pelin234519
140 (şirin baba)
yedinci nesil silik 1 takipçi 7.10 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    damdaki deli

    1098.
  1. Doğum günün kutlu olsun...
    " Bulutlar koyuna benziyo mu lan ? "
    2 ...
  2. fakemiyim

    14.
  3. Günlerdir girmediğim sözlükten bana giydirmiş belden aşağı vuran yazar. Hakkındaki entrylerimi de o kadar sert konuşmayı kimse haketmez diye sildik ama anlayış eksikliği kötü birşey.
    0 ...
  4. damdaki deli

    1022.
  5. bugün ilk defa galatasarayı tuttum, hayatımda galatasaray gol pozisyonuna girince hop oturup hop kalktığımı hatırlamıyorum bir lig maçında. Mekanın cennet olsun.
    5 ...
  6. ateistlerin her suçu işleyebilecekleri düşüncesi

    4.
  7. söz konusu ülkeler kanımca fazla subjektif seçilmiş. birincisi suç oranı düşük olan ülkelerin nüfusu ve refah seviyesi, suç oranı yüksek ülkelerdekine oranla epeyce yukarda. özetle söylemek gerekirse, inanç olayının suç oranı üzerinde bir etkisi olsa dahi, bunun gelir seviyesi, eğitim, insani gelişmişlik vs. vs. gibi kriterlerden çok daha sonra geldiği fikri daha ağır basıyor.
    0 ...
  8. almanya maçı sonrası olası gazete manşetleri

    4.
  9. gazete manşetlerini bilmem ama eğer almanyayla beraber gruptan elenilirse sözlükte " almanya yenilince biz de yenilmiş sayıldık " adlı güzide espri mutlaka yapılacaktır.
    0 ...
  10. tavukçuluğu geliştirmek için yapılması gerekenler

    10.
  11. evlere gelen misafirlere artık kırmızı et yemekleri ikram ederken iki kere düşünüldüğü için çoktan yapılmış olan şeylerdir.
    0 ...
  12. sunucunun dellenmesi videosu

    1.
  13. http://www.dailymotion.co...ssistant-cat-deeley-f_fun

    cat deeley adlı teyzemizin, seyircilerin car car ötmesini çemkirerek susturması videosudur.
    0 ...
  14. müslümanların kızlarını 9 yaşında evlendirmeleri

    1.
  15. anayasa değişikliğine eklenmesini talep ediniz madem öyle.
    2 ...
  16. sözlük yazarlarının en son okuduğu kitaplar

    1594.
  17. cindy greyfurt

    27.
  18. hakkında bu kadar çok entari girilince insanın aklına bin türlü şey geliyor.
    3 ...
  19. türkiye de barış manço yu eleştirememek

    1.
  20. bazılarının " demokratikleşmeyle beraber geçeceğine inandığım sorun " şeklinde entari gireceklerine dair bire beş bahse girerim dostum. o ye beybi beybi.
    1 ...
  21. sözlükçülerin yurtdışında gezmek istediği yerler

    8.
  22. anitta

    11.
  23. hattuşayı lanetleyen kişilik. taa ki hattuşili gelip, anitta'nın soyundan olduğunu iddia ederek orayı yeniden iskan edene kadar.
    0 ...
  24. alamut kalesi

