Tüm enerji alanlarından ve petrol sektöründen kamu kuruluşlarının süreç içinde çekilerek, bu alanın uluslararası sermayeye devredilmesine pervasızca devam ediliyor.
PETKiM SATILAMAZ !
AKP iktidarı, halk seçim gündemiyle uğraşırken ülkenin tek petrokimya tesisini apar topar özelleştirdi. Halkın emek ve alın teri ile kurulmuş petrol sektörünün stratejik önemdeki bir kamu kurumu olan PETKiM‘in %51 hissesi blok olarak, IMF ve uluslar arası sermayenin dayatmaları sonucunda satılarak, bir kamusal alan daha piyasaya açılmış oldu.
Yılda 2,2 milyon ton üretim gerçekleştiren; yıllık 1,6 milyar dolar cirosu, 41 milyon dolar karı olan, 3.596 kişiye istihdam sağlayan, 5 yılda ülke ekonomisine 1,4 milyar YTL katkı yapabilen, 5 yılda toplam 4 milyar dolar döviz tasarrufu sağlayabilen, halkın çıkarları- kamu yararı doğrultusunda faaliyet gösteren PETKiM, 1,3 yıllık cirosu karşılığında Troika Dialog Group, Investment Production Group Eurasia, Caspi Neft JSC konsorsiyumuna peşkeş çekilmiştir.
Bu satış ile, eğer tesis üretime devam ederse; ürün miktarı ve fiyatı, alanında bir tekel olacak uluslar arası sermayenin insaf(sızlığ)ına bırakılacak, ürün kullanıcıları ve tüketiciler büyük zarar görecektir.
Ülkemizin petro kimyasallar üretiminde bir tekel olan kamu kuruluşumuzun uluslar arası sermayenin kar zarar hesabına terk edilmesi ile, üretim yapılmak yerine, tesisin arazi, liman, depo, baraj, enerji gibi altyapı olanaklarının başka ticari amaçlar için kullanılması söz konusu olabilecek ve petrokimyasalların üretiminden de vaz geçilmiş olacaktır.
Bu özelleştirmeyle, petrokimya alanı mülkiyet değiştirirken; sendikasızlaştırma, işten atılma, taşeronlaştırma,, çalışma saatlerinin artması ve ürün pahalılığı ile karşı karşıya kalınacaktır.
Özelleştirmelerde, satın alanın kimliği, yerli veya yabancı olması farketmiyor, satın alan kim olursa olsun, sonuçta aynı talanı ve yıkımı yaşatan özelleştirmelere topyekün karşı durmak gerekiyor.
PETKiM‘in satışına sessiz kalan veya sadece kimin aldığı konusuna indirgeyen sistem partilerinin sermayeye dönük yüzü de bir kez daha ortaya çıkmıştır.
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası olarak, Tüm enerji alanlarından ve petrol sektöründen kamu kuruluşlarının süreç içinde çekilerek, bu alanın uluslararası sermayeye devredilmesine, halkın emeği ve yarattığı değerleriyle kurulan kamu kuruluşlarının sermayeye satışına-özelleştirmelere karşı olduğumuzu bir kez daha vurguluyor, Satışa karşı direnen PETKiM işçilerinin mücadelesini destekliyoruz. jmo
köpeği borcunu ödemedi diye ilk önce demir bir sopayla öldüresiye dövdükten sonra köpeğin ayaklarına kurşun sıkıp parasını alan piskopat, büyümüşte küçülmüş çizgi çocuktur. *
- alo tayyip merhaba ben sozlukten bir yazar..
+ ne var?!
- diyorum ki kutup ayıları için erimeyen buz ihraç edelim, küresel ısınma malumunuz..
+ sen benimle dalgamı geçiyosun?!
