az önce bitirdiğim mükemmel ötesi dizi. ilk kez bi dizi için ağladım , o nasıl bir finaldir öyle ya. izlemeyi düşünen varsa hiç düşünmesin , direk izlesin.
sulugöz. geçenlerde ufak kuzenime yedirdim , tatlı bir şey sandı garibim. sonra bastı bana küfrü gözlerinden yaş akarken. zamane çocukları , terbiyesizler hep işte.
çok güzel bir dizi ancak son bölümünde acayip sıkıldım. ilk bölümlerdeki tadı vermemesinin yanında oyunculuklar nedense çok kötü gelmeye başladı gözüme. hele ki babası almanyaya giden kız gerek yapmacık boyun eğmeleri gerek kibar konuşma çabalarıyla inanılmaz kötü rol yapıyor çok rahatsız ediyor beni. şu an dizide sevdiğim tek kısım cahit ve zehra aşkı diyebilirim , ikisi yanyana geldiğinde sırıtmama engel olamıyorum. *
tom cruise'un (çok önceden izlediğim için filmdeki ismini hatırlayamıyorum) arkadaşı ve sevgilisi ile birlikteyken bi sabah vakti , ikisininde bahaneler üreterek yanından kaçarcasına gitmeleri ve tom'un da sanki onların yaptığı gibi kendinden kaçma umuduyla koşma sahnesidir. bana böyle hissettirmişti ve her hatırladığımda çok üzer beni.
kendimiz çok zekiysek anlarız , onu nası anlıcaz? o anlaşılmaz işte. her insan kendine göre zekidir kimse ben gerizekalıyım demez. yani hiç anlayamayız. kimseye bok atmayalım pls.
"neden köşeme çekilip ölümü beklemesini bilmiyorum da insanların yaşantılarına burnumu sokuyorum? Sonra da davranışlarına katlanamıyorum?"
harika bir kitaptır. baştan sona roman gibi okumayı değilde, beni anlayacak bişeylere ihtiyaç duydukça herhangi bir sayfasını açıp herhangi bir cümlesini okumayı sevdiğimdir.