baştan söyleyeyim, bir haftalık bir gözlem. akademisyeninden işportacısına, dönercisinden işletmecisine kadar bir sürü insanla görüşme imkanım oldu.
(uzun olabilir, saygılarımla.)
yazar notu: benim şahsi görüşlerimdir, aslında ekşi sözlük'te yazmak isterdim ama orada çaylak durumundayım. ekşi'ye selam, zall'a ve değersiz sözlüğüne yazmaya devam.
insan tipleri;
- ideolojik temelsiz bölücüler
bu sığırlar sırf devlet düşmanlığından besleniyor. müthiş bir coğrafya var (özellikle hakkari'de) bunlar aşık olup türkü söylemek yerine duygularını devlet nefretine yönlendirmiş durumda. çoğu hdp'li (hdp seçmeni demiyorum bak) ağa babalarından korktuğu için oylarını hayat boyu bunlara satmış durumda. ideolojik temelsiz bölücü dediğim de, kürdistan diye tutturup daha düne kadar hakkari'nin kürtçe isminin çölemerik olduğundan habersiz sığırlar.
- ideolojik hdp/pkk sempatizanları
ben denizli'de yaşayıp son iki seçimde hdp barajı aşsın diye oy verdim, yine olsa yine yapar mıyım bilmiyorum, chp seçmeniyim (chp'liyim demiyorum bak). bu sempatizanların ortak yönü "siyasal türk nefreti". şunu söylemek istiyorum; biz nasıl "siyasal islamı" istemiyorsak, bu herifler de "siyasal türk nefreti" taşıyor. sakın yanlış anlaşılmasın türklere karşı kişisel bir nefretten bahsetmiyorum, gidin; şehrimizi güzelleştirmeye geldiniz diye el üstünde tutuyorlar sizi. bu ideolojik hdp/pkk sempatizanları ayrı bir devlet kursa, kendilerince tehditsiz yaşasalar emin olun birbirlerini gırtlaklar.
- arada kalmış garibanlar
bunlar genelde kaçakçılık yapıyor, başka şansları yok zaten. yok abi cidden yok. ya kaçakçılık yapacak ya da aşiret reisinin marabası olacak. devlet (bakın polis/asker demiyorum, devlet/devlet politikası diyorum) ile örgüt arasında sıkışıp kalıyorlar, en güzel kışları, baharları yaşayamıyorlar. batıya gittiklerinde terörist olarak görülmeleri de cabası. aşiret reisinin çoluğu çocuğu kıbrıs'ta, istanbul'da özel üniversitede okuyup ideoloji kasarken bu gariban çocukları eğitim almıyor, alamıyor. örneğin batıda batılı bir mendil satan çocuk sayısı ile doğuda doğulu olup mendil satan çocuk sayısı metrekare bazında çok farklı. her köşe başında "tartalım mı hucam"cı çocuklar mevcut. diyarbakır sur'da çatışmalar sonlanmak üzere, halk gizliden gizliye "devlet artık bitirsin şu mereti" mantığında. çünkü pkk (pekeke diye okunur faşizme gerek yok) yıllar süren gelişiminde/değişiminde klasik düzen partilerinden bir fark ortaya koymuyor. bu da devlet ile pkk'nin pazarlıklarında en çok orada yaşayanlara zarar veriyor.
- aklı selim insanlar
bunlar pkk şiddetini savunmayan, kürt halkının, türkiye halklarının eşitliğini savunan kendi hallerinde genelde okumuş kişiler. pkk bunları tehdit ediyor, evet kendi halkı ama tehdit ediyor. siyasette hep büyük resmi görmek lazım; pkk sempatizanı birisi bile olsa, bu insanlar örgütü, örgütün kalesi olan şehirlerde eleştiren aydınlar. en son, tahir elçi örneği var. örgüt tahir abiyi resmen sattı. bunu oradaki herkes biliyor. buradaki aklı selim insanları en çok üzen şey, bırak buralara gelmeyi, haritada bu illerin yerini bir iki dakika aramadan sonra ancak bulabilen sığırların yaptığı yorumlar.
öyle "sikeriz/sokarız, yakarız/yıkarız ile iş bitmiyor. bu insanlar yıllarca enseye tek kurşun dönemini yaşadı afedersin ama yarrak sikersin.
yazacak çok şey var, bunları zaten uludağ sözlük sığır kitlesi değerlendirsin diye değil, belki başka birisi okusun diye yazıyorum.
doğudan batıya gidildikçe insanlar boka sarıyor. denizliliyim, hakkarililer öz bir kardeşimdir benim, vanlılar canım, ciğerimdir. buradaki insanlar belki hiç okul birincisi olmamış ama ahlak, insanlık, dostluk ve insani değerler (insanından bahsediyorum) bu insanlar için hep birinci gelmiş.
bir süre buralarda kaldım, coğrafyasına, insanına öyle duygular besledim ki ilk fırsatta tekrar gideceğim. ha diyeceksin ki rezili, şerefsizi yok mu? vardır illa ki. ilk fırsatta sikmeye çalışanı da vardır, görmedim bir şey diyemem ama vardır.
memlekete döndüğümde aklımda "sen benim başım omzum üstüne gelmişsin", "hucam siz bizim şehrimize fayda vereceksiniz allah razı olsun", "bizim misafirimiz olun" ve benzeri cümleler vardı. gecenin üçünde bunları düşünüp gülümserken denizli'nin ilçesinden olduğunu tahmin ettiğim bir sığırın "amına goyen nerde galıveeedi bu amına goduğum arebesi" diyen bir orospu çocuğunun küfürleriyle gerçek hayata döndüm. evet, batıya geldikçe işler boka sarıyor.
edit: bazı batılı cicibebe'lerin zoruna gidebilir, gitmiş de. onların ben annesi ve kız kardeşleriyle "momsbangteens" yapayım.
sözlükte, zall'dan hoşlanmayanların oluşturduğu kesimdir. sözlüğün başlık ve içerik anlamında bir işlevi olmadığını, buraya yazmanın da aslında bir amacı olmadığını düşündüğüm için böyle bir girdi yazmış bulunuyorum. amacım kesinlikle troll'lük değil ki yapamam zaten. diğer yandan, buradaki fasişt/akp troll'lerinin neler yazdığını görmeye geliyorum, girdilerle pek bir alakam da yok.
hele bir de ekşi'deki gibi şuraya "sorunsal" diye başlık açılıyor ya, yemin ediyorum ilkokul çocuğu izlenimi uyandırıyorsunuz. ne zaman bir entry girmeye kalksam ya mesajla saçma sapan cevaplar geliyor ya da eksileniyor. hoş eksilenmek sikimde değil de ortamın kalitesini, siyasal yapısını belli ediyor. ulan bir sözlükte tanım olarak "defol beee" yazılır mı lan? hadi yazan sığır, denetleyen de mi yok bu girdileri?
sonra yok inci boş, ekşi elitist. elitist ne demek sen biliyon mu acaba? yaşının sayısı kadar kitap okumuş musun liseli? incideki kıvrak zekanın, ekşideki okumuşluğun, edebiyatın onda biri yok şurada.
futbol takımı olsa en çok bal ligine çıkar, orada da düşmemeye oynar. bal ligi (bölgesel amatör lig) hemen seksli bi şeyler çağrıştırmasın size.
neyse konu uzamasın, yds çalışmam lazım. almam gereken bi 75 point var.
not: kendini bilen, her ne görüşten olursa olsun fikir anlamında bir şeyler üretenleri tenzih ederim.
dipnot: üreten dedim hemen seksli bi şeyler düşünmeyin.
bugünden itibaren, başlatmış olduğum "çılgın proje"dir. kaynak yok, içerik yok, topu iki sözlüğün de moderatörlerine atıyorum.
- orada yazmak istemeyip, buraya geçmek isteyen
- burada yazmak istemeyip oraya geçmek isteyen
delikanlılar, kadınlar, romalılar! listen to me!
kampanyaya destek verin, iki sözlükte de çeşitlilik artsın (hoş burası yozgat amk, belli etmeyin) ve bizler de ekşi'de çaylak onay listesinden kurtulalım.
moderatörlere sesleniyorum, eyyyy ssg, eyyy kanzuk, eyyy (ulan buranın moderatörü kim) sen, hadi bitirelim şu işi.
Küçük esnaf işletmelerinin müşteriyi sahiplenme anlayışıdır.
Her hafta en az 3 tane vesikalık fotoğrafı akademik başvuru yapmak için postalamam gerekir diğer evraklarla. Bundan iki sene evvel mahallede bir fotoğrafçıda fotoğraf çektirmiştim, hep son bir fotoğraf kaldığında yenisini çektirmek yerine kalan fotoğrafı çoğalttırırdım.
Dün yine foto çoğaltma için gittim, esnaf abi yokmuş, bıraktım elemanına bir saat sonra da almak için tekrar gittim. Fotoğrafları aldım, bir dakika dedi, vesikalıklardan birini de büyütmüş, çerçeveye sığacak şekilde yapmış. Abi ben bunu istemedim ki dediğimde bu bizim hediyemiz dedi gülerek.
Dükkandan çıktığımda ilk dikkatimi çeken şey adamın bunca zamandır hep güler yüzlü olmuş olmasıydı. O yaptığı fazladan bir fotoğrafla batmadı, güler yüzlü olduğu için bir yanı da eksilmedi. Sağ olsun, hep o yol üzerinde dursun tabelası, umarım.
Bunu niye yazdım? Yabancılaşıyoruz azizim, ülke koskoca geneleve benzedi. işi biten kişi çekip gidiyor. Küçük şeylerle mutlu olmayı unutanlara garip geliyor gülümsemek, merhaba demek, selam vermek, teşekkür etmek. Buradan yola çıkarak şunu söylemek istiyorum; birlikte gülüp birlikte ağlamazsak hep birbirimizin acısına güler hale geleceğiz. Tahammül eşiğimiz en ufak yanlışta, hatada aşılmış olacak. insan önce kendine gülümseyecek ki başkalarını da mutlu etsin, sevincine üzüntüsüne dahil etsin.
Koca bir yıl geçti, asteğmenliği bitirdim, girdiğim sınavlardan iyi puanlar aldım ama en çok düşündüren olay tam da şu anda yakılıp yıkılan hayatlar varken, o fotoğrafçının gülümsemesi, düşünüp ( sen hep buradan alıyorsun mantığıyla ) hediye ettiği fotoğraf oldu.
ankara üniversitesi'nde ingilizce hocası. faydalı olması açısından, yds veya ielts düşünenler için hem ucuz hem etkili bir paket sunuyor. akademikpersonel.org sitesinden de indirim kuponu temin edebilirsiniz.