Türkçe adı 'Yağmurdan sonraki soluk ayın öyküleri' olan, 1953 yılı yapımı, bir Kenji Mizoguchi filmi.
16. Yüzyıl Japonyasından sosyal manzaralar sunan siyah-beyaz filmde, şiir gibi görüntüler mevcut. iç savaş ortamındaki iki çiftin öyküsünü anlatan film, doğunun gizemli dünyasına bir pencere açmıştır.
Şehir toplumu olma yolundaki ülkelerin bireylerinde sıkça rastlanan problemleri konu almış Mendes. Şehir toplumunun en belirgin özelliği olan "birey olma" bilincine erişilmesiyle aile-birey arasındaki dengenin bozulması ve kendini gerçekleştirme yolunda atılan adımların, geleneksel özellikleri bünyesinde fazlasıyla barındıran toplum üyeleri ile ters düşmeyi ve "anormal" "sorunlu" olarak algılanmayı beraberinde getirme sürecini çok içten bir dille yansıtmış.
Bu geçiş sürcindeki toplumun bir bireyi olan April'ın kendinden ve hayatından beklentilerinin çok yüksek olmasından kaynaklanan huzursuzluk ve mutsuzluklarını, hayatının ona yetmeyip farklı bir yerde farklı ve "mutlu" olacağı(nı zannnetttiği) bir yaşama başlamak istemesini, bunun için elinden geleni yapması ve tüm engelleri ortadan kaldırmaya çalışmasını, bu uğurda eşiyle verdiği mücadeleyi ve eşiyle bu süreçteki ilişkilerini, başaramayınca da "içindeki umutsuz boşluğu" deneme-yanılma yoluyla doldurmaya çalışmasını çok etkileyici bir şekilde tasvir etmiş yönetmen ve tabii ki performansıyla da Kate Winslet.
sırf "karşı tarafa saldırayım da egomu tatmin edeyim, hep ben konuşulayım." mantığıyla, incir çekirdeğini doldurmayacak şeyler için paragraflarca yazı döşenmektir. ****
Lean'in ilk dönem filmlerinden olmasına rağmen, imkansız ve naif bir aşkı anlatan ve kendisinden sonrakileri de büyük ölçüde etkilemiş olan siyah-beyaz klasik bir romantik dram.