moderasyon aşağıda numarası verilen entriyi silerek bana ayar vermeye çalışıyor.
ne var ki ben bu iğrençliğe katkıda bulunmaya gönüllü değilim.
hoşçakalın.
Xerox tarafından yapılmıştır.
Xerox’un ünlü AR-GE laboratuvarı Xerox PARC, baskı cihazlarında kullanılan mürekkepler gibi sıvı formda olan ve basıldığında katılaşarak elektronik bir devre işlevi görecek çipler üreten bir baskı cihazı geliştirdi.
MIT’nin aylık bilim teknoloji dergisi MIT Technology Review’un teknoloji portalında yayınlanan “Süper Güneş Panelleri için bir Xerox makinesi” (A Xerox Machine for Super Solar Panels) başlıklı makalede, Xerox PARC’ın üç yıl içinde tamamlanması beklenen projesi ile daha az malzeme ve güneş paneli kullanılarak aynı oranda veya daha yüksek miktarda enerji elde edilebileceği vurgulanıyor. Xerox’un çip basan baskı cihazı, yalnızca güneş panellerinde değil; önümüzdeki yıllarda her türlü teknolojik cihazın üretiminde de kullanılabilecek deniliyor.
MIT Technology Review, günümüzde güneş paneli üretiminde geleneksel silikon sistemler kullanıldığını ve bu yöntemin oldukça masraflı olduğunu söylüyor. Teknoloji portalına göre bu uygulama şekli kablo döşeme ve tesisat kurulum işlemlerinden dolayı önemli ölçüde gider yaratıyor ve güneş panellerinin yaygınlaşmasını önlüyor. Xerox PARC’ın teknolojisinin ise daha büyük ölçekte enerjiyi daha az malzeme, daha uygun maliyet ve daha verimli bir şekilde üretebildiğini söylüyor.
Basılı elektronikler (printed electronics) konusu üzerinde uzun yıllardır çalışan Xerox PARC’ın sıvı bir alaşımdan elektronik devre basabilen baskı cihazları, kağıdın üzerine mürekkep basma teknolojisine benzer bir modelle çalışacak. Bu yazıcıda kullanılacak sıvı mürekkep, elektronik devreleri oluşturacak sıvı formdaki çipler olacak. içinde kum tanesi büyüklüğünde milyonlarca çip bulunan bu sıvı alaşım, hafif ve katlanabilir yüzeylerin üzerine kusursuz bir şekilde basılarak, güneş enerjisi üretecek milyonlarca minik solar hücrelere dönüşecek. Sıvı alaşım yazıcıları ile basılacak elektronik devrelerin kullanılacağı güneş enerjisi panelleri ile çok daha fazla miktarda enerji daha ucuz, daha uzun ömürlü ve kolayca üretilebilecek.
son derece duygulandıran ve gurur veren bir şey.
zamanın kuytularında kalmış, unutulmuş bir emeğin yazar tarafından önsözde teşekkürle anılmış olması kadar yıllar sonra tesadüfen bir google aramasında karşıma çıkmış olması da tatlı bir sürpriz etkisi kattı.
bir - iki kitapta ve pek çok dergide adım geçiyordu ama tıp fakültelerinde okutulan temel kitaplardan biri olması da ayrıca hoşuma gitti.
önemli değildir.
chp seçmeni olmasından çok, yardımları reddetmiş olmaları konuşulmalıydı.
vatan seviliyorsa, böyle sevilmeli.
ikbal, iktibas gözetilerek değil.
ömer halisdemir'in yakınları, onun onurunu parlatmışlardır.
bu her madalyadan daha değerlidir.
'birinin iktidarı uğruna' ya da 'vatan uğruna' ölmek arasındaki farkı çok net ortaya koymuşlardır.
tek başına ayakta durmayı öğrenmeni sağlar.
bu arada arkadaşların arasında kendini yalnız ve ezik hissedersin.
ilişkilerin devamsız ve güvensiz olur.
paran varken bile para lafından nefret edersin.
paranın konuşulduğu ortamları terk eder, bir daha zor uğrarsın.
geleceğe ilişkin paraya dayalı hesap yapan sevgili adaylarından soğursun.
ailenle ilişkin devam etse de, kendini aileye ait hissetmezsin.
bu kadar basit.
başlıktaki 'durumu olduğu halde' ifadesinin anlamı da 'elinde ne varsa paylaşmak' şeklinde genişletilmeli.
bol olandan herkes verebilir.
marifet azı paylaşmaktır.
Güvenlik yazılımları şirketi eset'in tespit ettiği zararlı uygulama.
eset'in bülteninden alıntıdır:
Twitter üzerinden kontrol edilen ilk Android botneti.
ESET, tweet’lerle kontrol edilen ilk Android botnetini tespit etti.
