karşısındaki yaşam formunda, default işlemi "düşünmek" olan bir organın varlığı varsayımında bulunduğu halde, bu organın varlığına delalet eden bir ipucu bulamamanın insanı sürüklediği şaşkınlık durumu ifadesi/sorusu.
the cure un more than rare adlı albümünde yer alan güzide bir şarkısıdır. öyle ki sözleri ayrı, ritmi ayrı yerlere götürür insanı.. sokakta kulaklarınızda bu şarkı ile yürürken, kendinizi akışına bıraktığınızda kalp atışlarınızın hızlanması ile yerden en az 20 cm yükselmeniz olasıdır.
sözleri için:
you know those things i said
all those things that made you cry
i didnt really mean that stuff
all i ever really mean
when i scream and shout the way i do
is i dont know
i really dont
im just the same as you
you know those things i said
all those things that made you
run away from me
i didnt mean a word
i didnd really mean i dont believe
al i ever really mean
when i rant and rave the way i do
is im scared
i'm just as scared as you
and sometimes its so hard
not to just throw it all away
sometimes its so hard
not to just throw it all away
like all those things i said
all those things that made you cry
i didnt really mean that stuff
i didnt really mean to say goodbye
efsane the cure grubunun the cure olmadan önceki adı.
neyse ki doğru bir tercih ile 1978 senesinde isim değişikliğine gidilmiş, grup tam manası ile kimliğini bulmuştur.
yurdum sıkılganı..
canı sıkıldığında atıyor kendini sözlüklere geçsin diye bir onu oku bir buna yorum yap ah öyle miydi bu muydu tartış dur.. sıkıntısına deva arayan, başka insanlarla uğraşmayı iş edinmiş insan yavrusu.. pis, kaka, dayaklık insan.