    29.
  25. Hassan Sabbah, okul arkadaşları Nizam-ül Mülk ve Ömer Hayyam ile birlikte parlak bilinen öğrencilerden biridir. Bu üçlü öğrencilik yıllarını hep birlikte geçirir ve şayet aralarından biri üst düzey bir göreve gelirse diğer ikisine de yardım edeceğine dair söz verir. Bir nevi, birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için mantığı. Aradan yıllar geçer, o devirde iran'a sahip olan Selçuklu devletinin veziri olur Nizam-ül Mülk. Bunun üzerine, Hasan Sabbah'a saray kapıları açılır. Artık Hasan'da sarayda önemli bir görevdedir. Birgün selçuklu sultanı Melikşah, devletin tüm gelir ve giderlerinin beyan edildiği bir rapor hazırlanmasını ister ve Nizam-ül Mülk'e bunu ne kadar sürede yapabileceğini sorar. Nizam-ül Mülk de iki yılda yapabileceğini söyler. Hasan Sabbah ise, bu işi sadece 40 gün içinde halledebileceğini söyler. Sultan bu tekliften etkilenir ve Hasan Sabbah'ı bu iş için görevlendirir. Hasan Sabbah gerçekten de 40 gün içinde dediği işi halleder sultana raporunu okurken raporun tahrip edildiğini ffarkeder. saraydan apar topar atılır. Raporları bozanın vezir olduğuna emin bir şekilde ordan ayrılır ve kalbinde intikam ateşi yanmaktadır artık. Alamut kalesini akıllıca bir yolla ele geçirir, oradaki bahçeleri cennet bahçeleri gibi yeniden tanzim eder, kendisine de Allah tarafından cennet anahtarlarının verildiğini söyler. Artık herkes ona insanüstü bir gözle bakmaya başlamıştır. Hasan Sabbah gerçekten de halkı kandırmayı başarmıştır.
    Wladimir Bartol'un aynı adlı eserinde Süleyman, Yusuf ve ibni Tahir adlı kahramanların haşhaş etkisiyle cennet bahçelerinde uyandıklarını sandıkları sayfalar gerçekten de bir solukta okunacak kadar ilginçtir. Hasan Sabbah, fedaileri üzerinde acayip bir otorite de kurmuştur. Fedaileri düz duvardaki bir çentikten yukarı tırmanacak kadar zorlu bir eğitimden geçer, 3 öğün dışında asla yemek yemez, kadınlarla da ilişkiye giremezlerdi. Hasan, onları istediği zaman cennete sokabileceğini kanıtlamak için onlara haşhaş içirir ve onların cennet bahçelerine benzettiği yerlerde, iran'ın köle pazarlarından toplanmış en güzel kızları arasında uyanmalarını sağlar. Bu kızlar da artık bir süre sonra gerçekten huri olduklarına inanacak şekilde eğitildiklerinden, fedailer uyandıklarında artık mutsuzdurlar, çünkü cennete tekrar gitmek ve sonsuz ve mutlu hayata bir an evvel kavuşmak istemektedirler. Hasan Sabbah'ın tek bir parmak şaklatmasıyla uçurumdan aşağı yuvarlananan haşhaşilerin motivasyon kaynağı işte budur.
    Dinin kullanılmasının en eski örneği olan bu efsane kılık değiştirerek, farklı farklı versiyonlarla günümüzde de yaşanmaktadır.
    6 ...
  26. türkiye atatürk e ne zaman bu kadar kin duyar oldu

    29.
  27. yıllar önce, o zamanlar henüz 15 yaşında olan bir çocukla konuşmuştum bu konuyu. Bana Atatürk'ü sevmediğini; okullarda Atatürk portreleri yerine, neden izmir'de şehit düşenlerin, neden Çanakkale'de mermi topunu tek başına sırtlayan Seyit Onbaşı'nın değil de Atatürk'ün resimlerinin konuduğunu sormuştu. Aslında çocuk kısmen haklıydı, elbette Atatürk bu ülkeyi tek başına değil bütün bu insanların özverisiyle kurtardı. Atlanan nokta ise şu, Seyit Onbaşılar ve aralarında nice değerli insanlar bulunan tüm şehitler elbette katkı sahibiydi bu ülkenin kurtuluş mücadelesinde bunda hepimiz hemfikiriz. Ancak, bir ülkeyi padişahların, şeyhlerin, dervişlerin tekelinden kurtarma, yobazların diktalarından uzaklaştırarak, eğitime, bilime, kültürel gelişimi teşvik eden bir insan takdir edersiniz ki, en saygın bir biçimde anılmaya layıktır. işte Atatürk'ü sevenler bu noktalara vurgu yapmaktadır. Seyit Onbaşıların kahramanlıkları, Atatürk gibi düşünenler olmasaydı, tarih sayfalarında kaybolup gidecek ve belki de başka bir milletin mandası altında yaşayan bir halka unutturulacaktı.
    Atatürk'e duyulan nefretin asıl kaynağı ise kanımca, Atatürk'ün bir " şeriat " ülkesi olarak bilinen bir ülkeyi amiyane tabirle " tepeden düşme " değişikliklerle bugünkü haline " zoraki " kavuşturmuş olmasıdır. Bu düşüncenin paralelinde, Samuel Huntington "Medeniyetler Çatışması" adlı kitabında, Dünya'yı Batı Medeniyeti, Ortodoks, islam, Asyalılar vs. vs. şeklinde medeniyetlere bölünmüş, Türkiye ve bir iki ülkeyi daha ise " yalnız ülkeler " sınıfına sokmuş ve Türkiye'yi tepeden inme reformlarla bu hale geldiği için hiç bir büyük medeniyet paktına dahil etmemiş ve ülkenin bir an evvel " şeriatçı " kimliğine geri dönerek, normal evrim sürecinde bugünkü haline gelmesi gerektiği fikrini savunmuştur.
    2 ...
  28. 24 ekim 2010 fenerbahçe galatasaray maçı

