Yeri geliyor, Cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan da bunu iddia ediyor. Resmiyetse resmiyet, devlet adamlığıysa devlet adamlığı... ötesi yok yani; adı üzerinde cumhurbaşkanı.
hal böyleyken bu ülkede cumhurbaşkanı'nın beyanını suç duyurusu kabul edecek ve gereken işlemleri yapacak bir savcı neden çıkmıyor? Madem bu parti terör örgütü ile organik bir bağa sahip, neden yargılanmıyorlar? Neden kapatılmıyor?
okuduğum her romanında ayrı ayrı bunalımlara girdiğim, her şeyden ama her şeyden nefret etmeme sebep olan ve edebi stili itibariyle "bu toprakların dostoyevski'si" diye nitelendirdiğim insan. gam, kasvet, keder, hüzün pompalıyor. zaten tövbeliyim, uzun bir süre okumayacağım.
zira kendime daha fazla eziyet etmemin gerekliliği konusunda kafamda birtakım soru işaretleri mevcut.
"Evrim teorisi vs yaratılış" muhabbeti ile alakalı bana göre en mantıklı yaklaşımı gündüz vassaf Hoca'nın türkçe adı cehenneme övgü adlı kitabında okumuştum.
Özetle; evrimin ve dinlerin insanı sürekli öven, 'ideal canlı' şeklinde nitelendiren birer kavram olduklarını ve aslında insan denen canlının hiçbir halta yaramayan bir faydasız olduğunu anlatıyordu. Nasıl da içimin yağları ermişti.
Merak eden olursa ilgili bölümün fotoğrafını paylaşma şansım da var.
Eğer sahafa Kitaplığındaki boş rafın ölçüsünü verip, "bana burayı dolduracak kadar kitap." diye sipariş veriyorsan şekilcisin.
Ancak maymun iştahlılık edip henüz okumadığın kitaplar dururken bir yenisini daha "ben bunu okumak istiyordum, görmüşken alayım.", "aaa, kelepir tezgahta ahmet Ümit 5 lira..." ve bu TARZ bir heyecan yaşıyorsan; tebrikler, dünyanın en çekilir hastalığına yakalandın.
ne kadar doğrudur bilememekle birlikte; bugüne kadar medyada gördüğüm "x kadar terörist imha edildi" haberlerindeki x'leri üst üste koyunca neredeyse ufak bir ülkenin nüfusunu geçiyor.
ama bakıyorsun, birgün öncesinin intikamının alındığı iddia edilen anlarda başka bir yerde başka bir eylem ile 13 kişi daha ölüyor.
Şahsi kanaatim majesteleri ile birlikte nba'in gelmiş geçmiş en muhteşem oyuncusudur. Ginobili ve Tony parker ile birlikte uzun yillar sa spurs'u uçurmuşlardır.
Tam okeye dönerken, Inter'in başına gelip efsanevi bir performans gösteren Jose Mourinho ile çoşmuş olmasına rağmen geçirdiği sakatlığın ardından uzun süre oynamayıp katıldığı galatasaray'da ikinci baharını yaşamakta olan oyuncu.
Hoş bu sene kanaatimce Muslera ile birlikte iyi başlamak bir yana dursun, çok kötü başladı. Ancak tecrübesi ile durumu kurtaracaktır.
yaşı 20'ye henüz yaklaşırken sanat tarihine geçmiş muhteşem bir adam. kendine has tarzı, toplumsal ve bireysel eleştiri huyu ile çok büyük kitlelere ulaşmış, andy warhol ile dahi dostluklar kurmuş, bir dönem madonna ile gönül işleri kovalamıştır. fakat gelin görün ki çok erken göçmüş, sevenlerini yas içinde bırakmıştır.
ops, atlamadan ekleyeyim; kendisi bir zencidir ve sanat tarihine geçmiş zenci dostlarımıza rastlamak oldukça zordur.