--spoiler--
--spoiler--
XII.yy.da,italyada Rönesansı başlatan adam diye bilinen,sanatkar,yazın edebiyatında çığır açan,mütevazi,kibirli bir o kadar da realist Dante Alighieri adında bir yazar vardı.Her devirde olduğu gibi O'nun yaşadığı devirde de bir takım toplumsal bozukluklar,manevi eksiklikler ve soyutsal kavramlardaki açlıklar baş göstermişti.insanlar arkaları görünecek derecede şeffaflaşmış,hırsızlık,gasp,zina,cinayet,kibirlenm e,paragöz olma,çok konuşma,boş konuşma ve daha bunun gibi birçok ahlaki bozukluklar kol gezmekteydi.Bundan nadir rahatsız olan insanlardan birisi de Dante idi.
Çevresinde ve içinde bulunduğu bu ortamda birşeyler yapma kaygısı ile bir kitap yazdı.Öyleki kitap insanlık suçlarının birgün mutlaka cezasını göreceği cehennemi konu alıyordu.Bu kitabı ibretlik amacı ile yazmıştı.
Kitap üç bölümden oluşsa da [Cennet-Cehennem-Araf] bizim değineceğimiz kısmı Iced Earth ün kitap hakkında Cehennem ile ilgil olan bölümden yaptığı şarkıdır.
Kitabın cehennem kısmında,zina yapanların,hırsızların,paragözlerin,aç gözlülerin,ihanetçilerin,kibirlilerin vb gibi büyük suç işleyenlerin çekeceği cezaları ürpertici bir şekilde hayal gücü ile birleştirerek anlatmıştır.Bu suçların büyüklüğüne göre katmanların olduğunu,her katmanda ayrı bir ceza türü olduğunu açıklamıştır.
Öyküsel bölümü ise bir insanın [roman içinde o karakteri kendisi oynamıştır] Cebrail meleği ile miraca çıkması ve bu üç katmanı [cennet-cehennem-araf] görmesidir.YAzar bu anlatımı birincil ağızdan yapmaktadır.
Kitabın yapılışı Dante nin kendi kültürlerinden oluşan hayal ürünleri ile Doğu nun kültür değerlerinin sentezi biçiminde olmuştur.Dante Cehennem ile ilgili birçok [islami de dahil] dini kaynaklardan yararlanmıştır.Bu bilgileri ile kendi usta kalemini birleştirip doğu ile batının bir nevi sentezini kurmuştur.islami açıdan bazı sakat bölümler olsa da kitap edebi anlamda bir şaheserdir.
Iced Earth vokali Jon Schaffer da bu okuyanlardan.Jon bundan oldukça etkilenmiş olsa gerek Burnt Offerings albümünde 16 dakikalık Dante's Inferno adında bir şaheser meydana getirmiştir.Parça klasik kitap tanıtımından öte,bizzat kitaptan kesitlerle kendince yorumlanmış bir parça olarak bestelenmiş.Sözler özenle seçilmiş ve kitaba birçok atıflarda bulunulmuş.Müzikalite ise zaten 10 numara.Karanlık,kitabın ürperticiliğini insana hissettirecek kadar da ürkütücü.
