Osmanlı devleti de koyundan alınan vergidir. Zaman zaman keçiden de alınmıştır. Adet-i ağnam ufak tefek farklılıklar hariç her vilayette Müslüman ve gayrimüslim ayırt edilmeksizin, iki hayvana 1akça olarak alınmıştır. Koyunun kuzu olması bu durumu değiştirmezdi.
Mücerret; bekar fakat, başkalarına muhtaç olmadan kendi geçimini sağlayan Müslüman erkeklere demir. Bu kişilerden alınan mücerret resmi genellikle 6akçadır.
Halkın ürettiği mahsulden, bilhassa ürettiği hububattan alınan vergiye denir. Baldan da öşür alınmıştır. Şer'i bir vergi olarak kabul görür. Reayanın işlediği toprak devlete aid olduğu için alınan öşür icar bedeli olarak görülür. Öşür 1/10 olmakla beraber, çok defa 1/5, 1/6, 1/8 gibi farklı oranlarda da alınmıştır.
Çiftçilik tasarruf şartına bağlı değildir. Herhangi bir toprağı işlesin ya da işlemesin fark etmez, evli olan her Müslüman reayadan alınır. Yani şahsa bağlı bir baş vergisi demek daha uygun olacaktır. Bu yüzden baş hakkı olarak da zikredilmektedir. Ekinli bennaklar, ekip biçtikleri nim çiftden az yerler için 2dönüme 1akça zemin resmi öderler ve bennak resmi ödemezler.
Serbest tımarlarda sipahinin nikahlanan genç kız veya dul kadınlardan aldığı resimdir. Evlenecek olan bakire ise 60 akçalık resmi evlenecek kızın babasının kayıtlı olduğu sipahi, şayet dul kadın ise 30 akça olan resmi evlenme nerde gerçekleşir ise oradaki sipahi alır.
16.yüzyılın sonlarına kadar, fevkalade zamanlarda alınan ve miktarı doğrudan divan-ı hümayun tarafından belirlenen bir vergi türüdür. Halktan nakit olarak toplanabileceği gibi, hizmet olarak da istenebilirdi. 17.yüzyıla kadar bu vergi umumiyetle sefer masraflarının karşılanması için toplanmıştır. Fakat 16.yüzyılın sonlarına doğru Osmanlı para sisteminin çöküşü ve vergi düzeninin ıslah edilemeyişi sebebiyle avarız, her yıl toplanan nakdi bir vergi haline gelmiştir. Esas itibari ile örfi bir vergidir. Avarız mükellefi olanlar askeri satılmayan reayadır. Şahısların avarız mükellefi olması için ev, tarla, dükkan gibi bir gayri menkul sahibi olmaları şartı aranmaktadır. Ancak çok defa bir ev sahibi olmak mükellefiyet için yeterli olmuştur. Oturduğu ev başkasının mülkiyeti ise bu vergiden muaf kalmışlardır. Ayrıca ihtiyarlar, çalışamayacak kadar hasta olanlar, yetimler ve dullar avarız vergisinden muaf tutulmuşlardır.
1963 yılında kurulan ve yeşil, beyaz renklere sahip olan futbol kulübüdür. Yeşil rengini Bursa ovasından, beyaz rengini ise Uludağ'ın karlarından almıştır. Bu kulübün maskotu timsahtır ve yapılmakta olan stadı timsah arena olarak anılmaktadır. 2009-1010 sezonunda,34 maçta; 23 galibiyet, 6 beraberlik, 5 mağlubiyet alarak 75 puan toplamış ve Türkcell Süper Ligi, Fenerbahçe'nin 1 puan önünde şampiyon olarak bitirmiştir.
