10 things i hate about you soundtrackinde de bulunan joan armatrading şarkısı.
i'm not the sort of person who falls
in and quickly out of love
but to you i gave my affection
right from the start.
i have a lover who loves me:
how could i break such a heart?
yet still you gained my attention.
why do you come here
when you know i've got troubles enough?
why do you call me
when you know i can't answer the phone?
make me lie, when i don't want to
and make someone else some kind of an unknowin' fool
you make me stare, when i should not
are you so strong or is all the weakness in me?
why do you come here
and pretend to be just passing by?
but i need to see you,
and i mean to hold you
tightly.
feeling guilty, worried,
waking from tormented sleep
this old love has me bound
but this new love cuts deep.
if i choose now, i'll lose out
one of you has to fall
but i need you, and you.
why do you come here
when you know i've got troubles enough?
why do you call me
when you know i can't answer the phone?
make me lie, when i don't want to
and make someone else soem kind of an unknowin' fool
you make me stare, when i should not
are you so strong or is all the weakness in me?
why do you come here
and pretend to be just passing by?
but i need to see you,
and i mean to hold you
tightly.
on sene önce beraber olduğun eski sevgiliyle görüşülür dostça, nasılsa çocuktuk o zamanlar görüşmekten ne çıkar diyebilirsiniz (eski sevgili pek dostça olmasada ki bunu sonradan farkedersiniz), ortama eski sevgilinin en yakın arkadaşı gelir, gider. uykusuz geceler...
(şimdilik bu kadarını biliyorum, kendimde sonuca bağladığımda onu da yazarım)
edit 1:
birinci aşama: ne kadar doğru ne kadar yanlış bocalamalarında...
still falling
breathless and on again
inside today
beside me today
around broken in two
'till you eyes shed
into dust
like two strangers
turning into dust
'till my hand shook with the way i fear
i could possibly be fading
or have something more to gain
i could feel myself growing colder
i could feel myself under your fate
under your fate
it was you breathless and tall
i could feel my eyes turning into dust
and two strangers turning into dust
turning into dust.
En ünlü kahramanlardan biri.Troia kralı Priamos ile Hekabe'nin oğlu. Çok kuvvetli olduğundan onu Aleksandros diye çağırırlardı. Yunanlı Helena'ya olan aşkı kendisinin ve ülkesinin sonunu hazırlamıştır. Helena'ya aşık olması ve onu kaçırması üzerine iki ülke arasında gerçekleşen truva savaşı 10 yıl sürmüş, zaman zaman kazanan taraf değişsede çoğunlukla durum berabere gitmiştir. Sonunda içine gizlenmiş askerlerin bulunduğu Truva Atı şehre alınır. Gece geç saatte askerler attan çıkarak kapıları açarlar ve Yunan ordusunun içeri girmesini sağlarlar. Bu sırada Paris Yunan savaşcı Akhillus'u (Aşil) topuğundan okla vurarak öldürür. Rivayete göre Paris ve Truva'nın önde gelenleri batıya kaçarak Etrüksler'i oluşturmuş ve bugünkü Roma şehrinin kurmuştur.
istanbul Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu Seramik Bölümünden 1962 yılında mezun oldu. Öğrenim döneminde Çanakkale çömlekçiliği üzerinde araştırmalar yaptı. Almanya'da Krautheim Porzellen Fabrikasında bir süre çalıştı. Türk çiniciliği başta olmak üzere geleneksel seramik sanatı üzerinde önemli çalışmalar yaptı. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde öğretim üyesi olarak çalıştı. Yirmi dört yurtiçi ve dokuz yurtdışı sergi açtı. 1967-1973 yılları arasında sekiz ödül aldı. 1973'te yurtiçi yarışmalara katılmama kararı aldı. 1990'da 3. World Triennale'inde Şeref Ödülü aldı. Sanatçı, yerel seramik araç gereçleri ile seramikte figür formundan çıkarak, bu formu tekniğin gerekleri ve olanakları doğrultusunda özgün biçimleme anlayışı ile geliştirmektedir.
bir de çok karizmadır, etkileyicidir. o konuşunca başka bir şeyle ilgilenemez insan. çok önemli bir şahsiyettir kendileri.