ESET araştırmacıları, tweet'lerle kontrol edilen ve Android cihazlarda bir arka kapı açarak, başkaları tarafından kontrol edilmesini sağlayan bir truva atını keşfettiler. ESET tarafından “Android/Twitoor“ olarak tanımlanan bu kötü amaçlı yazılım, botnet oluşturmak için geleneksel bir komuta ve kontrol (C&C) sunucusu yerine Twitter'ı kullanan ilk Android odaklı uygulama oldu.
“Android/Twitoor“, yüklendikten sonra sistemde gizleniyor ve komutlar almak için düzenli aralıklarla tanımlanan Twitter hesabını denetliyor. Alınan komutlara dayalı olarak, kötü amaçlı uygulamaları indirme ya da Twitter hesabını bir başka hesapla değiştirebilme kabiliyetine sahip.
Windows’da kullanılmıştı, Android’te ilk.
“Twitter, Windows üzerinden kontrol edilen bir botnet için ilk kez 2009 yılında kullanılmıştı“ diyen ESET Güvenlik Arastırmacısı Lukas Stefanko, “Ancak bir botneti kontrol etmek için Twitter'ı kullanmak, Android platformu için yenilikçi bir adım” açıklamasını yaptı.
Stefanko, “Bununla birlikte, gelecekte kötü adamların botnet oluşturmak için Facebook’tan yararlanmaya ya da Linkedin ve diğer sosyal ağları kullanmaya çalışmalarını bekleyebiliriz” tahmininde bulundu.
Tespitlere göre “Android/Twitoor“ Temmuz 2016’den bu yana aktif ancak herhangi bir resmi Android uygulama mağazasında yer almıyor.
Nasıl yayılıyor?
Lukas Stefanko'ya göre, büyük olasılıkla SMS ya da kötü amaçlı URL'ler aracılığıyla yayılıyor. Bir porno oynatıcı uygulaması ya da MMS uygulamasını taklit ediyor ama uygulamanın işlevini yerine getirmiyor. Bunun yerine, kötü amaçlı mobil bankacılık yazılımlarının çeşitli sürümlerini indiriyor. Bununla birlikte, Stefanko'ya göre botnet operatörleri, fidye yazılımları da dahil olmak üzere, istedikleri zaman diğer kötü amaçlı yazılımları da dağıtmaya başlayabilirler.
Sürekli yeni yöntemleri deniyorlar
Lukas Stefanko; “Android/Twitoor, yöntemlerinde yenilikler yapan siber suçlulara dair bir başka örnek olarak öne çıkıyor. internet kullanıcıları hem bilgisayarlar hem de mobil cihazlarda, iyi güvenlik çözümleriyle etkinliklerinin güvenliğini sağlamaya devam etmelidir” uyarısında bulundu.
güvenlik yazılımları geliştiren ve dağıtan eset'in tanımına göre botnet, bot ve net kelimelerinin birleşiminden oluşuyor. Bot, robot kelimesinin kısaltılmış şekli. Net ise ağ anlamında. Botnet, uzaktan yönetilen ve kötü amaçlı yazılım bulaşmış çok sayıda bilgisayarın oluşturduğu ağı tanımlar. Sahibinin bilgisi olmadan uzaktan yönetilebilen bu bilgisayarlara bilişim çevrelerinde zombi makineler de denir. Botnetler de zombi ağlar olarak da tanımlanır. “Android/Twitoor“ zararlı yazılımı ile birlikte artık telefon ve tabletlerin botnet ağları için kullanılabileceği anlaşılıyor.
az önce posta kutuma düşen ilgili haberin son paragrafında yapılıyor bu tanım.
haberin geri kalanı için 'android/twitoor' başlığına bakılabilir.
beş yıllık plana ihtiyacı olan kulüp.
önce 24 yaş altı hariç tüm takım elden çıkarılacak.
yerli / yabancı genç bir hoca ile dünyanın her yerinden ve türkiye'den gelecek vadeden genç yetenekler transfer edilecek.
'bu yıl şampiyonluğa oynamıyoruz' diye sezon açılacak.
tabii bunlar yapılırken taraftar tribünde tespih çekmeyecek; gençlere dünya yıldızı muamelesi çekecek.
takip eden sezonda, puan cetvelindeki sıra ne olursa olsun, sadece gençler için para harcanacak.
bunlar doğru yapılırsa, en çok üç yıllık bir geçiş dönemini seri şampiyonluklar izler.
karmaşık sorunsal.
doğmadan önce ruhumuzdan haberimiz yok.