"Ateşli mağaralar arasından yelken açtık
Virgil* benim tarafımda,benim rehberim ve efendim
Cehennemin dokuz ovasından soru
Cehennemi bilgelik ruhuma yayılacak
Günler şimdi yavaş yavaş ayrılır
Kararan hava beni serbest bırakır
Yolculuğumun korkutucu vizyonu
Beni çıkmaza girdirir
Özgür değilim
Kim buraya girerse bütün umutlar terk eder
Kapıya gir,Charon* bekler
Kim buraya girerse bütün umutlar terk eder
Bu yüzden bu kadar şey sol arkada
Her şüphe ve her korkaklık ölmek zorunda
Öfke ve kızgın ruhlar kırbaçlamadan umudunu keser
Ruhlar bu ovada ölmek için dua ile yakarırlar
Daniel* onların acı çekmesi için bir sebep
Ömür boyu sersemletme, eşekarıları ve şeytan nefesi tarafından başlatılır
Kan ve gözyaşları muhtaç kurtçuklara hizmet etmek için dökülür
ikinci ovaya soy sokulur
Minos* yargıçları kalın kuyrukları gibi
Şehvetli düşünceleri ve açgözlülükleri perişan ruhları kırbaçlar
Bir nefret kasırgası onların çaresiz yakarışlarıyla alay eder
Şimdi derine sürükleniyor,sonsuz ateş içine
Üçüncü çemberde uyanır,soğuk ve kirli yağmur
Onları oburlukları için cezalandırdı,her zaman uyuşuklukları için
Dünya cesetlerin leş gibi kokmasıyla,her zaman lanetlendi
Dört ayaklı gaddar hayvan Cerebus*,üç kafalı,kanlanmış gözleri
Havadaki pençelerinde gözyaşları,bütün derililer ağlar
Hala aşağıda,senin hareketsiz lanetlenmiş kurdun
Efendisi onun ismini küçümser
ilerdeki ovaya balıklama atlar
Asık suratlı ve kibirli
Açgözlülük için acı çeker
Onlar savurganlıktan kanar
Bütün sonsuzluk boyunca,
Plutus* anahtarları tutar
Lanetlenmiş gazap ve kibir
Beşinci ova için acı
Styx nehri* karşısı ,isa'lı Haç'ına sahip çık
Çamurlaşmış cesetler ağlar
Gökyüzüne ularlar
Diğer tarafa uzanırlar
Geniş kapı açılır
Altıncı kısır ve ateş adasının çemberine giriş
Öfkeli sakat bu kapıdan geçerken onun ismini haykırır
Şiddetli acı onu ileri püskürtür,doğmak için yakarır
Canın öfkesi bizi tüketir,ağlayışlarındaki kötülük
Engerekler kraliçesi,yılanlar kraliçesi
Ruhlarına taş fırlatır
Gorgon'un* gücünün varlığına yayılır
Medusa'nın* içerideki ruhuna
Her zaman yedinci cehenneme daha yakın çizeriz
Onlar komşularına tecavüz ederler,tanrılarına ve kendilerine
Kaynayan kan nehrinde yavaşça yelken açıyoruz
Aşağı derinliklere daldırılmış ruhların acı dolu çığlıkları
Bükülmüş (dört bacaklı) hayvan bağırır,o okunu geri çizer
Onun herhangi birşeyi görme gücü,onların vücutlarını açar
O onların kalpleriyle rahatlıkla kazığa oturur
Onların delip geçici çığlıklarına omuz silker
Merhamet onları asla öldürmeyecek
Onlar burada sonsuza kadar acı çekecek
Hayal edilmiş bir yer yaşamına korku getirir
işkence bir gerçek ve zaman hala durur
Sekizinci ateşli basamak ve biz sona biraz daha yakınız
Sonsuz ve soğuk bir mezarda kafasını ilk boka gömer
Bütün zaman boyunca dua ediyor çabuk ve acısız ölmek için
Yara kabuğunu öfkeyle tırmalıyor ve yarası sızıyor
Lucifer*...Işık meleği
Buz tanrısını aşağıya fırlatır
Kutsal olmayan yargı:üçleme(trinity)
Hainler sonsuzluk boyunca donar
Lucifer...Tanrının ihanetçisi
işkenceci acımasız ve katı
Judas'ın* buradaki acı dolu çığlıkları
işkenceci acımasız ve katı... "
________________
Kitabın da içeriğinde bulunduğu
Açıklamalar :
*Virgil : Semada miraca çıkan kişiye rehberlik eden melek.
*Charon : ilk kapıdan geçişte insanı ilk karşılayacak melek.
*Daniel : Cehennemdeki bir tür işkencei melek.
*Minos : Sorgulayıcı melekler.Yargıç olarak anılmaktadır kitapta.
*Cerebus : Bir başka işkenceci melek
*Plutus : Bir katmandan diğerine kaçmamak için kapılar vardır.Bu kapıların anahtarı bu meleğe verilmiştir.
*Styx Nehri : Kitapta bir tür acı çekilen nehir olarak yazar.
*Gorgon : Diğer meleklerden daha üstün ve ürkütücü,zalim melek
*Medusa : Gorgon un statüsünde başka bir melek.