1985 yılında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Cam-Seramik Bölümünden mezun oldu. 1986'da atölyesinde özgün seramik çalışmalarına başladı. 1997'de Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde Prof. Dr. Erdinç Bakla danışmanlığında yüksek lisansını tamamladı. 1993 yılında istanbul Üniversitesi T.B.M.Y.O. cam seramik, çini işlemeciliği programında öğretim görevlisi olarak çalışmaya başladı.
2003 yılında istanbul Üniversitesi T.B.M.Y.O Çini işlemeciliği program başkanlığı görevine getirildi. 2004'te Yıldız Porselen Fabrikası için özel tasarımlar yaptı. Halen (2006) istanbul Üniversitesi cam seramik, çini işlemeciligi programında ders vermekte. Çini işlemeciliği program başkanlığını yürütmektedir.
Michelangelo'nun Davut Heykeli, Michelangelo Buonarroti tarafından 1504 tarihinde tamamlanmıştır. (Başlangıç 1501) Geniş çevrelerce, Michelangelo'nun (Pietà ile birlikte) en iyi iki heykelinden biri ve Rönesans heykel sanatının bir başyapıtı kabul edilmektedir. Eser, Davut'un Golyat'a saldırmaya karar verdiği anı simgelemektedir. 5,17 metre yüksekliğindeki mermer heykel Floransa'nın bir sembolü niteliğindedir. Heykelin tamamı 8 Eylül 1504 tarihinde ortaya çıkarılmıştır.
Figürün omzunun üzerinde dikkat çeken sapanın yanısıra figürde neredeyse mükemmel insan oranı betimlenmiştir. Michelangelo'nun Davut heykeli erkek insan form bilgisi esas alınarak disegno sanatsal disiplini ile temellendirilmiştir. Bu disipline göre heykel en iyi sanat şekli olarak ortaya konmuştur, çünkü ilahi yaratılışı taklit etmektedir. Michelangelo bu disipline olan bağlılığını şu davranış şekliyle ortaya koymuştur: Sanki Davut onun çalıştığı mermer bloğun zaten içindedir ve onu dışarıya çıkarmak ister! (Aynı insan ruhunun bedenin derinliklerinde bulunduğuna olan genel inanç gibi. Bu ayrıca contrapposto stilinin de bir örneğidir.)
Esasında gerçek insan oranları gözetildiğinde heykelin oranları oldukça farklıdır. Baş ve üst-vücut, alt-vücut oranlarına göre daha büyüktür. Kimileri bunu maniyerist stile dayandırsa da, en kabul görmüş açıklama heykelin bir kilise cephesine veya yüksek bir kaidenin üzerine oturtulma amacıyla hazırlanmış olması ve bu şekilde bir açıdan bakıldığında oranların doğru görülecek olmasıdır.
Heykel ilk olarak Palazzo della Signoria'nın tam önündeki Piazza Signoria'ya yerleştirilmiş; başına gelebilecek her türlü zararı engellemek için,Floransa'daki Akademi Galerisi'ne götürülmüştür. Burada sayısız ziyaretçisini hala etkilemekte olan eserin bir replikası da Piazza Signoria'ya yerleştirilmiştir.
1991 yılında bir kişi heykele çekiçle saldırmış, durdurulmadan önce de sol ayak parmaklarına zarar vermiştir. 2003'te heykelin temizlenmesinde su kullanılmasına ilişkin bir tartışma olmuştur. Bu, heykelin 1843'ten beri ilk büyük temizliğidir.
Davut'un Kudüs'ü fethinin 3000. yılına ilişkin, heykelin bir replikası Floransa'dan Kudüs'e bir armağan olarak gönderilmiştir. Sunulan bu armağan şehirde bir fırtına koparmış, dinsel çatışmalar sonucunda bu çıplak figürün pornografi içerdiğine ve kabul edilmemesi gerektiğine karar verilmiştir. En sonunda bir uzlaşma sağlanmış, Davut yerine başka bir heykelin tamamen "giyinik" replikası armağan olarak şehre gönderilmiştir.
