gercek su ki "ask" kelimesini arkasina siginip, dinleri gectim, doganin ve bilimin bile kabul etmedigi bir iliskiyi normal gostermeye calisan escinsellerin toplumlara sosyal ve biyolojik acidan verdigi zarar goz ardi edilemez. doga uygun ortamda uremeyi tetikler, eger ki bir seyler dogal degilse sadece uremeyi engellemekle kalmaz ayriyeten " yok etmeye" baslar. AIDS hastaligini bu noktada iyi arastirin demek istiyorum. ilk ortaya ciktiginda "gay kanseri" olarak anilmaya baslanmis olan bu hastalik bugun sadece gayleri degil herkesi etkiliyor. AIDS in doganin bir care olarak " dogal olmayan seyi" yok etme girisimi oldugu kuvvetle muhtemeldir. insanliga hastalik getiren bu iliski turunun ask gibi masum kavramlarla yukseltilmeye calisilmasi bir suistimaldir, zira bunun demokratiklikle bir ilgisi yoktur. eger bu noktada demokrasiden bahsedilecekse, escinsel ciftlerin buyuttugu cocuklarin haklarinin daha cok igfal edildigi hatirlatilmalidir. bir cocuk anne ve baba faktoruyle buyumedikce saglikli gelisimini tamamlayamaz. bunun mumkunati yoktur.
ote yandan escinsel insanlarin topluma uyumunun gerceklesmesi acisindan avustralya da gorulen "de facto" gibi uygulamalarla, evlilik gibi din temelli bir kurumun anlamini yitirmesine gerek kalmadan escinsellere gerekli yasal haklarin taninmasi saglanabilir. inancli insanlarin deger verdigi evliligin, dine tirnak kadar onem vermeyen insanlarca pic edilmesi bu sekilde onlenebilir ve dine yakin insanlarin duygulari da incitilmemis olur. mesele sadece escinsellerin duygulari degildir cunku, baskalarinin degerlerine yapilan tecavuz goz ardi edilmemelidir. bu nedenle dogal olmayani kabul etmeyen ve lanetleyen insanlarin, merhametsizlikle ve sig olmakla suclanmasina bir son verilmelidir zira degerleri hice sayilanlar sadece escinseller degildir.
escinselligin normal oldugunu beyinlere kabul ettirilse bile doganin kendisi bunun yolunu asla acmayacak ve cogalmalarina izin vermeyecektir.
demokrasiyi ve ozgurlukculugu savunan insanlar cok yonlu dusunmeye calismali ve empatilerini tek tarafli tutmamalidir. bu sayede daha makul cozumler uretilebilir.
kurdistan adi altinda birlesen hdp lilerin, iranlisindan isvicrelisine kadar bir cok farkli medeniyetten olustugunu gormezden gelerek irkcilik yoluna gidilmesidir. yapilan irkcilik, turkiye cumhuriyetine sadik bazi kardeslerimizi dislamak ve farkinda olmadan pkk nin "kiskirtma politikasina" hizmet etmektir. her ne kadar hakli ofkemizin disa vurumu olsa da baltayi kendimize saplamaktan oteye gidememektedir.
sozlukteki bazi deger yargilari yuksek yada azalmakta olan yazarlarin, entelektüel birikimlerini yansitmak yerine sidik yaristirma cabasina donusen, irkciliga girebilecek bir siniflandirmaya giderek yeni nesil yazarlari dislamasidir. gereksizdir ve baslik kalabaligina neden olarak diger yazarlari isyana suruklemektedir.
Teroristlere bile bdp adı altında demokrasi saglanan bir ulkede; Gözaltı süresi biten polislerin salınmaması, üstüne serbestlik hakkindan faydalanmak isteyenlere şiddet uygulanmasi ,duruşmalara akp engeliyle, tutuklularin avukatlarinin alinmaması gibi kendi vatandaşlarını "esir" gibi tutan hukumetin düşunduren skandalı. Diktatorluk belirtisi. akp ye yakıştırilamayan durum...
Tum bunlara ragmen, ortalarda gozukmeyen cumhurbaskanimiz da ayri bir hayalkirikligidir.
Ben lise sondayken turkiye yine gergin bir ortama girmisti, yine bir savas muhabbeti baslamisti falan; sonra1,90 boylarinda irice bir oğlan dersin ortasinda "savaş olsun ya..." diye konusmaya baslamisti kendice.
Ertesi günlerde askere gitmemek için kaçma yolları aradığì bir muhabbetine tanik oldugumda ise; vay beee ne adam ama demekten alamadim kendimi.
Öyle işte.
Geçen eğitim öğretim yılında tanıştığım sınıf arkadaşım. 18 yasindayken babasi tarafindan evden kovuluyor. Zorluklarla (21 yasindayken) lys sinavinida gecip bizim universitede %50 burslu hukuk kazaniyor.
Cemaat evinde kaliyor, okulun parasi ödeniyor, cebine harçlik veriliyor, bilgisayari, telefonu eksik degil, herseyi tam...