    25.
  29. 24 ekim 2010'da kpss için ankara'da yürüyüş yapmayı planlayan mağdurları bir kere daha mağdur edecek olgudur. zira hiç birşey gs-fb derbisinin gölgesi altında kalmaktan kurtulamaz bu gündemde.
    2 ...
  30. faiz indirimleri ile ekonomiyi canlandirmak

    6.
  31. gelişmekte olan ülkelerde fazla işe yaramayacak yöntemdir. zira tasarruflar yetersiz olduğundan yatırıma yönlendirilmesi pek de mümkün değildir. fazlası bünyeye zarardır
    (bkz: likidite tuzağı)
    0 ...
  32. vergileri indirerek ekonomiyi canlandırmak

    31.
  33. abd'nin seksenlerde yapmaya çalıştığı arz yönlü iktisadın çöküşünden sonra rafa kaldırdığı olgudur.
    0 ...
  34. türkiye ekonomisi 2010 büyümesi yüzde 8 i aşabilir

    10.
  35. başlığı açan dostumuza okun yasasının türkiye için işlemediğini dolayısıyla bu büyümenin pek de bi anlam ifade etmediğini arz ederim.
    2 ...
  36. yüzde 8 lik ekonomik büyümeyi beğenmeyen insan

    4.
  37. geçen sene yüzde kaç küçülme olduğunu hatırlayan, türkiyedeki büyümenin, sıradan vatandaş açısından asıl etkilemesi gerektiği şeyin işsizlik seviyesi olduğunu bilen ancak bunun kesinlikle gerçekleşmediği, bu yüzde 8 olan sözde büyümenin önemli bir kısmının şişirme gsmh hesaplamalrından geldiğini bilen, bu büyümenin sanayi sektrönden ziyade hizmet sektöründen geldiğini bilen insandır.
    1 ...
  38. atatürk ün yabancı dil bilmemesi

    207.
  39. atatürk'ün toefl'dan düşük alması falan diye başlık açılırsa hiç şaşırmam. yahu tamam sizlere göre bir hata yaparak işgalcilere direnmiş ve bir cumhuriyet kurmuş. adamı 100 seneyi aşkın süredir karalamak için yapmadığınız kalmadı. önce dediler dinsiz, sonra dediler koyu kapitalist, şimdi de dil bilmiyor bilmem ne. ya yeter konuştukça batmak bu olsa gerek sizin gibiler açısından.
    4 ...
  40. güzel olan her şey fransızdır

    4.
  41. bunu söylemek için bir çok güzelliğe fransız kalmak lazım sanırım.
    2 ...
  42. acun ılıcalı nın geçinememesi

    4.
  43. aston martin marka arabası olan bir adamın gezegende geçinemeyceği tek yer las vegas falan heralde.
    1 ...
  44. marjinal fayda

    116.
  45. ilk girilen entryinin bilmem kaçıncı nesil yazar hoşgelmiş şeklinde olmamasına hayret ettiğimiz başlık.
    2 ...
  46. sözlük yazarlarının en nefret ettiği ünlü

    54.
  47. ingiltere milli futbol takımı

    39.
  48. hatırladığım kadarıyla henüz milli takımın gol bile atamadığı takım.
    1 ...
  49. güzel kızların ayak bileğinin güzel olması

    2.
  50. güzel kızların ayak bilekleri üzerinde kim araştırma yaptı acep. isviçreli bilimadamları ilk akla gelen.
    3 ...
  51. türk halkı öyle karaktersiz kandilde mesaj atıyor

