pembemontlukupa
840 (burmalı kadayıf)
sekizinci nesil yazar 20 takipçi 449.89 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    s7v7n

    493.
  1. gecenin şarkısı

    26196.
  2. 20 nisan 2017 beşiktaş olympique lyonnais maçı

    59.
  3. Ve gol
    Sevinen kartallar online cınım.
    1 ...
  4. 20 nisan 2017 beşiktaş olympique lyonnais maçı

    34.
  5. garip bi şekilde
    sen benim her gece efkarım şarkısı ile eşlik ediyorum,

    fabri yerine ben çıksam diye düşündüm bugün, heycanlı bi yapım var ama geçen maçta yaptığını yapmazdım diye düşünüyorum.

    taraftar çok güzel be.
    o ne ses ya rab!
    daha çok bağırın la!
    2 ...
  6. kahveye girip ne kadar hegelci varsa aq demek

    10.
  7. Felsefe okuyan insan isyanıdır
    Kendini durduramayan birey, soluğu kahvede alır
    Ve
    Soluksuz bir dayak.

    Felsefe çok güzel gelsenize. *
    1 ...
  8. yanlızlığın yanına iyi gidenler

    35.
  9. aşık olacak kız bulamamak

    40.
  10. ölümün en iyi tanımı

    131.
  11. Gitmek istersen yol senin
    Kalırsan eğer buram senin
    içimde bir sıkıntı var
    Derdim büyük ama bilirim ki

    Kimi beklersen onu ararsın
    Kimi istersen onu bulursun

    Yanında...
    1 ...
  12. uğur gazanker

    2.
  13. iki arkadaşım özel okulda eğitmen olarak çalışıyor, birisi doğa kolejlerinde bir diğeri ise başka bir kurumda çalışıyordu. Kendisi eğitimciliği ve genel kolej yönetimi hakkında çok methedilmişti,
    Soy isminden aklımda kalmış eğitimci kişisi.

    Edit: az önce gelen bir mesaj ile öğrendim ki mef okulları'na geçmiş.
    iyi olmuş, başarılarının devamını diliyoruz, yolu açık olsun.
    0 ...
  14. bir işe girdin mi önce kendini sevdirecen

    5.
  15. çalışkan ve dürüst insan sevilir,
    ayrıca çalışmaya mecbursan
    kendini sevdirmek kendiliğinden gelişiyor
    zira insan işe odaklanıyor,
    elinden geleni yapıyor,
    emek harcamasının karşılığı bir nevi sevgi oluyor,
    bazen.
    1 ...
  16. sabahattin ali

    523.
  17. Sen benim sevgilimsin, sevsen de, sevmesen de,
    Aradığım yerlere benzeyiş buldum sende.
    4 ...
  18. gecenin şarkısı

    15239.
  19. sözlük yazarlarının itirafları

    115511.
  20. değişim konusunda kafamı çok yoruyorum
    yani yaradılışımızda değişimin olup olmadığını sorguluyorum
    sonra - irade - denen gücümüzün bunu elde ettiğine inanıyorum
    geçmişe dönüp bakınca ne çok hatam varmış diyorum
    iyi ki yapmışım dediklerim de oluyor
    keşkelerim de
    keşkelerimin üzerine ne çok kafa yorardım eskiden diyorum
    hatta geçmişte yazdıklarımı okuyorum
    oha lan resmen ölmüşüm diyorum
    acı çekmek üzerine düşünüyorum daha sonra
    ve
    şu sonuca vardım
    kesinlikle kendi seçimimiz,bunu her zaman düşünmüşümdür
    acı çekmeyi seven insanlarız bizler
    bizler kim miyiz
    melankoliyi sevenler,
    o siyah beyaz fotoğraflar,
    ufak not defterine karalanmış sarhoşken yazılan şiirler, öyküler,
    şairlerin dizelerinde kendimizi bulmalar,
    yeraltı edebiyatına sarılmalar,
    sigara bitmeden diğer sigarayı yakmalar,
    tanımadığımız insanlara çektiğimiz acıları anlatmalar,
    acılara ortak olmalar,
    hiçbir şeyin düzeleceğine inanmam ben tavırları,
    siyahı sevmeler.