Ayni zamanlarda ,akp cemaati " paralel yapi" ilan ediyor; üstune basbakan "bu paralelcilerin evlerinde kalmayin, gerekirse hotellere yerlestiririz sizleri" diyerek buralarda kalan ogrencileri davet ediyor.
Ben cemaatci biri degilim, cemaat ile ilk yakin temasim bu okula giderek oldu ( cemaatci cok ogrenci var)
Beni şaşırtan olay şu oldu:
Bu arkadasla samimiydik, dedim " ayrilmiyor musun abi evinden", bana ayrilmayacagini soyledi.
Cemaat hakkinda hükumetin tum iddealrina hak veren bir insan olarak ayrilamiyordu oradan. Cunku zor zamaninda ona yardim eli uzatan hukumet degil cemaat olmustu.
Yaptiginin iki yuzluluk oldugunu bildigi halde gidemiyordu çunku hukumet ona sahip cikmazdi, biliyordu.
Dışaridan bakan biri olarak soyleyebilirim, basbakanin gercekten yalan soyledigine dair somut deliller var. Bazilari kendi konusmalari, farkli yillarda ayni soruya verilmis farkli cevaplar gibi.
Cemaat hakkindakiler ise oldukça suphe uyandiran iddealar. Cemaatin etkinliklerinden eksik olmayan basbakanin son bir yildaki tavirlari ise insani afallatiyor.
Kimileri bu çocuk üzerinden yorum yapmaya kalkabilir; mesele arkadasimin ne yaptigi degil. Cemaatin parasini neye harcadigi, hayir islerine ve egitime gercekten onem veriyor olmasi.
Kac kere daha soylemeliyim, sandikta bile toplam varligi %1 etmeyen bir "siviller" toplulugunu terorist ilan ediyor ve esasinda butun yolsuzluklarin arkasinda olmasi muhtemel kisiyi sivamaya calisiyorsunuz. Cemaat hukumetci oldugunu, yarin bir gun mezun olunca geri donmeyecegini bildigi bu cocugu sahipleniyor.
Bunu biraz dusunmek lazim derim ben.
Meme uçlarından orta şiddette elektrik akımi verir, kan akışını hızlandırtarak deli gibi kaşındırtırdım. yada ,
"law abiding citizen" tarzinda bir iskence yapilabilir. Ama ölür o zaman, ben hayatı boyunca bu iskenceyi unutamasin istiyorum...
Asiliğine kapılmış ve herseyi inkara yeltenmiş ateistler bir yerden sonra otomatiğe bağlarlar...
Sürekli sorgular, arada bir din kitaplarini kariştırir, siteleri gezer, kim ne demis ona bakarlar sonrada toplama bilgilerle kendi felsefelerini olustururlar.
Bunlarin çoğu musluman ulkelerin kulturleriyle, muslumanliği karistirirlar; musluman olmaya çalisan insaarin davranislarina bakarak bu dini yorumlar ve bir guzel "varoş", "çoban dini" diye yapıştirirlar etiketlerini.
Bazilari hizini alamaz daha estetik duruyor diye hiristiyan falan olamaya kalkar, en çok onlar guldurur insani.
Cahilliklerinin asıl başladığı yere gelirsek çok bağlandıkları bilimi bile inkar edecek noktadir orasi. Darwin'ink gibi tamamlanmamis ve kesinligi ispatlanmamis teoriler peşinde kostururken, asil bilimin ugraşi olan "dunya" nin ne kadar karmaşık ve tesadüflere dayandırilamayacak akadar incelikli bir duzene sahip oldugunu goremezler. Dini bosverin, kitaplari ve duyduklarinizi da...
Bana tanrinin varligini reddettiginiz anda varolusumuzu nasil aciayacaginizi soyleyin. Maddenin baslangici tanri degilse neydi, yada bana tum evrenin olusmasini saglayan o "maddeden" once, o hiclikte ne vardi onu soyleyin. Öldüğünuz zaman yokolacaginiza inaniyorsunuz, bana yok olmayi bir saniyeden fazla hayal edebiliyor musunuz onu soyleyin. Tum bunlar nerden çıkmış, tüm bu sistem nedir buna cevap verin. Bir dakikaligina hayatinizi dondurun, çağı dondurun ve dünyaya dışarıdan bakmaya çalışın... Uzay gibi bir kaosun içinde nasıl pamuk ipligine bağli yasiyoruz, ihtiyacimiz olan hersey nasil bu kadar kusursuzca ellerimizde onu soyleyin.
Birazcik bilimsel araştirma yapin, fizik ve biyoloji ogrenin. inançsız olmanin ne kadar mantiksiz olduğunu anladığıniz an yüzünün alacağı şekli çok merak ediyorum. Basitlikten kurtulmali insan, cahillik basit olmaktir çunku, hemn herseyi reddetmektir, kucumsemektir ve cabalamamaktir. Rahata kacmaktir cahillik, umursamamaktir.