optio
1716 (johannes kepler)
üçüncü nesil yazar 7 takipçi 153.93 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    arnavutlar

    30.
  1. kızlarını almak zordur. öyle anadolu çomarı gibi önüne gelene vermezler. seçicidirler. aileye girecek yabancı birinin de kendileri gibi olmasını isterler. geleneklerine bağlı bir arnavut aile kızlarını da öyle yetiştirdiği için kızları da kolay kolay kimseye bakmazlar. fakat böyle seçici olmaları hem ailenin yapısını bozmaz, hem de evliliklerinin çok yüksek oranlarda uzun sürmesini sağlar. evlendikten sonra damadın diğer aile bireylerinden hiç bir farkı kalmaz. kendi öz oğluna nasıl davranıyorsa damadına da öyle davranır arnavutlar.
    2 ...
  2. breaking bad türkiye de çekilse olabilecekler

    26.
  3. counter strike global offensive

    106.
  4. şu ana kadar yapılmış en aklı başında counter - strike oyunu diyebiliriz kendisine. gerek ses, gerek grafik, gerekse oynanış açısından tam olmuş bence. geçen ay yapılan katowice turnuvasını yaklaşık 1 milyon kişinin izlemesine bakarsak oyunun ne kadar popülerleştiğini anlayabiliriz. 1.6 yı bırakamam diyenlerin mutlaka denemesi gereken bir oyun.

    not: hileci orospu çocuğu ruslarla random competitive maçlara girmekten sıkıldım derseniz, master guardian rütbemle ortamlara akabiliriz. mesaj neyim atın.
    1 ...
  5. özgecan aslan ın yarın unutulacağı gerçeği

    28.
  6. önündeki 3 santim çükü beynine çok yakın olduğu için empati yapacak kapasitesi bile kalmayan erkek bozuntularının gerçeği. unutmazsanız amınıza koyayım.
    2 ...
  7. ebru gündeş

    338.
  8. şeriat

    397.
  9. bu ülkenin başına hiçbir zaman gelmeyecek olan felakettir. islamı tamamiyle yanlış anlamış bir yönetim biçimidir. aynı incil gibi, bozula bozula, kurallarıyla oynana oynana değiştirilerek günümüze kadar gelmiştir. ne hikmetse, bütün kafa kesmeler, kol kesmeler, recm ler hepsi şeriattan gelmedir. müslümanlıkta böyle bir şey yoktur. müslümanlık recm için bile iki tane olaylara birebir şahit olmuş görgü tanığı ister. islam affetmeye yönelik bir dindir. bir kişi zinayı görmüş, başka gören olmamışsa recm vermez. hırsızlık da öyledir. şeriat tamamen bunlara zıt bir yönetim şeklidir. insanlar üzerinde şeriat = islam = terörizm algısı yaratılmaya çalışılmaktadır. şeriat da bu yöntemlerden bir tanesidir. insanlara islam mı tamamiyle yanlış göstermektedir. hatta şundan bile eminim, bugün tayyip erdoğan için kefen giyip karşılamaya gidenlerin, içlerinde şeriat yanlıları olsa bile, şeriat yanlısı olmayan insanlar daha fazladır. bu ülkenin insanı şeriatı kabul etmez. gerekirse 70 milyon insan ankara ya gider, kendi elleriyle kıra kıra o meclise girerler. o yüzden korkmaya gerek yok.

