dolandırıcı falan olmayan güzelim site. senin ilk ay 1 euroya kayıt alırken imzaladığın sözleşmede 1 ay sonunda iptal edilmezse otomatik olarak yenilenir diye ibare bulunuyor. klasik türk mantığıyla hareket edip, hiçbir sözleşmeyi okumadığımız için hemen karşı tarafa bok atarız.
gerek canlı sınıfları, gerekse gramer bölümleri oldukça keyifli. konusarakogren.com'un yüksek fiyatları sebebiyle buraya devam etmeyi düşünmekteyim.
bazı amına koduğumun atmıkları, herkesi, kendi gibi beyaz külotla denize girdiğini zanneder, üstüne de gelir burada olmayan şey üzerinden bok atmaya çalışır izmir'e, izmir insasına ve kültürüne.
sen git kumda çomarlık yap, bak seçimler de yaklaşıyor koş yala efendinin taşaklarını, soğumaya başlamıştır.
bizim mahallede olanları her fırsatta beslediğim, besledikçe minnet duyduklarını hissettiğim mükemmel ötesi varlıklardır. gözlerindeki o hüzünlü bakışlar insanı derin düşüncelere sevk eder.
işten dönerken beni gördüklerinde sanki işten dönen babasını karşılayan küçük çocuk gibi dikiliverirler karşıma. gözleri hafif baygın, kuyrukları pervane misali sallanarak.
sonra dayanamam, eve girmeden gider bakkaldan o gün zengin isem salam, orta halli isem bir somun ekmek, fakir isem de kremalı bisküvi alıp beslerim sanki dünyadaki bütün açlığı ben bitirecekmişim gibi.
özledim şimdiden kerataları, bekleyin la az kaldı mesai bitimine.
bütün üniversite hayatını paylaşacağın kankanla veya sevdiceğinle tanışma günüdür bu ilk gün belkide. hayatının en özgür yıllarının başladığı gündür bugün. yıllar sonra hatırladıkça hüzne boğan gündür bu üniversitenin ilk günü.
din ve milliyetçilikle beyni yıkanmış, beynini düşünmek yerine itaat etmeye programlamış tiptir. halbuki bu tip beynini kullansa, savaşmak için kendisini değil de bu mesleği seçenlerle birlikte karşı tarafı nasıl halt ederim diye düşünse ülkesine, milletine, bayrağına daha çok faydası olacaktır.
yoksa 20 yaşına gelip hayatı boyunca eline silah almamış bu tip, daha ilk çatışmasında gözüne araba farı tutulmuş tavşan gibi kalacaktır.
yıllar sonra sözlüğe girmemi sağlayıp, konu hakkında derdimi paylaşacak yazılar yazdırmaya yarayan nane. kesinlikle vermeyin demiyorum çünkü karşıdakinin ihtiyacı var belli ki ve onun durumunda senin olmayacağının da garantisi yok.
ama borç verdikten sonra yaşayacağınız stres ile başa çıkmayı öğrenmeniz gerekmektedir. Hele ki borcunuz on binlerce lira ise saçlarınız için saç dökücü şampuan kullanmanıza gerek yoktur, her halükarda dökülecektir onlar.
velhasıl kelam borç verin. ödendiği takdirde güzel şey, ihtiyacı olanı rahatlatmak daha da güzel bir şey.