Dünya çapında eserin birebir boyutta replikaları mevcuttur. Londra'da Victoria ve Albert Müzesi'ndeki alçıdan bir kopyasından, Avustralya'daki Surfers Paradise alıveriş merkezine kadar Los Angeles Kaliforniya'daki bir malikanenin üzeri ve çevresi heykelin 23 küçültülmüş boyutta replikası ile çevrilmiştir. Bir kopyası da ayrıca Las Vegas'taki Caesars Palace'da Appian Way Shops'ı onurlandırmaktadır.
Seramik kalıba döküm yöntemi hassas döküm yönteminden türetilmiş olup, farklı modellerin tekrar kullanılabilmesi ve yöntemin standart dökümhane imkanlarıyla uygulanabilmesi avantajlarıdır. Seramik kalıba dökümde hassas dökümde olduğu gibi boyut sınırlaması yoktur ve özellikle yüksek sıcaklıkta eriyen metallerden karmaşık biçimli, yüzey kalitesi yüksek, boyutları hassas ve kusursuz döküm parçalarının üretilmesi mümkündür. Bu nedenle seramik kalıba döküm, boyut bakımından mum modellerin kullanılmasının mümkün olmadığı veya üretilecek parça adedi bakımından mum modelin üretiminde kullanılan metal kalıba yatırım yapmanın maliyet ve zaman bakımından uygun olmadığı durumlarda tercih edilir.
Alçı kalıp 18. yüzyılda pişmiş toprak kalıpların dökümüyle beraber yaygın biçimde kullanılmaya başlandı, fakat alçı kalıpların 3000 -4000 yıl önceye kadar Çinliler tarafından kullanıldıkları bilinmektedir.
Alçı kalıplar büyük oranla bakır ve alüminyum alaşımları gibi düşük sıcaklıkta eriyen demir dışı malzemelerin dökümünde kullanılır. Eğer kalıp modellemesi için mum gibi düşük dayanımlı malzemeler tercih edilirse, kum gibi dövülerek sıkıştırılan kalıp malzemeleri uygun olmadığından başlangıçta sulu harç halinde olan alçı tercih edilir.
Alçı kalıplar, bir bölüm yüzeyine sahiptirler ve en az iki veya daha çok parçalı olarak dizayn edilirler. Kullanılacak kalıp malzemesi için 100 ölçü alçı ile 160 ölçü su krem kıvamına gelinceye kadar karıştırılır. Kalıp malzemesi içine, kalıbın çatlamaması için %20 oranında talk, katılaşma süresini uzatmak içinse kaolin ve magnezyum oksit gibi katkılar eklenir. Kalıbın dayanım ve genleşme gibi özelliklerini kontrol edebilmek için kireç, çimento, asbest elyaf, silis unu gibi maddelerde kullanılabilir. Eğer, kalıp hazırlanırken karıştırma hızı normalden fazla olursa harcın içine hava gireceğinden gözenekler oluşabilir; karıştırma hızı normalden yavaş olursa harç katılaşabilir.
Alçı başlangıçta yarı sulu haldedir ( CaSO4 . ½ H2O ). Harcın katılaşması esnasında alçı, su ile reaksiyona girerek CaSO4. 2H2O haline dönüşür. Sulu harcın model üzerine dökülmesini izleyen birkaç dakika içinde gerçekleşen ilk sertleşmeden sonra model kalıptan çıkarılır ve kalıp 200° sıcaklıkta kurutulur. Bu şekilde tüm suyu giden kalıp, Susuz kalsiyum sülfat (CaSO4 ) haline dönüşür. Kurutulmuş kalıptan tekrardan nem alınması önemli önemlidir. Nem, alçının düşük olan gaz geçirgenliğini olumsuz bir şekilde etkiler. Alçı kalıplar çok kırılgan olduklarından ötürü taşıma sırasında özen gösterilmelidir
benimle dans eder misin adlı yarışmaya katılmıştı. çok yetenekli bir dansçıydı.çok güzel bir kalbi vardı.hiperaktif sevgi dolu bir adamdı. zorluklarla dolu bir hayatı olsa da yaşamı seven ve ondan kopmayı seçmeyecek güzel bir adamdı işte... mekanı cennet olsun.
Agarta, Tibet ve Orta-Asya tradisyonlarında sözü edilen, Asya'daki sıradağların içinde bulunduğu ileri sürülen efsanevi bir yer altı organizasyonuna verilen addır.
Agarta konusunu kitaplarında en ayrıntılı işleyen üç yazar Saint-Yves d'Alveydre (1842 -1909), Ferdinand Ossendowsky ve René Guénon'dur. Agarta, teozoflara göre Mu ve Atlantis'ten göç eden bilim rahiplerince ya da inisiyelerce kurulmuş, sonradan gizlenme gereği görüp, dağ ve mağara içlerine çekilmiştir. Agartha, Agharta ve Agarthi olarak da yazılır.
Kimileri Şambala adında Agarta'ya karşıt olarak kurulmuş, gizli bir menfi merkezin varlığını ileri sürüyorsa da, Agarta'nın Tibet tradisyonlarındaki bir diğer adı Şambala'dır (Shambalah).
köpek, kedi, kuş, kemirgen, sürüngen vs. tüm evcil hayvan sahiplerinin buluştuğu, fikir alışverişi yapabildiği, evcil hayvanlarını başgöz edebildiği hoş site.
mutluluğu, huzuru içkide bulan sevgili.çok zor,çok acı. çaresizlik ve uykusuz geceler. seviyorsan çekip gidemezsin, oturup izleyemezsin, onunla içemezsin. yardım etmek için çırpınır durursun.
1960'lardaki ingiliz Pop Art akımına önemli katkılarda bulunmuş olan Hockney, 20. yüzyılın en etkin sanatçılarından birisi olarak gösterilir. Pop-art akımının sanatçılaı popüler olan şeyleri ya da gündelik yaşamda kullandığımız en sıradan şeyleri bile resmederler. Hockey'in "Sandalye" adlı tablosu da bu akımın örneklerindendir
oh, baby
oh, baby (keep on)
come on, baby (keep on doin it, right on)
mmm, mmm, mmm (right on doin; it)
you got it together (baby, keep on)
oh, you got it together, baby (right on, keep on doin it)
not yet, baby, oh, not yet
mmm, mmm (my-my baby, keep on)
i swear you got it together, baby (keep on, keep on)
whatever, whatever
girl, i'll do
forever and ever, yeah, yeah, yeah, yeah
i'll see you through
i've got to keep you pleased
in every way i can
gonna give you all of me
as much as you can stand
make love to you right now
that's all i want to do
i know you need it, girl
and you know i need it, too
cause i found
what the world is searching for
here, right here, my dear
i don't have to look no more
and, oh, my babe
i hoped and i prayed
for someone just like you
to make me feel the way you do
never, never gonna give you up
i'm never, ever gonna stop
not the way i feel about you
girl, i just can't live without you
i'm never, ever gonna quit
cause quittin just ain't my stick
i'm gonna stay right here with you
do all the things you want me to
whatever you want
girl, you got
and whatever you need
i don't want to see you without it
you've given me much more
than words could ever say
and oh, my dear, i'll be right here
until my dyin day
i don't know just how to say
all the things i feel
i just know that i love you so
and it gives me such a thrill
cause i found
what this world is searching for
here, right here, my dear
i don't have to look no more
and all of my days
i hoped and i prayed
for someone just like you
to make me feel the way you do
i'm never, never gonna give you up
i'm never, ever gonna stop
stop the way i feel about you
girl, i just can't live without you
i'm never, ever gonna quit
cause quittin’ just ain't my stick
i'm gonna stay right here with you
do all the things you want me to
oh, i'm never gonna give you up
i'm never, ever gonna stop
all the things i feel about you
girl, i just can't live without you
i'm never, ever gonna quit
cause quittin’ just ain't my stick
i'm gonna stay right here with you
do all the things you want me to