    he bir de, madem allah ın adaletinde, kanununda, adaletsizlik yoksa, millet olarak iki tane simit bir ayran la gün geçirecek para kazanan insan yaşıyor bu memlekette. hani adalet? niye birilerinin oğlu zengin oluyor, gemicikler alıyor, biz eşşek gibi askere gidip dağ başında şehit verirken o sahte çürük raporuyla askerlik yapmıyor? dünyada hangi ülkede kaldı lan böyle adalet? hangi ülkenin cumhurbaşkanının oğlu zorunlu askerlikten kaçıyor? kraliçe nin oğlu gönüllü gitti lan. gitmeme hakkı varken gönüllü gitti. afganistan da yaptı bi de. savaşa gitti ya adam. bizde savaş çıksa önce başbakanın oğlu kaçar amerika ya siz hangi adaletten bahsediyorsunuz bana? bu adaletsizliği yapanların müslümanlığı anladığına mı inanıyorsunuz siz? bu ancak ve ancak islam cahili insanlar tarafından yapılır. yönetim şeklinin adının şeriat olmasına gerek yok. ha sen cumhuriyet rejimiyle yönetilirsin, hırsızın elini kesmezsin de ömür boyu hapis cezasına çarptırırsın mesela. adalet böyle olur. bazı insanlar bankanın paralarını, kendi parasıymış gibi, evinde ayakkabı kutusunda saklayıp tutuklandığında o adamı savunmazsın mesela. hele hele bu insan bir bakanın oğluysa gözünün yaşına hiç bakmayacaksın. çünkü bu ülkenin dünya üzerinde siyasi kararlarını veren bir insanın oğlunun herkese örnek olması gerekir. ceza yediğinde polisleri karşısına dizdirip teşhir etmeyecek mesela. gidecek paşa paşa cezasını ödeyecek. önemli olan rejimin adının ne olduğu değil, adaletin nerede olduğudur.
    2 ...
  10. ebru gündeş in canlı yayında ağlaması

    39.
  11. gezide ölen kardeşlemize, vatandaşlarımıza, polisin işkence yaptığı insanlara, üzerine gaz sıkılan yaşlılara, engelli insanlara ağlamış mıdır acaba kendisi merak ediyorum. orada ölen insanların da aileleri var sonuçta. devlete trilyonlarca rüşvet veremediği için, aç kalan insanlar var. açtılan özel okullarda, çoğaltılan imam hatiplerde okuyan seçilmiş (!) öğretmenler yüzünden atanamayan insanlar var mesela. benim için bu sıraladığım olaylar, bence devlete rüşvet veren adamdan daha önemli. bunların daha çok ekranlarda olması lazım. mesela devlete rüşvet verip trilyonlar kazanan bir adam için ağlanacaksa, bu insanlar için de ağlanabilir programlarda. mesela neden ethem sarısülük için, mehmet ayvalıtaş için, abdullah cömert için, mustafa sarı için, medeni yıldırım için, ali ismail korkmaz için kimse ağlamıyor televizyonda? bu ayıp bir şey mi? neden maçlarda slogan atıldığı zaman ekranın sesi kesiliyor? niye insanlardan saklamaya çalışıyorsunuz kirliliğinizi? benim derdim bununla. yoksa, ebru gündeş kocasına ağlamış diye onu ayıplıyor değilim. ya da niye üzülüyor demiyorum. şu halka gerçekleri açıklayın siz bir önce. bizim insanımız kime üzülecek, kime üzülünmeyecek onu bilir. ajitasyona gerek yok. hadi naş.
    5 ...
  12. kasımpaşa bjk maçında sahaya giren kişi

    6.
  13. 1453 kartalları ne kadar beşiktaş taraftarıysa kendisi de o kadar beşiktaş taraftarıdır. ki ben bunu bir galatasaray lı olarak oturduğum yerden anlayabiliyorum. gel de sığırlara anlat işte.
    0 ...
  14. yaşar çebi

    3.
  15. bahçeşehir atatürk lisesi' nin efsane müdür yardımcısı. yani ben okurken müdür yardımcısıydı şimdi ne olmuş bilemem. ayrıca kimya derslerine de giriyordu. sigara içerken yakaladığı öğrencinin yanında velisini arayıp, oğlunuz bana şu anda saldırıyor diyecek kadar değişik bir adamdı. ayrıca 5 senelik lise hayatımda bir kere bile güldüğünü görmedim.

    - oğlum sen sigara mı içtin?
    + hayır hocam içmedim.
    - içmişsin içmişsin...
    + hocam valla içmedim
    - oğlum içiyorsan söyle. valla (!) bir şey yapmayacağım.
    + ya sabah gelirken içiyorum hocam.
    - gerizekalı! hayvan! ailene haber veriyorum hemen! yarın da gel tasdiknameni al! öküz herif! !'^+%&/

    diyaloğunu sıkça yaşatan insandı. türk eğitim ve öğretim tarihinin en orijinal adamı olduğuna kalıbımı basarım. keşke herkesin müdür yardımcısı o olsa. dayağı bile değişikti. önce vuruyormuş gibi yapar, ellerinle yüzünü koruyunca karın boşluğuna yapıştırırdı.
    1 ...
  16. yol için camiyi yıkarız

