adam orada istediğin her şey var diyor, sen şarap ve seks var anlıyorsan o senin kafan. ben iyi bir pc olsa biraz da internet, dinlenirken de kitaplar ve bol muzik yeter derim.
bunlar otobüste uçakta metroda da yürür, arkadan binip yürüyüp önden inince kazandıkları zamanla daha sağlıklı yaşarlar. öğlen vakitlerini de güneşli alanlarda geçirmeyi severler. protein ağırlıklı beslenirler.
çok salakça bir söz gibi geliyordu, kimsenin yapmayacağ, sahip olmak istemeyeceği erdemleri methetmek gibi.
açık beyinde bir kadın "yüreğinin götürdüğü yere aklınla git" dedi ve birden çok mantıklı hale geldi söz bana.
alemlerin rabbine ulaşana kadar bir sürü alemden geçeceğiz.
kabir azabı, inanan inanmayana allahın uygulayacağı bir feedback değil, biz öldükten sonra gideceğim alemde göreceğim muamele. sadece ara sıra bizle interfere olan cinler yok. bir sürü alem bir sürü yaratık var.
bizim melek, şeytan vs diye bildiklerimizin bir çoğu bizimle allah arasında geçeceğimiz alemlerde yaşayan yaratıklar.
bu yollarda gereken tecrübeler için kurulmuş dinler.
allahın islama, müslümana ihtiyacı yok, o sonsuz affedici, ama ona erişene kadar çok çekeceğiz. bizi ödüllendirecek, cezalandıracak olanlar hep aradaki alemler,
üretimine katılmayan sadece kullanımına katılan koca koca profesörlerin anlamadığı şey, şu anki yapay zeka algoritmayla işlemiyor. algoritmayla sınırlandırılıyor, yönlendiriliyor fakat zekasının sebebi algoritma değil, bebeğin eğitilip yetişkin olması gibi, adı üstünde yapay sinir ağları! yani bildiğin beyin taklidi.
koca koca profesörler bile sanıyorlar ki işlemci gücü arttığı için çok kompleks algoritmalarla zeka elde edildi . değil anacım, bildiğim nöron taklidi bu. daha çok gerçek nöronları modelleyi evrimi de içine kattıkça insan beyninden farksız olacak.
kullandığınız şeyi bir öğrenin.
kontrol bunlara bırakılırsa dünya daha güzel bir yer olur gibi görünürken içten içe çürür ve bir anda pof diye mağara devrine dönülür. dünyaya erkek saflığı ve salaklığı gerekli.
