düzenli olarak rezil olan bir insanım. yalnız bugünkü ayrı bir rezillikti.
şimdi efendim finaller biter bitmez işe gireyim de üç kuruş para girsin cebime dedim. (kışın okul yazın iş mütüş bir hayat.) küçük bir lokantada işe başladım her şeyi bana yaptırdılar. sen gel daha ilk günden domatesin bağlarını birbirinden ayırırken parmağını et keser gibi kes, sonra oluk oluk kan aksın. kan gören ben öylece durur muyum? tabiki fenalaştım. müşteriye ne içersiniz diye sorarken sadece bedenim ordaydı. sesleri algılayamıyordum. ayakta bile duramıyordum. en son sarhoş gibi sendeleyerek lavabo yolunu tutmuşken patronun beni çağırdığını duydum. otur masaya dedi. çikolata su falan verdiler 5 dakika sonra kendime geldim. o an yerin içine girseydim de birden yok olsaydım ne iyi olurdu. çalışanlara da malzeme çıktı. 5 sene daha birbirlerine anlatıp gülerler heralde. ilk iş günüm böyle güzel geçti.
bakalım yarın nasıl rezil olacağım.
Gerek nevra'nın yanan arabadan sağ çıkması (sadece yüzünde yanık vardı te Allahım), gerek Ayşegül'ün nevra'yı arkasında görünce öylece ölmeyi beklemesi, poyraz'ın ambulansı çağırmak yerine Ayşegül'ü kucağına alıp otobanda yürümesi, meltem'in üçüzleri vb. ile saçma salak bir final yapmıştır. Dizinin ilk 1 saatinde böcek öldürür gibi sadistçe insan öldürmelerine değinmiyorum. ilk sezonun hatrına kaliteli bir final yapsaydınız bari. insana zorla entry girdiriyorlar ya.
Her şeyi geçtim bir Sinan'a üzülüyorum lan. Çocuğun annesi deliydi şimdi de babası delirdi ulan bu ne biçim hayat.
Aslında bazı şeyler çoktan haberciydi bu bozulmaya. Ve uzaklaştım.
En yakın arkadaş yeri gelir kardeştir, yeri gelir anne baba. Hani beraber aynı şeylere yıllarca gülebilirsiniz ya, aynı şeylere sinirlenir, üzülür, aynı insan tiplerinden nefret edersiniz, saatlerce birbirinizle dalga geçersiniz, yeri gelir birbirinize anne babadan daha çok destek olursunuz, telefon konuşmalarınız en az 1 saat sürer, hayatın ve insanların anlamsızlığı üzerine saatlerce tartışabilirsiniz, ve değişmeyeceğinizden son derece eminsinizdir. işte bunların hepsi bizim dostluğumuzda vardı.
Mesafelerin seni değiştireceğini hiç düşünmemiştim. Bana kasten yaptığın kötü bir davranışın olmadı ama bambaşka bir insansın artık. Beraber kınadığımız, hatta dalga geçtiğimiz insanlardan birisin. Sen değiş. Ben hala yerimde sayacağım. Eski senin yerini dolduramam ama onu sen bile dolduramazsın artık.
Ama keşke aynı kalsaydın.
Uzun zamandır sözlüğe yazmıyordum. Buralar bana eskisi gibi kaliteli gelmediğinden bu kararı almıştım. Biraz içimdekileri döküp yine gideceğim.
Yalnızlık anlatacak derdinin olmamasıdır. Anlatacak bir şey yoktur çünkü çevrende seni anlayacak insan yoktur. Derdin sorunun da içinde seninle beraber büyür. Çok acı değil mi seni umursayan kimsenin olmaması?
Eğlenen, mutlu olan akranlarımın yanından hızlı adımlarla evime doğru yol aldım bugün. Bir üniversite öğrencisinin hayali eve gidip kitap okumak tv izlemek olur mu? Oluyor. Bir insanın en yakın arkadaşı kendisi de oluyor.
Seneler böyle geçiyor. Ardıma baktığımda koskocaman bir boşluk. Boşa geçmiş zamanlar, yaşanmamış mutluluklar, tadı çıkarılmamış anlar, az sayıda anılar. Çok acı.
2 2,5 saattir izliyorum. Bayılacağım birazdan. Ruhsuzluk monotonluk hat sayfada. ilerleme yok. Gereksiz diyaloglar tekrarlar. Ayşegül desen başına ne gelse de hep düğünden çıkmış havasında süslü püslü. Poyraz desen Abdülhamit gibi yok 1. Poyraz yok 2. Şimdi de 3. Poyraz olmuş. Olmuyor işte kabul et senarist boka sardın. Sarmıyor artık.
Halay başının elini tutarken halayı bırakmasıyla içine düşülen durumdur. Ulan rezil olacağız herhalde dedirtir. Boşta kalan eli nereye koyacağım diye düşündürür.
Sermayem derdimdir, servetim ahım dizesine sahip aşık mahzuni şerif türküsü. Düşünüyorum da bir daha böyle içten her çağa uygun türküler yapılır mı acaba. Dinledikçe dinleyesi geliyor insanın.
Buraları okuyorlarsa yaptıkları mükemmel bir iş onu söyleyeyim. Bir çok öğrenci sayelerinde zamanında öğrenemedikleri şeyi öğrenmiştir. Vural hoca öğrenci düzeyine göre her şeyi tane tane anlatıyor. Üstelik bunu hiç bir ücret almadan yapıyorlar. Helal olsun. Bu arada raşit hoca favorim. Adam cool ya.