    66.
  17. medeniyetin yol yapmak olduğunu sanan birinin söylemi. tabi bunu ancak kendisi söyleyebilir. mesela ben bir pankartın üstüne "yol için cami bile yıkılır" yazıp akp binasının önüne gitsem en az 6 aydan başlar. bir kamyon da sopa yerim. ama milyonlarca kişinin izleyebileceği bir platformda bunu söylemekten hiç çekinmiyor kendisi.

    bir de ben bu akp nin "lego tarzı yönetim" şekline de hastayım ya. ağaçlar sökülüp başka yere taşınır, cami yıkılıp aynısı başka yere yapılır. ülkeyi yeşil lego tabanı gibi zannediyorlar sanırsam. oradan al oraya tak... neyse...

    şimdi medeni ülkelerdeki ulaşım sistemleriyle bizim ulaşım sistemlerimizi karşılaştırmak zaten çok hayalcilik olur. yani ulaşıma gelene kadar geride olduğumuz bunca şey varken, ulaşımın medeni olduğunu iddia etmek dünyaya at gözlüğüyle bakmaktır. mesela hiç türkiye' yi bilmeyen birisine; halkın ekonomik durumunu, asgari ücreti, sağlık problemlerini, açlık sınırını falan anlatsan muhtemelen develerle ulaşım sağladığımızı düşünür. şimdi diyeceksiniz ki "lan onlar cehaletten bizi deveye biniyor zannediyorlar." . yok kardeş öyle değil o. adamlar "medeniyet" nedir bildiği için türkiye ile ilgili bir şey öğrenmek istediğinde eğitim sistemine, ekonomik durumuna falan bakıyor. bunlara bakınca da bunlar binse binse deveye biner amk diyorlar. olay o yani.

    medeniyet - ulaşım ikilemine bakarsak, ki bence iki alakasız kavram, benim şahsi fikrim medeni ulaşım sisteminin (tamlamayı kes) raylı sistem olduğudur. yer altı veya yer üstü farketmez, dünyadaki gelişmiş ülkelerin bir çoğu önceliği raylı sistemlere verirler. hani londra şehir merkezine arabayla girmek 20 sterlin miş ya. heh işte o 20 sterlin sen o raylı sistemi kullan, az insan ol diye. zira raylı sistem hava kirliliğini, gürültü kirliliğini minimumda tutar ve gideceğin yer 1 saatlik bir yer bile olsa, sürekli seyir halinde olduğun için -yani trafikte afedersin sik gibi aynı yerde beklemediğin için- stresini de minimumda tutar.

    aslında trafikte en çok rahatsız eden şey gittiğin yere çok uzun sürelerde varmak değildir. çok yakın mesafelerdeki yerlere uzun sürelerde ulaşmaktır. yani bugün taksim den atatürk havalimanına hiç trafik olmadan 20 dakikada gidebiliyorken, aynı mesafeyi trafikte 1 saat gitmektir. asıl sinir bozucu olan şey budur. ama şimdi mesela taksim den atatürk havalimanına metroyla 2 saatte de gitsen bu sana koymaz. en azından ne zaman varacağını bildiğin için ve 20 metrelik mesafeyi 30 dakikada gitmeyeceğinin farkında olduğundan hem stres yaşamazsın, hem de gideceğin yere zamanında varırsın.

    maliyet açısından bakarsak tabi ki raylı sistemler asfalt a göre çok daha pahalıdır. ama sen yıllarca topladığın deprem vergileriyle duble yol yerine şu anki metro hattını en azından iki katına çıkartabilirdin. böylece cami yıkmaya da gerek kalmazdı.

    medeniyet = asfalt zihniyetinde insanlar dolaşıyor aramızda. çok acı gerçekten. adamlar topladıkları deprem vergilerini asfalta çevirirken bile gururlanıyorlar. deprem olsa ev yıkılsa asfaltta yatıracaklar insanları demek ki...
    1 ...
  18. ups kargo

    4.
  19. dünyada başka kargo şirketi kalmasa bile tercih edilmemesi gerekendir. ankara' dan istanbul' a bir kargo yu tam 8 gündür getirememişlerdir. üstelik; sitelerine koydukları, kargo araçlarını takip ettiğiniz sistemde, kargo aracının evinize 150 metre kadar yaklaştığını görmeniz iyice sinirlerinizi hoplatır. bunun bir sorun olduğunu düşünüp yetkili bir abiye ulaşmak istediğinizde ise asla ulaşamazsınız. 444 00 66 numaralı merkezi arayıp yarım saat saçma sapan müzik dinlemek isterseniz buyrun arayın. internetten baktım kargo hadımköy şubesine gelmiş. zar zor şubenin numarasını bulup aradım. "abi ben bilmiyorum. biz ilgilenmiyoruz onunla. genel merkezi araman lazım." dedi. "e kargo senin şubende. araç da senin aracın. nasıl ilgilenmiyorsun arkadaşım?" dedim. "e gelir o zaman bir kaç güne." diye bir cevap geldi. bende mavi ekran vererek kapattım. bir daha da hayatım boyunca ups kargo kullanmamaya yemin ettim. kimseye de kullandırtmam.
    4 ...
  20. yılmaz özdil

    3209.
  21. son yazdığı "beraber yürüdük biz bu yıllarda" ile, akp dönemine dair çok önemli tespitler yapmış gazeteci. aslında tespit demek pek de doğru olmaz. ne yaşandıysa onları yazmış. perde arkasında yaşananlar, pek çok "yandaş" gazetecinin paylaşmadığı olaylar... okullarda ders kitabı olarak okutulsa, en geç 2 ay sonra insanlar ne bok olduğunu anlar, 70 milyon ayağa kalkar. ama kafada örümcek ağı olunca kitaplar da oraya yapışıp içeri giremiyor malesef.
    1 ...
  22. truva turizm

    38.
  23. minibüsten hallice seyahat imkanı veren turizm firması. neredeyse bütün otobüs firmalarında olan imkanları, diğer firmalardan onları ayırmıyor malesef. yani rahat koltuk, dokunmatik ekran dediğin neredeyse her 10 firmadan 9 unda var artık. bunlar birer kriter olmuyor artık. truva seyahat in diğer firmalardan kötü olmasına neden olan şey minibüs gibi her yerde durmasıdır. yani silivri' de yol ortasında insan indirmesi, veya otobüs boş olunca parayla insanları kısa mesafe taşıması gibi nedenler. itiraz edince de "ama bütün firmalar yapıyor" gibi saçma bir sebeple karşınıza çıkıyorlar. allah allah. ulusoy' da, kamil koç' da yapsınlar onu bakalım ne oluyor. en ufak bir şikayette ağzına sıçarlar adamın. he bi de , çanakkale' de zabıtaları görünce "yok efendim burada indiremeyiz" e dönüyor olay nedense. götün yemiyorsa başka yerde de yapmayacaksın o zaman. zorunlu olmadıkça tercih edilmemesi gereken bir firmadır.
    1 ...
  24. fatih terim

    3721.
  25. her ne olursa olsun, şu ana kadar heykelinin dikilmemiş olması bile ayıp olan, türkiye' nin ve galatasaray' ın gelmiş geçmiş en büyük hocasıdır. hem milli takımla, hem de galatasaray la, türkiye' yi dünyaya tanıtmıştır.

    bugün kaç tane türk hoca tanıyorsunuz; şu anda dünyanın en iyi teknik direktörü kabul ettiğiniz mourinho bile, fatih terim' den çok şey öğrendim diyor.

    bugün kaç tane türk hoca tanıyorsunuz; inter sahasına gittiğinde, taraftarların ona sarılıp fotoğraf çektirdiği?

    bugün kaç tane türk hoca tanıyorsunuz; avrupa şampiyonasında yarı final oynatan bütün dünyanın kendine hayran bıraktığı?

    böyle bir hocayı telefonumu açmıyor gibi saçma bi sebepten; ya da real madrid' den 6 tane gol yedi diye bu takımdan kovamazsın. bu adam seni ve kulübünü dünyanın en iyi kulüpleri arasına sokan adam. bugün brezilya' da, romanya' da, afrika nın ücra bir köşesinde galatasaray forması giyiliorsa, bu fatih terim sayesindedir.

    yönetim çuvallamıştır. kendi egosunu tatmin etmek, tek patron benim imajı vermek için fatih terim' e büyük saygısızlık etmişlerdir. ama gün gelecek, fatih terim de galatasaray' a başkan olacaktır. bunu da unutmayın. çünkü fatih terim galatasaray la yolunu ayıramaz. sizin gibi sırtını dönemez. kesinlikle bir faydası dokunması için başkanlığa da gelecektir. her ne olursa olsun. bizim için hala imparatorsun.

    edit: ayrıca uğruna taraftarının böyle bir şey yaptığı teknik direktör var mıdır? http://www.youtube.com/watch?v=z_LDUKy18q0
    3 ...
  26. içmesi en keyifli sigara

    39.
  27. kafa güzelken içilen sigaradır.
    1 ...
  28. 25 eylül 2013 ultraslan basın açıklaması

    1.
  29. bütün sülalesi fenerli olmasına rağmen, tek başına doğru yolu bulmuş, doğduğundan beri fenerbahçeli olması gerektiği söylenen ama o ısrarla galatasarayı tutan bir galatasaraylı olarak altına imzamı atacağım açıklamadır.

    edit: ayrıca ultraslan ı en çok eleştiren biri olmama rağmen.
    0 ...
  30. pro evolution soccer 2014

    209.
  31. pes serisinin gelmiş geçmiş en kötü oyunlarından birisi. ben konami şirketinin başındaki adam olsam, bu oyunda emeği geçen herkesi işten çıkartırdım. oyuncuları nasıl kanser edebiliriz, nasıl oyun zevklerinin içine sıçabiliriz diye düşünmüşler sanırım. bunu yapan insan olamaz.

    öncelikle şunu belirteyim: winning eleven dahil, konami nin şu ana kadar piyasaya sürdüğü bütün futbol oyunlarını oynadım. hatta sırf bu yüzden fifa 13 e kadar hiç bir fifa serisine elimi bile sürmedim. ama konami işin suyunu öyle bir çıkardı ki; siz zaten alacaksınız çok da sikimizde der gibi oyunlar çıkartmaya başladı. zaten fifa 12 den itibaren bir çok oyuncunun da fifa serisine dönmesinin sebebi budur. adamlar ileriye doğru gideceklerine, geriye doğru gidiyorlar.

    öncelikle işin grafik kısmından başlamak istiyorum. pc de oynayanlar farketmeyebilirler fakat konsollar bu grafikleri kaldırmıyor. oyun bir süre sonra yavaş çekimmiş gibi gelmeye başlıyor. oyun hızını +2 yapmama rağmen, pes 2013 deki -1 kadar hızlanıyor. bu dediğim düz koşan bir oyuncu için geçerli değil. mesela kanattan koşturan bir oyuncu olduğunda oyun gayet seri bir şekilde ilerliyor. fakat orta yapmaya başladığınız anda top havada süzülüp ceza sahası içine girene kadar mevsimler değişiyor. hele kalecinin uçup topu tutmasından sonra yaşananlar tam bir facia. o adam yerden kalkacak da, topu dikecek de.... pes 2013 le karşılaştırdığınızda bile yavaş kalıyor. gerisini siz düşünün. ayrıca sadece forma grafiği kasmışlar resmen. yüzler berbat.

    gelelim oynanışa: animasyonlar çok yavaş olmasına rağmen oynanış pes 13 den daha çok zevk veriyor bence. fakat zevk vermesinin yanında oyuncu tepkileri biraz geç olmuş. daha doğrusu oyunun yapay zekası, sizin vereceğiniz tepkiden çok daha erken davranıyor. bu da özellikle defansif anlamda sıçışlarda olmanıza sebep oluyor. bir de momentum eklemişler futbolculara. mesela bir yöne doğru koşturduğunuzda, elinizi yön tuşlarından çekince, adam oraya yavaş adımlarla ilerlemeye devam ediyor. bu da tekrar geri dönmesini çok zorlaştırıyor. böyle bir şeyi neden yaptıklarını bende çok merak ediyorum. ne gerek var yani böyle bir şeye. momentum nedir amk. insan lan bu. ayrıca o tuşu ile kaydığınızda oyuncu yaklaşık 3 metre falan kayıyor. hani fiziğe çok meraklısınız momentum falan yapmışsınız ya, bir insan evladının o kadar uzağa kayabilmesi nasıl bir fiziktir birisi açıklasın.