çocukken çocuk ruhluyuz.
arzularımız, hayallerimiz bedensel isteklerle sınırlı.
okula başlayınca ruhumuz da bizimle birlikte büyüyor.
sonra olgunlaşıyor.
aldığımız eğitime göre ruhumuzun terbiyesi farklı oluyor.
kimimiz özgür ruhlu oluyoruz; kimimiz biat edecek, kulluk edecek kullanın eteklerinde dolanıyoruz.
ruhun bedenden ayrı bir kimliği var mı, kuşkuluyum.
öyle olsa çocukken de yetişkin gibi hissetmemiz gerekmez miydi?
ölüp dirilenler ışıklar gördüklerini, bedenlerinden yükselip onu sedyede - yatakta; her neredeyse gördüklerini anlatıyorlar.
bu gerçek bir görme eylemi mi - öyle ise optik kanunlarının içine ediyor demektir - yoksa ölüm sınırındaki bedenin (kalp dursa da beyin hemen pes etmiyor) geçici bir illüzyonu mu, bilemiyorum.
her ne ise, ben ikinci bir hayata varım.
bütün günahlarımla birlikte.
tek bir rekat namaz kılmadan.
ikinci bir hayat için milyonlarca yıl yanmayı göze alarak...
ne de olsa bitiyor sonunda.
ya yoksa?
hiç dert değil.
doğmadan önce de yoktu.
kahve muhabbetleri bunlar...
klişelerle düşünüyor, klişelerle iletişiyoruz.
klişe matbaacılıkta bile demode oldu.
dijital bilgi ve iletişim çağındayız.
birazcık google araması yapın, okuyun, izleyin, dinleyin.
anahtar kelimeler:
parti, seçim, seçmen, siyasal rejimler, demokrasi, kuvvetler ayrılığı, idare kuralları, makro iktisat, ulus...
pis bir genelleme.
tanıdığım kedi besleyen insanlar günlük duş alma alışkanlıkları olanlardır.
sık sık ellerini yıkarlar.
kediden nefret eden pek çok insanın ter kokusundan yanına yaklaşamazsınız.
ben kedileri sevdiğim için beslemiyorum.
çünkü evde tutsak olmalarını istemiyorum.
zaten yalnızım, yolculuklarımda kimseye bırakamam.
apartman civarında, bahçede görürsem yiyecek vermeye çalışırım.
doğru olan da budur.
karnı tok olan sokak köpekleri bile kedilere saldırmıyorlar artık.
barış içinde yaşamak nedir, onlardan öğrenebiliriz.
hayvanlara karşı ön yargılı olanları biraz kurcalayın, çoğunun farklı insanlardan da nefret ettiklerini görürsünüz.
ya ırk ya da din farkı, hatta sosyal statü farkı, hiçbiri değilse başka mahallede oturuyor olması, nefret beslemesi için yeterlidir.
şahsen karşı olmadığım aksesuar.
başörtüsü takanlara hiçbir antipati beslemiyorum.
hayatın içinde olmaları, çalışmaları taraftarıyım.
ne var ki başörtüsü bu ülkede siyasal bir sembol olarak kullanılıyor.
başörtüsüz memuru çalıştığı kurumdan emekli etmek, işi bırakmasını sağlamak için her yol denenirken, başörtülülerin yolu açılıyor.
bu dönüşme tamamlandığında, onlar da evlerine gönderilecek. 'senin yerin evin ve çocuklarının yanı' denecek.
başörtüsünü diline dolayanlar bu konuda zerre kadar samimi değiller.
bunu ideolojik bir malzeme olarak kullanıyorlar.
dilerim bir gün kadınlar da bunun farkına varırlar.
evlerine gönderilmeden...
her yurttaş için bir onurdur.
bir farkla ki, yasaları meclisten geçirmeden keyfi olarak belirleyen saltanat heveslilerine destek olanlar bu konuda ikiyüzlüdür.
darbeye karşı olmak, demokrasiyi özümsemekle mümkündür.
demokrasi, kuvvetler ayrılığı, milli hakimiyet, laiklik gibi sacayakları olan bir rejimdir.
milletvekili adaylarının tepeden belirlendiği bir rejim, çakma demokrasidir.
sacayaklarından bazılarını iptal etmişseniz, işlevini yerine getiremez hale getirmişseniz, demokrasiden söz edemezsiniz.
darbe karşıtlığınız da iki dikta arasında tercih yapmaktan ibaret kalır.
kendinizi kandırabilirsiniz ama beni kandıramazsınız.
kimisi darbe, kimisi muhtıra, kimisi darbe girişimi, 7 askeri müdahale gördüm ve darbe nedir, demokrasi nedir biliyorum.
benim adam sınıfında kabul ettiğim insanların vasıflarıdır.