- seninle bu bile konuşulmaz haklısın..
yeraltısularının yerkabuğundaki kayaçlar içerisinde bulunuşunu, dağılımını, hareketini, fiziksel ve kimyasal özelliklerini, çevreyle etkileşimini, araştırılmasını, kullanımını, korunmasını ve geliştirilmesini inceleyen bir bilim dalıdır.
kayaçlar içerisinde bulunan boşluklar ve çatlaklardır. kayacın katı malzeme tarafından doldurulmayan kısmıdır. boşluk hacminin toplam hacme oranı olarak tanımlanır ve yüzde olarak ifade edilir.
hidrolik iletkenlik anlamına gelmektedir. kayaçların suyu iletebilme özelliğinede denir. birim kesite sahip akifer prizmasından birim hidrolik eğim altında birim zamanda geçen su mikratıdır.
1856 yılında fransız hidrolik mühendisi henry darcy, suyun kum kolonlar içerisinde ki hareketini izledi. bu yasaya göre;
debi yük kaybıyla doğru, akış yolu uzunluğuyla ters orantılıdır.
q=k.a ve q=v=k.i eşitlikleri kullanılır.
q=debi, k=hidrolik iletkenlik, i=hidrolik eğim, v=darcy hızı
bu yasa poroz ortamlardaki laminar akımlar için geçerlidir. bunun için reynolds sayısından yararlanılır. darcy den sapmalar hidrolik eğimin yüksek olduğu pompaj kuyusu civarındaki akımlarda ve büyük yeraltı boşlulklarında oluşan türbüanslı yeraltısuyu akımlarında görülür.
--spoiler--
Devlet Bahçeli, canlı yayın sırasında SMS yoluyla çok sayıda 'iktidara geldiğinde Öcalan ı idam edip etmeyeceği' yönünde soru geldiğinin belirtilmesi üzerine, 'Bunu kimlerin sorduğunu tahmin ediyorum' dedi.
Bahçeli, 'Bu soruya net cevabım şudur; Eğer AKP ye verdikleri sayısal çoğunluğu bize verirlerse savaş, savaş hali ve terör suçlarının idamını geri getiririm. Gerekiryorsa ülke için referandum yaparım. Toplumsal bir talep varsa, terörün kökü kazınıncaya kadar 367 milletvekiline sahip olursam Anayasa yı değiştirir, idamı getiririm, sosyal adaleti sağlarım' diye konuştu.
--spoiler--
nasıl yani ya? idam ve sosyal adalet aynı cümlede..
Jenny! Gülerek sorarsın
Neden şarkılarım Jenny ye,
Yalnız senin için yüreğim hızla çarparken
Şarkılarım yalnız senin için ağlarken
Yürekleri yalnızca senden esinlenirken
Her hece söylerken yalnız senin adını
Alırken her ses yalnız senden tınılarını
Soluklarım Tanrıça dan atmazken adımını.
Çünkü sevgili adın öyle tatlı çınlıyor,
Bana neler söylüyor onun uyacıkları,
Dopdolu, çeşit çeşit sesler yankılanıyor,
Uzaklarda titreşen Ruhlara gider sanki,
Altın telli Sitern'in dalgalanan uyumu,
Bilinmeyen, güpgüzel, tılsımlı birşey gibi.
II
işte! Binlerce cilt doldurabilirim,
Jenny yazarak yalnız her satırına,
Gizleniverir yine düşünceler, duygular,
Sonsuz yapı, mutlak istenç, dizeler arasına,
Taptatlı dizeler ki yumuşacık özlerler,
Bütün ışımaları Esîr pırıltısını,
Kutsal sevinci, korkunç kederin acısını,
Benim olan tüm Yaşam ve Bilginin tadını.
Yukarlardaki yıldızlarda okuyabilirim,
Zefir'den yankılanıp geri gelir o bana,
Kuduran dalgaların uğultusundan gelir.
Evet, nakarat gibi yazabilirim onu,
Görebilsinler diye gelecek yüzyıllara -
AŞK JENNY DiR, JENNY DE AŞKIN ADI.