fettullah gülen'in dikkat çeken son tespitidir. "kuran'dan idrake yansıyanlar" kitabında kuvvetli ihtimal öyledir tarzında bahsettiği durumdur.
not: daha neler görecez dur bakalım.
içinde bulunduğumuz iş hayatı durumudur. hemen hemen her alanda aynı durum söz konusudur. neden böyle dersek: bu dünya bize bu haliyle miras kaldı. seçmediğimiz şartlar içerisinde yine seçemediğimiz başka şartlar oluşturuyoruz. dünyayı değiştirmek istemeyen o kadar çok insan var ki. önce onları ikna etmeli!
bazen, maaş alma sebebimi diğer çalışanlara katlanmama bağlıyorum.
buna ek olarak:
çalışmak insanı anlamlı kılar. çalışmaktan nefret edilmemelidir. gerekiyorsa çalışma alanı değiştirilmelidir. memlekette bu çok zor ama olsun söyledim gitti. swh
şimdi canım arkadaşım bu habere bu entry uyuyo mu allsen. yasakçı kafa zihniyetine ait bir entry. bağlantı verdiğin haberi okusan böyle yazmaman gerektiğini bilirsin. vurgu yaptığım şey bayrak serilmiş serilmemiş meselesi değil, haberi çarpıtma meselesi.
--spoiler--
1-skandal bir olaydır. akpli bakan katıldığı toplantıda oturduğu masaya bayrağımızın masaörtüsü gibi serildiğini görmüş ama kaldırtmamış. bu durum bayrak yasasına da aykırıdır. buna rağmen böyle bir şey yapılması fiyaskodur.
bu da bağlantı verilen haberin başlığı.
Bakan Avcı: Şimdi bayrağı kaldırtsam
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, katıldığı bir toplantıda oturduğu masanın üzerine Türk bayrağı serilmesini eleştirdi. Avcı, "Bayrak masada örtü olarak kullanılamaz. Bayrak Yasası'na ters. Şimdi ben bayrağı kaldırtsam, basın hemen ’Bakan bayrağı kaldırttı’ diye manşet atar" dedi.
--spoiler--
sonuç: bakan ne demiş entry neden bahsediyor. alakasız diyemem ama muhalefet yapmaya çalışmadaki fiyasko.
not: akp'li değilim. nedense bunu yazma gereği hissediyorum. sanırım objektif olmak bu memlekette çok zor. sen kesin şusundur diye sonuçlanıyor çünkü.
"dinin insanları sömürme aracı olarak kullanılması" düşüncesinden hareketle söylüyorum.
arabalar olmasaydı trafik kazaları olmazdı. dünya da çok güzel bir yer olurdu demek gibi bişey oluyor.
alkollü araç kullananlar, uyuyanlar, dikkatsizler, acemiler burda hiç rol oynamaz zaten.
ayrıca;
dünya şu anda yahudilerin ve dinsizlerin tasarrufunda. onların da ne aptığı ortada.
islam'a karşı çıkayım da nasıl olursa olsun. bu karşı çıkma isterse beni aptal göstersin umrumda bile değil demektir bir de!
ne olduğu anlaşılmayan bir vidyodan çıkarım yapmak, bir dini veya mensubu olan insanları karalamak iflah olmaz yobazlığın göstergesinden başka birşey değildir. ayrıca bu yaptığınızın, vidyoda iddia ettiğinizden farkı ne? siz de varsayımlarla entry yazıyosunuz. adamlar bu işi(sizin dediğinize göre söylüyorum) sözlükte değil de sokakta yapıyor. varsayımda bulunuyor.
not: yobazlığın dini ve ırkı yoktur. her kesimden ve yöreden yobaz çıkabilir.
o vidyoya bakıp da kesin tecavüzdür diyenin aklından şüphe ederim. haberin daha ne olduğu belli değil. şimdi ben aynı vidyonun üstüne şu başlığı yazsam, o da olur. mısır'da sokak ortasında müslüman kadına taciz. şu da olur: sokak ortasında kadına meydan dayağı. hangi zümreyi harekete geçirmek istiyosam ona göre başlık atarım. çok da güzel olur pek de güzel olur.
vidyo mısır'da bile olmayabilir. ben şahsen o haberin doğruluğundan emin değilim. emin olan varsa delil göstersin.