    bunların hepsi gidiyormuş sözlük ben bunu gördüm, yaşadım
    ve
    yaşıyorum, şükür !

    kendi değişimini istemeli insan diye düşünüyorum,
    bazıları mutsuzluğu bir hayat biçimi olarak seçebilmektedir
    fırsatları yok saymak,
    kendine olan güveni görememek,
    inanç konusunda zayıf olmak
    bunlar kişinin değişmesini zaten zorlar,
    ama
    güçlü birisi tüm bunların üstesinden gelebilir.
    acı çekiyorum ve ayaktayım hala demek
    güçlü olmanın bir şekli olsa da tercih meselesi diye düşünüyorum.
    zira kişi istediği zaman çok şey başarabiliyor,
    isteme yetimizi sayesinde hayatta kalabiliyoruz,
    mutlu oluyoruz,
    içiyoruz, yiyoruz, sevişiyoruz,
    ve bu isteme yetimizi eğitemediğimiz de ya da
    söz geçiremediğimiz de bazı şeyler yolunda gitmiyor,
    yoluna koymak bizim elimizdeyken
    ne diye daha fazla rakı içip sofraları anason kokuturken ağlayalım,
    ne diye sigaramızı söndürdüğümüzde ağzımızdan acılarımızı dile getiren
    bir kaç dize çıksın,
    mutlu iken de şiir okuyabilir,
    hüzünlünebiliriz pekala,
    bardağın dolu tarafı da var la !

    hem de sırf dem.
    5 ...
  21. sözlük yazarlarının itirafları

    110165.
  22. insanların değişeceğine inanan bir insan değildim,
    daha doğrusu belki değişir derdim,
    ah bu belkilerim,
    ama gerçekten değişebiliyormuşuz,
    ben bile şaşırdım bu değişime,
    bu değişim kimi zaman hayatınıza yeni giren birisi ile
    kimi zaman annenizi kaybedince
    kimi zaman babanızı kaybedince oluyor,
    kimi zaman da gerçekten değişmen gerek dediğinde oluyor,
    öyle zamanları oluyor insanın
    kendini değiştirmek istediği,
    geçmişi silmek istediği
    ya da
    geçmişi kabullenip yeni yollar çizmek istediği
    ki
    güzel olanı bence bu, geçmişi kabullenip
    ben artık o değil bu olucam demek,
    irade !
    ya düşünsenize karar verme gücünüz var, seçme şansınız var,
    yaradılışımızda var !
    bizi yüce yapan tek şey bu, küçüklükten beri inandığım tek şey bu.
    geçmişte yaşadıklarını silmek evet zor
    ama imkansız değil
    inan değil, sadece inanmak iste.
    her şey yoluna girdikten sonra, bitirdiğin sigara paketleri
    ya da
    kırdığın rakı, bira bardakları hani biz en sevdiklerin
    demiyecekler inan.
    bir kere geliyorsun lan hayata,
    evet üşenmessen git karamsar yazılarımı oku
    ve
    değişime inan*
    kahve iç ! *
    6 ...
  23. ben bu yazıyı kendime yazdım

    6921.
  24. Boşuna beklememişim bunca zaman
    Yaşadığım her şeyin bir nedeni varmış.
    2 ...
  25. sözlük yazarlarının itirafları

    103706.
  26. kusursuz mutluluk varmış,
    şaka gibi.
    yok bilirdim pek bi güzelmiş, tadına doyulmayan.
    5 ...
  27. gecenin şarkısı

    9873.
  28. supernatural

    1125.
  29. öyle şeytanlı meytanlı dememek gerekiyor,
    ağlatmıştır.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/632933/+
    3 ...
  30. sözlük yazarlarının itirafları

