-hocam bir soru soracaktım?
+evet buyur!
-hocam hani anlatmıştınız ya bir malın marjinal faydası onu kullandıkça azalır diye.
+evet doğrudur.
-peki hocam tekilayı her şat yaptığımda daha fazla içesim geliyor. nasıl olacak bu iş? iktisat bize yanlış bilgiler veriyor hocam gör bunları!
+bu istisnadır evladım. olmadı bu akşam beraber deneyelim!
harcamalar yönüyle gsmh'nin nasıl hesaplandığını ve halka nasıl yanlış aktarıldığını gösteren açık bir ifadedir. aslında ülkemizin bütçesi bu yöntemle hesaplanmakta ancak uygulamada iş değişmektedir. karşımızdaki bu tablonun iki katından daha büyük bir rakam yani yaklaşık 500 milyar tl harcama bütçesine sahip türkiye'nin buna karşılık bütçesi haddinden fazla açık vermektedir. bu da hükümetin siyaset yapmak dışında başaramadığı ancak halkın bazı kesimlerine yutturduğu bir başka açığıdır. asıl merak edilmesi gereken bütçenin eğitime ve özellikle ar-ge çalışmalarına neden bu kadar az kaynak ayırdığı olmalıdır.
malesef aldığı milyonlarca göç yüzünden mahvolmuş bir şehirdir. taşı toprağı altın diyen herkes gelip yerleşmiş ve şehrin harabına sebep olmuştur. gelen insanlar şehre ayak uydurmak yerine kendi geleneklerini sürdürme çabasında oldukları için kaos ortamı mevcuttur. kadıköy sahilinde vapur iskelesinin yanında mangal yapan aileler mi istersiniz yoksa kınalı ada'ya gidip orada yaklaşık 200 yıldır yaşayan ermeni vatandaşlarımıza "burası bizim defolun gidin bu adalardan!" diyenleri mi? kısacası istanbul'un bugün neden başkent olamadığını hem bina yaptırarak rant elde etmek için şuursuzca satan belediye başkanlarına hem de sonradan gelip şehri katleden insanlara sormak gerekmektedir.