sokakta cep telefonlarıyla artistlik yapmaya çalışan şahsın başvurduğu yöntemdir. eller zik tutar gibi yapılır fakat onun yerine cep telefonu konur. işte hoparlörümüz hazır.
düşünmeden edemiyorum. neden diye enine boyuna masaya yatırıyorum. fm'de liverpoolu alıyorum bakıyorum. yok arkadaş olmuyor. şampiyonlar liginde yarı final oynuyorum, parayı kurtarmıyor. torres'in anısına bu kadar saygısızlık olur mu diyorum.
mahalle bakkalını sorumlu tutmak daha doğru olurdu sanırım. yakında "özgürlük istiyormuşsun, gel bakalım sen şöyle" dediklerinde bakkal göreve diye bağırabilirsin. başlık açarken bile "akp'yi savunuyorum nasıl olsa bişey olmaz." özgüveni güzel bir tatminkarlık olmalı.
az sonra burger king'e gidince geçecek olan sağduyulu yaklaşım. sadece boş zamanlarımızda aklımıza gelir eşitsizlik, fakat tüm türkiye tiger, kovalski, levis giyer.
"özgürlük-tırsmak" internet andıcı özgürlükleri savunduğundan(!) bu korkuyu yaşamak çaresizce bir durumdur.
Aşşağı tükürsem cemaat, yukarı tükürsem ordu.