1- arkadaşını kaybeder ama sevgili kazanabilirsin.
2- hem arkadaş, hemde sevgili kazanabilirsin.
3- ve en kötüsü hem arkadaş , hemde sevgili kaybedebilirsin...
not: teklif etmeden önce iyi düşün.
kabalaşmadığımız sürece sorun teşkil etmez. tam aksine hitabın yaş ilerledikçe evrim geçirmesi, mantıklı bir durum olup doğal karşılanması gerekir. lise çağında aşkım,balım, bebeğim gibi hitaplar kulağa hoş gelirken, yetmiş yaşlarında bu hitaplar pek hoş durmaz, onların yerine hanım, bey gibi hitap şekillerini kullanarak seslenmek daha kabul edilebilir bir durumdur...
aslında sorgulanması gereken liselilerin neden bu kadar olgunluktan uzak ve hayatı toz pembe gördükleridir.
bunun sebebi o yaşın vermiş olduğu hayat karmaşası mı? yoksa okulda ve aile içinde öğretemediklerimiz mi? liselileri dışlamaktan çok bu sorulara cevap ararsak daha iyi olur ve belki onlarda dünyanın yalnız etraflarında dönmediğini, hayatın da bu kadar toz pembe olmadığını anlarlar.
yeni internet bağlatan komşumun bilgisayarını kurmak için eve çağrıldım. tabi kurulumu yapmak için şifreyi verdiler ve bende limitsiz olan internette an itibarıyla evimde bedava giriyorum.
dün gece saat 12:00 sularında zincirlikuyu mezarlığına yakın olan iş yerinden, aynı mahallede oturduğumuz arkadaşla işyerinden çıktık.
arkadaştan kestirme olur diye mezarlıktan gitme teklifi geldi bana, bende erkekliğe leke sürdürmemek için olur dedim. karanlıkta ağaçlarla çevrili türlü böceklerin garip sesler çıkardığı mezarlıktan geçerken, birde baktık yolumuzun üstünde, kısık bir lambanın altında üç yada dört tane köpek bekliyor. arkadaş bana: korkma eğer sen koşmaz ve korktuğunu belli etmezsen sana birşey yapmazlar dedi. kendimi kaçmamaya şartlamışken, köpeklerin bize yaklaşıp ilk hırıltıyı çıkarmasıyla arkadaş koşmaya başladı. tabi bende mezarlıkların arasında dikenlerin üstünde düşe kalka peşinden koştum, taki boş bir mezarın içine düşmüş olan arkadaşın çığlık sesini duyana kadar. mezardan çıkardıktan sonra birbirimizin kanlarını, dikenlerini temizlemeye başladık ve sonra iki saat gecikmeyle evlerimize vardık.
not: önemli olan kestirme yolu değil, güvenli olan yolu kullanmaktır...
o an için, yalnızlığı ben seçtiysem sorun yok her şekilde değerlendirmek mümkün, yukarıda arkadaşlar yeterince örnek vermişlerdir.
ama yalnızlığa itilmişsem, burada büyük bir sorun var demektir. ya bu sorunun sebeplerini düşünüp çözmeye çalışırım yada, işte o ''yada'' nın arkasından gelecek cümle hiç kimsenin duymak istemeyeceği şekilde bitebilir...
her insana bir sıfat( laikçi genç, sıkmabaş kadın, muhafazakar adam, kominist öğrenci v.b. ) bulma ihtiyacı hisseden tek toplum biziz herhalde. suyundan mıdır? havasından mı? anlayamadığım bir olgu.
maalesef askerimiz pislik terörist karşısında çok başarı kaydedemiyor. bunun sonucunda genelkurmay dahil, bütün kuvvet komutanlarının görevden alınması veya bu konuda başka alternatif çözüm bulunması, demokrasiyi içine sindirmiş her ülkede olağan karşılanması gereken durumdur. unutulmamalıdır ki ordu da, emniyet de hükumete bağlıdır. bugün bir emniyet müdürü görevden alınabiliyorsa, kuvvet komutanı da alınabilmeli ve bizler de bunları normal karşılamalıyız.
