çok zikindirik bir durumdur. atsan atamazsın, satsan satamazsın. neredeyse gün aşırı beraberseniz o zaman sıçtınız. mümkün olduğunca bu konulara girmemeye çalışır iki tarafta. birbirlerini kaybetmeyi göze alamazlar çünkü.
şu sıralar birçok kişinin yaşadığı durum. kimse karşıt görüşe tahammül edemez hale geldi. akraba, arkadaş hatırı neredeyse kalmadı. birçok akp li beni listesinden sildi, ben ise birçoğuna postayı koydum. sonrasında insan kendini kötü hissediyor. sanırım hepimiz bu olaylardan psikolojik olarak kötü etkilendik ancak bu durum, direnişi yani dirilişi haksız duruma düşürmez.
üç tarafı denizlerle çevrili olan ülkedir. benim ülkemdir. aslında sakin hali de oldukça alımlıdır ancak damarına basıldığında, tozu dumana katan, beni kışkırtan, canım ülkemdir.
türk istiklalini, türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. (mustafa kemal atatürk)
31 mayıs 2013 dilerim bu vazifenin gerçek anlamda başlangıcı olur. maalesef her konuda ayrım yaşayan, bir araya gelemeyen bizler, doğa için, taksim gezi parkı için bir araya geldik. sağcısı, solcusu, ateisti, dindarı, her kesimden insan mücadele ediyor günlerdir. bu mücadelenin zirve yaptığı gündür bugün. şahsen, bu olayların artık bardağı taşıran son damla olmasını diliyorum. zafer, cumhuriyetin ve türk milletinin olacaktır.
gülmemek için dudakların patlatılıncaya kadar ısırılmasına sebep olan durumdur. nefesini tutarsın, parmağını ısırırsın ama yok nafile. patlatırsın kahkahayı, o an zaten barışmışsınızdır.
durum güncellemelerinin ya da fotoğraflarının altında "oğlum şu bu nasıl , selam söyle" , ya da "babana hiç çekmemişsin" gibi özelden yazılabilecek, alakasız yorumları görmek istemeyen kişidir.
daha rahat nefes alınabilmesi için tavsiye edilendir. yatarken yastık kullanırım ancak sabahları o yastık kafamın altında değil, orada buraya atılmış oluyor.
hayatı sadece facebook'tan ibaret olan arkadaştır. herşeyi beğenir, yorum yapar. negatif bir eleştiri yapmıyorum, yanlış anlaşılmasın. candır o, iyi arkadaştır, başlık açtırır. paylaş butonuna basar basmaz sol üst köşede beğeni butonu ışığı yandı. ulan hangi ara 7 dakikalık videoyu izledin de beğendin. aradan neredeyse saniye geçmemiş. hıza bak la.
bugün iki kez maruz kaldığım iğrenç durum. halbuki olaylar ile hiçbir alakam yok. bayrak ve şehit yürüyüşleri dışında katıldığım bir yürüyüş olmadı zaten bugüne kadar. şirketimiz bugün tatildi ancak fazla iş biriktirmeyi sevmediğim için, kendi insiyatifimle işe çıktım. genellikle ofis dışında çalışırım. gitmem gereken yerler istanbul avrupa yakası, mecidiyeköy, okmeydanı, levent ve maslak taraflarıydı. özellikle mecidiyeköy ve okmeydanı beni düşündürüyordu. arabayla çıkmaya cesaret edemedim çünkü ziyaret edeceğim müşteriler olayların yaşandığı bölgere çok yakındı. otobüsü tercih ettim. zaten onlar da e-5 üzerinden devam ediyordu herhangi bir saldırıya maruz kalmamak için. uygun bir yerde inip yürüyerek gidecektim. yollar boştu malum tatil. okmeydanı'nı geçtik, mecidiyeköy'e yaklaştığımız anda şoför camları kapatın diye bağırdı. otobüsün kliması çalışmadığı için camlar açıktı. camlar kapandı kapanmasına ama artık o gaz her nereden geldiyse otobüsün içine dolmuştu. otobüse binmek isteyenler neredeyse otobüsün önüne atlayacaktı. şoför mecbur durdu ve insanları içeri almaya başladı. binenlerin çoğu hatta hepsi belli ki olaylarla alakası olmayan kişiler. kızların çoğu ağlıyordu. erkek ya da kız farketmiyor, böğürenler vardı. gözler kan çanağı. benim de boğazlarım ve gözlerim yanmaya başladı. selpakta ağzımı burnumu kapattım ama nafile. ulan daha kahvaltı bile yapmamıştım. aç karnına iyi gitmiyor meret. sonradan otobüse binenler kadar olmasada bende epey etkilendim sanırım. göz çukurlarım iyice yanmaya başladı. yutkunamıyordum. beynimi zikim. millet tatil arar ben kendi kendime zorla kaşındım.neyse indim otobüsten levent'teki işlerimi hallettim. bu ders sana yeter dedim kendi kendime. ofise dönmeliydim ama bu sefer taksiyi tercih ettim. taksi şoförüne gideceğim yeri söyledim. o zaten durumun farkında, uygun güzergahlardan götürdü bizi ancak şansıma tüküreyim, ofisin bulunduğu bina önünde taksiden ineyim derken, bir gurup haldur huldur aşağı koşturmaya başladı peşinden biber gazı adrese havale tabi. heralde bina girişine kadar nefes tutma rekorumu yenilemişimdir. solunumdan fazla darbe almadım bu sayede ancak, gözlerim ne haldedir kimbilir. mk hala yanıyorum.