şunlar hakkında delil olmalı ki inandırıcı olsun:
1-kadının hristiyan olduğu
2-olayın mısırda gerçekleştiği
3-tecavüz mü, taciz mi, dayak mı, darp mı?
ititraz edenlerden gerçekten adam gibi açıklama bekliyorum. her habere sazanlamasına atlamayın.
allah sevilmesi gereken bir varlıktır. allah'a karşı gelmekten korkulmalıdır.
-e biz ne dedik bunu kastediyorduk zaten
denilebilir lakin bu tarz hassas konularda tam olarak ne demek istendiğinin alenen söylenmesi icap eder.
örtünmenin dayanılmaz hafifliği.
söyliceklerim, baş örtüsü hariç geçerlidir.
örtünmeden anladığım şu: ne cinselliği yok edeceksin ne de cinsi. yani çok açılmak cinselliği pespaye hale getirir. çok kapanmak da kadını(özellikle) kısıtlar. ikisinin ortası bi'şey. orta karar yani. nitekim islam bu yönüyle de bize rehberlik etmektedir. cinsellik de hayatın içinden birşeydir. sanılanın aksine cinselliği kısıtlamaktan çok düzenlemeye yönelik uygulamalar vardır.
not: çarşaf'a, burka'ya ve türevlerine karşıyım.
gün gelecek bilgi havuzumuz olan internet tam anlamıyla çöplük olacak. şu an bile öyle sayılabilir ama benim kastettiğim duruma gelmesine epey var. geçenlerde bir yerde duymuştum internet her yedi dakikada üzerindeki bilgiyi ikiye katlıyor diye. bu biraz abartılı olabilir ama buna yakın bi'şeyler.
sonra n'olacak dersiniz. diyelim ki bir araştırma yapmanız gerekiyor. kitapları kurcaladınız yetmedi. Bi' de net'e bakayım dediniz ya işte orda duracaksın. "internet çöpçüleri" senin için doğru olma ihtimali yüksek bilgileri kolaj yapıp sana sunacak. kendim yapıym desen çok zaman alacak çünkü...
insan odaklı çözümler üretmediğimiz için hangi sistem gelirse gelsin biri diğerine baskı kurup zalimlik yapacaktır. maya tutmayacaktır velhasıl...
daha canlı bir örnek vereyim. memlekette gücü eline alan ötekine şunu diyor: bu memleket bana ait. ya bana benzersin ya da defolup gidersin.
not: takım taraftarları(!) eksilerini rahatlıkla versinler efenim. lafım onlara çünkü.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin "Otizm Spektrum Bozukluğu Eylem Planı" tanıtım toplantısında, yapılacak düzenlemelerin engellilere yönelik bir lütuf ve imtiyaz değil hak olduğunu vurguladı.
--spoiler--
haber7.com'un yazdığı başlık saçma dersen bak ona katılırım.
türk televizyonunu, sonuçları itibariyle değerlendirecek olursak;
medya tecavüzüne uğramış zihinlere tanık olmak hiç de zor değil. internetteki yorumlar, entryler, vidyolar, vs bu konuda sizi yeterince fikir sahibi yapacaktır.
not: tv izlemeyi bıraktım. yaklaşık 8 ay oldu. bir tek haberleri netten takip etmek tv deki kadar kolay olmuyor lakin kafam rahat.
hepsi de siyaseten yapılan evliliklerdir. bu gelenek osmanlı'ya mahsus değildir. ülkeler birbirleriyle akrabalık kurma amacını gütmüşlerdir. o devirlerde devlet=hanedan demekti. senin devletin de hanedan olduğu için yakınlaşmak için bir nevi aile bağı kuruyor, yani akraba oluyordu. gugıldan "royal marriage" olarak aratabilirsiniz.
günü kurtarma kaygısının, toplumun her bireyinde kanıksanmış olması sonucu, üzüldüğüm lakin çok görmediğim hadiselerden biri. "bugün de doyduk" diye özdeyişimiz var bizim. gün gelir 50-100 sene sonrasını düşünen yatırımlar yapılır, işte o zaman düzelir ve umarım çok geç kalmış olmayız. geç kalmasak bile leoparsız kalacağımız artık kesin!