bu gece yarısı itibarıyle sözlükte 3. yılımı doldurmuş olacağım. fikrin hür ifadesi ve insanların porselen maskelerini anlatabilmek adına belki gereğinden fazla, belki absürd kaçan bir dille yazdım. bazen güldünüz, bazen kızdınız, bazen de şöyle bir ortamda dahi düşmanlık besleyen kişilere dönüştünüz.
bilinçaltının insanın herhangi bir organı gibi olduğunu, mevcut davranışlarımızın çoğunun kaynağının burası olduğunu sözlüğe uygun olduğunu düşündüğüm bir lisanla anlatmaya çalıştım. kendime astronomiyi halkın dilinde halka anlatmaya çalışan carl sagan'ın, psikanaliz görüşleri ile insanoğlunun tüm anlamsızlığını ortadan kaldıran sigmund freud'un, "insanoğlunun yapabileceği her şeyi yazmak mübahtır" diyen marquis de sade'ın ve tüm hor görülmelerine, delice alay edilmesine rağmen starlığından taviz vermeyen özgüveniyle erol büyükburç ve çok sevdiğim izzet altınmeşe'nin yolunu seçtiğim için beni bağışlayın.
bir daha yazmayacağım ve bir halef bırakmıyorum. benim gibi yazanlar olacak, ben aslında o'yum diyenler çıkacak ve sizi skype'ta falan soyunmaya davet edecekler. inanıp soyunursanız iyi olur. gençler adımla nasiplenirler en azından. hepsi ayrı ayrı mutluluk.
tüm yaşam amacım dünyayı bulduğum halinden daha iyi bırakmak. bunu ne bir kadının şehvetli dokunuşuna, ne paranın büyüsüne, ne gücün sarhoşluğuna ne de bir avuç antepfıstığına değişmem. artık sizi en mutlu anınızla hatırlayıp bu gece yarısı bir yıldız gibi kayıyorum.
+ aslında yıldızlar kaymaz persona..
- öyle bir kayar ki..
Twitter sayesinde yaygınlaşan bok. Ulan hepiniz madem bu kadar duyarlı bu kadar bilinçli bu kadar kalitelisiniz. Kim ulan bu ülkeyi endüstri meslek lisesine çeviren it?
Toplumun her sorununu 1 saatte çözebilecek milyonlarca kişiyiz. Yeter ki internet paketimiz bitmesin. Amk sürüngenleri sizi.
Birileri çıkıp da bu listeyi derlememiş, yazık size. Sözlüğün geleceğinden kaygı duyuyorum.
Sazan.avi tarzı başlıklar kullanarak atılan oltaya gelmesi yüksek ihtimal olan kadın yazarlardır. Ekserisi sığ ve düşük zekalı olmakla birlikte, muhtemel ki toydur da. Ola ki bir olta başlık açıp bu tür sazanları yakaladınız, derhal kendisine Sözlüğü gezdirme bahanesi ile irtibat kurun.
Yalnız yavşayan çıksın ki sözlük kasmasın. Hadi bakalım.
Anket-ül kübradır. Zira böyle bir şey yoktu biz yazdık. Evet Türkiye nüfusunun yaklaşık %90'ı müslüman olarak doğdu. Bazı kimseler din konusunu hiç düşünmeden atalarının dinine inanmaya devam etseler de kimileri düşünmeye başladı ve karmaşalarla karşılaştı. Bu soruyu kendinize sorun. Eğer şu anda hiçbir fikriniz olmadan bir din seçmek zorunda olsaydınız hangi dini seçerdiniz. Vereceğiniz cevap sizi kimi inançlara göre dinden çıkarabilir. Fakat özünde bu felsefi süreç tam da insana yakışır şekilde gerçekleşmiş demektir. Eğer allah hak ve gerçek bir tanrı ise sorgulanmaktan bir zarar görmez. Alın size düşünmez misiniz diyen kuran'ın bir öğüdü. Düşünün. Hangi yol dogrudur?
çok net şekilde her yerinden uyuzluk akıyor. tip desen yok, ses desen yok, sempati desen yok. buna güzel diyen kişinin mühendislik fakültesi öğrencisi olması gerek. la oğlum çıkın bi dışarı bakın allah aşkına. nerede yaşıyorsunuz siz?
satrançtaki topyekün bakış açısı nere, kadın zekası nere. başarılı olamazlar değil satrancı iplemezler bile. hasbelkader satranç tahtasının başına otursalar beyaz ata bakıp hayal kurmaktan oynayamazlar zaten.
bu sözlükte gırla giden şey. belki de buradan yürür, bir ilişki başlatırım; nihayetinde de hunharca falan sevişirim diye; sözlük yazarı kızlara sırf kız olduğu için yalakalık yapmak, kıçlarını kollamak, artı oylamak vedahi "ahahs çok güzel :D" diye sözmisal mesaj atmaktır. bu en hafif ifadeyle yavşaklıktır. aklı başında her insan gibi sözlüğü hür fikrinin ifadesi, sanatsal çalışmalarının not defteri, ya da birkaç güzel dostla hasbihal aracı olarak görmek yerine, sürekli ifşaat peşindeki "attention whore" sıfatına düşmüş kızlara yalaklanır durur. işte ben bu yüzden erkek cinsini köpeğe benzetiyorum.
evet ortalama bir kızın üniversite hayatı boyunca kaç kere seviştiğini saptamaya yönelik bilimsel amaçlı bir meraktır. bu sayı bize kadın-erkek eşitliği safsatasının ne denli saçma olduğunu kanıtlayacak.
şöyle ki ortalama bir kız üniversite hayatı boyunca aşağı yukarı 20 kere sevişirken; ortalama bir erkek aynı süre içerisinde hiç milli maça çıkamayabilir. bu durumda cinsel cazibenin ezici üstünlüğünün nasıl bir sömürüye dönüştüğünü, türkiye gibi bir ortadoğu ülkesinde neden cinsel açlık çekildiğini anlayabiliriz. yetişme koşulları ne olursa olsun bu dönemde ortaya çıkan cinsel tecrübe farkı kızlar daha çakal, anasının gözü, daha uyanık yaparken; erkeklerin genelini de laf-ı güzaftan ibaret yetersizler yapmakta. bildiğiniz gibi en sonunda da bu ikili eşleşip kadın sinsiliğinin sponsorluğunda evli çiftler olurlar.
derhal konuyla alakalı hızlı bir özet geçelim, gün içerisinde beyni ele geçiren hormonların tesiri ile cinsel birliktelik amaçlı her türlü şaklabanlık yapılmış ve en nihayetinde yatağa atılmış kızdan sabah olunca kurtulma bahaneleridir. kurtulmazsanız hormonların esaretinde başlayan bir ilişkiniz olacak beyler. üzüleceksiniz. iş bu nedenledir ki burada sizleri için feyizli ilimler dereceğiz. persona sosyal bilimler akademisi sunar.
ilk akla gelen bahane "sarhoştuk, hata yaptık" olabilir. fakat bu numara eskimeye yüz tutmuş bulunuyor. sizlerden daha yaratıcı bahaneler beklenmekte artık. mesela sizi derhal yugoslavya'ya uçuracak bir uçağa geç kaldığınızı söyleyebilirsiniz. kız yugoslavya'nın var olmayan bir ülke olduğunu anlayıncaya dek siz topuklamış olursunuz.
ya da kendinizi kötü hissettiğinizi, uzun süredir içinizdeki boşluğu dolduramadığınızı ve tibet'e yerleşmek istediğinizi söyleyin. bu numaraları yutması yüzde bin beşyüz oran beyler garantisi benim.