon) rolünün adamı olmuştur.
--spoiler--
6 ocak 1966'da florida'da dünyaya gelmiş olan norman genç yaşta evini bırakıp çin, japonya ve ispanya gibi ülkeleri dolaştıktan sonra los angeles'a yerleşir. bir gün partide fazlasıyla alkollüyken yanındaki arkadaşına deli gibi bağırması üzerine yanına yaklaşan hanımefendi kendisine ' daha önce hiç aktör olmayı düşündünüz mü? ' diye sorduktan yaklaşık 1 hafta sonra bir oyunda yer almıştır.10 ekim 1999 tarihinde helena christensen'den mingus lucien reedus isimli bir çocuğu olmuştur. pis pis bakışlarıyla ünlüdür.
öz önce yarı kıt ingilizcemle omegle' da, ne diyon lan, horny ne diye sorup sözlükten öğrendim.
bir de görmek isteyip, istemediğimi sordu. yok lan yok.
(bkz: sübhanallah)
zorunlu tanım: azmış, kudurmuş.
edebiyat derslerinin merak edilesi tek konusudur.
neyse efenim;
arapça "ben hakk'ım." anlamına gelir. "hak'tan gayrı değilim." demektir. tanrı'nın varlığının yarattıklarını kapsaması, onlarda yüz bulması ilkesi üstüne kurulu bir düşünsel yaklaşımdır. başka bir biçimde, "ben hak'tan ibaretim" olarak özetlenebilir.
--spoiler--
hoşçakal deme zamanı değil
dedi çocuk, solup gider gibi
hayatını başkalarının ellerine verme
onlar çalmak için hazırlar
hatalarını saklama
çünkü onlar bulur seni, yakar seni
dedi sonra cocuk
eğer yaşamak istiyorsan
oh oh, kendi hayatın için koş
eğer yaşamak istiyorsan
oh oh, kendi hayatın için koş
--spoiler--
bella: öyleyse siz vampirler nefes almazsınız?
edward: doğru.
bella: ve sizin kalbiniz atmaz?
edward: doğru.
bella: ve kan damarlarınızda dolaşmaz?
edward: doğru.
bella: yani o zaman siz ereksiyon da olamazsınız.
edward: ?!^+%&/+E'!'+^&%
--spoiler--
sanırım artık benim için gitme vakti.
i̇yilikten çok zararım dokundu.
yaptıklarımı nasıl değiştireceğimi bilseydim,
biliyorsun, değiştiririm.
bazen bu yükler kaldırabileceğimden daha ağır oluyor,
başarısızlığı bilmemezliğe tercih ediyorum.
sonsuza kadar sürerse,
çabalamaktan öleceğim.
keşke o zaman da şimdi bildiklerimi bilseydim.
ama muhtemelen aynı şeyleri yapardım.
her şeyin beşikten mezara planlandığını hissediyorum.
bir çukur kazıyorum, hepsini alıyorum.
bir çukur kazıyorum ruhumu gömmek için.
kazıyorum..
--spoiler--
christian rock' la karşılaşmama neden olan grup. kill me heal me şarkılarını dinleyene kadar olayı anlamamıştım. iyidir, hoşturlar. john cooper pek sevimli bir insanoğlu, eklemeden edemiyorum. nedense kendilerini ertem şenere benzetiyorum.
ayrıca john cooper' ın eşi koorey cooper, gitardadır. jen ledger hem vokali, hem de bateridedir. ve seth morrison da gitardadır.
hero şarkılasında hatun kişisi (bkz: jen ledger)
i need a hero diye çığırırkan, erkek kişisinin (bkz: john cooper)
i am just a man, i am not superhuman demesi de güzel bir detaydır. *
Malum havalar soğuk... Ve onlarca evsiz insan var. Eğer siz de o insalardan birine rastlarsanız;
Ankara için; 4186662
istanbul için; 4551300
izmir için; 36171 numaralarını arayın. insanlık umuyorum ki ölmemiştir.