*Lucifer : Şeytan
*Judas : isa yı çarmıha gerdiren kişi olarak geçer.Kitapta onun daha bir acı çektiğinden de vurur.
"o nasıl bir faciadır, tarihinde bilmem kaç kez şampiyon olmuş bir takım bu kadar kötü nasıl oynayabilir?"
dedirten izlerken saç baş yoldurtan maç.
15. dakikada bursa ilk gol atağında golü bulur,
saha içinde kendi kendiyle mücadele içerisinde olan galatasaraylı oyuncuların kötü ötesi oynamaları sayesinde 82. dakika ikinci gol gelir.
5 dakika uzatma süresi de galatasarayın kurtarıcısı olamaz. **
büyük bir hevesle sinemaya gidilmesini sağlayan fakat seneryo hatalarıyla hayal kırıklığı yaratan film.
kurgu iyi, oyunculuk iyi, görseller fena sayılmaz ama "bu kadar iddialı bir filmde bu kadar hata yapılmaz ki" dedirten film.
hangi densiz insanlar kırdıysa kendisini...
çok sağlam bir açıklama yapmış, buyrun sizde okuyun...
Sevgili sözlük insanlarına...(Kinayesiz)
...Hiç kimseden önde, üstte, uzak ve üstün değil, tam ortasında herşeyin ve olabildiğince eşit yazıyorum.
Herkes kadar kullanarak ifade hakkımı, özgürlüğümü...
Ve sadece anlaşılabilmek için.
Şekiller görüyorum... Piksel piksel...
Ve isimler okuyorum... Nick nick...
Yazılanları, çizilenleri.. Font font...
Okuyorum...
En düşüncesiz, en bencil, en vahşi, en hakaret, en ahlak dışı, en acıtmak için yazılanı dahi...
Yazmak düşünmekten daha kolay olunca, kalem her ele verilince, herkes her hakka sahip olduğunu düşününce, özgürlük böyle suistimal edilmiş bir kelimeye dönüşünce...
Silah taşıma ruhsatının kendine, kendini korumak için değil de; insanları öldürmek için verildiğini sanmak gibi...
Ve cinsel özgürlüğün insanlara tecavüz edebilmeyi de sağladığını düşünmek kadar...
Yanlışa dönüşebiliyor doğru.
Özgürlükler güzellikler için.
Yaralamak, öldürmek, buna teşebbüs etmek için değil.
insan doğasındaki en temel elementlerden biri bunu bilmektir.
Bunu kaybeden eksik,
Sadece et ve kemiktir.
Hatırlayınca iyileşecektir.
Umut vardır.
Hep olmuştur.
Dünya kötülük için yazık bir yerdir.
Bugün toprağın üstünü paylaştığın tüm insanlarla, birgün aynı toprağın altını da paylaşacaksındır.
Fanidir.
Ve klavyelerin üstüne kurulan hiç bir krallık, gerçek bir krallık değildir.
Atar damarın pc'nden prize giden bir elektrik kablosu değildir.
Power düğmesiyle yaratılmayan hayatına aynı düğmeyle son verilmeyecektir.
Hiçbir gerçek cümle elektrikler kesilince okunamaz hale gelmeyecektir.
...
Bir insanın tanımadığı insanları sevebildiği kadar seviyorum sizi. Ve Tanrı'nın yarattığı her mucizeye saygı duyduğum gibi barındırdığınız mucize için saygı duyuyorum size.
Ben sadece şarkı söylerim...
Yazarım...
Yaşarım...
Başka bir iddiam, hedefim, amacım, hırsım, işe yaradığım başka bir şey yoktur. Mükemmel değilim. Hiç olmadım. Hiç olamayacağım. Bir insanın barındırdığı her şeye, sıradan bir insan kadar sahibim. Her insan kadar tam ve bir o kadar da yarım ve eksiğim.
Sebebini anlayamayacağım, bendeki karşılık yerini bulamadığım keskin ve sivri cümleleri yazmaya ayrılan, ömürlerden harcanan onca zaman...
Yere oturup göğe boş boş bakmanın dahi evrene daha fazla faydası vardır.
Daha uzun yazmayacağım. Kelimeler, harfler, onları okuyacak insanlar ve okurken harcanacak zaman çok kıymetli.