    100660.
  31. kafamı duvara vurmadan
    tanıyabilmek seni
    beyninin içindekileri anlayabilmek
    ve yitirmeden, yüzündeki anlık tebessümü
    bütün saatleri öylece durdurabilmek için
    çıldırasıya paraladım kendimi
    lanet olsun!
    artık sigarayı üç pakete çıkardım günde
    olsun be! ne olacaksa olsun!
    6 ...
  32. sözlük yazarlarının itirafları

    99915.
  33. sıla'yı sevmiyorum diyorum
    ama
    şarkılarına bayılıyorum itiraf ediyorum,
    ve
    hatunun hep beni anlatan bir şarkısı oluyor arkadaş,
    gücüme gidiyor,
    ısrarla sevmiyorum,
    ama
    bu aralar
    -boş yere-
    ahh beee
    nasıl da beni yazmış dedirtiyor.
    5 ...
  34. supernatural

    1098.
  35. behzat ç
    ve bundan başka diziyi takip etmiyorum
    bazı zaman çok
    eski görüyorum la kendimi.

    takip edilesi yabancı dizilerde bir numarA
    heh tanım yaptım.
    3 ...
  36. biz bir yerde kaybettik

    1.
  37. yerinde olmak istediğim kadınlar tanıdım,
    ya da
    çok kötülerini görüp,
    keşke yerimde olsa dediklerim kadınlar,
    kadınları tanımak zor derler ya,
    hiç inanmadım buna,
    ben insanları tanımak zor cümlesine inanan biriydim,
    çok kırılanlar ya da çok yıprananlar insanlara
    güvenemez hale gelir,
    cinsiyet ayırt etmez,
    ama ah be ne kadın dediklerim
    nasıl mıydı ?

    birer ihtiyaçtı !
    su,ekmek, hava gibiydiler,
    anneydi bunlar, muhtaç olmayı öğreten kadınlar
    ne de hoştular
    bir de anne olmadan ihtiyaç olanlar vardı
    ah ne de özenirdim onlara
    bir erkeğin ona ekmek, su gibi hasret kalması,
    nimetten sayması,
    temel ihtiyaçların da yemekten sonra o hatunun
    gelmesi,
    ne de kıskanılası idi ,
    nasıl olur diye çok kafa yordum,
    bazı zaman bakışlarından anlardım sevgililerin nasıl
    sevdiklerini,
    nasıl muhtaç olduklarını, sanki olmasa ölecekmiş
    gibi olması,
    bunlar da oluyordu zaten, yoksan ölürüm deyip,
    canına kıyanları,
    yoksan hep acı içeyim diye şişenin dibini görenleri,
    sahte aşk peşinde koşanları,
    bir ruh nasıl doymazdı ki, varlığına,
    acaba varlığı yok diye mi yokluğu bizi mahfediyordu?
    nasıl da severdik mahfolmayı,
    nasıl da kan ter içinde kalırdık sevilmek için,
    son nefesimiz onun olsun diye nasıl da harcardık ömrümüzden,
    elimizde kalanlarla yaşayamazdık sonra
    nasılsın dediklerinde
    yaşamaya çalışıyorum derdik,
    nasıl da koyardı bize sevgilinin yokluğu,
    nasıl bir nesildik ki biz ? nasıl seviyorduk ?
    sevmeyi mi beceremiyorduk ?
    herkes mutlu değil miydi severken
    ya da mutlu olmak için sevmiyor muyduk biz,
    sevişmiyorduk ki biz,
    seviyorduk.
    belli ki bir şeyleri yanlış yapıyorduk !

    biz aslında çok şeyi yanlış yapıyorduk,
    bi kere sevince sevileceğimizi sanıyorduk,
    hey yavrum hey,
    sen elmayı seviyorsan diye elmanın da seni sevmesi şart mı diye
    diye kendimizi eyledik,
    sonra sokaklardan duyduk,
    aga seven sikilir, siken sevilir dediler
    aaa çok ayıp dedik, halbuki gerçekler ayıp gelmemeliydi bize,
    ne de doğruydu hepsi,
    sonuna kadar.

