önce tanım: istanbullular için yeni sosyalleşme şeysi.
konser, tiyatro, gösteri programlarını veren, bunu da sosyal ajanda diye kişisel takvimine eklemeni, takip etmeni sağlayan bir site.
üyelere özel indirim ve fırsatlar da sunuluyor.
eksik önermedir. eksi sozluk orgün öğretim, uludag da açık öğretimdir.
ekşi'ye giremeyenler ve/veya ekşi'den atılanlar gelir buraya.
üniversiteye giremeyenlerin açık öğretimi övemsi gibi bir kahramanlık yapmayalım olma mı?
Tanım: 100 değil binlerce yıldır bir adamın dediklerinin ardından hayatını karartan bademciklerin önermesi.
Yorum: 3 gr. beyni olan biri açsaydı başlığı uzun uzun yazardım da vaktime günah sözlük.
istanbul'a katılıyorum, hatta daraltıp istanbul üniversitesi beyazıt kampüsü diyorum.
ben riskleri severim arkadaş; canlı bahis olsa paramı Adana'ya yatırırım.
artık zurnanın zırt dediği yere gelinmesidir.
memleketteki herkese kendi oy verenlerin muamelesi yaparsan patlar böyle dostum.
biat kültürü ile yetişmemişler hala çoğunluk.
sorgulamadan "evet"i yapıştıranlar hala azınlık.
hala beyin var şükür.
hala namuslu insanlar var.
hırsıza, akılsıza dur diyenler.
canlar gidiyor, canımız gidiyor kimileri hala "siyasi rant" bık bık diye masal anlatıyor. başka ülkede olsa, biraz şerefli insanlar olsa "evine gir" dedikleri adamlar ölürse istifa değil intihar eder.
tanım: yüzüne tükürülse yarabbi şükür diyen iktidar yalakalarını ayırt etmemizi sağlayan depremdir.
önce tanım: başka ülkede yaşansa çok kelle alacak depremdir.
sonra giydirme: deprem olmuş, sen bakanınla, valinle, milletvekilinle, belediye başkanınla bölgedesin güya. kızılay orada, sivil savunma ve basın orada. alelacele oturulabilir raporları yağdırıyorsun binalara. sonra küt diye şiddetli bir deprem daha oluyor ki şaşırtıcı değil, uzmanlar kıçını yırtmış günlerce; artçılar gelecek diye. şehrin merkezinde basın mensupları ve yardım ekiplerinin kaldığı otel, doğumhane ve dershane yıkılıyor. enkaz altında yine insanlar var.
bu durumda isteyen üstüne alınır, isteyen sözlükten atar... çok da umrumda değil.
arkadaş, sen o bölgede o binalarda birilerinin yaşamasına izin veriyorsan en iyi ihtimalle o. çocuğusun.
biraz şerefi olan istifa bile değil intihar eder. işte o kadar!
bir hürrem masalı okunarak çekildiğini tahmin ettiğim dizi. roksalana'dan hürrem'e giden yol, o öfke, o nefret aynı kitaptaki gibi. tabi fragmandan çıkarabildiğim kadarıyla.
ilk önce kurbanın boynuna ip bağlanıyor. eğer ölüme terkedilmeyecekse kurban boğuluyor. ardından ipin ucu bedenin ön kısmından sarkıtılıp bacaklarının arasından arkaya geçiriliyor. ip çekilince bu insanın başı, bacaklarının arasına sıkıştırılmış oluyor. ip daha sonra arka tarafa alınan ellere bağlanıyor. eller bağlanınca sıra ayaklara geliyor. oldukça uzun tutulan bu iple ayaklar da bağlanıyor. ardından dizler kırılıp yukarı doğru itiliyor. ip, bu şekilde 3'e katlanan vücudunun çevresinde dolanıyor. beden top gibi bir hale getiriliyor.