• kimseye yaslanmadan tek başına ayakta kalabilmek,
• kendinden zayıflara ve güçsüzlere yardımcı olabilmek,
• ona güvenenleri satmamak,
• daha iyi imkanlar için onurundan, duruşundan taviz vermemek,
• her zaman zayıf olanın yanında olmak.
sonraki adım baş örtüsü takmayanların önce terfide, sonra görevlendirmede pasifize edilerek elenmesi olabilir.
fetö de yavaş yavaş gidiyordu hedefine.
bunlar da paralel bir yolda ilerliyorlar.
zaten 'paralel' demiyorlar mıydı?
hedef aynı, yol farklı sadece.
küba'yı kimse diline dolamasın. şimdi kabul etsinler; giderim.
kuzey kore, izole olmuş ve sosyalizmi kültürel düzeyde yerleştiremediği için proletarya diktatörlüğü, hanedan diktasına dönüşmüştür.
mao ya da sovyetler de başaramadılar ve çin ve rusya'da yeni rejimler kapitalizmi yeniden inşa sürecine girdiler.
sovyet bloku çöker çökmez aç kalan ülkede kadınların seks turizmine yönelmiş olmaları sosyalizmin mi, kapitalizmin mi günahı, bunu vicdanınıza bırakıyorum.
komünizm bir ütopyadır.
güzel insanların hayal edebilecekleri ve başarabilecekleri bir ütopya.
dünya nimetlerinin eşit paylaşımını, özgür ve boyunduruksuz yaşamayı, mülkiyetin hiç kimseye ait olamayacağını savunan bir ütopya.
küba'nın doktorları bu güzel insanlara örnektir.
küba dar geldi onlara ve dünyanın tüm yoksul ülkelerine bedava sağlık hizmetleri götürüyorlar.
bu kuşatılmışlık hali onları da teslim alabilir ve küba da bir gün çökebilir.
bunun küba için iyi mi, kötü mü olacağını o zaman görürüz.
ben aslında sosyalizme karşı olmalıyım.
çünkü sosyalist bir rejimde şu andaki konforumdan feragat etmek durumunda kalabilirim.
ama asgari ücretlilerin neden karşı çıktıklarını anlamam mümkün değil.
çünkü yine asgari ücret alacaklar belki ama sağlık, eğitim, konut bedava olacak.
abd ve müttefiklerinin petrol fiyatlarını düşürerek, ticari ambargo uygulayarak rusya, venezuela gibi karşı blokta yer alan ülkeleri cezalandırma politikasının sonuçlarını yaşayan ülke.
bununla birlikte, güney amerika'da isyancı damarlar güçlüdür. venezuela halkının açlık ya da mahrumiyetleri onların teslim olmalarından çok direnç kazanmalarını sağlayacaktır.
sosyalist olduklarını söyleyen chavez ve sonraki liderleri köklü değişimden çok populist eylemleriyle tanınsalar da, er geç venezuela ve diğer kıta ülkelerinde istikrarlı yönetimler kurulacaktır.
bunun için gerekli malzeme var ve direniş ruhu orada hala yaşıyor.
er geç maaş gecikmesi olarak tarafıma geri dönecek olan keyifli bir boş vermişlik hali.
çevrilecek birkaç yazı, aranacak insanlar var ama ben buralarda sürtüyorum.
çünkü buraya girdiğimde sersem bir gülümseme hali yüzüme yerleşiyor ve başka hiçbir şey yapmak içimden gelmiyor.
bir psikologla görüşsem iyi olacak.
sözlük yazarlarının psikolojik danışmana ihtiyacı olduğunu gösteren tespit.
kızlar kezban, erkekler çomar... ben söylemiyorum, kendileri yazıyor.
bu kadar derin aşağılık kompleksi psikolog koltuğuna uzanıp içini dökmeden çözülmez.
psikolog değilim ama parası olmayanlar için bedava dert dinleme servisi açabilirim.
mesaj kutuma bekliyorum.
dökülün, rahatlayın.
ben de size neden çomar ya da kezban olmadığınızı anlatayım.
geri sarma / ileri sarma.
vokal değiştirme şansı (vokalist berbat; kargalar bile dayanamaz!)
gerçek modundan rüya moduna veya tersine iradi geçiş yeteneği.
uçma modu.
görünmezlik modu.
düzenli bakım ve onarımdan geçmeyi ihmal etmemek.
filtre değişimi, yağ takviyesi, suyun her gün kontrolü şart.
yedek parça kıtlığı olduğundan aşınan parçaları değiştirmek çok zor.
konuyla ilgili açıklama yapmamı zorunlu kılan açıklama:
herkes elini çeksin, suriye'nin sorununu suriyeliler çözsün.
ruslar türkiye'ye müdahale etseler ve 'kürtler şuradan, ermeniler buradan öte gitmesin' dese, hoşunuza gider mi?