dilsiz şeytanlardan değil de her gün televizyonda dili ile beynimizi kemiren şeytanlardan bıktık.
ne yapsın millet her gün soyup soğana çeviriliyorlar onlar da bu tarz kumar oyunlarından para kazanmaya çalışıyor.
kumar oynayanları değil de kumar oynamaya sevk edenleri eleştirecek göz ve beyinin sizde olduğunu zaten zannetmiyorum ama yine de bi söyleyeyim istedim.
klavye başından sallamayı alışkanlık haline getirmiş insan söylemi.
düşman işgaline filan uğrasak, kafasını pencereden dahi uzatamayacak korkaklıktaki insanların atatürk'ü yargılaması ve hakkında konuşması çok fazla ironik değil mi sizcede?
bim poşetiyle cinayet işlettirmektir.
zira, o poşetle bi insanı boğmaya filan çalışsanız yırtılır o kesin. *
sonra adam kurtulur sizi öldürür, sonuç olarak cinayeti zorla işlettirmiş olursunuz.
101 kilolu bir erkek sex yapabiliyorken 101 kiloluk bir kadını eleştirmek, sadece hayata düz bakan bir insanın (erkeğin) mantığına uyan düşünce tarzıdır..
oysa bu dünyada herkes eşitse, onu neden dışlar bu erkekler anlamak mümkün değil.
emrah serbes'in harikalar yaratan ince zekası ile ortaya çıkmış dizidir.
dizi son bölüm kritiğine gelince;
--spoiler--
bölüm çok fazla derine inmeden bitti, behzat komiserin iç dünyasına fazlasıyla girdiklerini farketmiş olacaklar ki araya düzgün bir olay serpiştirmişler.
bölümde bence en güzel sahneler cevdet ve harun'un olduğu sahnelerdi.
duygusal ayımız harun yine ayılıktan insanlığa doğru ince bir çıkış sergiledi.
ayrıca;
bernayı yaşatmak gibi bir ucuz senaryoya düşeceklerini zannetmiyorum.
asıl merak ettiğim ve bir bağlantı kuramadığım emre olayı kafamı kurcalıyor..
gelecek bölümlerde onun üzerinden bir kaç olay döneceği kesin.
sonuç olarak hiçbir şeye ulaşamayacak kızdır.
her şeyi tam olan kızlar hep kendisini ağlatan, üzen ve genellikle aldatan erkeklerle birlikte olup hayatının içine ederler.
sonuç olarak birlikte bulunan bütün özellikler önemini yitirir ve yerini güvensiz, karamsar ve korkaklığa bırakır.
evim sensin'dir.
çakma senaryoyla iş götürmeye çalışan film sektörünün üçkağıtçı, işgüzar heriflerinin ürünüdür.
sağlam film bilgisi ve arşivlerle donatılmış hdd'si yanındayken biz bu çakma senaryoları yer miyiz?
sen al "a moment to remember" i evim sensin diyerek yedirmeye çalış.
bu gibi insanlar yüzünden türk sinemasına antipati duymaya başladım.
öğrenci olan insandır.
sabaha kadar dizi, film izleyip, akşama kadar uyuyunca tek öğün olan "makarna" ile günü bitirir.
bu da tek tip beslenme oluyor sanırım.
son zamanlarda bilim kurgu açısından mükemmele yakın bir konuyla sizi karşılar, yanına alır, sürükler..
ama sonra siz ondan vazgeçmek zorunda kalırsınız.
işte öyle bir dizi.
sanki dizi devam etsin de nasıl ediyorsa etsin mantığı ile çıkan son 2 sezonu bırakmama sebep olmuştu..
kesinlikle italyanca.
eat-pray-love filmi aklıma geldikçe öğrenesim geliyor.
o konuşurken el işaretleri ile anlatma tarzı fazlasıyla bu dili sempatik kılıyor.