konu konuyu açıyor ve bir girdaba dönüşüyor.özellikle evde geçen bu süreçte geçmişi ve geleceği düşünmekten çok yorulduğumu hissediyorum.nasıl aşılacağı konusunda bir fikrim var ama nasıl olacak kısmı da düşündürücü.
ani sinir,cimrilik ve paragözlük,her konuda bilgi sahibi olduğunu düşünme,görgüsüzlük ve gösteriş merakı. ben de uyandırdıkları ve gözlemlerim bu yönde. kaynak:zeytinburnu arnavutları
kendinizden başka sırtınızı kimseye yaslamayın ne aile ne sevgili ne de eş. kendinize yetmeyi kendinizi geçindirecek kadar para kazanmayı yapılacaklar listesinde ilk sıraya yerleştirin.en önemli en değerli kendinizsiniz.ayrıca geçmez dediğin herşey geçecek sabret ama günlerini ziyan etme..
gözlerine bakınca kafasından o an ne geçtiğini anlayacak kadar belli etmesi
sigara kokusu
dengesiz ruh hali
yedekleme çabası
etrafında ki herkes ondan hoşlanıyo sanması.
ömrümün sonuna kadar çin den gelen herhangi bişeyi görmek istemediğime yemin edebilirim kaldı ki aşı..zerre güven vermiyor bana.alman aşısına olan güvenim hepsinden fazla.
cumadan beri gün içinde ateşim inip çıkıyor boğaz ağrısı ve vücutta halsizlik belirtilerim var.yalnız yaşıyorum ve özel bir araca sahip değilim.hastaneye test yaptırmak için gidemiyorum kimsenin vebalini almak istemediğimden diğer yandan da her yıl bu zamanlarda geçirdiğim griple aynı belirtileri taşıyorum ne yapsam o kadar kararsızım ki ya covidsem ve akciğerlerime inerse korkusu da var tecrübesi olanların fikirlerine açığım.
sosyal medya da öğrenci ve velilerin saçma sapan sorularına hatta aynı saçma sapan sorulara defalarca sabırla yanıt vermek, uzaktan bişeyler yapmaya çalışmak yerine günde 7 saat derse nöbete razıyken ve bu sürecin oluşmasıyla zerre ilgimiz yokkken neden biz şampiyon?
"soğuk" öyle sıradan bir soğuk değil.sanki jileti eline almış biri açıkta kalan tüm uzuvlarınızı kesiyor.öyle acıtan bir soğuk.doğma büyüme burda olanlar bunu sorun yapmıyor,dışardan gelene ise gerçekten zor şartlar.
fiziksel,psikolojik şiddetin her türlüsüne toplumda maruz bırakılan kadınlarımızın sayısı çok fazla malesef. insana sadece insan olduğu için değer verdiğimiz günleri görmek dileğiyle.
her ürünü için sağlıklı denilen torku nun ev yoğurduna en yakın besin değerlerine sahip olduğunu umduğum ürün.zira doktorlar hazır yoğurt yiyecekseniz hiç yemeyin diye bangır bangır bağırıyorlar iyi de temiz bir sütçüyü nereden bulalım diye düşünen ben severek yiyorum
30 yaşına yaklaşmanın verdiği nefrettir o.kaz ayakların mimik çizgilerin,alnında ki kırışıklıklar belirginleşmeye başlamıştır artık.aynada kendine ben de yaşlanıyorum yavaştan diye söylenmeye başlamışsındır.bu yaşa kadar neler için üzüldüğünü basit şeyleri ne çok kafana taktığını düşünür aksine kendini sevmeye,değer vermeye başlayıp etrafını önemsememeye doğru yol alırsın.benim için 24 yaş budur.