eğilmeye kafayı takmış bir bestekarın, düz şeyleri eğme uğraşını türküye dökmüş halidir.
şarkı yazanlara akıl ver allah ım denilesi türküdür.
türküyü dinleyenlerin türkücü eğil derken bir şey anladıklarını sanıp sigarayı daha çok mana anlamış gibi daha fazla içine çekmesi de ayrı bir garipliktir.
türküyü yazanın salkımı rüzgarı niye eğdirdiğini anlamadan çok manaları anlayan insan durumudur.
eğil dalga, bükül demir
hadi onları eğdirdin, dalga ile demir eğil demeyle eğilir mi?
padişah vehbi efendi ye öyle bir şiir yaz ki bir mısrasını okuyunca içimden seni öldürmek, bir sonrakini okuyunca ödüllendirmek gelsin" der. Vehbi Efendi şiiri yazar.
işte o şiir:
Azm-u hamam edelim, sürtüştürem ben sana,
Kese ile sabunu, rahat etsin cism-u can.
Lal-u sşarap içirem ve ıslatıp geçirem,
Parmağina yüzüğü, hatem-i zer drahşan.
Eğil eğil sokayım, iki tutam az mıdır,
Lale ile sümbülü kakülüne nevcivan.
Diz çökerek önüne ılık ılık akıtam,
Bir gümüş ibrik ile destine ab-ı revan.