Sevilmekten yanayım. Sevmenin ucu bucağı yok. 3sene ömrü var beklentisiz sevginin. O süre dolunca tükenir içindeki, yavaş yavaş eritir seni. Bitmez, ama her gün farklı bir sebeple yaralar. Eğer sevmeyi bir kez tatmissan, o zulmü bir kez cekmissen sevilmenin tadı bi başka gelir. Umarım öyle olur... (bkz: sevdiği kadar sevilmemek)
Doğru olan bir tanımlamadır. Lakin iyi olmasa milli takım şuan ki performansı sergileyemezdi. Yahut galatasaray'a okdr şampiyonluğu yaşatamazdı. Ruhunu veriyor adam takıma, ki biz Türklere de bu gerek.
Şimdi tek yürek Türkiye!
Hazırlık maçı olması ile çoğunluğun ilgilenmedigi, stadın dört bir yanını dolduran Türkler ile daha başlamadan coşkusunu hissettiğim, dünya kupası grup elemesi maçlarından biri.
Başucu şairi. Kim ne derse desin Efsanelerden biridir benim için.
Sözde, senden kaçıyorum dolu dizgin atlarla..
Bazen sessiz sedasız ipekten kanatlarla..
Ama sen hep bin yıllık bilenmiş inatlarla..
Karşıma çıkıyorsun en serin imbatlarla..
Adını yazıyorsun bulduğun fırsatlarla..
Yüreğimin başına noktalarla.. Hatlarla..
Başbaşa kalıyorum sonunda heyhatlarla..
Sözde, senden kaçıyorum doludizgin atlarla.
Ne olur bir gün beni kapında olsun dinle..
Öldür bendeki beni..
..Sonra dirilt kendinle!
Çarpsan karasevdayı en azından yüzbinle..
Nasıl bağlandığımı anlarsın kemendinle..
Kaç defa çıkıp gittim buralardan yeminle..
Ama her defasında geri döndüm SENiNLE..
Hangi düğüm çözülür.. Nazla.. Sitemle.. Kinle..
Ne olur bir gün beni, kapında olsun dinle..
Şaşırdım kaldım işte, bilmem ki n'emsin..?
Bazen kızkardeşimsin.. Bazen öpöz annemsin..
Sultanımsın susunca, konuşunca kölemsin..
Eksilmeyen çilemsin..
Orada ufuk çizgim, burda yanım yöremsin..
Beni ruh gibi saran sonsuzluk dairemsin..
%90; kişinin suçlu durumdayken, suç bastırmak için yaptığı eylemdir. birşeye üzülüp de ağlarsın tamam da sinirliyken ağlamak çaresizliğin göstergesidir...
Ortalama 4 üzerinden 3.50 olunca bazı gösteriş meraklısı okullar veya bölümler tarafından verilen belgedir.
Hatta bazı okullar işı abartir, Tören duzenlerler. O tören süreci de şöyle seyreder: öncelikle bölüm de yada fakülte de not ortalamalarinin da bulunduğu, belgeyi almaya hak kazananları listelerler, ortalamalar biraz şişirtilmistir. Soylersiniz "ne önemi var" derler.
Törenden 2 saat önce konferans salonunda toplanilir ve prova yapılır. Herkesin neden beyaz gömlek siyah pantolon giymedigini sorgulayan dekan ateş püskürür bu başarılı öğrencilere...
prova esnasında konuşmasıni o an okumayacagini ama "fakultemiz ogrencilerinin %33.9 u onur ve yüksek onur belgelerini almaya hak kazanmıştır, bu büyük bir başarıdır dediğimde ayağa kalkıp alkislayacaksiniz burayı sakın atlamayın" der. ortalamaların neden şişirtilmis olduğunu da o an anlamış bulunmaktayız lakin bu gösteriş niye sayın Dekanım.
Yükseklik korkusu ile Daha önce hiç binmemiş olmanın verdiği tedirginlik bir araya gelince oluşan fobidir.
Üstüne gidilmemesi gerektiğine inanıyorum.
Çevremde bu fobisini yenmeye çalışan biri uçağa binince inesiye kadar benim ömrümden ömür gidiyor adeta. Kalp krizi ve ataklar sıkça karsılaştıgimiz bir durum malesef.
"Üzgünüm sana ihtiyacım var" dersin,
"benim sana verecek gücüm yok" der.
Sorunlarından bahsedersin hemen kendi sorunları ile baş edemediğini söyler.
Sevdiğin için yapmadığın şey kalmaz, ama bir kez olsun dile getirince "ben mi istedim" der.
Onu pohpohlamadığin süre zarfında it gibi davranır. Sen duvara konusursun bişeyler çözmek istersin, sonra beklentiye girersen eğer ağzına sıçar senin. Olamaz çünkü senin duyguların..
Ha bi de en zor zamanında bile ilgilenmez aslında nasıl olduğunla, ne hissettiğinle. Vicdan rahatlatır belki sadece..
Sözün özü sevdiğiniz insan bencilse size her daim it gibi davranır. Hep size kendinizi değersiz hissettirir. Ve seneler sonra geriye dönüp baktığınız da kaybettiginiz sadece zaman değil özsaygınızdır...
Son gece diye calışmamazlık yapmayın, tıpkı herhangi bir sınava girecekmis gibi çalışmaya devam edin. Sabah kahvaltıdan sonra formullere tekrar göz atın.
Bi ipek Ongun, Canan tan , kahraman tazeoğlu gibi yazarların eserleri yerine, Bilginize bilgi katacak hayatınıza yön verecek sizin görüşlerinizi ve bu görüşleri kanıtı dayalı olarak anlatarak sizi de üst mertebelere taşınmanızda destekleyecek olan kitaplardır.
(bkz: Michael sikkofield)
Hele başkasını sevdiğini iddaa ederken ayrilmiyorsa o daha büyük bir cıkmazdır. Vicdan der bazıları, bazıları emek...
istemediği bir insanı niye oyalar insan hadi karşı tarafa bunu yapıyor kendine nasıl yapabiliyor? Hic mi migdesi bulanmaz artık sevmediği birini idare ederken? Hersey bi kenara kendini kandirirken...