    10.
  52. tarafsız samanyolu haberin bir habercilik başarısı olan bu ses kaydı samanyolu haberin süper bir hizmetdir.
    nedense aynı haber kuruluşu kpss'nin cemaat tarafından p.ç edilmesine sessiz kalmıştır.
    2 ...
  53. damdaki deli

    805.
  54. Ona cenk ve erdem'den o kadar çok bahsetmiştim ki gitmiş kitabını almış. Komikmiş lan falan diyodu en son :D.
    Bunu neden yazdığımı bilmiyorum ama içimden böyle bi başlık açmak geldi idare et be sözlük.

    işte son geyiğimiz:
    -pelin lan çok komikmiş cenkle erdem :D
    -dedik olm sana bak bi tane daha var o kitapta olmayan onu yazıyom:

    " Peki Cenk bey, ramazan bayramında gelenekselleşmiş şeker dağıtımı, diğer bayramlara da dağılmıştır, daha doğrusu diğer bayrama da kurban adını verdiğimiz güzide bayramımıza yayılmıştır. Size sormak istediğim ramazan bayramında şeker verme olgusu nerden çıkmıştır ? Ramazan bayramında şeker vermeyi kim bulmuştur ? "
    " Edison bulmuştur Erdem bey "
    " Edison mumu bulmamış mıydı ? Pardon sinemayı bulmuştu, yok yok Türk Filmlerini bulmuştu..."
    " O Ediz Hun, Erdem Bey "

    Beraber son geyiğimiz bu oldu ha hala inanamıyorum...
    5 ...
  55. damdaki deli

    771.
  56. Klişe olacak ama iyi adamdı hakkaten öyle koftiden değil harbiden. Sevimli yumurcak bir çocuk, kör kurşunla hayatı kararmasına rağmen ayakta kalmış, kısacık ömrünü sağlık problemleriyle geçirmiş, ama hala iyi olacak kurtulacam, araba alıcam dünya turu yapacam diye hayaller kuruyordu. Dama ne zaman çıktın bilmiyorum ama hakkaten ya sen deliydin ya ben deliydim. Zira ben hayata bu kadar isyankar sense bu kadar sevinç dolu normal bi durum değil ikimizden biri deliydi. Ömrüm boyunca hep okumak okumak okumak dendi bana büyüklerim tarafından hani okuyunca bilgelik de kendiliğinden gelecekmiş gibi, günlerce kütüphanelere kapandım hayatın anlamını aradım satırlarda sayfalarda, doğru dürüst arkadaşım olmamıştı benim ömrümde, bu yönüyle de özeldi damdaki deli benim için hayatın anlamını tartışabildiğim tek tük insanlardan biriydi. Buraya üye olduktan sonra tanıştığım damdaki deli bana bunun okumakla yazmakla alakalı olmadığının en kesin kanıtıdır. Bilginle beni korkutuyorsun falan demiş nickaltımda ama ben kara cahilim be hakan senin yanında. Bilgelik başka birşeymiş sen bana bunu öğrettin.En üzüldüğüm şeylerden biri de, nadiren de olsa karamsarlığa kapıldığında " yalnız ölücem lan " diyodun bak işte bir tek burada yanıldın. Hepimiz senin yanındayız. Bu kaçıncı değerli insan ama cidden değerli insan kaybettiğim hatırlamıyorum. Dün birisini daha hatırladım böyle zamansızca giden. Bloguna şöyle yazmış yıllar evvel :" Gidenler doğrunun olduğu yerde kalanlara yalanlar kalıyor...". Doğrunun yanına gittin sen de. Cenk Erdem kitabını oku bak ha, unutma son zamanlarda hep ordan geyik yapıyoduk. Sen güldüğün yerlerin altını çiz nası olsa aynı yere gülmüşüzdür.Karamsarlığın en yakışmadığı insan sendin galiba, zaten bir tek de bu yalnız ölücem hususunda hata yaptın. Damdaki Deliydin, Damı falan da bıraktın bulutların üzerine çıktın be Hakan... Bu sefer biraz abartmadın mı?

    şimdi söyle bakalım:

    " Bulutlar ordan bakınca koyuna benziyo mu lan ? "

    Allah gani gani rahmet eylesin...
    22 ...
  57. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük