ne kadar yaşlanmışsın ne acı! oysa beraber doğduk seninle. her anımız beraber geçti neredeyse.. bazen beni bırakıp gittiğin o anlarda sensiz birşey yapamasamda yine de yanımda olduğunu hissediyordum her an. sen benim herşeyimdin ki. hani o sabahlara kadar sigaramı ateşler bana en duygulu şarkıları açardın hüznüme ortak olsunlar diye. konuşturmazdım seni. ne zaman konuşmaya kalksan gözlerimi tavana diker yağmurları dindirirdim cesaretle.. hep tam karşımda otururdun. gözlerimin içine içine bakar ağladığım anda göz yaşların sel oluverirdi.. sen benim herşeyimdin ki. senden başka kimsem yok. insanın kendinden başka kimsesi yok ki. sen bensin! ben o buğulu aynalarda gördüğün sen ..!
löpçük nedir? içinde bu kelimeyi barındıran insan nasıl sessiz sakin olabilir? hayatını her an löpçük diyebilecekmiş gibi yaşamak böyle bir duygumudur?
anlamıyorum nasıl bu kadar emin oluyor bu adam yazarlar. kızın patladığını nereden biliyor. benim hiç patlak yakınım yok diyor. varsa bile kim der ki ben patlağım diye allah aşkına! o değil sen hiç mi karı sikmedin! daha ne isyanlar dolu içimde de haydi tutuyorum kendimi..
onun arabası var ama neden senin yok. ben bir arabamız olsun istiyorum. ehliyetimi boşuna mı aldım. bana güvenmeyeceksen ben ne zaman trafiğe çıkacağım..