    yanlış yapıyorduk inanarak,
    inananların devrinde değiliz artık,biri bize bunu
    hatırlatmalıydı, o eski sevmeler kalmadı demeliydi,
    yoksa büyüdük mü diye üzülmezdik,
    küçükken daha mı güzel seviyorduk,
    daha masum,
    ya da biz aslında sevdik ama
    şimdikiler mi sevmiyordu ?
    ama nasıl da masada el ele oturup, gözlerinde boğuluyorlardı,
    onlar böyle mutluyken neden ben dudaklarıma kanamayı öğretmiştim,
    ne değişmişti ki,
    masumiyet mi kaybolmuştu ?

    sevişince sevilmiyor muydu yoksa,
    beraber uyuyunca sevgi olmuyor muydu,
    klişe miydi bunlar,
    hani muhtaç oluyorduk sevince, uyuyamıyor insan
    uyuyamıyor onsuz,
    bu da mı ihtiyaç değildi,
    ben de muhtacım tenine, nefesine.
    neydi o zaman bizi sevilmez kılan,
    bizi değersiz kılan,
    belki de hak etmiyorduk sevilmeyi değil mi ?

    sahi,
    sevilmeyi hak etmek var mıydı ?
    kimler hak ediyordu ihtiyaç hatunu olmayı,
    onsuz yaşayamam denmek için nasıl bir hatun olmak
    gerekiyordu,
    kalbinle her şeyinle onun olmaya hazır hatunlar gördüm,
    ihtiyaç hatunu olamadılar,
    sonra sadece ihtiyaç olarak beden ihtiyacı ortaya çıktı,
    kadın beden olarak görüldü, öyle bir hal aldı ki ,
    kadın sevişmek için var dediler, öyle yaşadılar,
    öyle kullandılar,
    kadın zaten neslin devamı için ihtiyaçtı
    benim bahsetmek istediğim - manevi -
    anlamda ihtiyaç, yokluğunun bünyeye tecavüz etmesi,
    sıkıntı, dert, özlemin cisimleşmesi idi ,

    nasıl bu kadar sevebilirdi ki bazıları,
    tamam bu bazıları seviyordu ama diğerleri neden sevemiyordu,
    işte o zaman bir ton cevap çıktı,
    şans, karakter, kader, tercih,
    hangisine cevap verirdi ki bir bünye,
    tek soruda yıkılan insanlarız biz hangisine
    ne diyebilirdik, sustuk,
    zaten sevilmeyenler hep susar,
    öyle sustuk, ihtiyaç olmayı bekledik,
    sonra da vazgeçtik aslında -ihtiyaç olmaktan-
    gücümüze gitti,
    ne ki bu ya diye aşağıladık,
    birine muhtaç yetişmedim ben diye isyan ettik,
    sanki annesiz bu zamana gelirmişiz gibi,
    sonra da çocuk gibi annem hariç derdik,
    evet ya biz ihtiyaç olmak istemedik belki de
    ama asıl sorun biz dengesiz insanlardık,
    ondan kaybettik,
    yoksa kim istemez ki, ekmek, su gibi olmayı,
    biz bir yerde kaybettik ama nerde ?
    orası muamma işte !
    4 ...
  38. insanı konuşturan şeyler

    3.
  39. birikmiş dertler,
    anlatmak istenen mutluluklar,
    ağlamak istenen hüzünler,
    belki biraz rakı,
    belki çokça bira,
    ya da biraz şarap,
    belki sadece de
    - dinleyen- birinin olması gereklidir,
    konuşmak için.
    içten dinleyen.
    3 ...
  40. izmir

    3309.
  41. hep derim ya
    Sevgili gibi bu şehir,
    Bu gece de huzur var ama sabaha
    Kıyamet,
    Bazı zaman da gün cennet gibi başlıyor,
    Gece cehennem, öyle dengesiz,
    öyle bizden. Sanki birazda dengesiz insanların şehri.
    Ama bu akşam bursa ile kıyaslandığına şahit oldum, sen bursa'dan daha güzelsin sevgilim.
    2 ...
  42. ekşisözlüğün kafayı yemesi

    7.
  43. sözlük yazarlarının itirafları

    99086.
  44. bir mesajla tüm hayatı değişsin isteyen adamlar var
    ne de güzeller
    ne de umutlular,
    neden onlar bu kadar umutluyken
    bizler umutsuzluk ile sevişiyoruz,
    belki de deniz havası gerekli umut için
    hı hı
    deniz çözer aslında tüm sorunları.
    6 ...
  45. kapooo

    192.
  46. pfff kms sn çkmyr .s.s

    dediğim yazardır.
    seni ham yapar bu zilliler yazarı.
    2 ...
  47. izmir

    3307.
  48. o kadar özledim ki,
    dayanamadım hasretine,
    adeta sevgilidir,
    ruha iyi gelen şehir,
    bekle canım yarın ordayım.
    5 ...
  49. sözlük yazarlarının itirafları

    98835.
  50. ölüyordum ya la,
    resmen dün ölümden döndüm, çok havalı takılır live fast die young diye
    ağzımı ayırırdım amao işler öyle değilmiş meğerse,
    alkolün bünyeme olan zararını bilsem de şımarık bir yapım olmasından dolayı
    bünyenin anasını ağlatırım içerken,
    bu izin günümde durum biraz daha fazla oldu, yani,
    ara vermeden içilen iki gün herneyse,
    uyandım, kahvemi içtim ki, baya acı yaptım ayılmak için,
    dolmuştan indim kent meydanından metroya yürüyeceğim, gafam gitti,
    bildiğin bacaklarım tutmadı, kafkasın önünde yığıldım,
    hemen oturdum sandaleye, elim ayağım nasıl titriyor,
    çarpıntı bin beş yüz, kalbim çıkcak sanki bastırmasam yerinden,
    ayaklarım tutmadı yahu, var mı böyle bir şey yürüyeceğime inanamadım,
    bi arkadaş vardı allahtan bekliyordu metronun orda, geldi bir şeyler yedim,
    tansiyonu düzenliyim diye,sonra denedim avm'ye girdik,
    ikinci katta gitti yine benim kafa, taksiye taşıdı arkadaş,
    eve geldim, dedim işte felç geçiriyom,
    korkudan uyuyamıyorum da, uyanamayacağım diye, doktora yürümeye de yemiyo bacaklarım,
    ambulansı mı arasak, babamı mı beklesek derken, babam geldi,
    götürdü acile,gitmeden de kaç bira içtin dedi akşam 2-3 dedim,
    2 biralık belin var zaten neyine senin o ka bira dedi,
    bilse daha fazla içtiğimi, her neyse, ekg çektiler, kablolar falan,
    dedim çarpıntım var bakın hemen, normalmiş, canım sıkılmış,
    şaka mısınız lan siz dedim, müdaheleedemeyiz, 90 kalp ritmi, çarpıntı 120 olunca
    falan bık bık bık, eee napcam dedim, sıkmayın canınızı dedi,
    kalpte bir şey yok dedi ya,hemen uyudum anasını satayım, kalp krizi falan gelmiyormuş yani,
    kafamdan neler neler kurdum ya,
    sonra düşündüm de evet baya şeye canım sıkkındı,
    iş yerinde üstüme çok geliyorlardı,
    yanlış alınmış bi ton kararımı sorguluyordum,
    üstüne bünyeyi alkole batırınca, isyan etti tabi,
    pişmanım çok, şimdi de bünyeyi temizleme girişimlerine başlıcam,
    enginar olur, yoğurt falan,
    bi de panik atak mı acaba diye tırsıyorum, bi görüneyim doktora dedim de,
    valla öyle lay lay lom değilmiş bu sağlık işi,
    hala toparlanma çabasına girdim,,
    canınızı sıkmayın lan !
    5 ...
  51. pembemontlukupa

    106.
  52. yeni uyanmış yazar,
    sıradan demişler üzüldüm,
    aman saçma salak bi yazar işte
    deseydiniz daha iyiydi yahu.*
    boşlukları doldurmayı bekleyen yazar. *
    3 ...
  53. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük