zeki, çevik ve ahlaklı sporcunun karşılığı olan güzel kalpli insandır. cumhuriyet bayramı dolayısıyla yaptığı efsane konuşma bugünlerde bizleri umutlandırdı.
konuşmasında duraksamayan, kekelemeyen, saçmalamayan, akıcı ve mantıklı konuşan, tonlama ve vurguları çok iyi kullanan bir insan, varmış böyle futbolcu. keşke daha genç daha geleceği parlak olsaydı, enes ünal'da olduğu gibi daha da umutlansaydık kendisiyle. sözde adam! değil özde insandır, sevilecek insandır.
vatandaşların malına gözünü dikip, zorda olmalarından faydalanıp ucuza alan, diğer vatandaşa piyasasının üzerinde satan, kısacası vatandaşın sırtından yattığı yerden para kazanan, hiçbir vasıf, eğitim gerektirmeyen, bugüne kadar ahlaklısına rastlamadığım, kansızların yaptığı meslek. bir diğeri ise (bkz: emlakçılık)
4-5-6 ağustosta saroz körfezi erikli sahilinde ilk defa yapılacak, kaçırılmaması gereken festival. özellikle istanbula yakın olması ilgiyi çoğaltacaktır. bilet fiyatları da şu an oldukça uygun durumda. bilet fiyatları festival günü yaklaştıkça zeytinli rock festivalinde olduğu gibi artacaktır. şu an itibariyle 3 günlük kombine+kamp 100 lira, sadece 3 günlük kombine 80 liradır.
1. Gün (4 Ağustos)
Manga
Bülent Ortaçgil
Zakkum
Niyazi Koyuncu
Deniz Tekin
2. Gün (5 Ağustos)
Duman
Leman Sam
Selçuk Balcı
Adamlar
Manuş Baba
3. Gün (6 Ağustos)
Şebnem Ferah
Moğollar & Hayko Cepkin
Yeni Türkü
Jehan Barbur
Son Feci Bisiklet
Yüz Yüzeyken Konuşuruz
Apolas Lermi
hiç tartışmasız 2010-11 temiz bir 1.3 multijet punto. al tepe tepe kullan... bir depoyla 1000 km gezersin. ne arıza verir ne bakımları pahalıdır. motor desen rahat 500.000 km görür. canın sıkıldı koy nete sat 2 günde. bu şartlarda rakibi yoktur.
dünya tatlısı bir minyak, adeta bir şekerleme. çok yakın bir zamanda aile fertlerimizden biri olacak inşallah. ücretli veya
ücretsiz sahiplendirmek isteyen olursa bir mesaj kadar yakınım.
1- benim insülin direncim var, benim polikistik over'im var. tanıdığım tüm şişman kadınların bahanesi bunlar. oysa şişman olduğunuz için bu hastalıklar var.
2- az yiyorum kilo alıyorum, mutfağın önünden geçsem 5 kilo alırım, su içsem kilo alıyorum... hepsi hikaye!.. gözümün önünde çorbasını, yemeğini, pilavını, ekmeğini, tatlısını, kolasını gömüyor sonra ben neden şişmanım. az önce dünyayı yedin güzelim o yüzden olabilir mi? ne yedim ki diyorsun üzerine hala az yediğini iddia ediyorsun. bana değil kendine yalan söylüyorsun.
3- her pazartesi rejime başlıyorsun. rejime başlayacağım diye 2 kat yiyorsun. pazartesi vazgeçiyorsun. her pazartesiye yeni kilolarınla giriyorsun farkında mısın?
4- en sonunda beni beğenen böyle beğensin diyorsun. 30 yaşına geldim daha 5 yılım var diyorsun. ortalama üstü ve nefes alabilen aklı başında hiçbir erkek ömür boyu 85 kilo kadınla yatağa girmek istemez. şişman kadınların evliliklerde cinsel mutluluğa ulaşmaları maalesef çok zor. genelde evlilikleri aldatma ve boşanmayla sonuçlanır.
5- ve son olarak kendinize ne olur yalan söylemeyi bırakın. en yakınınızdaki spor salonuna gidin, ekmeği, pirinci, şekeri bırakın. sonra görün bakalım nasıl fıstık gibi olunuyormuş ve dahası çevrenizdekilere de sahip olduğunuz güzelliği gösterin, mutlu olun.
kablosuz modem gibidir. şifresini herkese verir. kotası çabuk dolduğu için herkese yavaş hizmet verir. bence şifresini sadece sizin bildiğiniz bir modem edinin ve kimseyle paylaşmayın.
ilginç olayların yaşandığı maç. kimse fark etmemiş sanırım.
şöyle ki;
semih kaya'nın vurduğu şut direkten döner, topu kovalayan chedjou ortayı yapar hakan balta golü atar. tüm defans ceza sahasındadır... kasımpaşanın attığı 2. golde de burak yılmaz ceza sahası içinde adamını savunamaz ve golü yer galatasaray.
2015 model 1.4 style paketine 4 aydır sahip olduğum araçtır. bilgi amaçlıdır birilerine faydamız dokunur belki.
style pakette esp, hız sabitleyici, yokuş kalkış desteği, lastik basınç sensörü, dönüşe duyarlı ön sis ve standart arka sis, yol bilgisayarı, deri direksiyon ve vites topuzu, digital klima, 4 airbag, 15 çelik jant, 4+2 hoparlör, katlanabilir arka koltuklar gibi özellikler bulunmakta.
yol tutuşu gerçekten iyi esp sayesinde ani frenlerde şeritte gram sapma yapmıyor. sürüş keyfide fena sayılmaz 5000 km'den sonra motorun tam açılması ile hızlanması gayet yeterli seviyede. yokuşlarda bayılmaz, vites düşürmezsiniz.
yakıt tüketimi olarak şehir dışı ortalama 6 litre şehir içi 7.5 litre gösteriyor. biraz da agresif kullandığımı belirtmeliyim. kişisel görüşüm bu değerler bu araçtan çekinmeyi gerektirmez. motorun tam lpg uyumlu olması da unutulmamalı isteyen lpg taktırabilir, ben gerek duymadım.
iç hacim olarak ise ön sağ koltukta konsol biraz çıkıntılı bırakılmış araç full iken oturan uzun boylu ise rahatsız edebilir. arka diz mesafesi iyi durumda. aynı zamanda bagaj hacmi olarak sınıfının en iyi hacimlilerinden. hem araç içi hem bagaj bu sınıfta bir arabada nasıl böyle geniş tutulmuş ben anlayamadım.
ses sistemi gerçekten çok iyi.
ncap testinden de 5 yıldız aldığını unutmamalıyız.
uzun sözün kısası aracımdan çok memnunum.
not: aklıma gelenleri yazmaya çalıştım. herkes aynı fikirde olmayabilir. daha fazlasını merak edenlere mesaj yolu ile cevap verebilirim.
günü birlik başarılara aldanmayacaksak, süreklilik ve sistemden yana isek futbol kanserlerinden kurtulması gereken oluşum. çok büyük bir yapılanma gerek... çok uzaklarda değil bu kanserler göz önünde; aziz yıldırım, yıldırım demirören, fatih terim, galatasarayın liselileri, emre belözoğlu, volkan demirel, hamit altıntop, selçuk inan, sabri sarıoğlu, selçuk şahin, rıdvan dilmen, hıncal uluç, güntekin onay, erman toroğlu, beyaz tv spor programcıları, tüm kaşarlanmış teknik direktörler, tüm kaşarlanmış futbol yorumcuları vbg. gerekirse malzemecisine kadar tüm zihniyetimizi değiştirmemiz gerek. sayamadığım bir çok adam var, ama mantık basit. yıllardır şişirilmiş bir dönem parlamış, kendini yıldız sanan hiçbir şey vermeyen adamlar uzaklaştırılmalı. istikbal altyapıda. emekli yabancı yıldızlar alınmasın, hagi ve sneijder gibi adamlara yatırım yapılsın, yapılacaksa! stoch geri gelsin isterse reina'da ikamet etsin.
idealist ve profesyonel insanlarla çalışmamız gerek. örnek milli takım şöyle olmalı;
t.d: önder özen
kaleci: volkan, tolga, onur dışındaki tüm seçenekler.
sağ bek: gökhan gönül, sabri ve hamit dışındaki tüm seçenekler.
sol bek: caner erkin. yolun yolcusu olmadan kurtarılabilir.
stoperler: şüphesiz semih kaya, serdar aziz ve ömer topraktan oluşmalı, ersan da eklenebilir.
ön libero: mehmet topal gibi profesyonel.
orta saha: arda turan selçuk inan gibi kendini takımın yıldızı zanneden beleş adamların sadece takım oyuncusu olduğu hatırlatılmalı. hiçbir şey yapmayan yıldız, yersennnn. hakan çalhanoğlu, nuri şahin, gökhan töre, ozan tufan gibi adamların üzerine takım kurulmalı.
forvet: umut, burak ve mevlüt dışında kalan tüm seçenekler. örneğin cenk tosun ve muhammed demir'e yatırım yapılabilir.
bu futbolcularla dünya şampiyonu oluruz demiyorum ama bir yapılanma olacaksa bu adamlar ile olur. ne olacak? zaten yeniliyoruz bu adamlarla yeniliriz olur biter ama bir zihniyetin ürünü olarak yeniliriz.
tek başına dolaşan askere 20 kişi saldırmışmış. hadi ordan, kıvrımına soktuğum. zaten bizim bir tabur askerimizin kafasına çuvalı bush tek başına geçirmişti. sizi amerikan seviciler sizi.
bizim 2 askerimizin başına sıkılıyor kendi ülkemizde, çuval da nesi!..
her zaman olduğu gibi yine ortalama bir grupta mücadele edeceğimizi düşünüyorum. ne fazla zor ne fazla kolay.
grup tahminim;
Chelsea
Schalke 04
Galatasaray
BATE Borisov
ama gönlümden geçen en zor rakiplerle kıyasıya mücadele etmek olur. ölüm grubu rüyalarımı süsler. *
barcelona (bayern)
dortmund (psg)
galatasaray
roma (monaco)
türk filmleri arasında bir başyapıt değeri taşıyan enfes bir film. 1987 yılında çekilmiş yeni izlediğim ve tekrar şener şen'e hayralık duymamı sağlayan filmdir.
çok geç izleme şerefine nail olduğum film. tadı damağımda kalan izlediğim en iyi türk filmi. şener şen ve uğur yücel muazzam oyunculukları ile adeta baş döndürüyor. sevda hanım* kendine aşık ediyor.
kısaca muhsin bey arabesk müziğe karşı savaş verir ali nazik'i arabesk müziğe kaptırmamak ister.
hapisten çıkan muhsin bey evinde solmuş çiçeklerini bulduğunda;
çiçekler ölmüş. hepsi. eskiden bir yer ayarlardın, güneşi iyiyse yerini de sevdiyse ne biçim açardı. şimdi güneş aynı, ışık aynı, yer aynı. suni gübre istiyorlar, 1-2 gram potas koyunca bir coşuyor namussuzlar ama sonra. ölüyorlar
ali nazik'i pavyonda arabesk söylerken gördüğünde ki sahne efsanedir. kulise girdiğinde şöyle bir konuşma geçiyor aralarında.
muhsin bey: arabeske başlamışsın...
ali nazik: ee istiyiler. türkü, arabesk.
muhsin bey: ibrahim gibi!
..
..
..
muhsin bey: bu çocuğa yazık değil mi sevda hanım?
ali nazik: agam kusura bakma kendimi kurtarmam lazım.
(muhsin bey sağına soluna bakar, ortamı süzer ve hafif bir tebessümle)
muhsin bey: kurtardın mı bari?
(arkasını döner ve gider.)
dışarıda arabasının başında ağlarken sevda hanımın sesini duyar hemen göz yaşlarını siler.
sevda hanım: bizde gelebilir miyiz?
muhsin bey: önce o kafandaki şeyi çıkar.
muhteşem hikayesi ile beni benden alan inci yazarı. akibetini merak ediyorum, kitap çıkardı mı acaba? hemşerim olmasının yanı sıra aynı zamanda meslektaşım. ustelik aynı topraklarda askerligimizi yapmışız. hayatlarımız pek paralel gitmiş anlaşılan. eger okur ise bir şekilde bana ulaşması dileğiyle. çatı cafede çay sigara yapariz.