Doğru cümlelerin doğru insanlar tarafından doğru anlanmasını dilerim.
Hiçbir beni sevenin, beni savunmak için hayatından zaman harcamamasını...
...Ve sevgili sözlük insanlarının elektriklerinin hiç kesilmemesini. (Kinayesiz)
Dilerim.
yönetmenliğini Christopher Nolan 'ın (The dark Night filminin yönetmeni) yaptığı Leonardo Di Caprio filmi.
Fragmanını izlediğimde "kesinlikle bu filme gidilmeli" düşüncesi uyandırmıştı.
Aksiyon bilim kurgu türünden olan film eleştirmenlerden de tam not almış.
tom crouse ve cameron diaz ın başrollerini paylaştığı felaket ötesi film.
filmin kabus ötesi kötü nitelikte olması bi yana birde türkçe dublajla gösterime girmesi dünyanın en kötü on filmi arasına girmesine sebeptir.
oscar wilde nin kitabından uyarlanan muhteşem bir oyunculukla harika bir senaryonun ortak paydası film. gotik, korku, psikoloji öğelerinin harmanlanıp beyazperdeye taşınmış hali.
aziz nesin in burjuva kültürünü, yozlaşmayı ,aşkı, ilişkileri inceden eleştirdiği romanı. oldukça eğlenceli bir uslupla kaleme alınmıştır.
okumaya değerdir.
kapitalizmin yıkıcılığı ve tüketimi üzerine giydirilmiş, muhteşem efektleri olan sinema filmi.
(film izlenirken soluk beniz amerikalılarla kızılderililerin hikayesi hatırlanacaktır.)
Ayrıca filmin yönetmeni James Cameron'ın da sosyalist olması muhtemeldir. Zira Titanic filminde de az da olsa sınıf çelişkisine parmak basmıştır.
Shane Acker' in yönetmenliğini yaptığı, fantastik -bilimkurgu animasyon filmi.
Teknik açıdan oldukça güzel fakat genele bakıldığında vasat sayılabilir.
Konusu;
9 doğduğu zaman, Kendini kıyamet sonrası dünyada bulur. Tüm insanlar yok olmuştur ve o da kendi gibi insanları da yoketmiş, kendilerinin de peşinde olan makinalardan kaçan diğerlerini şans eseri keşfeder. Saklanmak boşunadır. Hayatta kalmak istiyorlarsa karşı atağa geçmeli ve makinların kendilerinden ne istediğini anlamalıdırlar. Medeniyetin devamı sadece onların elindedir.
Dünya da 09.09.2009 da Türkiye' de 11.12.2009 da gösterime girdi.
Seslendirmesi ;
Elijah Wood: 9
Jennifer Connelly: 7
John C. Reilly: 5
Crispin Glover: 6
Christopher Plummer: 1
Martin Landau: 2
kesinlikle doğrudur. Belli taraftar kitlesi olan bir partiyi kapatmak - hangi görüşün mensubu olursa olsun- demokrasiye aykırıdır.
yüzeysel bir çözümdür ki, geçmişte de bunun örneklerini somutlamak mümkündür.
Yazan: Behiç Ak
Yöneten: Serpil Tamur
Dekor Tasarım: Şirin Dağtekin Yenen
Giysi Tasarım: Şirin Dağtekin Yenen
Işık Tasarım: Önder Arık
Yönetmen Yardımcısı: Melek Gökçer
Sahne Amiri: Mahsuni Yılmaz
Kondüvit: Emre Akgül
Işık Kumanda: Kaan Eman
Rol Dağılımı:
Seray Gözler Yeniay, Adnan Biricik
Konu:
iki çift, iki ayrı ilişki, iktidar ve sevgi, evlilik ve monotonluk, aşk ve macera, kadın ve erkek, birey ve politika üzerine ilginç bir oyunculuk deneyimi.
Ayakta alkışlanmayı hakeden devlet tiyatrosu oyunu.
bu kadar iyi bir oyuncu olmasına rağmen neden saçma sapan izdivaç programının saçma sapan program sunucusu olmayı kabul ettiğini merak ettiğim kişi.
"bırakın bu işleri seviye sıkıntısı olmayan insanlar yapsın" denilesi oyuncu.