işlerine geldiği zaman insancıl olan fenerbahçe neden şükrü saraçoğlu'na karşı çıkmaz. bakın abartmıyorum sırf türk veya müslüman değil diye gayrimüslimlerin mallarına el koydular. inanmayan varlık vergisinin astronomik oranlarına baksın! gayrimüslim fanı falan değilim ama bir ülkede hiç mi hak hukuk olmaz. türk ve müslüman olanlar savaş zamanının zorluğunda yüzde 4,94 vergi öderken başka bir milletin yüzde 232 vergi ödemesi senin vicdanını kaldırıyor mu? üstelik zengin fakir ayrımı olmadan bu oranlar alınıyordu. chp'de kendi ekonomik yandaşlarını böyle oluşturmadı mı? şimdi o zamanın chp'si ile şimdiki iktidarının ne farkı var?
bakın bu ülkede herkes kendisine hayali bir cemaat oluşturmak zorunda neden çünkü insanlarımız y*vş*k. kürtçüsü gelip kürtlüğüne göre adam seçer. türkçüsü gelip türklüğüne göre adam seçer. parayı ise bizim uyanık kapitalistler yer. ne diyelim kapitalistlerimize helal olsun! arkadaş sen teksin tek! seni kürt türk ilgilendirmezsen işine bakacaksın! bugün zor duruma düştüğün an yanında birkaç kişiden başka kimse olmayacak.
onu bunu bilmem de türkiye'de milliyetçi diye bir şey yok! bir kere olsun kendi geleneklerini övmezler! sürekli ülkeyi bir savaştaymış gibi gösterip panik havası oluştururlar ve bizim saf türkleri yanlarına çekerler. daha sonrasında da devlet kurumlarına kendi adamlarını atarlar. üstelik bunun devletin bekası için olması gerektiğini söylerler. daha sonrasında sen (kişisel algılamayın) türk olmanla övünürsün onlarsa paralarıyla övünür!
siyasiler, rüzgar ne taraftan eserse o taraftan gürlerler!
ekleme: türkçülük faşist bir görüş değil diyen arkadaşlara şunu söylemek istiyorum: bir insanın doğuştan sahip olduğu özelliklere dayalı bir devlet oluşturmak ne kadar doğru? hiç öyle toleranstan falan bahsetmeyin. bu insanlar türk birliğini kurmak için ellerinden gelse bütün milletleri yok ederler. allah bunlara iktidar gücü nasip etmesin!
tamam en ayrılıkçı sizsiniz. en düzen düşmanı sizsiniz. ne de olsa hiç bir şey baş olmamalı. madem öyle bu sözlüklerde neden moderatör denen kişiler var? hani hepimiz bir idik?
not: kullanım kolaylığı ile alakası bulunmayan bir durumdur.
not2:kutsal olma savaşlarını önlemek içinse de mantıklı olmayan durumdur.
işçilere gelip yüksek ücret vermeleri iyi de buna asgari ücret demeleri çok saçma. çok klasik olacak ama asgari ücret 30.000 olsa bu kişiler zengin mi olacak? bir asgari ücretlinin istemesi gereken şey tıpkı diğer ülkelerdeki gibi insanca yaşamak olmalı.
ekleme: kimse zam almasın demiyoruz ama 5 yıl önce asgari ücret miktar olarak daha düşük olmasına rağmen şu ana göre daha refah yaşanılmıyor muydu?
asla bilinemeyecek olan işlevdir. çünkü bir eşya, bitki, hayvan vb. kendi işlevinin farkında değildir. insanın adlandırması sonucu bir anlam kazanır. bir inek eğer düşünebilseydi asıl işlevinin süt vermemek olduğunu düşünebilirdi gibi. bu bakımdan düşünürsek eğer insanın asıl amacı ya da işlevi asla anlaşılamayacak.
sen bu fakir halinle ( ülke olarak, kişisel algılamayın) kapitalizmi öv! elin kapitalist almanı ise gerekli durumlarda vatandaşının bütün hizmetini karşılasın! bu ne perhiz bu ne lahana turşusu!
bir gerçektir. beğenmediğimiz afrika ülkeleri bizi ceplerinden çıkartır. bugün türkiyenin herhangi bir alanda önde olmasını bir kenara koyalım ortalamanın üstünde bile değildir!
sebeplerini de tam olarak bilemiyorum ama kesinlikle var olan bir gerçektir.
hassas kişilerin görüntüyü açmamasını tavsiye ediyorum.
merak edenlere duyurulur: fotoğrafta dört tane kafatası var ama ikisi uçuyor!
ekleme: görseldeki hatadan dolayı beni uyaran nickinibilmeyenadam1'e çok teşekkür ediyorum. görsel belçika kongosu'ndanmış ama olayın mantığını anladığımızı sanıyorum.
bence atatürk'ü bir çok noktadan eleştirebiliriz ama bu onlardan biri değil gibi. adaleti -nüfusun çoğunluğunu oluştursa bile- belirli bir gruba bırakamayız. bu düşünce islam karşıtlığından falan değil. çünkü dinlere bakarsak oldukça yoruma açık olduklarını görürüz. (bir tarafta hiç bir canlıya işkence yapılmaması düşüncesi hakimken diğer tarafta ışid'çi bir düşünce hakim. yani oldukça yoruma açık bir durum.)
(adaleti nüfusun çoğunluğuna bırakmama sebebini dini olmadığını umarım açıklayabilmişimdir.)
konuyla ilgili bir örnek verecek olursak bugün farz edelim ki türklerin hepsi kürtleri öldürmek veya mallarına el koymak istesin böyle bir durumda adaletten bahsedilebilir mi?
bahsedilemez. çünkü fark etmesek de yaşamımızı 'aksiyom' (ahlak değil) olarak adlandırılan temel gerçeklikler üzerine kuruyoruz. ( buradaki mesele açgözlülükten ya da düşmanca tutumdan kaynaklanıyor. yani kısacası bir milletin malına sırf istediğimiz için el koyarsak kendi milletimizin fertlerinin mallarına da el koyabiliriz anlamına geliyor. anlayacağınız adalet temelinden yıkılıyor.)
peki halk neden laikliği istemiyor yoksa halk adaletten yana değil mi?
bence bu konuda yapılan uygulamalardan dolayı laiklik dinsizlik diye algılandı ve insanlar kendi dinlerinin ellerinde gideceğini düşündükleri için agresif davrandılar. belki alakasız bir örnek olacak ama haçlı seferleri korku durumunda insanların nasıl davranacağına dair güzel bir örnek.
neyse ne sen dinini yaşa ben dinimi yaşayayım bunun neresi yanlış ki!
saçmalığın daniskasıdır. yazarın hayatını devam ettirebilmesi için bir telif hakkına sahip olması doğru bir şey ama öldükten sonra telif hakkının devam etmesi resmen yayınevlerini haksız yere zenginleştirmekten başka bir şeye yaramıyor.
ekleme: öldükten sonra fikrin bir aidiyeti kalmıyor. ayrıca türkiye'de neden yetmiş yıl? eğer bir miras söz konusu ise 2.nesilin veya 3. nesilin suçu ne oluyor?
komünizmin adalet sisteminde bence bir sıkıntı var. bu sisteme göre çoğunluğun faydasına olan şey adildir deniyor ama bence bu doğru değil. sırf bir insanın zengin olması onun malına el koymaya sebep olamaz. şimdi adil olmayan yollarla bu mallara sahip olduğunu söyleyebilirsiniz ama fakir insanlar da adaletsizlikler yapabilir. peki fakir insanlar adaletsizliklerinin 'bedelini' nasıl ödeyecek? burada zenginleri savunmuyorum ama verilen cezanın da bir usule bağlanmış olması gerekmez mi? yani bu kadar 'adil' cezalar verilmeli mi?
bu tür sistemlerin sorunu adaleti tekdüze bir şekilde uygulaması. bu yüzden komünizmin olduğu ülkelerde farklı düşüncelere sahip insanlara ve azınlık milletlere 'adil' bir düzen uyguluyorlar ya!
nefretinizle bir olayı yorumlamaktan asla vazgeçmeyeceksiniz.
siyasi otorite boşluğu sonucu meydana gelen bu olayı bile islam'a bağlamanız bu durumu gösteriyor.
ayrıca o çok medeni gördüğünüz batı'nın bu olaylarda hiç mi payı yok! yıllarca sömürdüler(hala sömürüyorlar), saçma salak sınırlı haritalar çizdirdiler, terör örgütlerini desteklediler ama onlarda kendilerini sömürtmeseydi de mi(!)
bunları siz de iyi biliyorsunuz ama güçlünün yanındasınız. resmen ikiyüzlüsünüz.
ekleme: hiç bir dinin (ateizm de dahil) bu tür olaylarla doğrudan bir ilişkisini bulamazsınız.( her dinin kendine özgü bir yorumlayışı var.)