Türk olmaktan türk olanlar mutlu olabilir ancak. Bir kürt böyle demişse Asimilasyon politikaları işe yaramıştır.
Yav kardeşim türk olmayan biri ne diye ne mutlu türküm desin? Bunun adı kardeşlik mi hadi lan ordan. Bir türk ne mutlu kürdüm der mi? Kaldı ki kürt bile ne mutlu kürdüm dese anında terörist damgasını yapıştırırlar.
Çoktan amacından sapmış dizidir. Poyraz'ın bu seneki amacını daha çözemedim. Sezon boyunca cins cins şeylerle uğraştı. Ayrıca kesinlikle konu bütünlüğü yok. Her bölüm kafalarına ne eserse. Sefer'i öyle çok sevmezdim ama çok önemsiz bir karaktermiş gibi bir anda unutuldu. Tamam farklı dizi dedik de begüm sado ilişkisi öeeh ne alaka dedirtti. Ayrıca bu bahri baba nasıl mafya olmuş hiçbir şeyi beceremiyor. Ayşegül'le poyraz evlenmek için daha neyi bekliyor 2. Çocuğu mu onu da anlamadım.
Bırakın bu diziyi kardeşler. illa izleyeceğim diyorsanız 1.sezonu açıp izleyin.
Milletimize hayırlı uğurlu olsun. Eminim istanbul asayiş şube daha da gelişecek. Bir zamanların iki bölümde bir sevgili değiştiren başkomiseri engin, seni de unutmadık anıyoruz.
Rozalinda diye bir Brezilya dizisi vardı bir zamanlar. Onun dışında pikko çikolata ve murat kekilli'nin seni çılgın şarkısının klibi. Oynadığı deli rolüyle ve saçlarıyla bir zamanlar bünyemde korkulara sebep olmuştur.
En falan değil de dolmuşta bir sürü ikili koltuk boştayken gelip de yanına oturan net gıcıktır. Bunların bir de seni zayıf görünce nerdeyse üstüne oturan tipleri vardır.
Chp li olmamama rağmen kendisine olan sempatimi daha da arttırmıştır.
Bunlarla bu dilde konuşacaksın işte. Yanına getirdiği deyimler sözlüğüyle söylediği şeyi açıklamıştır. Ak troller de biliyordu Kılıçdaroğlu'nun ne demek isteğini ama amaç sabote etmekti. Bir de bir kadın kolları var akp'nin, evlere şenlik. Chp'nin önüne siyah çelenk bırakmışlar. Ulan hiç mi vicdanınız sızlamadı ensarı korurken o küçük çocuklar için?
Kürt diye bir ırk yoktur hepiniz türksünüz diyen kanı bozuk insan demeçleri olmazsa açılmayacak başlıktır. Biri de yazmış biz niye türk diye bir ırk vardır diye yazmıyoruz niye komplekse giriyorsunuz diye. Hey allahım. BiR düşünün bakalım biraz.
insanın hayatına tabiri caizse sıçan durumdur. Kendini ifade etmen gereken yerde edemezsin. insanlar senin kişiliğini bilemez. Haklısındır hakkını koruyamazsın. Yetenekli olduğun bir konuda kendini gösteremezsin. Daha neler neler.
45 çocuğa tecavüz edilen bir yeri bir kereye mahsus bir olayla karalayamazsınız diyen bir kadına bu lafından ötürü laf söylemeyenlerin şimdi ahlak bekçisi kesildiğini gösteren laftır.
Aynı zamanda çeşitli sosyal medya adreslerine de sevgili olma tarihlerinin yanında sonsuzluk işareti koyarlar. Facebook'ta soyadlarını değiştiren çeşitler de vardır.
Hiçbir çocuk arkadaşları özgürce yaşarken kafasına bir örtü takmak istemez. çocuğun saçından tahrik olurlar diye çocuğu daha o yaşta kapatamazsın. Bu düpedüz sapıklık örneğidir. O çocuk buna karar verebilecek yaşa gelince tabiki istiyorsa kapansın.
Sorsan yaratılanı severiz yaradandan ötürü. Sorsan dinleri islam. islam bu mu lan? Kendinden olmayan herkese bok atmak mı? Ermeniler de size bayılıyordu.
"Feeling so faithless lost under the surface" sözlerine sahip güzel şarkı.
Meali: Yerin altında inançsız bir şekilde kaybolmuş hissediyorum.
Bizdeki metal de model değmesin ellerimiz.
Bakın kimse kimsenin ahlak bekçisi değildir. Sokak ortasında öpüşen bir çift görsem kesinlikle uyarmam. Fakat rahatsız olurum. Kardeşim elalem sizin öpüşmenizi görmek zorunda mı. Gidin evde başka bir yerde istediğinizi yapın. Ama özel hayat diye bir şey olmalı.
Asosyaldir. Bir asosyal olarak söylüyorum ki yalnızlık çok güzeldir, evde günlerce vakit geçirebilirim fakat bir yerden sonra insan boğuluyor be abi. Beyni duruyor. Gördüğün bir insan yok, bir farklılık yok. Hayatın hep aynı. Tekdüze. insan düşünmekten yoruluyor.