1990'lı yıllarda bir karikatüristin dahiyane esprisidir. nitekim haliç' teki deri fabrikaları ve o civarlardaki yerleri gezerken gelen bir ilhamla yapılmıştır.
bitirsemde iş bulabilicekmiyim sorusunu beyninin bir köşesinde tutup yine de deliler gibi çalışması gereken öğrenci. bunalımda bir öğrenci aslında. şu sıralar psikolojisini benim de yaşadığım bir öğrenci. kendi gönlündekileri gerçekleştirdiğinde aç kalacağını bilen öğrenci. bütün bir yıl yerinde çakılıp kalan, gülerken bile bir anda içine hüzün dolan ve bulunan bütün test kitaplarını yakma dşüncesni milyon kez aklından geçirmiş öğrenci. en sonunda da kendinden geçiyor tabi...
sabah kalkar emo vatandaş. saçları bozulmuştur. hemen banyoya uçar. banyoda inanılmaz bir şekilde en az üç saat geçirmiştir. şimdi üstündeki paçalarını daralttığı pijamasını çıkarmalı ve günlük kıyafetlerini giymelidir. evet dolabını açar ve hemen yine dapdaracık pembemsi pantolonunu ve üstüne cart mavi tişörtünü giyer. aman tanrım yağmur yağmaktadır. hemen hayat felsefesini hatırlar " emo lar yağmuru severler, çünkü ağladıkları belli olmaz". bunun üzerine hemen kuytu ve karanlık bir köşe bulur. ya da bir kaldırım kenarı.. ve ağlar, ağlar.. işte gün de bitmek üzeredir. içinden keşke yarın da yağmur yağsa diye geçirir veya yağmazsa diye bir daha ağlar. evin yolunu çoktan yarılamıştır.
bones isimli dizinin yaratıcısı ve new york times'ın en çok satan kitaplarının daimi yazarı kathy reıchs, güzel bir kitaba daha imzasını atmıştır. yarı polisiye, yarı gerilim dolu olan kitap, okunası değerde.
"ben bu seçimde en çok antalya'ya üzüldüm. yirmi sekiz defa antalya'ya gittik, o kadar hizmet yaptık, ben anlamıyorum neden böyle oldu" şeklinde bir söylemde bulunarak, antalya'nın üzerinde yarattığı etkiyi ve bu müşküliyetini belirtmiştir.
kardeş için intihar sebebidir. kesinlikle kardeşinin bekar kalmayacağı kesindir. evin içinde "aman sabahlar olmasın" şeklinde oynayan bir ablaya sahip olmak, psikolojik travmaya yol açabilir.
değişik müzik anlayışı olan nesildir. 'bas gaza' ile çoşup 'bu şarkının ne yazık ki sözleri yok' ile ağlayanlardır. bunlar ismail yk'yı bir yaşam biçimi adeta bir felsefe olarak benimsemişlerdir. genelde alaman gençlik ilgi gösterir.
beynin gelecekle ilgili bölümüdür. beyin bilinçaltı ve bilinçüstüne geçişler yaşar. bilinç üstüne ancak bilinç altından gelen bilgiler tamamen silindikten sonra ulaşılabilir. burada henüz olmamış olanlar yer alır. yani niyetlerimiz ve hayallerimiz. kuantum da aslında buradan çıkar. çünkü buradaki saf düşüncelerdir.
şimdilerde daha önem kazanmış müziklerdir. sınır tanımayan bu müzikler, bulunduğunuz ortamın duvar kalınlığı ne olursa olsun mutlaka kulağınıza çalınır. "yüreğini koy" , "hem dürüst hem temiz kılıçdaroğlu" , " arım balım peteğim" veya "fark var" tarzı besteleri içinde barındırır.
bazen trafiğin çok yoğun olduğu zamanlarda " abi ilerlemiyor inelim " dediğimiz anlarda gaza gelip inmek ve daha sonra otobüsün arkasından bakakalmak, trafiğin ne hikmetse birden açılması.