    bunun yanında çalım olayını çok güzel yapmışlar. ilerlemek istediğiniz yöne doğru basarken elinizi çekip sağ analogla çalım atma olayı iyi. ama işte onun da tepki süresini çok iyi ayarlamak lazım. öyle zart diye yapamıyorsun. yapay zeka çotank diye alıyor topu. ama ibneler çatır çatır çalımlıyor seni. yani güzel bir özellik yapmışsınız onu da tam yapsaydınız amk. sen x e abanırken senin futbolcu amele sümüğü gibi duruyor orada. adam da geçip gidiyor seni.

    taktik kısmında kombinasyonlu oyun uygulanabildiğinde çok işe yarıyor. ama taktik yapmak çok yapaylaştırılmış. çok özgür davranamıyorsunuz. şu adamı azıcık sağa kaydırayım devrini kapatmış konami. onun yerine kombinasyonlu oyunu getirmiş sanırsam. olmuş da, yine tam değil.

    şimdi iğrenerek duran toplardan bahsedeceğim; frikik becerisi 85 ve yukarısı olan her oyuncuyla, 25 metre ve altında, kaleyi karşıdan gören bir mesafeden attığınız her 10 frikik den 8 tanesi gol oluyor. geri kalan ikisi de tehlike yaratıyor. o noktaları koymayacaktınız oraya. şutun hızını iyi ayarladığınızda, gol olmaması mucizelere kalıyor. yani neden bu kadar kolaylaştırdılar bu işi ben anlamadım. madem oyunu gerçekçi yapmak için uğraşıyorsunuz, o zaman frikikler neden bu kadar kolay? dünyada şu oyundakini yapabilen oyuncular bir elin parmaklarını geçmezken, neden 150 tane futbolcuyla frikik golü atabiliyorum ben?

    kaleci kısmını en sona sakladım çünkü ağır konuşacağım; e be ibneler, e be götlekler, o nasıl kaleci lan? ileri açıl desen açılmıyor, köşeyi kapat desen kapatmıyor, yerden gelen şutları elinden sektirip içeri alıyor, çaprazdan vuran topları sektirip içeri alıyor, e koymasaydınız madem. boşu boşuna yer kaplıyor oyunda. yaptığım her maçta karşılıklı toplam en az 7 gol oluyor lan. 7 golün de en az 4 tanesini kaleci hatası. bir yolu olsa bütün kalecileri silerim oyundan. o derece sinirlendim.

    işin özeti; konami kendi kendini bitirmiş. 2013-2014 senesinde fifa ile arasına uçurum sokmuş. bu sene geri dönülemez bir hata yapmış. 150 lira verdiğim için inatla oyunu sevmeye çalışıyorum, kolu duvara fırlata fırlata tekrar maç yapmaya çalışıyorum ama olmuyor. en fazla 2 maç yapıp 15 dakika ara vermem gerekiyor. şöyle milyonlarca takipçisi olan bir blog sitem olsa da sizi itin götüne soksam. şirketinizi batırsam. neyse belki buradan da okursunuz diye yine de yazayım; hepinizin amına koyim.
    6 ...
  32. çarpışan otoda kimseye çarpmayan insan

    11.
  33. daha sonra gondola binip "yavaaaş" diye bağıran insandır. yavaş istiyorsan atlı karıncaya bin ulan. at ağızlı.
    0 ...
  34. siki 10 cm yi gecen turk erkegi

    6.
  35. sik meraklılarını kendinden geçiren türk erkeğidir. meraklısı çok demek ki.
    2 ...
  36. 1453 kartal grubu

    76.
  37. çarşı grubuna karşı kurulmuş akp zihniyetli taraftar grubudur.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/500279/+
    1 ...
  38. 22 eylül 2013 beşiktaş galatasaray maçı

    476.
  39. maç sonu çıkan olayların sorumlusu olarak felipe melo' nun gösterildiği maçtır. ya siz nasıl maç izliyorsunuz ben anlamadım. daha melo kırmızı kart görmeden arkada olaylar koptu zaten. ben ne zaman olay çıkacak diye maçı takip edemedim arkalara bakmaktan. melo' nun kişiliğini -futbolunu değil- bir galatasaraylı olarak bende sevmiyorum. fakat oynadığı her maçta, özellikle deplasman, yapıyor bu hareketleri. ilk defa yaptığı bir şey değil.

    hala olayları melo tetikledi diyenler için gelsin: https://galeri.uludagsozluk.com/r/500260/+
    2 ...
  40. ultraslan

    639.
  41. tribünün içine etmiş taraftar topluluğudur.

    aslında her şey ali sami yen stadında, kapalı tribündeki grubun bir kısmının eski açığa gitmesiyle olmuştur. zorunlu bir gidiş olmadı aslında bu. eski açık yenilenince, oraya da hareket getirmek adına, bazı "abiler" oraya geçmişlerdir. başlarda plan, kapalı tribün önderliğinde eski açığın da tezahuratlara dahil olmasıdır. hatta rahmetli alpaslan dikmen bile vefatından önce eski açıkta maç izlemeye başlamıştır. ama alpaslan dikmen' in oraya geçmesi de eski açık tribünün hareketlenmesi için yapılan bir taktik aslında.

    eski açık tribünü fiyat açısından uygun olduğundan genelde öğrencilerin gittiği bir tribündür. tabi bu "abiler" in yaşı öğrencilere göre büyük olunca, yaşı küçük arkadaşların üzerinde otoriteleri çok daha baskın olmuştur. tabi bu "ego tatminiyle" beraber bu adamlar kendilerini bir bok zannedip, ultraslan ı yok sayıp, kendi kendilerine üçlü falan çekmişlerdir. bende o sene eski açık kombinesi aldığımdan dolayı bu "değişime" birebir şahit oldum. hatta kapalı üçlü çeker, eski açık çekmez. kapalının üçlüsü bittikten sonra eski açık kendi kendine üçlü çekerdi.

    bu kadar olayın üstünde bir de bu yeni stadyumda "ultraslan kale arkasında duracak" muhabbeti çıkınca, kapalıdaki kemik grup da "prova" olsun diye eski açığa gitme kararı aldı. kapalı daki "kemik" tribün emekçileri eski açığa geldiklerinde, bu önceden eski açığa geçen "abilerin" gençler üzerindeki otoritesini gördü ve tribüne fazla elleşmediler. daha doğrusu elleşecek durumları yoktu çünkü hayatında kapalıya gitmemiş eski açıktaki gençlerin ilk gördüğü tribün liderleri bu "abiler"di.

    tabi bu "abiler" bi sikten anlamadıkları için, o sene böyle biz aşığız galatasaray a, yok efendim ekmeği tuza banıp yer gibi seviyorum seni falan gibi sikko tezahuratlarla geçti gitti. hala da bu abuk subuk tezahuratları duyarsınız maçlarda. ulan tamam seviyoruz da, takım gol yemişken söylenir mi amına koyim?

    yeni stadın açılış gününde bu "abiler" yine oradaydı ve sadece bu "abileri" tanıyan gençler yine onların peşinden gittiler. stad açılışında yaşanan "rezilliğe" tepki gösterince iyice havaya girip, kontrolü tamamen ele aldılar. stada girenler göreceklerdir ki o eski kapalı tribünde duran "kemik" yapı bugün hala daha tribündedir. doğu tribünün üst katında, deplasman tarafına yakın olan yerde görebilirsiniz. tribün orasıdır.

    peki bugün ne oldu? o başlarda ıslıkladıkları adamlara karşı gelen tezahurat yapıldığında "ananızı sikeyim" diye karşı tezahuratta bulundular. şimdi ultraslan ın önce şunu iyi anlaması gerekir. forumda da yazacaktım da, başlığı kilitlemişler artık niyeyse (!). gezi parkı olayları o sizin stad açılışında ıslıkladığınız, stadı kendi malıymış gibi gösteren, orası bizim stadımız galatarasay ın değil diyen insanlara karşıdır. mesele ağaç kesme meselesiyken; halkın isteklerine cevap vermeyen, kendi kafasına eseni yapan, kendi halkına sırt çevirenlere karşı bir başkaldırı haline gelmiştir. yani senin o stad açılışında ıslıkladığın adam var ya? gezi parkı olayları o adamlara karşıdır işte. ama sen bugün, o adamları ıslıklayanlara "tribünde siyaset yapanın anasını sikeyim" dedin.

    futbol bir yaşam biçimidir arkadaşım. tribün hayattır. senin hayatında şu anda siyaset ön plandaysa, siyaset de yapacaksın gerekirse. kadıköy' de "adam gibi adam" diye pankart açılıyorsa, sende "adam dediğin mustafa kemal' dir" diye pankart açacaksın. eğer bir futbolcu gol attıktan sonra "rabia" işareti yapıyorsa, sende yumruğunu havaya kaldıracaksın. karşılık vereceksin. ama sen "stadı galatasaray' ın değil, stad bizimdir." diyenlere karşı yapılan tezahuratı ıslıklıyorsan, sen ikiyüzlüsün, yavşaksın. sen tribünde durmamalısın. o sete çıkıp insanları yönetmemelisin.

    ultraslan, bize ali sami yen stadından mirastır. alpaslan dikmen' den emanettir. ama siz bu emanete ihanet ettiniz. tribünün ve ultraslan ın içine ettiniz. "lay lay lay" dan ileri gidemediniz. hala takımı ateşleyecek tezahurat yapamadınız. takım yenikken bile "aşığız seviyoruz" tezahuratını yapacak kadar tribünü bilmeyen adamlarsınız. alpaslan dikmen' i mezarında ters döndüren adamlarsınız. yakışmıyorsunuz o tribüne, o ultraslan ismine. insanları tribüne çekeceğinize tribünden soğutuyorsunuz. siktirin gidin artık.
    5 ...
  42. rabia işareti yapan türk

    17.
  43. 5 in 4 ten büyük olduğunu zanneden insandır. 5 diyorum bak.

    https://si0.twimg.com/pro...dc0ffa5f4696aecfa250.jpeg
    0 ...
  44. 18 8 2013 beşiktaş trabzonpor maçı gezi protestosu

    11.
  45. her 10 kişiden 7 sinin cep telefonu olduğunu ve bu 7 kişiden 5 inin çektiği görüntüleri sosyal platformda paylaşacağını düşünürsek, en geç yarın binlerce videoyla karşılaşacağımız protestolardır. hayır ben bunu evde donla otururken düşünüyorum da, o takım elbiseli lig tv hödükleri sesi kısarken bunu düşünemiyorlar mı? siz kısın sesi, ben yarın hoparlörü sonuna kadar açarım. gerizekalılar.
    5 ...
  46. ali ismail korkmaz

    50.
  47. gencecik hayatında polis terörüyle katledilen türkiye cumhuriyeti vatandaşı, kardeşim, kardeşiniz.
    5 ...
  48. alıp götüren şarkılar

    356.
  49. Dhafer Youssef Quartet - Les Ondes Orientales

    0 ...
  50. 30 haziran 2013 brezilya ispanya maçı

    27.
  51. doğuş un ak parti klibi

    3.
  52. istanbul bahçeşehir' de çekilmiş klip. o anda hangi işle meşgulsem ve bu olaya çomak sokamadıysam allah cezamı versin. adam dibime kadar gelmiş lan.
    1 ...
  53. uludağ sözlük

    12367.
  54. zamanın ne kadar hızlı aktığını bana bu gece tekrar hatırlatan site. 2006 aralık sanırsam üye olduğum tarih. az önce rastgele birine baktım, onuncu nesil yazar yazıyor. kendime baktım üçüncü nesil yazıyor. böyle arada kahveye gelip köşeden izleyen bıyıkları sararmış amca gibi hissettim kendimi. komplekse soktunuz lan beni gece gece.
    3 ...
  55. 15 mayıs 2013 thy grevi

    8.
  56. havaalanının diğer birimlerinde çalışan insanların, mesela benim gibi duty free de, hayatını sikertecek grevdir. kabaca bir uçakta 100 yolcu olduğunu ve thy nin gün içinde 20 tane uçuşu olduğunu düşünürsek, 2000 kişinin gün boyunca beynimizin dibinde çemkireceğini hayal etmek bile insanı oturduğu yerde yoruyor. ama grevlerinde haklılar mı? evet. havalimanına hayatında yolculuk etmeye veya yolcusunu almaya gelmiş, ya da uçağa binince kendini lord zanneden sığırların anlayacağı türden bir iş değil bu. sabaha kadar da anlatsan "her yere bedava uçuyosun, hayvan gibi para alıyosun, bi de grev yapıyosun yeeaaa" dan başka cevabı olmayacak insanlara bunu anlatmak biraz zor. bende çok sabırlı bi adam değilim. gidin 1 gününüzü havalimanında geçirin, bak bakayım 2 saat sonra nasıl kaçıyorsun. sonra gel buraya yaz haklılar mı haksızlar mı diye. hadi gülüm.
    3 ...
  57. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük