vatandaş ankaraya yürüse tayyip ne yapar? Yıkılır gider iktidarı. abdülhamid bile düşmüş. mansura oy verenler bile yürüse hatta orda kalıp geceleri ısınmak ve aydınlanmak için ateş yaksa çok şey olur da nerde bu millette fransızlardaki cesaret ki devrim yapsın. kaddafi gibi diktatörlerin sonu belliyken silivri soğuktur diye her şeyi cıvıtan halka müstahak hukuksuz bir devlette yaşamak.
Barış mançonun şarkılarına gizlediği ilahi mesajlardır. şarkılarında halk edebiyatı, tasavvuf felsefesi, dini ve tarihi şahsiyetlere ve olaylara yaptığı göndermeler vardır.
karacaoğlan:
karac'oğlan, dünya fâni,
toprak emer tatlı canı.
hastalandım, ilâç hani?
bir acısız ölüm de yok.
barış manço:
unutma ki dünya fani
veren allah alır canı
ben nasıl unuturum seni
can bedenden çıkmayınca
karacaoğlan:
ben güzele güzel demem
güzel benim olmayınca
barış manço:
yaz dostum,
güzel sevmeyene adam denir mi?
karacaoğlan ile barış manço'nun sözleri -necaşi'nin dediği üzere- aynı lambadan çıkan iki ışık gibi.
tasavvuf ve halk edebiyatımızın bir başka önemli ismi yunus emre'nin şiirleriyle ve onun dünya görüşü ile olan benzerliği ise tek bir şiirde bile bütünleşebiliyor.
yunus emre:
beni bende demen, bende değilim
bir ben vardır bende, benden içeru
barış manço:
bir ben var ki benim içimde, benden öte benden ziyade .
bir sen var ki senin içinde, senden öte senden ziyade.
barış manço, eserlerini oluştururken sadece karacaoğlan ve yunus emre'den beslenmemiş, şarkılarının birçoğunda yine tarihsel ve dini şahsiyetlere, kavramlara ve olaylara göndermeler yapmıştır. dört kapı şarkısını incelediğimizde bu bahislere sıkça rastlarız.
dört kapı:
barış'ım, uzaktan geldim, dört kapı önünde durdum
dört kapıdan geçemezsem, geldiğim gibi giderim
şarkının bu kısmında tasavvufun dört mertebesi olan şeriat, tarikat, marifet ve hakikat mertebelerine gönderme yapılmıştır.
yine dört kapı şarkısında:
kadir kıymet anlayana, sandık açmasan da olur
kırk yamalı hırka yeter, idris biçmiş der giyerim.
şarkının bu kısmında ise hem hz. ömer'in yamalı hırkasına hem de idris peygamberin terziliğine gönderme yapmıştır barış manço.
dıral dede'nin düdüğü şarkısı ise sadece sözleriyle değil, ismiyle bile benzer göndermeleri taşımaktadır.
"sen öyle devekuşu gibi şaşkın şaşkın bakınırsan
bir gün duyarsın elbet dıral dede'nin düdüğünü"
dıral dede, islam inancına göre, halk arasında kıyamet günü sûr'u üfleyecek melek olan israfil'e verilen isimdir.
barış manço, günümüz gençlerini, genç sanatçıları yakalamak, onlara hitap etmek adına 1995'te çıkardığı müsaadenizle çocuklar şarkısında bile yine tasavvufi bir gönderme yapmıştı.
müsadenizle çocuklar:
kınalar yakalım elimize
sahip olalım dilimize
aman dikkat belimize
şimdi müsaadenizle çocuklar
şarkının herkesçe ezbere bilinen bu dörtlüğünde "eline, diline, beline hakim ol" şiarına uygun bir dil benimseyerek yine tasavvufi bir gönderme yapmıştır.
sözün özü, barış manço, kendisine "anadolu ereni", "modern zaman dervişi" rolünü biçmiş ve bu rolün hakkını fazlasıyla vermiştir.
Suç devlette falan değil bunlarda. Bok içinde yaşayım ama ekmek elden su gölden olsun kafasındalar. Bunlara kalsa ülke hindistan olurdu. Neyse ki herkes konuşur akp yapar.
SHOW TV, STAR, KANAL D, NOW TV vb. tüm televizyonlarda, Netflix, Disney, Blutv, Exxen gibi dijital platformlarda, hep aynı yapım şirketleri, birbirine benzer konular, benzer yüzler, id oyunculuk ajansındaki ayşe barımın kuklası haline getirilmiş kadın ve erkek oyuncular.
Ve tabii ortada dönen milyarlarca liralık ciro.
Bağımsız yapımcıya, proje üretimine, ajansın emrine girmemiş oyuncuya hayat hakkı tanımayan bu piyasa yapıcıları, öyle bir kara düzen kurmuşlar ki aynı zamanda televizyon ve dijital platformların köşe başlarını tutmuş yöneticilerle de “iş” tutarak sacayağını tamamlıyorlar. Aralarındaki ilişki tamamen al takke ver külah üzerine. Bu anlamda bağımsız yapımcıların bir televizyon ya da dijital platforma proje kabul ettirmesi imkânsızın da ötesinde. Adeta bir mafya sistematiği var.
botanikçi ve kimyager.
kendisi 19.yüzyılda kurumdan bir karışım hazırladı. napoleon’un bıyıklarını parlatmak ve boyamak için hazırladığı bu siyah boya, daha sonra kadınların kirpiklerini boyamakta kullanıldı.